Emek ve Demokrasi Platformu öncülüğünde Malatya’da yapılan 1 Mayıs kutlamalarında işçi ve emekçiden yükselen ses ‘geçinemiyoruz’ oldu.
Malatya Emek ve Demokrasi Platformu'nun çağrısıyla Emeksiz Alt Geçidinde bir araya gelen siyasi parti, sendika ve sivil toplum kuruluşları 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı kutladı. Kortej yürüyüşüyle Emeksiz Yüzüncü Yıl Kavşağına gelen yüzlerce vatandaş 1 Mayıs’ı coşkuyla kutladı.
Tüm grupların alana giriş yapmasının ardından Emek ve Dayanışma Platformu adına konuşan Eğitim-Sen Malatya Şube Başkanı Nevzat Millioğulları, 1 Mayıs’ı ağır şartlar altında kutladıklarını söyledi.
Millioğulları sözlerine şöyle devam etti:
“Bu bayram, biz emekçilerin en büyük bayramıdır. Bugün Türkiye’de emeğin yaşadığı sorunların ve emekçilerin taleplerinin haykırıldığı gündür. Maalesef bu günümüzü çok ağır şartlar içinde kutluyorsunuz. Siz de iyi biliyorsunuz ki, hayat pahalılığı, adaletsizlikler, grev hakkınızın olmaması, sendika haklarınızın gayet dar bir halde bulunması… Bütün bunlar Türkiye emekçi sınıfının yaptığı eşit paylaşım mücadelesini zorlaştırmakta. Lakin mücadele emekçilerin bulunduğu her alanda devam edecek.”
6 Şubat depremlerinin üzerinden geçen 27 ayda yüz binlerce yurttaşın konteynerde yaşadığına vurgu yapan Millioğulları, “Malatya, Hatay, Adıyaman ve Maraş’a yönelik üç kere güncellenen deprem konutu hedefinin ancak yüzde 63’ne ulaşılabildi. Kentlerin kültürel hafızası görmezden gelinip merkezden yürütülen rant paylaşımına dönüşmüştür. On binlerce insanımızın ölümüne sebep olan yapılara izin verenden başlaması gereken yargılama süreci basitleştirilerek sürüncemeye bırakılmıştır. Mahkemelerce tutuklama kararı verilen birçok sorumlu tutuksuz yargılanırken. Anayasal haklarını kullanan gençler, işini yapan gazeteciler, halkın iradesiyle seçilmiş belediye başkanları, işi hak aramak olan sendikacılar yargılanmakta. Bu yaşadıklarımız ancak üçüncü dünya ülkelerinde yaşanacak olaylardır.” Dedi.
KADIN EMEKÇİLER AYAKTA!
Malatya Emek ve Kadın Platformu’ndan kadın emekçiler adına konuşan Sağlık Emekçileri Sendikası Eşbaşkanı Cansu Kaplan ise kadınlar aleyhine çıkartılan yasalara itaat etmeyeceklerini söyledi. Kaplan, “Biz kadın emekçi ve işçileriz. Susmayacağız, itaat etmeyeceğiz, diz çökmeyeceğiz. Biz kadınlara rağmen kadınlar aleyhine çıkartılan yasalara, kaç çocuğu nasıl doğuracağımızı belirleyenlere, kadınlara yönelik şiddete, kadın emeğinin görünmez kılınmasına, kadınların güvencesiz çalıştırılmasına karşı, mücadelemizi tüm kadınlarla birlikte daha ileriye taşımak için bugün buradayız. Erkek egemen kapitalizmin yarattığı yoksulluğu, işsizliği, ayımcılığı, eşitsizliği, gericiligi, cinsiyetçiliği, şiddetin her türlüsünü en ağır biçimleriyle yaşayanlar olarak; işgücüne katılım ve istihdam oranlarımızın düşük, işsizlik oranımızın yüksek olmasına düşük ücretle, güvencesiz, esnek, kayıt dışı, performansa dayalı çalışmak durumunda bırakılmaya, gelirimizin ailenin reisi erkeğin gelirine ek görülmesine 1 Mayısta daha yüksek sesle İtirazımızı yükseltiyoruz” diye konuştu
BİR-TEK SEN: KRİZİN VE KÜÇÜLMENİN FATURASINI BİZ ÖDEMEYECEĞİZ
1 Mayıs’ta işçileri temsilen konuşan BİR-TEK Sen Malatya Temsilcisi Halime Sancak ise Türkiye’nin hiç olmadığı kadar baskı ve sömürü sarmalı içinde sürüklendiğini vurguladı. Sancak, “Mehmet Şimşek orta vadeli programı ile halkın boğazına çökmüşken, krizin faturası işçilere, yoksul halka yükleniyor. Bugün bütün fabrikalardan küçülme gerekçesiyle işten atma haberleri geliyor. Yalan söylüyorlar. İşçilerin ödediği verginin binde birini ödemeyen patronlar, teşvik üstüne teşvik alarak her gün yeni makine kuran yeni fabrika açan yine patronlar ama işten atılan, tazminatı ödenmeyen, haksız kodlarla atıldığı için işsizlik maaşını bile alamayanlar biz işçileriz.
Geçtiğimiz aylarda Antep’te binlerce tekstil işçisi biz insanca yaşayacak onurlu bir ücret istiyoruz diyerek iş bıraktı. BİRTEK-SEN" öncülüğünde işçiler birlikte hareket etmeye başladığı an patronların isteğiyle Valilik 15 günlük yasak kararı getirdi. Sendika başkanımız Mehmet Türkmen'i gözaltına alındı, tutuklandı. Mehmet Türkmen 36 gün tutuklu kaldı ve hala ev hapsinde tutuluyor. İşçinin hakkını savunan, işçiyle birlikte mücadele eden sendikacılara reva gördükleri muamele bu işte. İşçilere karşı patronların yanından duranları unutmayacağız. Ne zaman işçiler birlik olmak için ayağa kalksa valisiyle, kolluğuyla. Yargısıyla işçinin karşısında duranları, emeğimizi sermayeye peşkeş çekenleri unutmayacağız. Fabrikalarda sarı sendikalar dışında bir sendikaya üye olmak istediğinde işçileri işten atanları unutmayacağız. Fabrikalarda sarı sendikalar dışında bir sendikaya üye olmak istediğinde işçileri işten çıkartanları unutmayacağız.” Dedi
Sancak’ın sık sık alkışlarla bölünen konuşmasına şöyle devam etti:
“Her gün lokması küçülen, çocuğu okula aç giden, eve ekmek götüremediği için başı eğik duran işçiler sizden hesap soracak. Emeğini sömürerek servetinize servet kattığınız, depremde gözünü kırpmadan işten attığınız işçiler sizden hesap soracak. Aç kalan, okuyamadan, küçük yaşta çalışmak zorunda kalan çocuklarının hakkını arayan işçiler bu düzeni başınıza yıkacak. O halde şimdi taleplerimizi yüksek sesle dile getiriyoruz. Bu ücretlerle geçinemiyoruz. O yüzden Temmuzda zam istiyoruz.
Büyümenin, kar ve ihracat rekorlarının, teşviklerin kaymağını patronlar yedi. Krizin ve küçülmenin faturasını biz ödemeyeceğiz. Tazminatsız ve ahlaksız kodlarla işten atmalar yasaklansın. Banka promosyonları ve ikramiye hakkı işçiye verilsin. Yasaksız grev, barajsız sendika hakkı ve güvenceli iş istiyoruz. Bugün 1 Mayıs 1 işçi değil milyonlarca işçiyiz.”
1 Mayıs kutlamaları Mustafa Özarslan konseriyle sona erdi.
malatyahaber.com




