Malatya'da Zihinsel ve Ortopedik engelli çocuklar ile gençlerin eğitildiği özel eğitim kurumunun yıl sonu programında, eğitilenler, eğitenler ve aileler unutamayacakları bir gece yaşadılar.
100'ün üzerinde engelli çocuk ve gencin eğitildiği Özgülen Özel Eğitim Okulu'nun, 2005-2006 eğitim yılının sona ermesi dolayısıyla Öğretmenevi'nde düzenlediği geceye; Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, Milli Eğitim Özel Eğitim Şube Müdürü Üzeyir Ergüven, Türkiye Sakatlar Derneği Malatya Şube Başkanı Ali Haydar Koyun'un yanı sıra, çok sayıda davetli katıldı.
Konukları, okulun müdürleri Mehmet Gümüş ve Saniye Doğan kapıda karşıladılar.
Milli Eğitim Müdürü Bulut, gecenin açılışındaki konuşmasında, nüfusumuzun yüzde 12'sinin engelli insanlardan oluştuğunu, devlet olarak engelli vatandaşlara daha iyi yaşam koşulları sunulması için, eğitim başta olmak üzere çeşitli programları bulunduğunu bildirdi. Engelli insanlara acıma duygusuyla yaklaşılması yerine, onlara davranış ve yaşamlarını kolaylaştırma adına çaba gösterilmesi gerektiğini, bu önemli insan potansiyelinin de değerlendirilmesini ifade eden Bulut, Malatya'da bu konuda yapılan çalışmaları anlattı.
Milli Eğitim Müdürü, Malatya'da görme engelliler için bir okul açılmasını planladıklarını, muhtarlar aracılığıyla gerekli duyuruları ve saptamaları yapmak istediklerini, ancak bekledikleri ilgiyi görmediklerini belirterek, bu konuda da duyarlılık istedi.
Konuşmalardan sonra, okulun öğrencilerinin, öğretmenleri yönetiminde hazırladıkları programlara geçildi. Dans grubu gösterilerinden sonra, sahnede "ay yıldız" mizanseni oluşturan öğrenciler alkışlandılar. Öğrencilerin Halk Oyunları gösterisi de büyük beğeni topladı.
O TÜRKÜ BAŞLADI SONRA..
İnönü Üniversitesi öğrencilerinin sazları eşliğinde ve öğretmen Hülya Altınlı'nın yönetimindeki engelli cocuk ve gençlerden oluşan koro, çeşitli türküleri başarıyla seslendirdi.
Gece neşeyle giderken, koro "o türküye" başladı, bir anda yürekler titredi, gözler doldu.. "Siyah zülüflü" annelerin, babaların, özelin de özelleri çocukları, "Ne ağlarsın benim zülfü siyahım.. Bu da gelir bu da geçer ağlama.." diye başladıkları türküyle, hoplatmışlardı tüm yürekleri..
Asıl adı İsmail Aydın olan ve Türk Halk Musikimizde "Aşık Daimi" olarak bilinen ozanımızın;
"Ne Ağlarsın Benim Zülfü Siyahim,
Bu Da Gelir Bu Da Geçer Ağlama.
Göklere Erişti Figânım Ahım,
Bu Da Gelir Bu Da Geçer Ağlama.
Bir Gülün Çevresi Dikendir Hardır,
Bülbül Har Elinde Ah İle Zardır.
Ne Olsa Da Kışın Sonu Bahardır,
Bu Da Gelir Bu Da Geçer Ağlama.
Daimi'yem Her Can Ermez Bu Sırra,
Gerçek Aşık Olan Erer O Nûra.
Yusuf Sabır İle Vardı Mısıra,
Bu Da Gelir Bu Da Geçer Ağlama.." türküsünü söyleyen koro, salonda bir hüzün rüzgarı estirdi ve birçok davetli gözyaşlarını tutamadı.
Ayrıca, Haziran ayının üçüncü Pazar gününün "Babalar Günü" olduğunu belirten okul yöneticileri, öğrencilerinden Yunus Ede'nin babası Arif Ede'yi de (en alttaki fotoğrafta kravatlı olan) "Yılın Babası" olarak belirlediklerini açıkladılar. Arif Ede'ye çiçeğini oğlu Yunus verdi.
Gecede gösteri yapan öğrenci gruplarından Halk Oyunları ekibini Arif Ilkım, Yıldız Grubu ve diğer gösterileri yapan grupları da Handan Tokay adlı öğretmenlerin çalıştırdığı bildirildi.
Gecede, çekiliş ve açık artırma da düzenlendi.
FOTOĞRAFLAR: Eralp YALVAÇ
