Malatya'da kent hafızasının sembol kurum ve kuruluşlarının binalarını yok etmeye, birçoğunun adının da ortadan kaldırılmasına yol açan 'kent bilinçsiz yönetici' kararlarının bir kurbanı da, Sümer İlkokulu oldu. Malatya'nın gelişimine ve eğitimli insan gücüne büyük katkı sağlayan Sümerbank (Mensucat) Fabrikası'nın özelleştirilerek yok edilmesinden sonra, bu tesisi hatırlatabilecek diğer bazı kurumların da birer birer yok edilmekte oluşu, eleştirilere yol açıyor. Sümerbank Fabrikası kampüsünde yer alan 'Sümer İlkokulu' da, 24 Ocak 2020'deki depremde hasar gördüğü gerekçesiyle yıktırıldıktan sonra, yapımına katkı sağlayan bir hayırsever iş adamının annesinin adıyla ortaya çıktı.
YEREL YÖNETİCİLERİN KENT BİLİNCİ!.
Malatya'nın kent kimliği ile özdeşleşmiş Sümerbank ve Tekel Fabrikaları, İnönü Stadı, Atatürk Spor Salonu, Ticaret Lisesi, Sultansuyu Harası İdare Binası (bugünlerde 80 yıllık olan misafirhanesinin yıktırılması girişimi gündemde), yine bugünlerde Erkek Sanat Enstitüsü (ŞKÖ Endüstri Meslek Lisesi) gibi, on binlerce Malatyalı'nın haızalarına yerleşmiş kurumlar birer birer yok edildi, ediliyor.
Kentin hafızasındaki sosyal, ekonomik ve spor tesisleri yok edilirken, bunu kent hafızasıyla ilgili değerlendirebilecek Malatyalı yerel yöneticilerin il merkezi ile ilgili birikimlerinin olmaması, belediyeler başta yerel kurumlarda etkili ve yetkili konuma getirilenlerin birçoğunun Malatyalı olmaması, dolayısıyla kent kültürünün muhafazası ile ilgili herhangi bir kaygı taşımamaları, bunda önemli etken.
Sümerbank Fabrikası'nın, vatandaşın 'peşkeş' diye nitelendirdiği bir şekilde 'üç kuruşa' özelleştirilmesinden sonra, alanlar bu fabrikadan kalan kültürel eserlerle müze oluşturacakları yolundaki sözlerinde durmadılar. Bunun yanı sıra, AVM ve Büyükşehir Belediyesi'nin karşısında kalan fabrikaya ait arsada park yapılırken, buraya 'Sümer Park' adının verilmesi talebi yoğun olarak gündeme getirildi. Ancak dönemin, kent merkezindeki eski belediye binasını da yeniden aday gösterilmemesine kızarak bir gecede yıktırarak, kent tarihi ile ilgili önemli bir yapıyı yok eden Belediye Başkanı Cemal Akın, o günkü siyasi konjonktürde AKP'nin eski genel başkanlarından olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün adının bu parka verilmesini uygun gördü ve meclisine de onaylattı. Halkın önemli bir bölümünün hala 'Sümer Park' diye adlandırdığı parkın resmi adı, bulunduğu yerdeki tabelada da belirtildiği üzere 'Abdullah Gül Parkı'.
Abdullah Gül, AKP'den yollarını ayırdıktan sonra da, Malatya'nın AKP ağırlıklı belediye yönetimlerinin, bu ismi olması gerektiği gibi resmen 'Sümer Park'a çevirme konusunda bir çabaları bulunmadı, bulunmuyor. Gül, Cumhurbaşkanı olarak yaptığı Malatya ziyaretinde, park adı ile ilgili tartışmalardan haberdar olduğunu ima ederek, kendi adı yerine başka yerel bir isim verilmesinin daha uygun olacağını söylemişti.
76 YILLIK SÜMER İLKOKULU YIKILDI, YERİNE YAPILAN OKULA BAŞKA İSİM VERİLDİ
Malatyalı işadamı Ahmet Çalık'ın Malatya'da bir okul yaptırma girişimi, işadamının depremden hasar gören Sümer İlkokulu binasının yıktırılıp yerine yeni bina yaptırılması işine yönlendirildi. Okul binası yıkılırken, Çalık tarafından yaptırılan okula başta gündemde yokken sonradan annesinin adı verildi.
Yapıldığı dönemde Türkiye'nin en önemli tekstil fabrikalarından biri olan Sümerbank (Mensucat) Fabrikası'nın kampüsündeki okulun yıkılıp, 'Sümer' adının ortadan kaldırılmasına da, tekstilci iş adamı Ahmet Çalık'ın aracı yapılması dikkatlerden kaçmazken, bu okulun yerine yapılan okula 'Diniye Çalık İlkokulu' adının verilmesi de, bu konuda protokol imzalanırken gündeme gelmemişti.
Okul için, 31 Mart 2020'de Valilikte yapılan protokol imzalama törenine, dönemin Milli Eğitim Müdürü Ali Tatlı'nın yanı sıra, Çalık Holding Temsilcisi İnşaat Yatırım Genel Müdürü Mesut Kutluay katılmıştı. İmza töreninde konuşan dönemin Valisi Aydın Baruş, “24 Ocak 2020 tarihinde Sivrice merkezli meydana gelen depremde ilimizde pek çok okulumuz ağır hasar gördü, bu okullarımızdan biride Sümer İlkokulumuzdu. Özellikle merkezde olması nedeniyle yoğun öğrenci mevcuduna sahip olan okulumuzun yapılması önceliklerimiz arasındaydı. Hayırseverlerimize çağrıda bulunduk. Okullarımızın yeniden yapılması için katkı sağlamalarını istedik. Bu çağrımıza ilk cevap verenlerden biride Çalık Holding oldu. Sümer İlkokulunun yeniden inşa edilmesi sürecinde bizlere büyük katkıları olacak.” demişti.
1946 Yılında Sümerbank Mensucat Fabrikası tarafından 5 derslikli bir ilk okul olarak yaptırılmış ve 14 Ekim 1946 tarihinden itibaren Malatyalı çocukların eğitim-öğretimine hizmet vermeye başlayan ilkokul, artan talep karşısında 1958 yılında derslik sayısını 14’e çıkararak eğitim ve öğretim faaliyetini sürdürmüştü. 1990-1991 öğretim yılında 8 derslikli ek binanın yapılması ile kapasitesini 22 dersliğe çıkaran okul, 24 Ocak 2020 tarihinde Elâzığ Sivrice merkezli meydana gelen depremden sonra binasının hasar gördüğü gerekçesiyle eğitim-öğretime kapanmıştı.
İşadamının annesinin adının bir okula verilmesiyle ilgili kimsenin bir sorununun olmadığı, ancak eski ve köklü okullarda böylesine bir isim değişikliği yapılmasının uygun olmadığı değerlendiriliyor.
Konunun, devlet tarafından inşa edilecek bir başka okula işadamının annesinin adının verilmesi ya da bu okulun yeni kampüsünün bir bölümünde Sümer İlkokulu'nun yeniden faaliyete geçirilmesi ile halledilebileceği de belirtiliyor.
Depremden zarar gören özel ve kamu binalarındaki hasar oranının tespitinden sorumlu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün o dönemki 'hasarlı' tespitleri tartışma konusu olmuştu. Sağlam bazı okul binalarının da, 'ihale' ortaya çıkarmak için 'ağır hasarlı' raporlarıyla yıkımlarına yol açıldığı iddiaları da ciddi bir şekilde konuşulmuştu.
BİR KARAKOL BİR CAMİ KALDI!.
Sümer İlkokulu'nun da adının ortadan kaldırılmasının ardından, bu isim şimdilik sadece iki yapıda kaldı. Bunlardan biri, daha önce Sümer Fabrikası arazisinde yer alan Sıtmapınarı'ndaki 'Sümer Karakolu' idi. Polis Merkezi'ne dönüştürülen karakol, Sümerbank'ın satılmasından sonra Çilesiz Mahallesi'ne taşınırken, şimdilik adının değiştirilmesi kimsenin aklına gelmedi!.
Sümer adını taşıyan 'ayaktaki' bir başka yapı da, yine fabrika bünyesinde 1970'lerde işçilerden toplanan parayla yapılan Sümer Camisi. O dönem fabrikanın arazisinde bulunan bu cami, fabrikanın bir bölümüne yapılan AVM ile Büyükşehir Belediye binası arasında kaldı. Ancak, bu caminin de yıkılması için geçmişte bazı girişimler oldu. Caminin bulunduğu alanda, AVM'ye de ortak bir iş grubu tarafından 'büyük bir cami' yapılması projesiyle yola çıkıldı. Projesi camiden çok 'Aztek Tapınağı'na benzeyen cami girişimi, Malatya'nın merkezinde, miting ve çeşitli kültürel etkinlikler için kullanılabilecek (halen yoğun bir şekilde kullanılan) bir alanın yok edilmesini sağlayacağı yolundaki tepkiler, tartışmaların ardından, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın projeyi begenmemesi üzerine, temel kazısı yapıldıktan sonra sonlandı. Temel için açılan çukur yeniden kapanarak, alan bugünkü haline getirildi.
Ancak, Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin, 'selatin bir cami inşası' iddiasıyla yaptırdığı projenin, bu alanda uygulanması görüşü, belediyenin Malatyalı olmayan bazı bürokratları tarafından ısrarla gündemde tutularak, bu alanın devre dışı bırakılması çabası sürüyor. Söz konusu belediye bürokratlarının, şimdilik Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan'ı 'ikna edemedikleri' için, bir başka yere yapılabilecekken, Büyükşehir Belediyesi'nin yanına yapılması ısrarını sürdürdükleri biliniyor.
malatyahaber.com
FOTOĞRAFLAR: (Kapak Fotoğrafı- Arşiv) Sümerbank Fabrikası alanının fabrikadan sonraki dönemi (Altta) Sümer İlkokulu ve yıktırıldıktan sonra yaptırılıp yeni adıyla eğitim öğretime sokulan okul