24 Ocak Cuma gecesi meydana gelen Sivrice merkezli 6.8 büyüklüğündeki deprem sonrası depremden etkilenen Malatya ve Elazığ’daki gelişme ve çalışmaları okuyucularına aktarmak üzere geldiği Malatya’da, depremden hasar görmemiş bir otel bulup geceyi geçirmek konusunda büyük sıkıntı yaşadığını belirten Gazeteci Hacı Bişkin, “Malatya’daki otellerde ciddi anlamda bir denetimsizlik söz konusu” iddiasında bulundu.
“24 kişiye mezar olan Van – Bayram Oteli, Van depreminde değil, bu depremin artçı sarsıntılarıyla yıkılmıştı...”
İstanbul merkezli yayın yapan gazeteduvar.com muhabiri Hacı Bişkin, sitede yayınlanan söyleşide, depremin yaşandığı gece geldiği Malatya’da, geceyi geçirmek için gittiği 3 otelin de depremde hasar gördüğüne tanık olduğunu söyledi.
Son olarak gittikleri ve kalmaya karar verdikleri otel görevlilerinin, oteldeki hasarı koridorların elektriğini keserek gizlediğini ve çatlayan duvarları sabah odadan çıktığında gördüğünü belirterek, “Malatya’da otellerin yapı güvenliği konusunda ciddi anlamda denetimsizlik var. Kaldığımız otelin yöneticilerine, hasarlı otele neden müşteri kabul ettiklerini sorduk. Cevap alamadık. Biz, kendilerine, 24 kişiye mezar olan Van – Bayram Oteli’nin, Van depreminde değil, bu depremin artçı sarsıntıları sırasında yıkıldığını anlattık, hatırlattık” diye konuştu.
Gazeteduvar.com muhabiri Hacı Bişkin, depremde hasar gördüğünü söylediği bazı Malatya otelleriyle ilişkili olarak şunları anlattı:
“Depremden hemen sonra, önce Malatya’ya gittik; çünkü Malatya depremden en çok etkilenen merkezlerden biriydi. Havaalanına indiğimiz andan itibaren insanların tedirginliğine tanık olduk. Malatya kent merkezinde gözle görülür bir yıkım yoktu. Sadece merkez camisinin kubbesi zarar görmüş, çökmüştü.
Ancak, Malatya’da görünmeyen bir gerçeklik var. Malatya’ya girdiğiniz anda hayatın normal akışının devam ettiği bir şehir görüyorsunuz. Fakat binaların içine girdiğimizde çok ciddi hasarlar olduğunu gördük.
Bunu nasıl tespit ettiğimizi şöyle anlatayım: Gece saat 01’de Malatya’da kalabileceğimiz bir otel ararken, gittiğimiz üç otelin de hasarlı olduğuna tanık olduk.
İlk olarak gittiğimiz otelde, resepsiyondaki görevli, bize, öncelikle şunu söyledi: “Bizim otelimiz hasarlı. Bu durumu göze alarak kalmak istiyorsanız işlemlerinizi yapayım” dedi.
Tabii böyle bir şeyin mümkün olmadığını söylemekle birlikte, hasarlı bir otele neden hala müşteri kabul ettiklerini ve oteli neden kapatmadıklarını sordum. Bana bir cevap vermediler.
Bunun akabinde yaklaşık 100 metre ileride başka bir otele gittik. Bu otelde de hasar bakımından aynı durumu gözlemledik. Buradan da çıktık. Başka bir otel aramaya başladık.
Son olarak da şehrin merkezinde, yani Malatya’nın en işlek caddelerinden biri olan İnönü Caddesi’nde, Malatya’ya dışarıdan gelen insanların büyük çoğunluğunun konakladığı bir yerdeki otele gittik.
Daha önce gittiğimiz ve hasar nedeniyle kalamadığımız otellerdeki durumu anlatıp, “Otelinizde depremden kaynaklanan herhangi bir hasar var mı? Tehlikeli bir durumla karşılaşma riskimiz var mı?” diye sorduk.
“Hayır, otelimizde herhangi bir sorun yok, otelimizin durumu gayet iyi, gönül rahatlığı ile kalabilirsiniz” dediler.
Bu sırada, saat 02.30 civarı olmuştu ve, dışarda çok sert bir soğuk vardı. Peki dedik ve bu otelde kalmaya karar verdik
Otelin görevlisi bize odamıza kadar eşlik etti. Odamıza giderken kat koridorlarında ışığın olmadığını, koridorların zifiri karanlık olduğunu gördük. Telefonumuzun feneri ile ilerliyorduk. Görevliye “Koridorlar neden karanlık, elektrik mi yok?” diye sorduk. “Bir arıza var, sorunu gidereceğiz” dedi.
Ama, anlam veremediğimiz bir gariplik vardı. Bir şeyler olduğunu hissettik ama artık gece çok ilerlemişti ve odamıza geçip sabah başlayacağımız yoğun program için birkaç saat de olsa dinlenmek zorundaydık.
Sabah 6 gibi kalkıp odadan çıktığımızda gözlerimize inanamadık. Duvarlarda çatlaklar var, duvar boyaları dökülmüş, duvarlardan inen parçalar yerlerde... Temizlemeye çalışmışlar ama koridorlarda yere dökülenlerin bir bölümü halen orda, hatta halen duvarlardan birşeyler dökülüyor... Depremden çok etkilendiği hemen belli oluyor. Gece bizim bu manzarayı görmemizi engellemek için koridorların ışığını kesmişler...
Resepsiyona indik ve depremden ciddi biçimde etkilenmiş böyle bir otele nasıl olur da halen müşteri kabul ettiklerini sorduk. Cevap alamadık.
Kendilerine 2011 yılındaki Van depreminde yıkılmayan, fakat zarar gördüğü halde kapatılmayan, müşteri kabul eden Bayram Oteli’nin bir artçı sarsıntı ile yıkıldığını ve otelin 24 kişiye mezar olduğunu söyledik ve hatırlattık.
Bayram Oteli, Van depreminde yıkılmadı, o depremin artçı sarsıntılarıyla yıkıldı ve o otelin faaliyetine son verilmediği için onlarca insan yaşamını yitirdi.
Dolayısıyla, bu konuda, Malatya için, yeni bir Bayram Otel faciası yaşanmaması için şunun altını çizmek gerekiyor: “Malatya’da otellerde bina yapı güvenliği açısından ciddi bir denetimsizlik söz konusu...”
gazeteduvar.com- malatyahaber.com