SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Say ve Zayıfla...

0
Güncellendi - 2015-12-27 19:26:25
Say ve Zayıfla...
A- A+ PAYLAŞ

Dünyada her iki kişiden birinin problemi olan şişmanlığın en sık görülen nedeni günlük alınan kalorinin dengelenememesi ve sürekli yüksek kalorili, besin değeri düşük yiyecekler tüketilmesidir.

İyi bir yaşam kalitesi için iyi bir yönetim kalitesi gerekir. İnsan kendi vücudunun ihtiyaçlarına yanıt vermeyi bilmeli, metabolizmasını tanımaya çalışmalı ve uzun vadede kendi kendinin yaşam koçu olmayı becerebilmedir. 

POLİKİSTİK OVER SENDROMU DA İYİLEŞİYOR

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya "Düşük kalori ve sabah kahvaltısının akşam yemeğine oranla daha yoğun olması, bel çevresinde daha fazla incelme yaparak, hem insülin direncini, hem de insülin direncinin kardeşi olan kadınlardaki polikistik over sendromunun iyileşmesine etkisi oluyor aynı zamanda yumurtlama fonksiyonlarını iyileştirebiliyor" diyor.

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya şişmanlığın sadece görüntü bozukluğuna değil aynı zamanda iç organlarda ciddi tahribata da neden olduğunu belirtirken, organların çevresinin yağlanmasıyla beraber, karaciğer, pankreas, kalp ve yumurtalıklarda ciddi bozulmalar olduğuna,  yağ hücresi büyüdükçe oradan sentezlenen hormonlarda ve iltihap yapan ara maddelerde birikme oluştuğuna dikkat çekiyor. Özellikle cinsiyet hormonları olan östrojen ve testesteron düzeylerinin dengesizleştiğini söyleyen Dr. Ayça Kaya, bu durumun yumurtlama fonksiyon bozukluğuna, kısırlığa, erkeklerde kadın tipi memeler oluşmasına ve cinsel fonksiyon kusurlarına sebep olduğunu belirtiyor. Yağ hücrelerinden sentezlenen birçok iltihap maddesi başta damar duvarı olmak üzere hücrelerde zararlı maddelerin birikimine neden oluyor. Erkeklerde prostat ve bağırsak kanseri, kadınlarda yumurtalık ve meme kanseri sıklığı direkt olarak artıyor.

YAŞ, BOY, HASTALIK VE KİLOYA GÖRE DEĞERLENDİRİLİYOR

Kalori kısıtlama yönteminde önerilen; majör besin guruplarının bir sistem halinde vücuda alınması… Dr. Ayça Kaya kendi geliştirdiği sayarak zayıflama sisteminde de, kilo problemi olan hastalarına, tüm besin guruplarının kişinin yaşına, boyuna, kilosuna, eşlik eden hastalıklarına ve metabolizmasına göre ne kadar tüketmesi gerektiğini öğretiyor.  Dr. Ayça Kaya, Sayarak Zayıflama yönteminin aynı zamanda bir kalori sayma yöntemi  olmadığını, kişiye hangi besin grubundan ne kadar tükettiğinin farkına varmasını gösteren bir sistem olduğuna dikkat çekiyor. Bu beslenmede kişi bütün besin guruplarından miktarı az ama çeşidi bol beslendiği için hiç bir vitamin, mineral, besin eksikliği yaşamıyor. Dünyada uzun yaşamanın sırrı olan kalori kısıtlaması yapmanın bir yöntemi olarak sayarak zayıflama yöntemi düşünülebilir.

KALORİNİN YÜZDE 50'Sİ SABAH

Kilo verme süreçlerinde her ne kadar kalori kısıtlamaları son derece gündemdeyse de, üzerinde durulan noktalardan biri de, mevcut alınan kalorilerin gün içindeki dağılımı ile kilo verme hızları arasındaki ilişki. Bununla ilgili yapılan bir araştırmaya göre: İki guruba ayrılan kilolu kadınlar 3 ay boyunca ortalama 1400 kcal bir diyete alınıyor. 1 gruba toplam kalorinin %50’si sabah kahvaltıda, %36’sı öğlen yemeğinde, %14’ü akşam yemeğinde veriliyor. 2. Gruba ise toplam kalorinin %14’ü sabah, %36’sı öğlen, %50’si akşam veriliyor. 1 grup 3 ay sonra ortalama 10 kg vermiş, 2. Grup ise sadece 5 kg vermiş. Bel çevresindeki incelme 1. Grupta 8.4 cm iken ikinci gurupta 3.8 cm olmuş. Bütün kan değerleri birinci gurupta daha iyi bir seyir göstermiş. Özellikle kan insülin dalgalanmaları ve tokluk şekerleri birinci gurupta daha iyi sonuç vermiş. Kuvvetli kahvaltı ve az akşam yemeğinin metabolik kontrol sürecini daha iyi hale getirdiği gösterilmiş.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız