Olayı Kavramak ve Krizi Yönetmek!..

İsmet YALVAÇ Yazdı

Hürriyet Gazetesi’nin geçtiğimiz hafta Cuma günü “patlattığı”, Malatyaspor’un ligden “düşürülmesiyle” ilgili şike iddiaları, ertesi gün Vatan Gazetesi’nde “Federasyonla şike pazarlığı” başlığı altında yayınlanan şike görüşmeleri iddiaları, Malatyaspor’un aleyhine özellikle geçtiğimiz sezonun ikinci yarısında neler yapıldığının ve nasıl başarıya ulaşıldığının önemli ipuçları..

Bunu gerek sezon içinde, gerek hemen sonrasındaki kongre sürecinde, Hikmet Tanrıverdi başkanlığındaki eski yönetime “ligden düşüren yönetim” faturası çıkarılmaya çalışıldığı dönemde, “yönetim çok ciddi hatalar yaptı, ama bu takım düşmedi, düşürüldü” temalı haber- yorumlarla sık sık bu sitede dile getirmeye çalıştık.

...

Malatya’da ve Malatya dışında, özellikle eski başkan Tanrıverdi’ye yönelik tavırları nedeniyle, kongre sürecinde ve sonrasında ortaya çıktığı gibi, “Malatyaspor’u ligden düşüren yönetim” vurgulamasının üzerine muhalefetlerini kuranların da, bu ortaya atılan son şike iddialarıyla, bu suçlamalara muhatap olanlar kadar “şaşkın” oldukları anlaşılıyor. Sanki bazılarının keyfi kaçtı!.

Bilindiği gibi, küme düşmeme mücadelesine, Teknik Direktörlüğe Ümit Kayıhan’ın getirilmesiyle tekrar asılan, başarılı sonuçlar alınca da herkese ümit veren Malatyaspor’da, eski yönetim “küme düşmeme” primi koymuştu. Futbolcu başına 100 bin YTL (100 milyar TL) civarında olan bu prim, futbolcuların isteği üzerine, kazanılan maçlar başına ödenmeye başlanmıştı. Ancak, daha sonra bilinen son tecelli etti ve Malatyaspor küme düştü. Ama, küme düşmeme karşılığında “ekstra” prim koyan eski yönetim, toplamı 100 bin YTL olan kümede kalma priminin ödenen bölümünü, ligden düşülmesi üzerine “ceza” olarak futbolcularına fatura edip, geri almak istedi.. Peki sonra ne oldu? Yeni yöneticilerden, bunun “silindiği”, “ceza meza verilmiş, onları temizledik..” türü açıklamalar gelmedi mi? Olayı anlamamışlardı, belki de..

...

Denizlispor “kaynaklı”, Malatyaspor’un hedef olduğu şike iddialarının “bomba” gibi patladığı gün, neredeyse en sessiz kalan kesim, Malatyaspor’un mevcut yönetimi oldu. Sadece, kulübün internet sitesinde, “gereken hassasiyette konunun takip edileceği” gibi, çok soğukkanlı, daha mevzunun iyice anlaşılmamasından kaynaklandığı ve belki de ilk anda isabetli olduğu değerlendirilen bir kısa açıklama görüldü..

Malatyaspor yönetiminin aynı gün başlayan basın ilgisi ve bilgi edinme çabaları içerisinde devreye girdiğini söylemek mümkün değil. Bu konuda tüm karşı açıklamalar, suçlamalar, sahiplenmeler eski başkan Hikmet Tanrıverdi’den geldi. Tüm basın kuruluşları neredeyse, eski başkanın açıklamalarıyla konuyu götürmeye çalıştılar, hala da çalışıyorlar.

Hürriyet’teki haberin çıktığı gün, Malatyaspor’un Isparta kamp programı dahilinde Antalyaspor’la maçı vardı. O maçın kadrosunu gördüğümüzde, Malatyaspor’un mevcut yönetiminin, konunun ciddiyeti konusunda “çok kaba” bir değerlendirme içerisinde dahi olmadığını farkettik. İddialara muhatap Çek futbolcu Senkerik de, adı geçen Macar Toth da Antalya maçının kadrosundaydı..

Şaşırdık... “Şimdi buradaki mesaj ne?” diye haber yaptık ve bu durumun nasıl algılanacağına ilişkin yorumları aktardık. Daha sonra yönetimden görüştüğümüz bir kişiye de, bu konudaki değerlendirmemizi, “şike” iddialarına adı karışmış futbolculara, bu iddiaların “patladığı” gün Malatyaspor formasının giydirilmesinin ne kadar yanlış olduğunu anlatmaya çalıştık.. Sonra, Senkerik’in süresiz kadro dışı bırakıldığı açıklaması geldi..

Malatyaspor’un ligden nasıl düşürüldüğüne ilişkin detayları yansıtan haberleri izleyenlerin de çok rahat görebildiği gibi, eski yönetimle mevcut federasyon yönetimi arasında bir sıkıntının olduğu netti. Nitekim, bunu mevcut yönetimin Ankara’daki temasları sırasında da saptadığını ve “Malatyaspor’la Futbol Federasyonu arasında kalın duvarlar oluşmuş olduğu” yolundaki açıklamalarıyla da kamuoyuna aktardığını biliyoruz. Bu aslında, Malatyaspor’un nasıl küme düştüğünün de bir saptamasıydı.. Malatyaspor’un gollerinin sayılmadığı Gençlerbirliği ve Kayseri Erciyes maçları, hakemlerin rakip takımlar aleyhine “kırmızı kart” kullanmadıkları ve böylece rakiplere avantaj sağladıkları Diyarbakır, Vestel Manisa, Ankaraspor maçları.. Bir de, Malatyaspor karşısında korunmak istenen, kümede bırakılmak istenen takımların maçları.. Rize-Denizli maçı gibi.. Bunlar Malatyaspor’un hem “kalın kalın”, hem de “ince ince” kıyıldığına örneklerdi.

Malatyaspor’un küme düşmeme mücadelesindeki rakipleri lehine yapılan fikstür düzenlemeleri, maç programları, naklen yayın dışı bırakılan maçlar, Malatyaspor’a verilen “saha kapatma cezası” vs.. Bütün bunlar, mevcut Haluk Ulusoy Federasyonu’nun Malatyaspor’la ilgili tavrını yansıtan net görüntülerdi.

Malatyaspor’un eski başkanı, ligler bittikten hemen sonra bazı maçlarla ilgili şike tahkikatı istedi ve ligin bitiminden 1 hafta sonra “Telegol” programında da bazı değerlendirmeler yapıp, “Bu ligin temiz olmadığı” görüşünü aktardı. Malatyaspor eski başkanının şike araştırması istemini gündeme dahi almayanlar, Tanrıverdi kulüp başkanlığını bıraktıktan sonra harekete geçip, eski başkana 45 gün ceza verdiler, bu açıklamalarından dolayı..

O sırada, Malatyaspor’un şike araştırma isteği hala bu federasyonun elinde bulunuyordu.. Yani şike iddiasına karşı hiçbir şey yapmayanlar, bunu söyleyenlerle hesaplaşmaya başlamışlardı. Bu gariplikler, hep bu sitede gerek haber, gerek yorumlarda aktarıldı.

İşte, Malatyaspor’a karşı tutumu çok somut olarak ortada olan bu federasyon, ortaya atılan şike iddiaları, hatta bir gazetede, federasyonun 3. adamının bizzat şike görüşmesi yaptığı ve hatta görüşmede hazır bulunan birinin durumunun, daha önce Malatyaspor kulübüne intikal eden bir ihbar mektubunda anlatılanla tıpa tıp uyması gibi detaylardan haberdar olanlar, son şike iddialarıyla ilgili olarak mevcut federasyona yüzde 100 güven mesajı veren açıklamalar yapan Malatyaspor yönetimini anlayamıyorlar..

Kulüp Başkanının Cumartesi günü düzenlediği basın toplantısında, bu iddialarla ilgili bazı yetkili çevreleri göreve çağırırken, iddialar üzerine “çok zor” durumda kalmış olan ve durumu yatıştırmak için bazı açıklamalar yapmak durumunda olan Futbol Federasyonu’nun bu halinden memnun olup, bir de bu federasyonun başkanına “teşekkür” etmeleri çok anlaşılır birşey değil. Hatta hiç anlaşılır gibi değil. Şu anda "dabaz" çıkaran Futbol Federasyonu Başkanına, Malatya'dan moral değil de nedir bu?

Gerek Hürriyet’teki Malatyaspor’la ilgili, gerekse Vatan Gazetesi’nde Samsunspor’la ilgili yayınlanan iddialar, çok ciddi . Özellikle Vatan Gazetesi’ndeki iddialar, direkt federasyonla ilgili. O takdirde, “mağdur olmuş, küme düşürülmüş, buna dair eski başkanın onlarca açıklaması, olay patladıktan sonra da çok net iddiaları ve suçlamaları” varken, federasyona teşekkür etmek nereden çıktı?

Malatyaspor’un ligden düşürülmesiyle ilgili “çok önemli” bir delili, yani mektubu yazan kişiyi, tam da bu dönemde Malatya’dan suçlamak nereden çıktı? Futbolun ahlakı açısından adamın yaptığını tartışmak “Malatya” ve “Malatyaspor” adıyla, bu dönemde olabilir mi? Yaptığı bir “tezgah”la küme düşürülmüş olmana rağmen, daha sonra çeşitli nedenlerle bu tezgahı ortaya koyup, sonunda senin eline koz veren birine, hukuk mücadalesi öncesinde hakaret etmek ne kadar akıllıca? Denizlispor da aynısını yapıyor şu anda, ne kadar enteresan!.. Malatyaspor, Denizlispor başkanına yazdığı mektupla “bombayı patlatan” adamı karşısına almış, ona ahlak dersi veriyor.. Bu adam, şu anda Malatyaspor’un geçtiğimiz tüm sezon boyunca uğradığı tüm haksızlıklara karşı yapacağın mücadeledeki en sağlam tanıklarından biri değil mi?

Malatyaspor yönetimi, kriz durumunu yönetmek istiyorsa, “nereden çıktı şimdi bu?” demiyorsa, Malatyaspor’un gerçekten “özellikle mağdur edilip ligden düşürüldüğüne” hiç değilse bu aşamadan sonra inanıyorsa, ortaya çıkan durumun “eski başkan lehine bir ortam sağladığı” gerçeğine karşın bundan sıkıntı duymayıp, konuyu Malatya’nın meselesi olarak ele almayı düşünüyorsa, son derece soğukkanlı ve akıllı adımlar atmak zorunda.

Eski yönetimle sıkıntılı olduğunu bizzat saptadığı Futbol Federasyonu ile iyi geçinme adına, Malatyaspor’un hakkını arayamayacak görüntüsü vermemeli. Kulüp olarak yapması gerekenler var.. Belki direkt kavganın içerisine girmeyebilir, ama federasyonla bir hesabı olan eski başkan Hikmet Tanrıverdi’ye de tam destek sağlayarak, bu kriz durumunu Malatya’nın, Malatyaspor’un lehine sonuç alacak bir durumda götürebilir. Eski başkan Tanrıverdi’nin eline, özellikle geçtiğimiz sezonun 2. yarısından itibaren, federasyon seçimlerinde destek vermediği için kendisine ve dolayısıyla Malatyaspor’a zarar veren bir yapıyla hesaplaşma fırsatı geçmişken ve muhataplarının bu konudaki sicilleri tartışmaya açılmışken, içerideki hesaplaşmalar adına eski başkanın eli zayıflatılmamalı.. Ve Tanrıverdi'nin elinde, bunları "darmadağın" edecek done olduğuna inanıyoruz..

Mevcut yönetimin Tanrıverdi'ye yaklaşımı, sahiplenmesi, bu son olayda da, geçtiğimiz günlerde rektörün "desteksiz sallamaları" karşısındaki suskunluğunda görüldüğü gibi olacaksa, sadece bu yönetim değil, Malatya da kaybedecek gibi..

...

Ha sadece 3 gündeki, “ne yapacağını bilmeyen”, kimi eleştireceğine, kime tepki koyacağına karar veremeyen bir durumu sergilemeye devam ederse mevcut yönetim, çok şey kaybedecektir.

Bunun için yönetimi şimdiden uyarıyoruz. Geçtiğimiz 3 gündeki performansınız, tavrınız, zamanlamalarınız nedeniyle, böylesine çetin bir mücadeleyi sürdürme azminiz konusunda çok ciddi endişelerimiz var..

En kısa zamanda, bu endişeleri ortadan kaldıracak bir yol, yöntem oluşturulmalı.. İşe de, geçtiğimiz Cumartesi günü basının karşısına çıkılan heyetle verilen görüntüyü kendi içinizde iyice yorumlamakla başlanmalı.. Görüntüyü öyle vermelisiniz ki, en başta size Malatya inanmalı, anlatabildik mi? En azından konunun yönetim tarafından tam anlaşılamadığı ortada olan bu dönemde, yönetimden çok fazla adam değil, bir veya iki kişi bu işle muhatap olmalı.. Onlar da meseleyi iyice kavramış olarak..

Yoksa, “kapak açıldı, cin çıktı..”.. Malatyaspor’un şikeyle ligden düşürüldüğü artık çok ciddi şekilde destek bulan bir değerlendirme.. Taraftar da inanıyor.. Yönetimin bir gün önceki “teşekkür”üne karşın, ertesi gün “Bu federasyona inanmıyoruz” mesajları açıkça veriliyor.. Bu mücadelenin gerisinde kalınırsa, herkese yazık olur.. Malatya’ya da, Malatyaspor’a da, mevcut yönetime de, türlü çeşitli nedenlerle destek veren beklenti içindekilere de!..

Kim mi kazançlı çıkar? Hala görülmüyor mu, sizin oturduğunuz yerlerde?