Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Yazarı hemşehrimiz Vahap Munyar, geçtiğimiz hafta İstanbul'da Malatya'nın yeni valisi Halil İbrahim Daşöz'e verilen yemekteki bazı izlenimlerini aktardı.
Munyar'ın "100 Dolara Mühendis Var, İskenderiye'ye Gidiyorum.." başlıklı yazısında, Malatyalı önemli bir tekstil firmasının, yeni yatırımlar için Mısır'ı gündeme aldığı belirtiliyor.
Bu yazı şöyle:
...
"100 dolara mühendis var İskenderiyeye yatırıma gidiyorum
GEÇEN cumartesi akşamı İstanbul Pera Palas Otelinde yemekteyiz...
Ev sahibi Malatya Eğitim Vakfı (MEV-Başkanı Şaban Taçyıldız) ile Malatyalı İşadamları Derneği (MİAD-Başkanı Yunus Akdaş)...
Malatyanın yeni Valisi Halil İbrahim Daşöz onuruna düzenlenen yemekte İstanbul ve Ankaradaki Malatyalı işadamları ile bürokratlar var... Yemekte Malatyaya dönük projeler konuşuldu, işadamları Vali Daşöze doğdukları kente ellerinden gelen her türlü yardımı, desteği yapacakları sözü verdi.
Yemekte Taha Group çatısı altındaki Tema Mağazacılık Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük ve Taha Group Genel Koordinatörü İsmail H. Kısacıkla Türk tekstil ve konfeksiyon sektörünün yaşadığı sıkıntıyı, onların bu sıkıntılı dönemde nasıl bir çıkış yolu bulduklarını konuştuk.
Tema Mağazacılık, 8 yıl önce Fransız LC Waikiki (LCW) markasını bünyesine kattı. Şirket şimdi LCWyi Fransaya da açmayı planlıyor. Taha Groupun Malatyadaki fabrikası da Marks&Spencera kadın üst giyimi üretiyor. Kısacıka, Malatyadaki fabrikayı sordum: "Marks&Spencera üretim yapmaya devam ediyoruz. Ancak, artık fabrikayı büyütmeyi durdurduk..."
Tekstil ve konfeksiyonda yaşanan sıkıntı onları da etkilemişti. Kısacık, örnek verdi: "Satışımız İngiliz Poundu üzerinden. Asgari ücret bir yılda pound bazında yüzde 20 artmış görünüyor. İşçimiz fazla para kazanıyor demiyorum. Türk Lirasının değerli olmasından kaynaklanıyor."
Merkez Bankasının 5.5 milyar dolar alması bile kuru yerinden oynatamadı. Hükümetin dalgalı kurdan vazgeçme niyeti de yok. Bu ortamda Taha Groupun çözümü ne?
Sorunun yanıtına Küçük, "Mısır yolu göründü" sözüyle girdi, Kısacık sürdürdü: "İskenderiyede yer aldık. Konfeksiyon yatırımı yapıyoruz."
Birçok şirket Bulgaristana Romanyaya yönelirken neden Mısır? Kısacık, açtı: "Mısırda üretim maliyeti çok düşük. Örneğin, ayda 100 dolar maaşla mühendis bulmak mümkün. Enerji gideri Türkiyedekinin üçte biri kadar."
Mısırın ABD ve Avrupa Birliği (AB) ile serbest ticaret anlaşması var. İki pazar da Mısırdan giden mala açık. Taha Groupun İskenderiyedeki yatırımı "serbest bölge"de olacak, "sıfır vergi" avantajını kullanacak.
İsmail Kısacık, Mısırdaki serbest bölge uygulamasını aktarınca şaşırdım: "Organize sanayi bölgeleri veya serbest bölgeler dışında izin aldığın bir noktaya fabrikanı yapıp, etrafını duvarla çevirirsen, hemen orası serbest bölge statüsüne alınıyor. Vergi yine sıfıra iniyor."
Taha Group, Türkiyedeki üretimini şimdilik küçültmüyor. Mısırda üretime başlayınca, Türkiyeyi "operasyon merkezi" olarak kullanmayı planlıyor.
Türkiyede asgari ücretlinin bile işverene yükü 700 doları buluyor.
Bırakın vasıfsız işçiyi, Mısırda mühendis bile 100 dolara çalışıyor. Daha da önemlisi fabrikasının etrafını duvarla çevirene, "sıfır vergi" şansı tanınıyor.
Türkiyenin bu durumda tekstil ve konfeksiyon yatırımlarını elinden kaçırmaması mümkün mü?
İsmail Kısacık, "Döviz kuru yüzde 20 yükselse, durum biraz toparlanır" diyor...
Ya olmazsa? Hadi oldu diyelim, sektör yoluna hep "yüksek kur bağımlısı" gibi mi devam edecek?
Son buluşmada hükümetten istenen "teşvikli il ayrıcalığı" tekstil ve konfeksiyon sektörüne yayılabilecek mi? İstenen teşvikler çıkarsa sektörün bu yapısıyla ömrü ne kadar uzayabilecek?
Bu sorulara doğru yanıtları verelim, uzun vadeli planları yerli yerine oturtalım... "