Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın şüpheli ölümü ve 12 Eylül askeri darbe soruşturmasını yürüten Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, Özal dosyasını 12 Eylül soruşturmasının önüne aldı.
Özal’ın ölümünde suikast iddiasını araştıran savcılık, soruşturmada zaman aşımı tehlikesine karşı soruşturmada yoğunlaştı. Özal soruşturmasını kısa bir sürede bitirmeyi hedefleyen savcılığın bu doğrultuda çalışmalarına hız verdiği öğrenildi. Savcılık adam öldürme suçlarında zaman aşımı süresi olan 20 yıl dolmadan Özal soruşturmasını tamamlamayı planlıyor. Özal’ın ölümünün üzerinden ise şu an itibariyle 18 yıl geçti. Eski TCK’nın 449’ncu maddesine göre ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis cezalarında 20 sene zamanaşımı süresi olarak işletiliyordu. Yeni TCK değişiklikleriyle ise bu süre ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarında 30, müebbet hapislik suçlarda 25 yıla çıkarıldı. Ancak 1993’de, yani suç tarihinde eski TCK yürürlükte olduğundan savcılık eski hükmü temel alacak. TCK’ya göre Özal’ın zehirlendiği iddiası ise kasten adam öldürme suçuna giriyor. 12 Eylül soruşturması ise Özal dosyası ile birlikte hız kesmeden devam edecek. Turgut Özal’ın ölümüyle ilgili soruşturmayı yürüten Savcı Kemal Çetin, Özal’ın şüpheli ölümüyle ilgili basına demeç veren birçok kişi’yi de önümüzdeki günlerde ‘tanık’ olarak dinleyecek. Özal’ın şüpheli ölümüyle ilgili haberleri de inceleyen Savcı Çetin, medyaya görüş veren herkesi tanık olarak ifadeye çağırmaya hazırlanıyor. Ankara Özel yetkili Başsavcıvekili Görüşen, soruşturma kapsamında daha önce Turgut Özal’ın eşi Semra Özal’ın ifadesine başvurmuş ve Semra Özal bir dosya içerisinde belgeleri savcıya iletmişti.
UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.