Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) destek veren şirketlerin üzerine gitmeye devam edeceklerini belirterek, "FETÖ'nün sahip olduğu 200-250 civarında şirket var. Bunların tamamı kapatılacak. Örgüte finans sağlayan, para aktaran, kara paralarını ve himmet paralarını aklayan çekirdek şirketler var. Bunların üzerine elbette gideceğiz." dedi.
Tüfenkci, Ekonomi Muhabirleri Derneğinin (EMD) düzenlediği toplantıda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Türkiye'nin 15 Temmuz'da çok ciddi bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını anımsatan Tüfenkci, milletin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla sokaklara inerek, bu girişimi engellediğini söyledi.
Milletin söz konusu girişim sırasında gösterdiği tepkiyle büyük bir başarı elde ettiğine dikkati çeken Tüfenkci, "O darbe girişimi başarılı olsaydı Doğu ve Güneydoğu Anadolu ne olacaktı, bu ülkeyi kimlere peşkeş çekeceklerdi veya nasıl bir ortama sürükleyeceklerini hayal dahi edemiyoruz." ifadesini kullandı.
Tüfenkci, bu konuda bütün partilerin ortak tavır sergilemesinin çok önemli olduğunun altını çizdi.
- "Birçok FETÖ mensubunun çıkışını engelledik"
"Darbe girişiminin ardından gümrüklerde ne tür tedbirler alındı?" sorusunu yanıtlayan Tüfenkci, özellikle yurt dışına çıkışlarda yoğun güvenlik önlemlerini hayata geçirdiklerini söyledi.
Birçok FETÖ mensubunun yurt dışına çıkışını engellediklerini belirten Tüfenkci, şöyle devam etti:
"Darbe girişimi olmadan Çeşme gümrük kapımızda Malatya'da görev yapan darbeci üst düzey albay, yüzbaşı ve yarbay rütbesindeki 4 şahıs, ev eşyalarını Ro-Ro ile İtalya'ya yollamak üzere yüklemiş ve darbe girişiminin başarısız olmasının ardından 16'sı sabahı Ro-Ro'ya binerken durdurulmuş. Cumhuriyet savcısı ile yapılan görüşmelerde bu eşyalara el konuldu, arama işlemleri yapılıp, engellendi. Bu şunu gösteriyor ki uzun süredir (darbe girişimi) hazırlığı içindeydiler."
Tüfenkci, "İş dünyasında gözaltına alma operasyonlarından rahatsız olanlar var? Bu konuda neler söylemek istersiniz?" sorusu üzerine de FETÖ'nün sahip olduğu 200-250 civarında şirket olduğunu ifade etti. Bu şirketlerin tamamının kapatılacağını bildiren Tüfenkci, şöyle devam etti:
"Bunun dışında da bu örgüte finans sağlayan, para aktaran, kara paralarını ve himmet paralarını aklayan çekirdek şirketler var. Bunların üzerine elbette gideceğiz. Bir milat koymak lazım. 17-25 Aralık'tan sonra Cumhurbaşkanımız açıkça meydanlarda bu yapının bir terör örgütü olduğunu, bu yapıya yardım edilmemesi gerektiğini ifade ettikten sonra ilişkilerini kesen, bunlarla ilişki kurmayan ve her ortamda bunlara karşı olan tutumlarını devam ettiren, derneklerinden istifa eden iş adamlarımızın da rahat olması gerekir. Hiçbir suça bulaşmamış veya sadece ilişkileri bu şirketlerle alışveriş noktasında olan iş adamlarımızın rahat olması gerekir. Böyle bir cadı avı yapmıyoruz ve intikam duygusu ile hareket etmiyoruz."
Tüfenkci, FETÖ'ye mensup kişilerin ticaret ve sanayi odalarından temizlenmesi konusundaki çalışmaları da yakından takip ettiklerini dile getirdi.
FETÖ ile mücadelenin uzun süreli olacağına işaret eden Tüfenkci, "Tıpkı PKK terör örgütü ve diğerleriyle zaman sınırlaması yoksa FETÖ ile de zamana sığdırılacak mücadele şekli yoktur. Bu yapıya mensup olduğundan şüphelendiğimiz memurlar gibi, eğer elimizde yeterli memuriyetten atmaya yönelik delil yoksa izlenmesi noktasında kanaat var. Bu olağan bir şey." değerlendirmesinde bulundu. Tüfenkci, memuriyetle ilişkisi kesilenlerin Resmi Gazete'de yayımlanacağını kaydetti.
- Kredi kartlarıyla yapılan alışverişlerde taksit sayısının artırılması
Türkiye gündeminin artık ekonomik büyümeye dönmesi gerektiğine dikkati çeken Tüfenkci, bu çerçevede yurt dışı temaslarının artırılabileceğine işaret etti.
Tüfenkci, kredi kartlarıyla yapılan alışverişlerde taksit sayılarının artırılmasıyla ilgili değerlendirmede bulunurken, bu noktada genel bir eğilim olduğunu ifade etti. Tüfenkci, "Cari açık noktasında kontrollü bir şekilde çalışmalar yapılıyor. Onun ardından bu konuda nihai kararı vereceğiz. Taksit sayılarındaki iyileşme sağlanırsa, ekonominin genel gidişatını bozacak şekilde etkisi olmaz diye düşünüyoruz." dedi. Tüfenkci, bu hususta 15-20 gün içinde karar verilebileceğini söyledi.
İnşaat ve konut sektörüne yönelik iyileştirme çalışmalarının olduğunu, kredilerin ucuzlaması noktasındaki çalışmaları hükümet olarak desteklediklerini dile getiren Tüfenkci, "Konut ve inşaat sektörünün gelişmesi, hareketlenmesi yaklaşık 300 kalemde iş yapan sektörleri de hareketlendirecek. Dolayısıyla biz faizlerin düşmesinden yanayız." ifadesini kullandı.
- "Krizin etkisi 1 milyar dolar"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesinin önemine değinen Tüfenkci, Rusya'nın Türkiye'nin önemli ticari ortaklarından birisi olduğunu vurguladı.
İki ülke arasındaki ilişkilerin hızlı bir şekilde normalleşmesini beklediklerini dile getiren Tüfenkci, yaptırımların kaldırılmasının ardından Türk müteahhitlerin Rusya'da önemli işler almaya devam edeceğine işaret etti.
Tüfenkci, Türkiye ve Rusya arasındaki görüşmelerin Suriye'deki durumun çözümü noktasında da büyük önem taşıdığını belirtti.
Uçak krizinin ardından Rusya'nın Türkiye'den gerçekleştirdiği ithalatın düştüğüne dikkati çeken Tüfenkci, "Bu krizin 7 aylık toplam maliyetinin 1 milyar dolar civarında olduğunu tahmin ediyoruz. Bunun 7 aylık toplam ihracatımıza etkisinin ise yüzde 1,2 olduğunu söyleyebiliriz." şeklinde konuştu.
Türkiye'de cari açığın sorun olup olmadığının sorulması üzerine Tüfenkci, gelinen nokta itibarıyla cari açığın yönetilebilir olduğunu söyledi. Tüfenkci, iç talep noktasında herhangi bir sorun bulunmadığını dile getirdi.
- "İran ile ilişkiler iyi"
Rusya gibi İran'ın da Türkiye'nin önemli ticaret ortağı olduğuna değinen Tüfenkci, iki ülke arasındaki ilişkilerin iyi şekilde devam ettiğinin altını çizdi.
Kamuoyunda "Ankara-Moskova yakınlaşmasının Batı'yı tedirgin ettiği"ne yönelik bazı görüşlerin oluştuğunu ifade eden Tüfenkci, söz konusu görüşlerin iyi niyetli olmadığını düşündüğünü dile getirdi.
Bu yakınlaşmanın olumlu sonuçlar doğuracağına işaret eden Tüfenkci, "AB'nin değerini Türkiye olarak biliyoruz. AB eğer kendi değerlerine sahip çıkan bir ülkeyi takdir ederse, bu ülkenin siyasi istikrarını önemserse, bu noktada Rusya-Türkiye yakınlaşmasının tehlike olmadığını kendileri fark ederler diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.
Kooperatiflerin ekonominin önemli unsurları haline gelmesi için gayret gösterdiklerini belirten Tüfenkci, "Meclis'e gelecek torba yasaya Hal Yasası ile ilgili düzenlememiz girebilir." dedi.
Üretici ve tüketici fiyatları arasındaki makasın çok açık olduğunu, makasın daraltılması noktasında ciddi çalışmaları bulunduğunu anlatan Tüfenkci, soğuk hava zincirini destekleyerek nakliyede geçen süreyi azaltmak istediklerini, bu çalışmalar neticesinde fiyatların büyük ölçüde ucuzlamasını beklediklerini de sözlerine ekledi.
Bülten