Türk sanat müziğinin önemli sanatçılarından "Cumhuriyetin Divası" olarak anılan Müzeyyen Senar vefatının altıncı yılında anılıyor.
Söylediği şarkılara yeniden hayat vererek Türk müziğine yeni bir soluk getiren Müzeyyen Senar'ın vefatının ardından 6 sene geçti.
Müzeyyen Senar, Bursa'nın Keles ilçesine bağlı Gököz köyünde 16 Temmuz 1918'de dünyaya geldi.
Geçim sıkıntısı yaşayan ailesiyle 1930'da İstanbul'a göç eden usta sanatçı, Mekteb-i Fakire'de eğitime başladı.
Dönemin türkülerini henüz 6 yaşındayken hatasız söyleyen Senar, anne ve babasıyla gittiği bir düğünde şarkı okumasının ertesi günü kekelemeye başladı. Sanatçının "nazar" diye adlandırdığı ve 10 yıl süren bu kekemeliği, iyi şarkı söylemesine mani olmadı.
Senar, müzik öğretmeninin kendisini keşfetmesi üzerine annesinin teşvikiyle 1931'de Üsküdar Musiki Cemiyeti'ne kaydoldu ve burada Emin Ongan ile Necati Tokyay'dan usul, nota ve makam eğitimi aldı.
Bir yıl sonra Şark Musiki Cemiyeti'nde Hayriye Örs ve Kemal Niyazi Bey'den ders alan sanatçı, aynı dönemde Selahattin Pınar, Yesari Asım Arsoy, Osman Nihat Akın, Lem'i Atlı gibi bestekarlarla tanıştı.
Müzeyyen Senar, 1932'de İstanbul Radyosu'na girdi ve böylece şöhretin kapısını araladı. Senar'ı, genç yaşta yaptığı evliliği ve çocuğu dahi, kendisi için bir yaşam biçimi haline gelen müzikten koparmadı.
Kamera karşısına geçen ilk şarkıcı oldu
Senar'ın programını dinleyen, dönemin ünlü gazinocularından İbrahim Dervişzade, gazinonun 1933 yaz sezonunun yıldızlar programına sanatçıyı da aldı. Senar, fasıl değil solo programı yapma şartını öne sürdü ve Türk gazino tarihinde solistlik müessesesini ilk başlatan müzisyen oldu.
Ünlü sanatçının müzik alanındaki kabiliyeti, radyodan yükselen nağmeleri Mustafa Kemal Atatürk'ün de ilgisini çekti ve sanatçı birçok kez Atatürk'ün huzurunda Dolmabahçe Sarayı'nda şarkı söyledi.
İlk kez aldığı böyle özel bir davet karşısında heyecandan eli ayağı birbirine dolaşan Senar, salonun bir tarafında kendisi, bir tarafında saz heyeti şarkılarını seslendirdi.
Çok geçmeden ilk taş plağını da çıkaran Müzeyyen Senar, Yesari Asım Arsoy'un "Ümitlerim Hep Kırıldı, Yarim Artık Gelmeyecek" parçasını kaydetti. İstanbul'un birçok ünlü gazinosunda sahne alan Senar, radyo programlarını 1941'e kadar devam ettirdi.
Özellikle 1950'li yılların en başarılı şarkıcısı olan Müzeyyen Senar, Arap filmlerinin dublajında Münir Nurettin Selçuk'la birlikte şarkı söyledi. Muhsin Ertuğrul'un yönettiği Nasreddin Hoca Düğünde (1940) filmiyle oyunculuğa da başlayan sanatçı, kamera karşısına geçen ilk şarkıcı oldu.
"Cumhuriyetin Divası" olarak anılan Senar, Sihirli Define (1950), Ana Yüreği (1969), Sevgili Hocam (1972) ve Analar Ölmez (1976) filmlerinde rol almasının yanı sıra, pek çok filme de şarkılarıyla eşlik etti.
Son konserini 2006'da verdi
O yıllarda bir ilki de gerçekleştirerek ilk yurt dışı konserini 1947'de Paris'te veren Müzeyyen Senar, uzun soluklu sanat hayatına, 1983 yılında İstanbul Bebek Gazinosu'ndaki konserle noktayı koydu. Usta sanatçı o dönemden sonra son konserini ise 5 Eylül 2006'da İstanbul'daki Sepetçiler Kasrı'nda verdi.
Aynı zamanda 2004 yılında Sezen Aksu tarafından düzenlenen ve sanatçı dostlarının da katıldığı gecede 72. sanat yılını İstanbul Cemil Topuzlu Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda kutlayan Senar'a, sahnede Emel Sayın, Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Sibel Can, Halit Kıvanç gibi ünlü isimler eşlik etti.
Senar'ın ayrıca daha sonra Sezen Aksu, Tarkan, Nükhet Duru, Ajda Pekkan, Şebnem Ferah, Kubat, Levent Yüksel ve kızı Feraye ile düet yaptığı "Bir Ömre Bedel" albümü büyük ilgi gördü.
Hayatı boyunca yaklaşık 500 plak ve albüm yapan Senar, geç verilen bir unvan olması sebebiyle ilk başta reddetse de 1998'de Devlet Sanatçısı unvanını aldı. 2006 yılında İzmir'deki evinde felç geçiren Senar, 8 Şubat 2015'te zatürre nedeniyle kaldırıldığı Ege Üniversitesi Hastanesi'nde 97 yaşında vefat etti.
Senar'ın cenazesi 10 Şubat Salı günü İstanbul'daki Bebek Camisi'ndeki namazın ardından İstanbul'da toprağa verildi
"Aşk gidiyor, geçiyor da alışkanlık gitmiyor"
Sanatçı hayattayken verdiği bir röportajında aşkı, "Aşkın sonu alışkanlık oluyor. Bu alışkanlık aşktan da kötü. Aşk gidiyor, geçiyor da alışkanlık gitmiyor." diyerek tanımlamıştı.
Hamiyet Yüceses ve Safiye Ayla ile kendine has sesleri nedeniyle dönemin sanatçılarından ayrılan Senar, sanatıyla Zeki Müren, Bülent Ersoy, Adnan Şenses, Behiye Aksoy, Muazzez Abacı'nın da aralarında yer aldığı çok sayıda sanatçı için ekol oldu.
Senar, Atatürk'le tanışmasını merhum gazeteci Savaş Ay'a şöyle anlatmıştı:
"Kendimi çok mutlu hissettim. Gözümün önünde Ulu Önder, ben ve şarkılar vardı. 'Gel bakalım hanım kızım. Otur şöyle yanıma.' dedi. Çekine çekine oturdum. Atatürk, 'Bu ne güzel ses. Hadi bakalım durma, devam bakalım.' dedi."
Ünlü sanatçının bazı taş plaklarının isimleri şöyle:
"Ümitlerim Hep Kırıldı/Aşk ve İnkisar", "Hey Pınar Derin Pınar / Oh, Oh Ne Güzel Şey", "Dertli Yarim / Urfa'nın Çevresi", "Gül Pembe Yüzün / Güller Arasında", "Bir Gizli Sözüm Var / Leyla", "Gül Yüzünü Saklama / Seni Ben Çok Bekledim", "Bahçemde Tek Gülüm Yok / Beter Ol", "Ben Ağlarım Eller Güler / Bir Görüşte Sevdim Seni", "Ben Küskünüm Feleğe / Gönül Senindir Artık", "Benden Selam Olsun / Farfara", "Çaya İner Ağlarım / Sevdaya Koşanlar", Bir İhtimal Daha Var / Ellere Uzaktan Bak", "Haber Gelmez / Kapıldım Gidiyorum", "Çıkar Yücelerden Yumak Yuvarlak / Köçekçe Şarkı Benli", "Derbeder Bir Aşıkım / Sesimde Şarkısı Aşkın", "Derdimi Kimlere Desem / Şarap Mahzende Yıllanır", "Doktor Her Gün Gelir Gider / Neyleyim Köşkü Neyleyim Sarayı", "Eşimden Ayrıldım / Yorgun Bir Pınar Gibi", "Fes Başıma / Yeşil Ördek Gibi", "Fikrimin İnce Gülü / Söyleyemem Derdimi."
Müzeyyen Senar'ın albümlerinden bazıları ise şunlar:
"Yine Bir Sızı Var İçimde", Müzeyyen Senar ile Bir Ömre Bedel", "Ne Yaptım", "İkinci Dubleden Sonra", "Atatürk'ün Sevdiği Şarkılar", "Müzeyyen Senar'la Faslı Muhabbet", "En Son Okuduklarım", "Akşam Oldu Hüzünlendim Ben Yine", "Meşk", "Ayrıldı Gönül", "Söyleyin Güneşe", "Güller Arasında."
İstanbul, AA