Malatya’da basın açıklaması yapılıp, Kobani işgali bahane edilerek olaylar çıkarılması kınanıp, bu konuda hükümetin tedbir alması istendi.
Soykan Meydanı’nda son günlerde ülkemizde yaşanan olaylarla ilgili Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şubesi ve Eğitim İş Malatya Temsilciliği tarafından basın açıklaması yapıldı.
Hüseyin Kara'nın okuduğu açıklama şöyle:
"Ortadoğu’nun sınırlarının ABD, AB ve İSRAIL 'in menfaatleri doğrultusunda yeniden çizilmesi olarak özetlenebilecek olan Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye'de uygulanmasını sağlamak üzere 2002 de iktidara taşınan AKP'nin, üstlendiği görev gereği ısrarla sürdürdüğü " AÇILIM -ÇÖZÜM sürecinin REJİMİ tehdit eder hale gelmesi kaçınılmaz idi.
Bugün ŞIMARTILAN PKK SAYESINDE TERÖRÜN İŞİD' i bahane edip ATATÜRK HEYKELLERINI YAKMASI BEKLENEN BİR ŞEYDİ. BU POLITIKANIN SORUMLUSU OLANLARI LÂNETLIYORUZ.
Daha dün anadilde eğitimi bahane edip DEVLET okullarını yaktılar.
Daha önce de karakol yapımı bahanesiyle yol kesip araçları yaktılar;
Elektrik kesintilerini gerekçe gösterip binaları yağmaladılar;
HES İnşaatlarını boykot diye şantiyeleri yıktılar.
Adam kaçırmaya, korucuları öldürmeye devam ediyor; mahkeme kurup yargılama yapıp cezaya hükmediyorlar.
Bu devletten maaş alan milletvekili kendi devletini taşlıyor.
Askerimiz, polisimiz HÜKÜMETIN EMRI NEDENIYLE görevini yapamıyor, teröriste haddini bildiremiyor.
Yandaş Tv ve basın, bölücü ve Onların yanında yer alan siyasi çevreler ya bu şiddeti görmezden geliyor ya da hak arama olarak değerlendirip alkışlıyor.
Sorumlusu olan HÜKÜMET ISE, bütün bu olanları sadece izliyor ve gündemi değiştirmek için yeni hamleler yapıyor, örneğin TÜRBANI ilköğretime sokarak milletin dikkatini başka yöne çekmeye çalışıyor.
AÇILIM VE ÇÖZÜM SÜRECININ SONUCUCUNDA ÜNİTER DEVLET ve CUMHURIYET ÇÖKERTİLİYOR
AYNI daha önce Piyasaya sürülen ama kabul görmeyen, ne var ki önümüzdeki genel seçimler sonunda yine önümüze konacak olan ve referandumla halkı kabule zorlayacak olan YENI ANAYASA gibi.
ONUN AMACI DA DEMOKRASIYI GELIŞTIRMEK DEĞIL, AYNI AÇILIM-ÇÖZÜM SÜRECI GIBI BİRLİĞİMİZİ, BÜTÜNLÜĞÜMÜZÜ SONLANDIRMAKTI.
ÇÜNKİ Bu İKTİDAR verdiği bu sözleri yerine getirdiği sürece iktidarda kalabileceğini ve kendi ÖZEL GÜNDEMINI, 2023 HEDEFİNİ GERÇEKLEŞTİREBİLECEĞİNİ BILIYOR ve aslında artık bütün adımlarını açıktan atıyor.
Bugün Suriye’nin başına bela edilmiş IŞİD, El-Kaide ve El-Nusra örgütlerinden devşirilmiş bir taşeron terör örgütüdür. IŞİD’in silahlanmasında ve eylem yapmasında ne yazık ki Türkiye’den yapılan yardımların payı büyüktür. Ülkemiz için bu bir utanç kaynağıdır. IŞİD yoluyla Irak ve Suriye’nin kuzeyi istikrarsızlaştırılmaya çalışılmaktadır. Böylece emperyalizm için bir müdahale gerekçesi ortaya çıkartılmakta ve Barzani’nin olası devleti için bir koridor açılmak istenmektedir.
İstikrarsızlaştırılan bu bölgede en çok kullanılan siyasi unsurlar etnik ve mezhepsel farklılıklardır. Bu farklılıklar savaş gerekçesi olarak servis edilmektedir.
Oysa 1920’lerden bu yana kökleşen Atatürk Devrimi, insanların etnik ve mezhepsel kimliklerine karşı devletin tarafsız olması gerektiğini öğretmiştir.
Laik-Ulus devlet modelinin iç barış için ne kadar önemli olduğu bugün için çok daha iyi anlaşılmaktadır.
EVET, BU SÜRECIN SORUMLUSU BAŞTAN SONA HÜKÜMETTİR.
AMA BU SÜRECIN SONUNUN REJIME, DEVLETE, DEMOKRASIYE YÖNELIK BIR TEHLIKE OLDUĞUNU ŞU VEYA BU NEDENLE ÖNGÖREMEYEN VE SONUÇTA ETKIN MÜCADELE ETMEYEN, BAŞTA SIYASI MUHALEFET PARTILERİ OLMAK ÜZERE TÜM TOPLUM KURULUŞLARI DA KUSURLU VE SORUMLUDURLAR.
BU NEDELE, BIR KEZ DAHA VE ISRARLA ATATÜRK CUMHURIYETI ILE VAROLAN VE VARLIĞINI SÜRDÜREN, TÜM SIYASI PARTILERE, DEMOKRATIK KITLE ÖRGÜTLERINE, MESLEK VE SIVIL TOPLUM KURULUŞLARINA VE YARGI TEMSILCILERINE SESLENIYORUZ;
1----BU CUMHURIYETE ÇOK ŞEY BORÇLU OLDUĞUMUZU VE OLDUĞUNUZU UNUTMAYIN.
SEÇIM SONUÇLARINA ITIBAR EDECEKSEK, ARKANIZDA TEMSIL ETTİĞİNİZ KITLELERIN EN AZ YARISINI "TEMSIL" ETMEK ZORUNDASINIZ. ENAZ BU "YARI" BU GİDİŞE DUR DIYOR.
BU SESE KULAK VERMELISINIZ.
2----ARANIZDAKİ AYRILIKLARI ERTELEMELI VE CUMHURIYETIMIZIN " ÇAĞDAŞ DEMOKRATİK HUKUK DEVLETI " OLARAK KALMASI, ÜLKENIN BÜTÜNLÜĞÜ VE DEVLETIN KAYBEDILEN ITIBARININ IADESI İÇİN ÇOK GEÇ KALMADAN HALKIN YANINDA YER ALMALI, BIRLIKTE MÜCADELEYE BAŞLAMALISINIZ
3----AKSİ HALDE, HALKIN MÜCADELESI ILE DE BU CUMHURIYET BU BADIREYI ATLATACAK, AMA SIZLER TARIHTE VAHDETTIN HÜKÜMETINE YARDIM EDEN YA DA SESSIZ KALANLAR GIBI TARIHTE YERINIZI ALACAKSINIZ.
4----GÜN, VATANIN, CUMHURIYETIN GELECEĞINE SAHIP ÇIKMA KENDI KIŞISEL MENFAATLERIMIZIN ÖNÜNE KOYABILME ve BU SINAVDAN ALNIMIZIN AKI ILE ÇIKMA GÜNÜDÜR.
Bu güne kadar yaşanan süreçte kaybettiğimiz tüm ŞEHİTLERİMİZE Allahtan Rahmet diliyoruz.
Açıklamamızı Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün sözüyle bitiriyor ve “Savaş, zorunlu olmadıkça bir cinayettir” diyoruz."