SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Rezerv Alan' Yönetmeliği Değişti, Hâlâ Yorumlayan Çıkmadı!

'Rezerv Alan' Yönetmeliği Değişti, Hâlâ Yorumlayan Çıkmadı!
A- A+ PAYLAŞ

Depremler sonrası Malatya'nın yeniden imarıyla ilgili devreye sokulan ve 'mülke çökme- mülkiyet hakkını yok etme' amaçlı da olduğu eleştirilerine muhatap olan özellikle "rezerv alan" tespitlerinin çok tartışıldığı bugünlerde, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın, çok ciddi halk muhalefetiyle karşılaşan uygulamalarında idarenin daha rahat hareket etmesini ve yetkilerinin artırılmasını kapsayan bir yönetmelik değişikliği yapıldı. 21 Mayıs'ta Resmi Gazete'de yayınlanan bu değişiklik hakkında Malatya'daki ilgili mimar ve mühendis odaları ile  siyasilerden bir değerlendirme gelmemesi, tepki yaratıyor.

'6306 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik' başlığı altında 21 Mayıs 2024 Salı günkü Resmi Gazete'de yayınlanan, idarenin yetkilerini artırın, mülkiyet sahiplerinin haklarını kısıtlayan yönetmeliğin, eskisiyle kıyaslanması yolunda Malatya'da Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası ile CHP'nin belediye meclislerindeki imarla görevli üyelerine bazı basın mensupları tarafından iletilen bilgi ve değerlendirme talepleri, aradan geçen süreye karşın herhangi bir yanıt bulmadı.

Malatya'daki 'rezerv alan' ve imar uygulamalarının keyfi yapıldığı, torpilli ve siyaseten güçlü bazı kişilerin bu kapsam dışında bırakılarak korundukları, haksız ve adaletsiz uygulamalar içerdiği eleştirilerine yol açan, kapalı kapılar arasında gerçekleştirilen çalışmaların tartışıldığı bugünlerde, Malatya'yı da çok yakından ilgilendiren bir yönetmelik değişikliği konusunda ilgili meslek kuruluşlarının ve siyasi partilerin sessiz ve ilgisiz kalması eleştirilere yol açtı.

Bu arada, Resmi Gazete'de yayınlanan yeni yönetmelik şöyle:

https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/05/20240521-1.htm

malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

10 yorum yapılmış

  • Çavuşoğlu (3 hafta önce)
    İnsanların şu zorda kalmış halinden bile faydalanıyorlarsa söz bitmiştir
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Velioğlu44 (3 hafta önce)
    Rezerv alanda arsası olana arsa bedeli ödenecek deniliyor. Bedavaya çökecek yani. Normalde yüzde 40 müteahhit daire veriyor anahtar teslim. 10 dairelik yere 4 daire borçlanma dan aliyorsun. Devlet şimdi bu arsa sahibine iyilik mi yapıyor. Malını mi caliyor.
    %82
    %18
    Yanıtla
  • Aygül (3 hafta önce)
    Diyecek bişey bulamadım bari sütlaç tarifi vereyim Bir kâse pirinç Vanilya Alabildiğince süt ve şeker
    %86
    %14
    Yanıtla
  • Adem-3 (3 hafta önce)
    çoğuna müstakil evler yapacak ve hatta fazlası yapılacak kadar alanları kapatmaya çalışan sizler madem dürüstseniz yapmayın.müstakil evinde, sağlam evinde yaşayan yaşasın.aile binasını, kendi binalarını yapmak için anlaşan komşuların,yapmak için başvurularını ruhsat bahane ederek zalimlik yapmayın.kaldı ki sanki ruhsatı sanki vatandaş kendi kendisine verecekmiş,kendi bakanlığının hantal sorumluluğunu vatandaştan isteyerek vatandaşın kendi mümkün de tasarruf hakkını reddeden olmayın. yaptıkça bela ülkeden eksik olmayacak.rızasız yapılan iş sosyal çalışma değil zalimlik olur.hemen diyecekler ki vatandaş ev bekliyor vatandaş yerinde dönüşüm istiyor.o halde kaldır dayatmayı herkes görsün salt çoğunluğu, isteyen muradına ersin istemeyen de zalimliğinizden kurtulsun.halen çıkmışlar,ülke ekonomisinin içine edenler utanmadan nüfus oranı düşmesi ülke için en büyük tehdit diyenler,ülke için en büyük tehdit .En büyük tehdit liyakatsizlerin hüküm sürdüğü yolsuzluk, hırsızlık ve israfın bir türlü bitmeyip bin türlü devam etmesi.bu kadar rezilliği yaşandığı yaşam koşullarının sürekli maffedildiği bir ülkede halen nüfus artışından bahsetmek tam bir şenaatliktir.depremin acısının ilacı şüphesiz Yüce Allah dandır.ancak insandan gelene nalet olsun.çok zor değil.adil bir düzen, yolsuzluğun olmadığı ve hakkın herkes için işlediği bir düzen vatandaşa niye çok görülür.şayet yolsuzluk olmasa altyapı sorunu,arsa sorunu olmayan yerlere vasat oldukça yaşam kalitesi düşük bir çalışma yerine bırakın kaliteli iyi bir daireyi mükemmel sadelikte müstakil evler yapılabilir.işte söylemek neyi değiştirir dememek gerek.en azından haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan olmayız.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Arkadaşım, adamlar çökmeyi kafalarına koymuş. Çevre Şehirciliğe, Cimere yapılan şikayetlerin haddi hesabı yok. Mahkemeler şu anda dava açanlarla dolu. Sağlam evi olanların (özellikle müstakil ve merkeze yakın mahalleler) mallarına çöküyorlar. Büyükşehir Belediyesi İmar briminde çalışan bir arkadaşımız "İlhan Geçit iyi bir insan, ama Büyükşehir belediyesinin aldığı kararları uygulamak zorunda, Sami Er yukarısı ne der ise onu yapmak zorunda (-ki o yüüzden seçildi) Çevre Şehircilik bu işin merkezinde, M.Vekilleri projelerin başında rantı kovalıyorlar. Site vs. gibi yoğun olan yerleri es geçip seyrek ve arsası olan evlere göz diktiler" tabirini kullandı. Artık bu işin RANT ve ÇÖKME olduğunu bilmeyen kalmadı. Bir de evi yıkılan ve evlerinin yapılamasını bekleyenler ile Evleri sağlam yıkılmasını istemeyenleri karşı karşıya getirip birbirlerine düşman ederek "Bak biz yapmak istiyoruz ama bu işin karşısında durmak isteyenler var" gibi laflar ederek Milleti birbirine kışkırtıyorlar. Milleti aptal yerine koymayın. Birlik beraberlikle haksızlığın karşısında durmaya yemin eden HAKLİ İnsanlar var karşınızda.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Vatandaş (2 hafta önce)Adem-3 isimli kullanıcı yorumuna
    Oyunu verip te sonra ağlama Adem bey
    %34
    %66
    Yanıtla
  • Kendi adıma akp ye oy veren namerttir.akp kurulalı beli oyumu akp ye vermiş bir vatandaş değilim.maalesef ülkemizin sağı da solu da yalan talan nalet olsun vatandaşı sömürene devletin malını talan edene
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Adem-2 (3 hafta önce)
    Yüce Allah imtihanının sabrını hiç şüphesiz verir ancak insandan gelene nalet olsun.rant olmadığını iddia edecek kim var.diyecekler ki yerinde dönüşümle evimizi yapıyor.halbu ki o da rant.rezerv alanda mülk sahibi olanların yeri konumu katı her şeyi belliyken kura yoluyla sağa sola savurarak yerini verecekler.kentsel dönüşüm başkanı, rezerv alan uygulamasını överek vatandaşın 30-40-50 yıllık birikiminin mülkü için,altyapı sorunu olmadığı gibi,inşaat haline getirilecek arsalar taş tamam mevcut temel aç yapıya başla diyecek kadar gözünü karartmış vaziyette.geriye inşaat maliyeti kalıyor diyordu.Şimdi bu kentsel dönüşüm başkanının hezeyanına bakın.rezerv alanlar rantçılar için bakir bir yer.hükümetin de zalimlik olmuş olamamış halk umurunda değil.zaten hayat gerçekleri ortada.salmışlar sözde yetkilileri sahaya yasaya uysun uymasın halk rıza göstersin göstermesin oldu bittiye getirerek işi çözün diyerek sözde sosyal proje uygulaması yapıyorlar.alt yapı arsa sorunu yok diyen rantçılar o halde neden bir sefer yapılacak evleri devletimizin devasa imkanlarını heba etmeyip daha adil ve verimli bir şekilde bölge insanına ve iklimine uyumlu daha yaşanabilir daireler yapmıyor,vasat küçük yurt, okul gibi binaları vatandaşı insan yerine koymayıp, rezerv alanda yeri olanların hakkını çiğneyerek sözde iyi şeyler yaptığınızı iddia ederek yalanlar üzerine kendi ifade ettiğiniz 9 maddeyi kim takar hesabı rezilce işler yapıyorsunuz.projenin uygulama şekli oldu bittiye getirmek tek hedefleri.şayet böyle olmasaydı,ne mutlu bir şekilde müstakil bahçeli evinde,sağlam 160-170 m2 binasında hayatını yaşayanlara rezerv alan dayatmazlardı.yerinde dönüşümle kendi evini yapmak isteyene olmaz rezerv alanda diyenler rantın kölesi olmazlardı.güçlendirme ve yerinde dönüşüm ruhsatı isteyen sözde yetkililer rezerv alan ilan edilmeden önce güçlendirme ve güçlendirme olmazsa yerinde dönüşüm için ruhsat başvurusuna kendi kendimize mi ruhsat vereceğiz ki daha sonra rezerv alan ilan ettiğiniz halde ruhsat istiyorsunuz.sizler ancak bu ülkeye bela çağırıyorsunuz.vatandaş ev bulamazken deprem gerçeği bu ülkenin en büyük sorunuyken durmadan saray yapanlar tarafından vatandaşın malının ırzına daha rahat geçebilmek için yasa üzerinde durmadan oyun oynayanlar,siz değil miydiniz ilk evim arsam projesiyle vatandaşa müstakil evlerinizi yapın bizden size destek diyenler rezerv alan ilan edilen yerlerin çoğunda da mülk sahiplerinin çoğuna müstakil evler yapacak ve hatta fazlası yapılacak
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Adem-1 (3 hafta önce)
    Bela bir toplumda devletin daha hızlı gelir şüphesiz.sağolsun daha öncede ve şimdide haberiniz de okudum.kanunen ne kadar güncelleme adına oyun oynasalar da rezerv alan için en büyük gerekçe riskli yapıların varlığı.işte depremler sonrası yapılar zaten ortadan kalktı.şimdide rezerv alanlarda yıkılan, hasarsız ve orta hasarlı evlerinizi deprem öncesi nasılsa güncel fiyat üzerinden hesap edeceğiz diyenlerin amacı riskli yapılar varmış gibi kanuna uydurma.ancak nereye baksanız yolsuzluk,rant ve israfın olduğu ülkemizde deprem bölgesinin tamamı ve özelde rezerv uygulaması ve rantın, yolsuzluğun şu an tek adresi.deprem bölgesinde bizi bekleyen en büyük rezillik rezerv alan dayatmasıdır.zaten yapılan işin altında yatan gerçeklik ranttır.Şüphe götürmez bir gerçek ki amacın tamamen rant olduğudur.oldu bittiye getirilmek istenen işlerin tek hedefi ranttır.Şayet rant olmasaydı,anayasal güvence altına alınmış, en önemli olan husus olan mülkiyet hakkı kutsaldır dokunulmaz olduğu halde,kentsel dönüşümün en önemli dayanağı,sözde olmayan riskli yapıları bahane ederek vatandaşın malının mülkününgeçmek için bu denli hak sahibi de kim oluyor vari bölge iklimine insana uygun olmayan yapıları dayatarak rant için bu denli zalimleşmezlerdi.Neden mi rant olduğu kesin.Kentsel dönüşüm başkanı 9 madde de rezerv alan uygulamasının nasıl uygulanacağını anlattı.ancak saha da çok net anlaşılıyor ki son 9 madde tamamen formalite ve düzmece.amaç ranta kilitlenmek ve basma kalıp bir şekilde,mülk sahipleri olan bizleri hayvan yerine dahi koymayıp okul,yurt,ofis gibi vasat, oldukça küçük ama ne garip ki fiyatı bir türlü belli olmayan ama kazık fiyat olacağı kesin olan sözde size yerinde dönüşümle evinizi yapacağız yalanıyla gaz alarak dayatılan projenin amacı rantın ta kendisidir.çünkü uygulamanın bizatihi kendisi yalanla başlıyor.rezerv alan için riskli yapı en önemli dayanak.ama rezerv alan bölgesinde rezerv alan ilan edilen bölgelerin tamamının iki ortak özelliği;mülk sahibi az olan ve bakir arsaların büyük olduğu alanlar ve diğeri de ne hikmetse riskli yapıların depremlerle zaten yok olduğu gerçeği.karşımızda depremin acısını unutturan dehşet bir ekonomik girdap var ama yetmiyor birde depremlerle yok olan yapılar olmadığı halde riskli yapı varmış gibi zorlarezerv alan dayatması yaparak vatandaşın malının ırzına geçmeye çalışanlar depremin acısını elbet unutturacak kadar zalimlikler dönüyor.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Ahmet (3 hafta önce)
    Özetle ; Punduna getirir yine dediğimi yaparım demiş. Tahliye süresini 60 güne çıkarmış. Tahliye etmezlerse taşıma ve diğer masraflarını tapuya bildirir masrafı tapu hakkına ipotek düşerim demiş.Elektriğini, suyunu, doğalgazını keserim. Toki tarafından alan ilan edilen bölgede mevcut yapılaşmalara (yeni inşaat, bitmiş fakat yapı kullanım izni henüz alınmamış) geçici olarak durdurma ya da kalıcı olarak durdurma kararı alabilirmiş. Yani kısacası ben dediğimi yaparım ve karşı gelene her türlü ızdırabı yaşatırımın değişikliği yapılmış. (Evin HASARSIZ ya da AZ HASARLI hiç farketmez)
    %100
    %0
    Yanıtla