Malatya’da BİLSAM’ın, düzenlediği Malatya’nın Geleceği konulu söyleşiye katılan AKP Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan, şehrin sorunlarını ve deprem sürecinde yaşanılanları değerlendirdi. Siyasetçilerin çekememezlik yaşadığını ve Malatya’nın 20 yılda geriye gittiğini söyleyen Babacan, deprem sürecinde Malatya’nın yaşadığı yıkımı ise kimsenin fark etmediğini açıkladı. Babacan, “Malatya sürecin başında golü yemiş” dedi.
Malatya Lider Gazetesi'nden Mehmet Turan Çiğdem'in haberine göre; Bilgi Yolu Eğitim Kültür ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin (BİLSAM), düzenlediği Malatya’nın Geleceği konulu söyleşiye Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan katıldı. Moderatörlüğünü Prof. Dr. Gökhan Tuncel’in yaptığı programda konuşan Babacan, şehrin sorunlarına ve deprem sürecinde yaşanılanları şeffaf bir şekilde değerlendirdi. Siyasetçilerin kendi aralarında çekememezlik yaşadığını ve Malatya’nın 20 yılda geriye gittiğini söyleyen Babacan, deprem sürecinde Malatya’nın yaşadığı yıkımı ise kimsenin fark etmediğini açıkladı.
“Malatya sürecin başında golü yemiş”
“Bir gerçeği teslim ederek başlayalım.” diyen Babacan, “Malatya’nın depremle alakalı gerçeği ve geçmişi uzun zaman fark edilmemiş, Malatya haricinde. Malatyalılar tek fark etmiş. Yani sürecin başında Malatya golü yemiş işin doğrusu. Ne ulusal medyada ne de Bakanlık anlamında; Malatya’nın ciddi hasarlar aldığı ne yazık ki fark edilmemiş. Dolayısıyla bu bizim işimizi çok zorlaştırdı. Ben çok daha rahat edebileceğimi düşünüyordum ama öyle bir manzara ile karşılaşmadım.” açıklamasını yaptı.
Malatya’da şehirsel olarak birliktelik olmadığını söyleyen Babacan, “Siyasiler işin hedef tahtasına oturtuluyor ama bu suç yalnızca siyasilerin değil. Söz gelimi bir medya mensubunun ulusal bir medya ile bağlantısı nerdeyse yok. Bunun farklı parametrelerinin olduğunu düşünüyorum. Yani sadece Malatya siyasetiyle alakalı değil. Malatya’nın, bu kadar parçalanmışlık içerisinden gelen bir şehrin toparlanabilmesi yapısal olarak çok zor. Bu kadar parçalanmışsa iş zor.” dedi.
“Bir siyasetçi diğer siyasetçinin yükselmesini istemiyor”
Malatya siyasetçilerinin güç sarhoşluğu yaşadıklarını aktaran Babacan, “Siyasiler zaman içerisinde güç ile birlikte daha da kendilerini kaybediyorlar. O gücün yerinde ve doğru kullanılması doğrusu ben bunu Malatya’da görmedim. Dolayısıyla Malatya’nın her şeyden evvel, “Malatya, niye kendi içinde parçalanmaya ve kendisiyle mücadele etmeye heveskar?” Dün sayın Valimiz ile bir saat kadar sohbet ettim. Malatya’da medya, sivil toplum, akademi, siyaset bunlar aynı geminin parçaları. Öyle bir şey yapıyoruz ki sıfır toplamlı bir oyun oynanıyor Malatya’da. Bir siyasetçi diğer siyasetçinin yükselmesini istemiyor. Kıskançlık duymaya başlıyor aşağıdan çekiyor.” diye konuştu.
Malatya’nın 20 yıllık süreç içerisinde yeteri kadar gelişmediğini hatta gerilediğini belirten Babacan, “Geçenlerde bir milletvekiline söyledim. 20 yıl önce, Elazığ, Sivas, Kayseri ve Malatya. Bu şehirlerin 20 yıl önceki ekonomik ve sosyal göstergelerini alın, 20 yıl sonrasıyla kıyaslayın. Göreli olarak Malatya net gerilemiş. İllerin gerisinde değil ama 20 yıla göre geride.” ifadelerini kullandı. Şehri 20 yıldır Babacan’ın mensubu olduğu partinin yönetmesi ise akıllarda soru işaretine neden oldu.
“Ben bu plana itiraz ettim"
Konutların şehir dışına yapılmasının önüne geçtiğini vurgulayan Babacan, “Özhaseki dönemiydi, oturduk. Malatya’da hak sahiplerini konuştuk, şehrin doğu ve batı yakasına 85 bin konut yapar çıkarız dediler. Ben bu plana itiraz ettim. Şehri kompartmanlara bölecekti ve gettolaşma başlayacaktı. Şehrin sosyolojik dokusu kaybolurdu. Malatya ve Hatay’da şehrin merkezi ortadan kalkmıştı. Özhaseki, 2 ay sonra yerinde dönüşümle Malatya’yı ayağa kaldırırız dedi. Ama Malatya’da ve Hatay’da böyle bir maddi güç yok. İnsanlar ha dediğinde cebinde 1 milyon tek seferde veremiyorlar. Bu nedenle devlet olmadan bu şehirler ayağa kalkamaz.” şeklinde konuştu.
“4 ay boyunca Özhaseki Bakan’ın kapısında yattım.” diyen Babacan, şehrin yeniden imarı için verdiği mücadeleyi anlattı. Babacan, “İsteğimiz şehrin merkezini devlet yapsın. Madem rezerv alan model vatandaşlar talep ediyor. Ben 4 ay boyunca sürekli Bakan Bey’in kapısında yattım. Hatta sana bir oda verelim burada dedi. Hatta ben, “Malatya’yı toparlayamayacağız, böyle olmaz, yerinde dönüşüm bir formül değil.” dedim.” açıklamasını yaptı.
“Bu şehir göçmüş”
Yıkılan iş yerleri sayısını öğrenince yaşadığı şaşkınlığa değinen Babacan, “Sonrasında dedim ki Malatya’nın ticareti göçmüş, o zamanki rakamlarda 21 bin iş yerinin 18 bin tanesi kullanılamaz haldeydi. Bu şehir göçmüş.” dedi.
Deprem konutlarının teslim sayısı üzerinden analiz yapmanın mantıklı olmadığını savunan Babacan, “TOKİ deprem konutlarının rakamlarını sorulduğu için söylüyorum. Bizim Malatya medyası sürekli yazıyor; “Hatay’da şu kadar kura çekiliyor, Malatya’da bu kadar!” Bende şunu söyleyeyim. Tam olarak Malatya sahipli olduğu için deprem konutları Malatya’da az. Hiçbir şehirde 69 tane rezerv alan etabı yok. Dolayısıyla konut rakamları üzerinden analiz yapılmaz. Yanlış bir analiz, cahilce bir analiz. Medyamızda bu cehaletten vazgeçsin.” diye konuştu.
“Malatya es geçilmiş”
Malatya’daki yıkımın bakanlık ve kamuoyunca farkına varılmadığını söyleyen Babacan, “İlk başta bizi Kahramanmaraş veya Hatay ile aynı kategoride değerlendirilmiyordu. O yüzden Galatasaray’a ve Selçuk Bayraktar’a da söyledim. “Malatya’yı ihmal etmişsiniz” dedim. “Ya olur mu öyle şey bütün ihtiyaçları gönderdik” dedi. Malatya çok fazla gündem olmadığı için es geçilmiş yani. Baykar öyle dedi.” ifadelerini kullandı.
Kuzey Çevreyolu 20 yılda bitirilemedi
Malatya’nın 20 yılda geriye gittiğini ve yeterince hizmet almadığına dikkat çeken Babacan, “Kuzey Çevreyolunun projesi 2006 yılında bitmiş, şu an 2025 yılındayız. 19 yıl geçmiş. O zaman projesi biten Kuzey Çevreyolunun ihalesi 2017’de yapılmış. 12 yıl boş. 2017’de ihalesi yapılan Kuzey Çevreyolu ihalesi resmi sözleşme tarihi ile bitişi 2020 yılı olarak gözüküyormuş. Biz şuan 2025’teyiz. Cumhurbaşkanımız Cuma günü Malatya’ya gelecek. 2’nci etap dediğimiz Kayseri yolu-Alibaba mevki açılacak. Geri kalan 15 km ihalesini aynı firma eylül ayı itibariyle aldı. 4 ay önce ve hızla ilerliyor. Ulaştırma Bakanlığı söz verdi, 2025 yılında tamamlanacak. Ben ihtiyatlı konuşuyorum, Ocak olur, Şubat olur, 2026’da bitecek. Yani 2006 yılında başlayan Kuzey Çevreyolu hikayesi 2026’da bitecek. Bu arada çok fazla problem yaşanmış. Temel mesele işi takipmiş. Ulaştırma Bakanı’na gına gelmiş benim telefonlarımdan.” açıklamasını yaptı.
“Esnaflar üzerimize yürüdüler, tehdit ettiler”
Çarşı için hazırlanan ilk projenin daha ferah olduğunu aktaran Babacan, “İlk Çarşı projesine başladık, Vali Hulusi Şahin vardı. Bana gösterdi çok ferahlatılmış bir şehir planı. Vali, vekiller, Selahattin Başkan hepsi hemfikirdi. Mehmet Özhaseki’ye söyledik tamam dedi. Sonra ne oldu, bakanlıktaki arkadaşlar Malatya’ya geldiler direncinde ötesinde, esnaflar üzerimize yürüdüler, tehdit ettiler. Farklı farklı şeyler yaşadık. 5 Şubat 2023 tarihini düşünün çarşı sıkışmış, bütün Malatya sıkışmış.” şeklinde konuştu.
Şehir Mezarlığındaki caminin yapımı için hayırsever bulunduğunu belirten Babacan, “Daha dün müftümüz görüşmelerini tamamladı. Şehir Mezarlığı Camimiz, 2 bin 500 kişilik bir cami orası bir hayırseverimiz tarafından yaptırılacak inşallah.” dedi.
Malatya Lider Gazetesi- malatyahaber.com
