Koronavirüs Bilim Kurulu, yeni tip koronavirüs (COVID-19) ile mücadelede son durumu ve tedbirleri görüşmek üzere video konferans yöntemiyle toplandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, toplantı sonrası açıklama yaptı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüs önlemleri kapsamında getirilen iller arası seyahat kısıtlamasının, aralarında Malatya’nın da bulunduğu 7 ilde kaldırılmasındaki kriterleri açıklayarak, "Kriterlerde bizim özellikle önemsediğimiz 4-5 kriter var. Vaka sayısı, vefat sayısı, özellikle filyasyon taramasında bulaşıcılığı gösteren oran (bir pozitif vakanın kaç kişiye bulaştırdığı), nüfusa göre sayıların oranlanması. Özellikle kimi ilimizde kronik hastanın veya yaşlı hastanın, vakaya veya vefat oranına dönmesine de bakılıyor.
Bütün bunlara bakılarak eğer son 5 günde veya 7 günde vaka sayısı azaldıysa, ölüm sayısı azaldıysa ve bulaş oranı yüksek değilse izin veriliyor. Kimisinde mesela az olduğunu görüyoruz ama bulaş oranı yüksek. İki tane izin vermediğimiz iller oldu. O iki ilin hem ölüm oranları hem vaka oranları, hem de yaşlıların vakaya dönme oranları düşüktü ama bulaş oranı yüksekti. O illerle ilgili kısıtlama kaldırılmadı.“ dedi.
Türkiye’nin Covid-19’la mücadelesinde ilk dönemi tamamladığını söyleyen Koca, “Türkiye’miz korona virüse karşı mücadelede ilk etabı tamamlamıştır. Mücadelemizin birinci dönemi 2020 yılına korona virüs korkusuyla girdiğimiz günlere dayanıyor. 29 Nisan’da günlük test sayımız 43 bin 498’e ulaştı. Test sayısındaki bu artışa rağmen tespit edilen vaka sayısında azalma yaşandı. 29 Nisan, Korona virüsle mücadelemizde birinci dönemi geride bıraktığımız tarihtir. Dün itibariyle iyileşen hasta sayımız 73 bin 285’e çıkmıştır. İyileşen vaka sayısı ile toplam vaka sayısı arasındaki fark azalıyor. İçinde bulunduğumuz haftada önemli bir gelişme daha oldu. Bu hafta ilk kez iyileşen hasta sayımız, mevcut korona virüslü hasta sayımızı aştı. Belirgin sonuçlar, tanı ve tedavideki başarı, salgını kontrol altına aldığımızın kanıtıdır. Artık salgın yönetiminde güncel politika ve uygulamalarda bazı değişikliklere gidebiliriz” ifadelerini kullandı.
“Ciddi başarı gösterilen her mücadelenin mutlaka bir ödülü vardır”
Kısıtlamaların esnetildiğini bir kez daha açıklayan Koca, kontrollü bir özgürlük döneminin başladığının sinyallerini verdi. Koca, “Artık ikinci dönemin ilk günlerindeyiz. Bu ikinci dönemde başarı, bazı koşullara bağlıdır. Tedbir alma, tedbirlere uyma başarının garantisidir. Tedbirsiz davranma, korona virüs tehdidinin ortadan kalktığını varsaymaktır. Tedbir zorunludur. Çünkü tehlike devam etmektedir. Virüsü taşıyan insanların tamamının hastane ve izolasyon altında olduğunu düşünmek büyük yanılgıdır. Virüs, şu anda öngöremeyeceğimiz bir dönem boyunca aramızda dolaşmaya devam edecektir. Salgın kontrol altına alınmıştır fakat virüsle ilgili gerçekler değişmemiştir. Eviniz, virüse karşı en güvenilir ortamdır. Özgür ama kontrollü olacağız. Eğer bugüne kadar tedbirlere sıkı şekilde uyulmasaydı bulunduğumuz noktaya gelmemiz söz konusu olamazdı. Mücadelenin ikinci dönemindeyiz diyemezdik. Yaşama alanımız genişliyor fakat aynı tedbirleri daha geniş bir alanda uygulamaya geçiriyoruz. Sosyal hayat için kontrolü elimize alıyoruz. Ciddi başarı gösterilen her mücadelenin mutlaka bir ödülü vardır. Bulunduğumuz noktada tüm dünyanın model alma çabası içine girdiği bir başarının sahipleri olarak 83 milyon bu başarının ödülünü almayı elbette hak ediyoruz. Haklıyız, dışarıdaki hayatı özledik. Şüpheniz olmasın siz neler hissediyorsanız, bu mücadelede hayatlarını riske atanlar da aynı şeyleri hissediyor. Gerçeklerin isteklerden farklı olduğunu kabul etmeliyiz” dedi.
“Yeni dönem, tedbirlerle özlemlerin sentezidir”
Türkiye’de ilk vakanın göründüğü tarihten bugüne kadar olan çabanın ödülünün alındığını aktaran Bakan Koca, riskin devam ettiğini ve dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Kontrolün kaybının ikinci bir dalgayı da beraberinde getireceğini söyleyen Bakan Koca, “Başlayan yeni dönem tipik bir normalleşme dönemi değildir. Kısıtların biraz esnediği dönemdir. Hayatımızın, sağlığımızı garanti edecek şekilde kısmen özgürleştiği dönemdir. Yeni dönem, tedbirlerle özlemlerin sentezidir. Başlayan günler 11 Mart’tan bu yana gösterdiğimiz çabanın şimdiki ödülüdür. Ama bu ödül büyük ödül değildir. Hassas davranmazsak serbestlik yeni mecburiyetlere yol açar. Risk devam etmektedir. Kontrolün kaybı ikinci bir dalganın davetlisi olacaktır. Türkiye’de salgın mevcut şartlarda kontrol altına alınmıştır. Mayıs ayına kıyasla, Haziran’a ilişkin öngörülerimiz daha da somuttur. Korona virüs olayı, 60 milyondan fazla insanın hayatını kaybettiği İkinci Dünya Savaşından sonra, bütün dünyayı aynı anda ilgilendiren ortak gündem olan ilk olaydır. Sadece bu bilgi bile meselenin büyüklüğünü ortaya koymaktadır. Bu sebeple 2020 öncesi anlamında normal hayata dönüş fikri, bütün dünyada yanlış bulunmaktadır. Tedbir kabiliyeti yüksek bir toplum olarak bu fikri benimsemek zorundayız. Esasında normale dönmüyoruz. Yeni hayatın normallerini oluşturuyoruz. Bu hayatın normali eskisinden farklı olacaktır. Yeni normal için; büyük bir motivasyon ve sağduyu göstermeliyiz” şeklinde konuştu.
“Kontrollü sosyal hayat başlıyor”
Anlayışlı ve sabırlı olunması gereken bir döneme girildiğini aktaran Sağlık Bakanı Koca, korona virüs sürecinde gelinen noktada ikinci döneme de bir isim verdiğini açıkladı. Koca, “Salgınla mücadelede birinci dönemde hedefimiz hastalığı kontrol altına almaktı. Korona virüsle mücadelenin ikinci döneminde ise hedefimiz, hastalığın önündeki fırsatları ortadan kaldırmaktır. Bazı kısıtlamaları esnettiğimiz yeni döneme isim vermeyi faydalı buluyoruz. İsim bize mücadelemiz için fikir verecektir. Bu isim ‘kontrollü sosyal hayat’tır. Önümüzdeki günlerde evlerimizden daha sık dışarı çıkacağız. Ev hayatından, sosyal hayata geçiş artacak. Virüse karşı mücadelede bu yeni durumun tedbirleri olmalıdır. Kontrollü sosyal hayat ikinci dönemin stratejisidir. Bir arada olduğumuz tüm alanlar için yeni yaşam biçimidir. Özgür ama tedbirli bir hayat tarzına geçiyoruz. Kontrollü sosyal hayatta uyulacak iki temel kural, uygulanacak iki temel tedbir var. Bunlardan birincisi; Dışarı çıkmamız gerekiyorsa mutlaka maske kullanacağız. İkincisi de sosyal mesafeyi dikkatli bir şekilde ayarlamak” diye konuştu.
“Dağıtılan maske sayısı 160 milyonu buldu”
Maske satışıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Koca, “Maske konusu yeni bir normalleşme süreci. Bu dönemde maskeye ihtiyacın daha fazla olduğunu görüyoruz. Bu sebeple bizim daha çok 20-65 yaş arası dönem için 10 günde bir 5'li paketi ücretsiz olarak verme uygulamamız vardı. Şu ana kadar dağıtılan maske sayısı 160 milyonu buldu. Bu dönemde maskeye daha fazla ihtiyaç duyan vatandaşımız olacak. Bu ihtiyacı gidermek amacıyla yüksek fiyat olmamak kaydıyla bir dönem olacak. Maskeye eczane ve marketler dahil olmak üzere birçok yerden ulaşabilecekler. Bununla ilgili Ticaret Bakanlığımızın da bir açıklaması olacak” ifadelerine yer verdi.
Ankara, iha- malatyahaber.com-Yeni Malatya Gazetesi