CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözü bir yılda 650 bin konut, 2,5 yıl geçmiş 250 bin konut. Malatya’da 101 bir konut sözü var, 35 bin konut vermişler. 2,5 yılda konutların yüze 35’i verilmiş. AK Parti iktidarına da Recep Tayyip Erdoğan’a da yazıklar olsun” dedi. Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı AKP'li Sami Er'in, kendinden önceki AKP'li başkan Selahattin Gürkan dönemine ilişkin suçlamalarını da gündeme getiren Özel, “Ey Tayyip Erdoğan.. Günahsız arkadaşımıza iftira atıyorsun, kendi belediye başkanın ihbarda bulunuyor duymuyorsun.” dedi.
'Malatya'nın 4. Genel Başkanı Özgür Özel'
Malatya’da partisinin düzenlediği ve 18.00'de başlayacağı bildirilen mitinge 1 saat gecikmeli olarak katılan konuşan Özel, “Malatya’nın siyasi ve partimizin tarihinde çok önemli bir yeri var. Mustafa Kemal Atatürk’ün yol arkadaşı, Lozan fatihi, cumhuriyetimizin ikinci cumhurbaşkanı İsmet Paşa’yı rahmetle, minnetle anıyorum. Malatya sağdan da çok önemli siyasetçiler çıkarttı. Hepsi Türkiye ve partilerine çok hizmet ettiler. 2 cumhurbaşkanı, 4 genel başkan çıkarmış, darbelere ve darbecilere direnmiş bir şehirden bahsediyoruz. İsmet Paşa’dan sonra ikinci cumhurbaşkanımız Malatya’nın evladı Özal’ı rahmetle, minnetle anıyoruz. Her ikisi partilerinin de genel başkanıydı, üçüncü genel başkan Recai Kutan’ı da rahmetle, minnetle anıyorum. Malatya’nın çıkardığı dördüncü genel başkan kim, Özgür Özel elbette. Veli Ağbaba’nın kardeşi. Manisa gibi kaya gibi arkamda duran Malatya’yı çok seviyorum. Malatya’nın çıkardığı dördüncü genel başkan Özgür Özel’dir” dedi.
Özel, “Erdoğan bundan 115 gün önce dedi ki “Bir ay içinde bunlar insan içine çıkamayacaklar.” “Birbirinin yüzüne bakamayacaklar” dedi. Malatya’dayım; İsmet Paşa’nın, Turgut Özal’ın, Veli Ağbaba’nın memleketindeyim. Buradan Malatyalıların gözünün içine baka baka, televizyondan bütün Türkiye’nin gözünün içine baka baka söylüyorum; Ekrem başkan masumdur, atılanlar iftiradır, hepsi yalandır. Ekrem başkan adayımızdır, namusumuzdur” ifadelerini kullandı.
Özel, konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Kendimize güvenimiz tam. Biz, “3T” diyoruz. Terörsüz, tutuksuz yargılama, TRT’den canlı yayın. Biz arkadaşlarımıza güveniyoruz, sizde o savcılarınıza güveniyorsanız çıkın karşımıza TRT’de canlı yayında hesaplaşalım. Mahkemeyi, TRT yayınlasın. Ancak AK Parti medyasında şöyle bir uyanıklık görüyorum, “Efendim TRT iddianameyi verir, savunmalarda reklam verir.” Öyle bir şey yok. İddianamede cevapları da savcıda savunma avukatları da herkes ne konuşuyorsa millet dinleyecek. Özel kanallar için yayınlamak isteyenler için frekans verilecek, millet iftiracıyı da namuslu cumhurbaşkanı adayımızı da dinleyecek.”
“Malatya'ya kızmadık”
“Ekrem başkanımıza 19 Mart’ta yapılan darbe girişiminden sonra bugün burada 35’inci mitingimizi yapıyoruz” diyen Özel, şunları söyledi:
“Neden darbe diyoruz? Malatya bilir; darbeler iktidara yapılır ve doğası gereği iktidara yapılan darbelerde herkes döner muhalefetin gözünün içine bakar. Hele hele ana muhalefetin ne diyeceği ve ne yapacağı çok önemlidir. 15 Temmuz’da etle tırnak gibi oldukları, ne isteseler verdikleri, hatta birbirlerine düşünce “Parsel parsel Ankara’yı onlara verdin” diye birbirlerini suçladıkları bir cemaat 15 Temmuz’da darbeye kalkıştı. Biz o gün darbenin muhatabı kim hiç düşünmeden, o güne kadar bize yapılan 15 Temmuz gecesi hiç duraksamadan muhataplarımızı aradık, iktidarın bize söylediklerini bir kenara bıraktık ve mecliste darbeye karşı direndik. Çünkü biz biliyoruz ki darbe sandığı, milletin iradesine yapılır. Kim milletin seçtiğine darbe yapıyorsa karşısında hep birlikte durmak icap eder. O gün o zor sınavdan hepimiz alnımızın akıyla çıktık. Ama bu sene 19 Mart’ta yaşadığımız darbe, evet iktidara 31 Mart seçimlerinin birinci partisine, o partinin İstanbul’a seçtirdiği belediye başkanına, gelecek seçimlerdeki cumhurbaşkanı adayımıza, milletimizin takdiriyle bir sonraki cumhurbaşkanımıza Ekrem İmamoğlu’na yapıldı. Biz 47 yıl ikinci, üçüncü parti olduk, baraj altında kaldık ama dönüp kabahati millette bulmadık. Malatya’da düşük oylar aldık. 1977’den beri 5 belediyeye ulaşamadık. Yüzde 23 aldık 4 parti birlikte. 2023’te 6 parti yüzde 25 oy aldık. Malatya’ya kızmadık. Malatya’yı anlamalıyız, dinlemeliyiz yanında olmalıyız, günü gelince takdir ederse biz kazanırız dedik. Bizim 47 yıl gösterdiğimiz sabrı, 47 gün göstermeyenler, 31 Mart seçimlerinde partilerinin tarihi boyunca ilk kez yenilenler, ilk kez ikinci olanlar, Türkiye’deki nüfusun yüzde 65’ini CHP’nin kazanmasını hazmedemeyenler. “Daha 2023’te 6 parti yüzde 24 aldı, tek başına CHP Malatya tek başına yüzde 38’i nasıl alır?” diyenler partimize, cumhurbaşkanı adayımıza darbeye giriştiler. O günden beri meydan meydan geziyoruz. Sıcak, yağmur demiyoruz, yağmur ve doluyu yiyoruz ama meydanlarda milletin iradesine sahip çıkmaya devam ediyoruz.”

“Malatya 19 Mart'ı 75 yıl önce yaşadı”
Özel, konuşmasının devamında şunları söyledi:
“19 Mart’ı 75 yıl önce Malatya yaşadı. 1950’de ilk yerel seçimleri İsmet Paşa’nın adayı Mahmut Muzaffer Akalın kazanır ama iktidar Demokrat Parti vali olarak başbakan yardımcısının kayın biraderini yollar. Vali gelir, Akalın’a ilk iş “Belediyedeki İnönü resimleri inecek” der, belediye başkanı indirmem der. Bir yolunu bulur belediye başkanını görevden alır, mahkemede belediye başkanı haklı görür ve göreve iade ederler. Bu sefer belediye meclisini lağvederler, Malatya Belediyesi’ne kayyım atarlar. Bu mücadelenin sonunda seçimler tekrarlanır CHP, en yakın rakibinin iki kat fazla oyunu alıp belediyeyi kazanır.
Malatya 75 yıl önceden seçtiğine sahip çıkmanın, seçilmişlerin arkasında durmanın, darbecilerle mücadele etmenin en iyi örneğini Türkiye’ye göstermiştir. Millet kimi seçerse biz onun arkasındayız ama darbecilerin sonuna kadar karşısındayız. Son yerel seçimlerde 47 yıl sonra Arapgir, Arguvan, Hekimhan, Doğanşehir ve Yazıhan’a birbirinden kıymetli, pırıl pırıl belediye başkanlarımızı seçtikleri için yürekten teşekkür ediyorum.”
“Malatya'da 75 bin kişi konteynerde yaşıyor”
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023 depremlerine de değinen Özel, “6 Şubat depremi ülkemizi çok kötü şekilde yaralayan, 50 binin üzerinde canımızı alan, her eve bir ateş düşürdü. İlk gün deprem olduktan sonra ilk gece Malatya’ya geldim, ateşin başındaydım. Ertesi gün görüntüyü görünce depremin Malatya’ya neler yaptığını gördüm. Veli Ağbaba, CHP örgütünün mücadelesini defalarca gelip, 45 gün kaldığım deprem bölgesi ve Malatya’da neler olduğunu gördüm. Aylar süren mücadeleyi defalarca Malatya’ya gelerek gördüm. O günlerde Türkiye’de 650 bin konut yapılacaktı. Malatya’da 101 bin konut ihtiyacı vardı. O gün Cumhurbaşkanı Erdoğan Malatya ve Türkiye’ye bir yıl içinde bütün konutları teslim etme sözü verdi. Depremin üzerinden 2,5 yıl geçti İstanbullunun İstanbul’u yönetmesine onay vermediği Murat Kurum’u tekrar bakan yaptı. Murat Kurum geçtiğimiz günlerde “250 bininci konutu teslim ediyorum” diyerek, “Yapamazsın dediler, yapıyoruz” diyerek, algı yöneterek utanmadan sıkılmadan törenler yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözü bir yılda 650 bin konut, 2,5 yıl geçmiş 250 bin konut. Malatya’da 101 bir konut sözü var, 35 bin konut vermişler. “Bir yılda biteceğiz demişler” 2,5 yılda konutların yüze 35’i verilmiş. AFAD’a göre 75 bin kişi Malatya’da konteynerde yaşıyor. İlk başta 125 bin kişiydi. Konteynerler perişan durumda, sağlık tehditte, bu sıcağın altında 2,5 yıl sonra Malatya gibi bir şehirde 75 bin kişi konteynerde kalıyor, bu Murat Kurum utanmadan teslim töreni yapıyor, milletten alkış istiyor. “Bir yıl içinde vereceğim” deyip 2,5 yılda yüzde 40’ını bile vermeyen 10 depremzededen 6’sını çadırda, konteynerde ya da gurbette yaşatan AK Parti iktidarına da Recep Tayyip Erdoğan’a da yazıklar olsun” diye konuştu.

“Depremzedelere verilen konutlar oturulacak gibi değil”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Malatya’nın 12 Nisan’da zirai dondan ciddi bir şekilde etkilendiğini ifade ederek, “Don faciasının yükünü bu şehrin sırtından alın, derhal Malatyalı çiftçilerin sesini duyun, ödemelerini yapın” dedi.
Özel, Malatya mitinginde yaptığı konuşmada, “Depremzedelere verilen konutlar oturulacak gibi değil. İkizce’de altyapı yetersiz, okul ve cami yok, ekmek alacak market yok. Yerinde dönüşüme 750 bin kredi 750 bin hibe dediler; bugün ortalama ev fiyatı 3,8 milyon lira. Artık bunun hızla daha önce teklifini verdiğimiz gibi; 1,5 milyon kredi 1,5 milyon hibeye dönüştürülmesi gerekir. “Veli Ağbaba gelirse, iktidar başka Veli Ağbaba başka olursa yerinde dönüşüm olmaz” diye korkutup, Malatyalıları Veli Ağbaba’ya oy vermemek için ikna edenler, yerinde dönüşüm yapıyorlar mı? (Vatandaşlar: Hayır). En büyük yalanı attılar, suçüstü yakalandılar. Kiracıların çaresizliğine dikkat etmek lazım. Deprem olmadan önce ortalama kira 7,5 bin iken şimdi 25 bine çıkmış. Kiracının, Malatyalının yanında duran yok. Malatya’nın arkasında duran tek bir kişi var; sizin evladınız, benim kardeşim Veli Ağbaba” ifadelerini kullandı.
“Malatyalı çiftçilerin sesini duyun”
Nisan ayında yaşanan zirai don felaketine de değinen Özel, “12 Nisan’da bir son felaketi yaşandı. Manisa’da üzüm, Antalya’da narenciye, çay üreticisini, elma üreticisini, Amasya’yı Rize’yi vurdu. Malatya’yı don öyle vurdu ki ne kayısı ne elma ne badem ne ceviz ne ayçiçeği ne buğday kalmadı. Bir tane kayısı kalmadı, yandı kavruldu. Önce durdular, mecliste sustular. Partimizin ve Veli Başkanın büyük mücadelesiyle nihayet komisyonu kurdular. Bayramdan sonra zararı karşılayacağız dediler. Malatya’da 8 milyon ağaç var, 60 bin haneye bakıyor, 70 ülkeye ihracat yapılıyor ve Malatya’da toplam 40 milyar lira zarar var. Meyve bahçeleri için dönüm başlına 10 bin lira ödenmesi şart. “TARSİM var mı?” diyorlar. 5 ağaçtan birinde var gerisini kaderine bırakıyorlar. Yardım yapacağız dediler şimdi kasıma ertelediler. Malatya’dan bir kez daha bu iktidara sesleniyoruz; kayısı demek sadece ağacı olanı değil bu şehirdeki herkesi etkiliyor. Don faciasının yükünü bu şehrin sırtından alın, derhal Malatyalı çiftçilerin sesini duyun, ödemelerini yapın” dedi.

“Malatya, AK Partinin şampiyonluğunun acısını çekiyor”
“Arguvan’ın Yoncalı Barajı 30 yıldır bitmedi” diyen Özel, şunları kaydetti:
“Yılda 750 milyon lira ekonomiye katkı sağlayacak diyorlar ama hala bitirmediler. Çiftçinin zararlarının bir an önce karşılanması gerekiyor. Üreticilerin bankalarına olan borçlarının faizlerinin silinmesi, ana paralarının ertelenmesi gerekiyor. Elektrik ücretlerinde indirim yapılmalı. Elektrik ücreti ödenmediğinde kesim işi durdurulmalı, hasat dönemine bırakılmalıdır. Bu sene elektrik borçlarıyla ilgili mutlaka erteleme ve faizsiz kredilendirme yapılmalı. Çiftçinin kullandığı mazottan ÖTV, KDV alınmamalıdır. Malatya’da ayrıca, AK Parti’nin şampiyonluğunun bir acısı çekiliyor. Türkiye’yi dünya sığır ithalatında birinci yaptılar. Malatya’daki besicileri perişan ettiler. Yetmezmiş gibi şap hastalığı da yüzde 50 ila 80 oranında et ve süt üretiminde sıkıntı yarattı. Bunun için derhal Malatya’nın çiftçisine de besicisine de bu devletin sahi çıkması gerekiyor. Arkadaşlar Malatya’nın sesini duyurmamızı istedi. Buradan canlı yayında bütün Türkiye’ye sesleniyoruz; Malatya’nın sesini duyun.”
Özel, ekonominin yıllardır bitmek bilmeyen bir krizin içinde olduğunu ifade ederek, “19 Mart darbesiyle birlikte zaten zorda olan ekonomi iyice dibe vurdu. Ne eğitim ne de işte olan 4,7 milyon gencimiz var. Dünyada bu rakam yüzde 6, Avrupa’da kara kara düşünüyorlar, Türkiye’de yüzde 35. Gençlerin yüzde 35’i ne çalışıyor ne okula gidiyor. “Ev genci” diyorlar. Bu tarihin en yüksek rakamı. Yoksullukta Avrupa birincisiyiz. Gıda enflasyonunda dünya birincisiyiz. Sadece ve sadece bu ikisindeki rakamların en önemli sebebi; adalete güvende dünyada 117’nci sıradayız. 19 Mart’ta yaptıkları darbeyle 150 milyar dolar hasar yarattılar. Bu para 6 trilyon lira. “Asgari ücreti 30 bin lira yapın, iş verenin yükünü desteklemeyle kaldırın” diyoruz. Buna lazım paranın 120 katı. Emeklilere yaptıkları verdikleri zammın tam 150 katı. 6 Şubat depremindeki zararın 1,5 katı. Asrın felaketinin 1,5 katı kadar parayı 19 Mart darbesinde harcadılar, bitirdiler. Ne yazık ki Mehmet Şimşek, “Biz o rezervleri bugünler için biriktirdik” diyor. Rezervi kayısıcı, asgari ücretli, emekli için biriktirmiyor ama Ekrem Başkana darbe yapmak için biriktiriyor. Mehmet Şimşek’e de AK Parti’ye de yazıklar olsun” diye konuştu.
“Söyleyen AK Partili, söylediği AK Partili.. Mıcır 4 kat pahalı alındı diyor, bas bas bağırıyor..”
“Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin arkasında on binler ‘Hak, hukuki adalet’ diye bağırırken Malatya’dan bir hatırlatma; bu binada bir AK Partili oturuyor” diyen Özel, “Aslında bir CHP’li oturacaktı da başka seçime kaldı. Yüzde 20’lik oyu, ankette herhangi bir adayla yüzde 20 alacakken, Veli Ağbaba’yla seçim kazanılır göründü, geldi bütün Malatya’yı ayağa kaldırdı. Bütün Türkiye’nin dikkatini çekti, hatta birilerini de birazcık korkuttu. Yüzde 38 ile efsane oldu, inşallah bir gün oraya oturacak. Gerçi genel seçimler olurda, erken seçim olurda, parti iktidar olunca Veli Ağbaba bakan olur. Malatya’nın bakanı olur.
Bu binada bir AK Partili oturuyor ve diyor ki “Benden önceki belediye başkanı bana 3,5 milyar borç devrettim” dedi. “17,5 milyar borç çıktı” diyor. “Mıcırın tonu 70 lirayken 265 liraya, dört kat pahalıya almış” diyor. “Belediyemizin iştiraki Esenlik’in 100 milyon lira değerinde 6 gayrimenkulünü 23 milyona satmış, 77 milyon bu belediyeyi zarara uğratmış” diyor. Bunu söyleyen AK Partili, söylediği AK Partili.
Şimdi buradan sesleniyorum; Abdurrahman Tutdere’ye depremzedelere yedirilen yemeğin 24 bin liralık yemeğin bir iş adamı tarafından ödenmesinin hesabını sorup, tutuklama isteyip, ev hapsinde tutacaksın, “Mıcır 4 kat pahalı alındı” diyor, bas bas bağırıyor, “Malatya 77 milyon lira zarara uğradı” diyor. Çağırıp bir kelime sormayacaksın. Ey Tayyip Erdoğan, ey sarayın savcıları bu hukuk bir tek bize mi var? Günahsız arkadaşımıza iftira atıyorsun, kendi belediye başkanın ihbarda bulunuyor duymuyorsun. Yazıklar olsun böyle düzene yazıklar olsun” ifadelerini kullandı.

“Yine düşman siyaseti yapmak istiyor”
CHP lideri konuşmasına şöyle devam etti:
“Dün Antalya’da, ondan önceki gün Adana’da, bir önceki gün Amasya’da ama Türkiye’nin dört bir yanında aynı nida, aynı haykırış; “Hükümet istifa, Erdoğan istifa.” Çünkü artık bıçak kemiğe dayanmıştır. Ne emeklinin ne çiftçinin ne asgari ücretlinin ne de esnafın dayanacak gücü kalmamıştır. Artık bu iktidar milletin yakasından düşmeli, sandığı getirmeli, erken seçimde millet kendini bu dertlerden kurtaracak olanları seçmelidir. Çok tarihi günlerdeyiz. Tayyip Erdoğan tarihi bir açıklama yapacağını söyledi. Günlerdir açıklama yapılacak olan salonun hazırlıklarını gösteriyorlar, 3 gün kaldı, 2 gün kaldı… Millet bugün döndü, kulağını açtı dinledi; asgari ücrete zam açıklamadı, emekliye zam açıklamadı, memur emeklisine seyyanen zam vermedi, atanmayan öğretmene müjde vermedi, don gören çiftçilere bir ödemeden bahsetmedi, “Demokrasiye döneceğim, adil bir yönetim yapacağım” demedi, erken seçim müjdesini vermedi. Döndü dolaştı kendi partisinin propagandasını yaptı. Efendim “PKK silahları yaktı, bundan sonra AK Parti, MHP, DEM birlikteyiz, başkasını istemeyiz. Bundan sonrası Türkiye’nin yüzyılı” dedi. Bu iktidarın 41 yıldır PKK terör örgütü var, 23 yılı Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidarında. Geldiğinde 2002’de sadece 7 şehidimiz var, oradan aldı yalan yanlış işler yaptı 2015-2016’da 530 şehidimiz var. Geçmişte “Çözüm Süreci” dediğinde “CHP’yi istemem”, MHP o zaman buna “Apo’yla anlaştın, ihanet süreci” diyor. Bu, Devlet Bahçeli’ye “Kan emici, vampir” diyor. Birbirleriyle çatışıyorlar, CHP’yi istemiyorlar, arkasında 530 şehit veriyoruz. Sanki buralarda hiç suçu yokmuş gibi çıkmış “Biz anlaştık, bir yapacağız, bu işten de fayda göreceğiz” diyor.
“Senin alnını karışlarım”
Cumhuriyet Halk Partisi olarak yıllardır teröre karşıyız hem terörsüz hem de demokratik bir Türkiye’nin yanındayız. Biz barışında, demokrasinin de teminatıyız. Biz hem terörsüz hem demokratik bir Türkiye istiyoruz. Karşımızda demokrasiye savaş açan, rakiplerini hapse atan, belediyelere kayyum atayan, seçilmiş siyasetçileri zindanlarda çürüten otokrat bir iktidar var. Bu anlayışla bu ülkeye demokrasi gelmez. Buradan “İç cephemiz güçlü olsun” diyenlere sesleniyorum; muhalefete zulmederek, zindanları siyasi tutsaklarla doldurarak yapamazsınız. Saraçhane’de 7 gün 7 gece bütün demokratlar birlikte direndik. “Ümit Özdağ’a da Ekrem İmamoğlu’na da Selahattin Demirtaş’a da özgürlük” dedik. Hep beraber yan yana, omuz omuza seçilmişlerin yanında durduk ama bugün dün DEM Parti’yle görüştük diye bize “Terörist” diyenler, belediye meclislerinde eski DEM’den bir belediye meclis üyesi, Kent İttifakı, İstanbul İttifakı var diye belediye başkanlarımızı hapse atanlar şimdi terör örgütünün başıyla oturdular, anlaştılar ama halen daha belediye başkanlarımızı içeride tutuyorlar. Bugün açıkça şunu gördük; Erdoğan umut siyaseti yapamadığı, tükendiği, perişan olduğu için, bir daha seçim kazanma ihtimali olmadığı için bir düşman arıyor. Yine düşman siyaseti yapmak istiyor. Erdoğan’a sesleniyorum; aç olanın karnını doyurmadan, işsiz olana iş bulmadan, dertli olanın derdini çözmeden korku siyasetine geçit yok. “Yıllardır açsın, işsizsin, yoksulsun biliyorum ama oyu bana vermen lazım yoksa vatanı böldürecekler, bayrağı indirecekler, ezanı dindirecekler” diye milleti bütün zorluklarına rağmen korku siyasetiyle kendisine oy verdirdi. Şimdi orada yaptığı suçlamaları bugün hepsini unuttu, yeni bir korku siyaseti, yeni bir düşman CHP. Buradan Erdoğan’a sesleniyorum; durduğum yerden geri gitmem, teröre de karşıyım, barışın arkasındayım. Siyaseti sana göre yapmam. Gazinin partisini, Cumhuriyet Halk Partisi’ni, Türkiye’nin birinci partisini kimseye aşağılatmam, senin alnını karışlarım. Çıkmış, “Kürt, Türk, Arap” hesap Kürtlerin temsilcisi DEM, Türklerin temsilcisi MHP, Arapların temsilcisi kendisi… Suriyelileri doldurdu, Arapların temsilcisi kendisi, bir çatı kuracak. Çatıda vatandaşlık bilinci değil ümmet bilinci olacak. Sünni Müslümanlık üzerinden yeni bir ittifak kuracak ve aklı sıra bunun üzerinden yeni bir ittifakla yürüyecek. Türkiye’de ümmetçilik, mezhepçilik, din siyaseti üzerinden bu coğrafyada sana hesap yaptırmayız. Biz bu işi Türkiye ittifakıyla ele ele, omuz omuza, gönül gönüle seni nasıl yendiysek yine yeneceğiz.”
“Tayyip Erdoğan, düş yakamızdan”
“Buradan bütün CHP’lilere sesleniyorum, asla ve asla korkmayın” diyen Özel, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yeni bir ittifak kurulur, orada hiçbir partiyi de hor görmeyin. Hiçbir seçmeni hele hele Kürtleri sakın Tayyip Erdoğan’ın düşündüğü gibi ilkesiz insanlar diye düşünmeyin. Kürt kardeşlerimizin de biz Türklerin de Alevi’nin Sünni’nin de kendini nasıl tanımlıyorsa, bu memleketin vatandaşı ya baş üstünde. Ben Türk milliyetçilerine de ülkücülere de muhafazakarlara da Kürt kardeşlerime de kurban olayım. Tayyip Erdoğan düş yakamızdan.”
19 Mart’ın üzerinden 115 gün geçtiğini ifade eden Özel, “Tek bir delil olmadan hala iddianameyi yazmayanlar Ekrem Başkanı ve tüm arkadaşlarımızı iftiralarla içeride tutmaya çalışıyorlar. Tayyip Erdoğan’ın baskıcı rejimi belediye başkanlarımıza düşman hukuku uyguluyor. Kadınları evlatlarıyla, babaları hasta çocuklarıyla, hasta olanları hastaneden cezaevine cezaevinden hastaneye sürükleyerek zulmediyorlar. Yazıklar olsun. Bize rakibine zulmeden değil rakibine saygılı davranan cumhurbaşkanı lazım. Bize Ekrem İmamoğlu lazım” dedi.
Konuşmasına 19.00'da başlayan Özel, saat 20.20'de tamamladı.
Ağbaba, daha sonra yemek ve konaklama için, Ağbaba ailesinin Turgut Özal Bulvarı'ndaki oteline geçti.
Geceyi Malatya'da geçirecek olan Özgür Özel, Pazar sabahı karayoluyla Adıyaman'a gidecek.
malatyahaber.com