BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
Avrupa Birliğinden fonlandırılan faaliyetlerden biri olduğu anlaşılan bir organizasyonun geçtiğimiz hafta, başına Malatya da konularak Kültür ve Sanat Festivali adı altında gerçekleştirildiğini, bu faaliyetin içerisinde Malatya Valiliği, Belediyesi ve İnönü Üniversitesinin de yeraldığının lanse edildiğini, ancak söz konusu Malatyadaki kuruluşların yaklaşımlarından, organizasyonun bir ucundan öylesine tuttuklarının anlaşıldığını, 13-17 Nisan tarihleri arasındaki organizasyonların tiyatro hariç sönük geçtiğini ve halktan ilgi görmediğini, Valilik ve Belediyenin ise bu organizasyondan uzak kaldıklarının gözlendiğini, organizasyonu üstlenen profesyonellerin, Malatyada muhatap oldukları Valilik, Belediye ve üniversiteden çeşitli gerekçelerle maddi katkı talep ettiklerinin öğrenildiğini, açılış günü İnönü Kapalı Çarşısı üzerindeki tören öncesi, organizatörlerin belediyeden 5 bin dolar talep ettiklerini ve bu paranın ödenmemesi halinde programı iptal edeceklerini söylediklerini, belediyenin ilk etapta bu talebi reddettiğini ve iptal edebilecekleri yanıtını verdiğini, belediyenin bu restine rağmen programın yapıldığını, bu durumun belediyenin söz konusu parayı ödemiş olabileceği söylentilerine yolaçtığını ve belediyeden bu konuda açıklama beklendiğini, yine aynı gruptakilerin üniversiteden de benzer talepleri olduğunu, üniversiteden konaklama-yeme ve salon hizmeti desteği verildiği, bunun dışında bir destek verilemeyeceği yanıtını aldıklarının öne sürüldüğünü, ayrıca organizasyonun başındaki profesyonelin, etkinliklerini duyurmadığını düşündüğü, kendisinin de ilişkili olduğu basın kuruluşunun Malatya temsilcisine de ilgisizliği gazete yetkilileriyle konuşacağı tehdidinde bulunduğunu ve yanıtını aldığını, halka sevimli gelmeyen bu organizasyonun planlayıcılarının Malatyada kültür ve sanata önem verilmediği yolunda bir yorum yapabilmelerine engel olacak alternatif kültür-sanat olaylarının da aynı tarihlerde gerçekleştiğini, Malatya Musiki Derneğinin düzenlediği Suat Sayın Besteleri Konseri'ni çok sayıda Malatyalının izlediklerini,
CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlunun 18 yaşındaki kızının, ciddi bir hastalık nedeniyle tedavi görmekte olduğunu, Aslanoğlunun, İstanbulda tedavi görmekte olan kızının başında bulunduğunu, genç kızın hastalığının üzüntü yarattığını, milletvekilinin ise bir yandan kızının hastalığı ile uğraşırken, diğer taraftan İnönü Üniversitesinin kadro kanunun çıkarılması için Malatyada kamuoyu oluşturmak üzere telefonla ulaştığı basın organlarında açıklamalarda bulunduğunu, kızı bir hastanede tedavi gören milletvekili Aslanoğlunun, kadro kanununun özellikle Turgut Özal Tıp Merkezindeki sağlık hizmetlerinin kalitesini artıracağına ilişkin vurgulamalarının da ayrı bir anlam içerdiğini,
İnönü Üniversitesinin kadro kanununun çıkmasını engelleyen isim olarak gündeme gelen ve tasarıya imza koymayan (Malatyanın 6 ve Malatya kökenli 9 milletvekili imzalamıştı) Malatya kökenli tek milletvekili olan AKPli Münir Erkalın, geçtiğimiz hafta ER TVnin ana haber bültenine katılarak, bu konudaki görüşlerini nihayet direkt olarak açıkladığını ve çok önemli bir hizmete engel olmasının gerekçesini Münir Erkal Mantığı ile açıklamaya çalıştığını, tasarının meclis gündemine gelmemesini teknik olarak izah etmeye çalışırken, Malatya milletvekili olduğunu unuttuğunu, sonundaki üniversitenin başındaki zihniyetle sorunu olduğuna ilişkin baklayı ağzından çıkardığını, Erkalın Belediye Başkanlığı döneminde de, savaşta dahi yapılmayacak bir işi yapan, yani; borç nedeniyle Turgut Özal Tıp Merkezinin içmesuyunu kesen biri olduğunu hatırlayanların ise, Erkalın katkısızlığının ve engellemelerinin şaşılacak bir tarafı olmadığını konuştuklarını,
Kültür ve Turizm Bakanlıklarının birleşmesinden önce, Malatya Turizm İl Müdürlüğünün santral telefonu olan ve gerek bakanlıkça, gerek turizmle ilgili uluslararası yayınlarda, gerekse Malatyada bastırılan turizmle ilgili tüm dökümanlarda Malatya Turizm Enformasyon Bürosu telefonu olarak yeralan 323 30 25 no.lu telefonun bir süredir yanıt vermediğini, Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü santral telefonu olarak bir başka numaranın kullanılmaya başlandığını, turizmle ilgili tüm basılı dökümanlarda yeralan bir telefon numarasının devre dışı bırakılmasının mantığının anlaşılamadığını ve tepki gördüğünü, bu mantığın sahipleriyle Malatya turizminin biryerlere götürülmesinin zorluğunun bir kez daha ortaya çıktığını,
2004 ÖSSde, üniversiteye öğrenci sokamayan ülke çapındaki 77 genel liseden 4ünün Malatyadan olmasının, Malatyadaki okulların durumunu bir kez daha ortaya koyduğunu, bu konunun üniversite ve Milli Eğitimin birlikte ele alıp araştırması ve değerlendirmesi gereken boyutta önemli bir sorun olduğunun değerlendirildiğini, bu arada daha çok tayin-terfi, siyaset, politika, yüksek memleket meselelerine duhulu tercih eden, eğitimci kadrolarının meslek örgütlerinin, elemanlarının yaptıkları işin boyutunun ve verimliliklerinin sorgulanmasını gerektiren bu konuda ne düşündüklerinin ise merak edildiğini,
Zaman zaman basında dile getirilmesine karşın, kentin hemen hemen tamamına yakınında, bazı işyerlerinin önlerinde özel araç park yeri oluşturma çabalarının engellenmediğini, yasa dışı olan bu duruma karşı, ilgili birimlerin gerekeni yapmamaları nedeniyle, bu durumun giderek yayılmaya başlandığını, dükkanlarının önünde araç park yeri oluşturanların giderek arttığını,
CHP Merkez ilçe yönetim kurulu başkanlığına atanan Zeki Çıplakın uzun bir süreden beri hasta olan eşinin sağlık sorunları ile ilgilendiğini ve başta kongre çalışmaları olmak üzere yoğun bir döneme girilecek olan parti çalışmaları ile yeterince ilgilenemeyeceğinin konuşulduğunu ve atamayı yapan genel merkezin bu tasarrufu hangi ölçütleri baz alarak yaptığının merak edildiğini,
Akaryakıt istasyonları açabilmek için gerekli olan Gayrı Sıhhi Müessese (GSM) ruhsatlarını verme yetkisinin yeni yasaya göre belediyelere verildiğini, halkla iç içe olan belediyelerin haklı-haksız gerekçelerle yaşamsal önem taşıyan akaryakıt istasyonlarına ruhsatı verme konusunda gerekli hassasiyetleri gösteremeyecekleri kuşkusunu doğurduğunu ve kendimizin her an patlamaya hazır bombalarla kuşatılacağı ve örnek olarak da bazı ilçelerde mantar gibi biten sözde akaryakıt istasyonlarının açılmasıyla görüldüğünü,
Havaların ısınmasıyla birlikte Mişmişpark, Orduzu Pınarbaşı, Horata, Gündüzbey, Şahnahan gibi piknik yerlerine ilginin arttığını, fakat özellikle de Mişmişparkın henüz kış uykusundanh uyanmadığını, piknik alanının; çevre düzenlemesi ve temizliği başta olmak üzere masa vs. gibi demirbaşlarının bir çoğunun tadilatlarının yapılmadığının görüldüğünü ve bir an önce bu olumsuz görüntülerin giderilmesinin istendiğini,
Ekonomik krizde vatandaşın elektrik faturalarını zamanında ödeyemeyip genellikle cezalı ödediklerini, TEDAŞ tarafından faturalarını zamanında ödeyemeyen abonelere gönderilen ihbarnamelerde, son ödeme tarihlerinin genellikle ay sonlarına denk geldiğini, bu durumda da alektrikleri kesilen vatandaşların faizli ödemeden sonra ikinci kez açma-kapama bedeli ödediklerini, geçmişte sık sık tekrarlanan bu durumun son aylarda yeniden işlerlik kazandığını ve tepkilere neden olduğunu,
Özalı anma etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen ve Gazeteci Fehmi Koru ile eski bakanlardan Vehbi Dinçerlerin konuşmacı olarak katıldığı panelde sıkı Özalcı olarak bilinen simaların göze çarpmadığını, salonda yer yer boşlukların olduğunu, dinleyicilerin önemli bir bölümünü öğrencilerin oluşturduğunu,