Sinema Eseri Yapımcıları Meslek Birliği (SE-YAP), bu yıl 4.’sü düzenlenecek Malatya Uluslararası Film Festivali’ne başvuran ‘Köksüz’, ‘Daire’ ve ‘Hayatboyu’ adlı yerli filmlerin ön jürinin olumlu yöndeki değerlendirmesine karşın, ulusal uzun metraj yarışma kategorisinden çıkarılmasına tepki göstererek, Malatya Film Festivali yönetiminin bu tutumunun yerli film sanatçı, yönetmen ve yapımcılarını mağdur ettiğini vurguladı.
Malatya Uluslararası Film Festivali tüzüğünün 'Devlet memuru zihniyeti' ile yazıldığını belirten SE-YAP Yönetimi, MUFF’un yaklaşımını ‘Tuhaf ve gülünç’ olarak niteledi.
Konu ile ilgili olarak Yenimalatya Gazetesi muhabiri Güler Hazar'ın sorularını yanıtlayan SE-YAP Yönetim Kurulu Üyesi Serkan Çakarer, sözkonusu filmlerin MUFF ulusal yarışma programından çıkarılmasının 27 Ekim tarihi itibariyle bu filmlere ait ‘Eser İşletme Belgeleri’nin festival yönetimine ulaşmaması ile gerekçelendirildiğini söyledi.
'En iyi 10 filmi mi, eser işletme belgesi olan 10 filmi mi?'
Malatya Film Festivali Yürütme Kurulu’nun, filmlere ait eser işletme belgesinin 27 Ekim’e kadar verilmesini istediğini belirten Serkan Çakarer “Ancak, burada anlamadığımız bir durum var. 15 Kasım'da başlayacak bir festival için, daha başlamasına 20 gün olan bir festivalde 3 günlük bir işlem için filmleri devre dışı bırakmak festivaller adına yaşanan garipliklerden biridir. Bu kadar basit bir problem neden çözülemiyor tuhaf bir durum doğrusu. 3-5 günde alınacak bir belge için böylesine basit bir gerekçe ile uluslararası ve ulusal yarışmalarda beğeni toplamış ve gösterimler almış filmlerin çıkartılmasını açıkçası anlayamıyoruz. Bu belge 3-5 günlük bir iş. Denilmeli ki 'festival gününe kadar bu belgeyi hazırlayın' o zaman gereği yapılır. Ancak daha 20 gün bir zaman varken belge eksik diye filmleri yarışmadan çıkararak filmleri mağdur ediyorsunuz. Bu durumda siz en iyi on film yerine eser işletme belgesi olan filmleri göstermiş oluyorsunuz” diye konuştu.
MUFF’un yaptığı gülünç bir tasarruf
Uluslararası birçok festivalde gösterilen “Hayatboyu” ve “Köksüz” filmlerinin ve ilk gösterimini son Adana Altın Koza Film Festivali’nde yapmış “Daire” filminin Malatya’daki bir festivalde, üstelik gayet basitçe çözümlenecek bir eser işletme belgesi sorunu gerekçesiyle yarışmaya alınmamasını, dünyada örneği olmayan 'gülünç' bir tasarruf olduğunu ifade eden bir basın açıklaması yaptıklarını da anlatan SE-YAP Yönetim Kurulu Üyesi Serkan Çakarer daha sonra şöyle konuştu: “Bize ‘Bu filmleri isterseniz yarışma dışı kategoride gösterebiliriz’ dediler. Bu büyük bir çelişki. Çünkü Eser işletme belgesi olmayan hiçbir film ne yarışma dışı ne yarışma içi zaten gösterilemez.. Siz yarışmaya gelen yabancı filmlerden eser işletme belgesi istiyor musunuz ki bu nedenle yerli filmleri mağdur ediyorsunuz. Bunun nedenine sansür demiyoruz. Çünkü filmler içerik olarak sansürlenecek filmler değil. Sansür de demiyoruz fakat acemilik mi desek, Malatya Film Festival’inin tüzüğündeki sıkıntılar mı desek? Tuhaf bir durum. Bu gibi durumlara esneklik gösterilmeli. Acemilik demek de doğru değil, çünkü Malatya festivali artık, 4. yılında. Hatta ben ilk festivale gelmiştim ve ikincisi olur mu diye düşünmüştüm. Ama bu yıl 4.’sü yapılacak. Yanı eksiklikler olsa da bir tecrübe de var artık. Tecrübeye rağmen neden bu tür sıradan ve basit nedenlere esneklik gösterilmiyor anlamış değiliz.”
Malatya Film Festivali devlet memuru zihniyetinden kurtarılmalı
Antalya ve Altın Koza’da eser işletme belgesi olmayan filmlerin de yer aldığını belirten Çakarer, “Peki Malatya Film Festivali Yürütme Kurulu’nın tavrını eleştiren basın açıklamanız MUFF’u protesto anlamı mı taşıyor? Yani Sinema Eseri Yapımcıları Meslek Birliği bundan sonra MUFF’a film gönderip göndermemeyi tartışıyor mu?” şeklindeki sorumuza ise şöyle yanıt verdi: “Biz SE-YAP olarak özellikle festivalleri destekliyoruz. Asla bu filmler çıkarıldı diye bir daha Malatya’ya film göndermeyiz, protesto ediyoruz gibi bir tavrımız yok. Çünkü bu festivaller hem sinema sektörüne hem de düzenlendiği şehrin sanatsal hayatına optimum bir katkı sağlıyor. O yüzden biz sadece daha iyi olması için eksiklikleri de ifade etmek gerekiyorsa katkı sunmak için hataları veya eleştirilerimiz de belirmek istiyoruz. Tabi bu festival yürütme kurulunun sektörle kopukluğundan, yaşanan sıkıntıların çözümü konusunda sinema sektörünün aktörleriyle yeteri kadar iletişim içinde olmamaktan kaynaklanan nedenler olduğunu düşünüyorum. Memur zihniyetinden çıkartılmalı. Mesela bu konuda bizim bir katkımız olacaksa, biz işbirliği yapmaya da hazırız. Adana ve Antalya bu yıl bize geldiler, tüzükleriyle ilgili olarak. Biz tüzüklerinde festivallerde film gösterimi veya filmler için sıkıntı yaratacak maddeler hakkında görüşlerimizi bildirdik, eleştirilerimizi ve önerilerimizi ifade ettik, onlar da değiştirdiler. Bu noktada inisiyatif alacak birilerine ihtiyacı var Malatya film festivalinin.
Serkan Çakarer Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da eser işletme belgesi istemesini doğru bulmadıklarını vurgulayarak “Antalya'da mesela eser işletme belgesi olmayan ama gösterimi yapılan filmler vardı. Bakanlığın bu belgeyi istemesini de doğru bulmuyoruz SE-YAP olarak daha başlamasına 20 gün olan bir festivalde 3 günlük bir işlem için filmleri devre dışı bırakmak festivaller adına yaşanan garipliklerden biridir. Bu kadar basit bir problem neden çözülemiyor tuhaf bir durum doğrusu” şeklinde konuştu.
Festivalin danışma kurulunda film yapımcısı olmaması böyle garip durumlara yol açıyor.
Serkan Çakarer MUFF’a ilişkin önemli bir tespitte de bulunarak “Festival düzenleyen valilik, belediye ve benzeri resmi kurumlar sektör pratiklerini bilmediklerinden tüm festivallerin Danışma Kurulları mevcuttur. Malatya Film Festivali'nin Danışma Kurulu'nda herhangi bir sinema filmi yapımcısının olmamasının da bu tür garip durumlar meydana gelmesinde önemli rol oynadığını düşünüyoruz” dedi.
FOTO: Deniz Akçay Katıksız'ın yönettiği 'Köksüz' de eser işletme belgesi olmadığı için yarışma dışı kaldı. Fotoğrafta bu filmden bir sahne