AKP İl Başkanı İhsan Koca, Malatya’da yaklaşık bine yakın sivil toplum örgütü bulunduğunu söyleyerek “Bu STK’lardan öne çıkanları geçtiğimiz hafta Genel Başkan Vekilimiz Sayın Numan Kurtulmuş’un Malatya ziyaretinde, kendileriyle buluşturduk. Numan Bey, partimizin iki numaralı ismidir. Normalde, sivil toplum örgütü temsilcilerimizin, muhtarlarımızın böyle bir organizasyondan dolayı bize teşekkür etmelerini beklerdik; ama eleştiri geldi” dedi.
AKP Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un geçtiğimiz hafta Malatya ziyareti kapsamında sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve muhtarların katılımıyla yaptığı ve AKP Malatya İl Başkanı İhsan Koca ile Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın ve Malatya’daki bazı kurumların eleştirildiği istişare toplantısının yankıları devam ediyor.
AKP Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, geçtiğimiz hafta Malatya’yı ziyaret etmiş, bu ziyaret çerçevesinde, Malatya Nikah Sarayı’nda STK temsilcileri ile muhtarların katıldığı bir ‘istişare toplantısı’ düzenlenmişti.
Bu toplantıda, Numan Kurtulmuş, STK temsilcilerine ve muhtarlara hitaben, “Bize, bizim hoşlanacağımız şeyler değil, eksiklikler nelerdir, yanlışlar nelerdir, bunları söyleyin” çağrısında bulunmuştu.
Numan Kurtulmuş’un bu çağrısı üzerine, söz alan Melekbaba Mahallesi Muhtarı Ali Demir’in eleştirilerinden nasibini alan isimlerden biri de, AKP İl Başkanı İhsan Koca olmuştu. İstişare toplantısında AKP İl Başkanı İhsan Koca’ya bu eleştirilerin hatırlatılması üzerine, eleştirilere açık olmakla birlikte, söz konusu toplantıdaki üslubun nezaket ölçüleri ile uyumlu olmadığını belirterek, “Ama özellikle belirtmek istiyorum ki eleştiri yapılırken, tavsiye yapılırken, eksiklik dile getirilirken nezaket ölçülerine edilmesi daha şık olur diye düşünüyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan sonraki iki numaralı ismi olan Numan Kurtulmuş’u Malatya’da STK temsilcileri ve muhtarlarla sorunlarını anlatmak üzere buluşturmalarını sağlayan organizasyon için teşekkür beklediklerini, buna karşılık eleştiri aldıklarını ifade eden İhsan Koca şunları söyledi:
“Biliyorsunuz geniş katılımlı bir sivil toplum buluşması organize ettik. Genel Başkan Vekilimizi Malatya’da faaliyet gösteren sivil toplum örgütleriyle, bir araya getirdik. Numan Bey partimizin iki numaralı ismi. Normalde sivil toplum örgütlerimizin, muhtarlarımızın da böyle bir organizasyondan dolayı belki bize teşekkür etmelerini beklerdik ama eleştiri geldi. Tabi eleştiri de olabilir. Biz doğrusunu yapma gayretindeyiz. Ama yanlışımız, hatamız, eksiğimiz olmaz mı? Elbette olabilir. Sonuçta bizler de insanız. Bu eksiğimizin veya hatamızın veya noksanımızın asgari nezaket ölçülerine dikkat edilerek ortaya konulmasında gocunulacak bir şey yoktur. Bundan belki faydalanma imkânımız da olacaktır. Faydalanmamız da gerekir. Ama özellikle belirtmek istiyorum ki eleştiri yapılırken, tavsiye yapılırken, eksiklik dile getirilirken nezaket ölçülerine dikkat edilmesi daha şık olur diye düşünüyorum”.
“Eleştiri olsun ama kişilik haklarına saldırı olmasın”
İhsan Koca, “Orada bir muhtarımız eleştirmiştir. Eleştirebilir. Bizler siyasetçiyiz. Eleştirilere karşı biraz daha toleranslı yaklaşmak zorundayız. Belki Biraz eleştirinin dozu ağır olabilir ama yeter ki kişilik haklarına saldırı mahiyeti taşımasın, hakaret ve iftira boyutu olmasın. Hakaret ve iftira olmadıktan sonra eleştirilere de katlanmak zorundayız. Belki bu eleştiriler bizlerin eksiğini görmesi ve tamamlaması bakımından faydalı olabilir diye düşünüyorum."dedi.
“Aday olun denilirse göreve hazırız”
AKP’deki kongre sürecinin işlemesine ve kendisinin aday olup olmayacağına yönelik soruya da cevap veren İhsan Koca, “Aday olun denilirse göreve hazırız” ifadelerini kullandı.
İhsan Koca, kongre ve kendisinin adaylığı konusunda şöyle konuştu:
“AK Parti’de kongreler, belde ilçe ve il kongresi şeklinde düzenleniyor. Büyükşehirlerimizde beldeler olmadığı için ilçe kongreleri ile başlayacak. Delege seçimlerinde oy kullanacak üyelerimizin tespiti tamamlandı. Delege seçim sürecimiz başladı. Aralık ayının 15’ine kadar tamamlamayı düşünüyoruz. Nasip olursa Şubat sonu itibariyle ilçe kongrelerimiz başlayacak. Haziran sonuna kadar devam edecek. Sonrasında Ağustos’ta il kongrelerimiz başlayacak ve 2020 yılının Kasım ayına kadar il kongrelerimiz devam edecek. Bize görev verilirse başımız üstüne deriz, görev verilmese de emredersiniz deriz. Aday olun denilirse göreve hazırız”.
“Ulaşılamaz olduğu, telefonlara cevap vermediği, halkın taleplerine cevap vermediği” yönündeki eleştirilere..
Halkın, STK temsilcilerinin ve muhtarların iktidar partisinin İl Başkanı İhsan Koca olarak kendisine en çok yöneltilen eleştirinin “Ulaşılamaz olduğu, telefonlara cevap vermediği” olduğunun hatırlatılması üzerine “Günde ortalama 250 telefon geliyor. Yetişebilmeniz mümkün mü onun takdirini size bırakıyorum. Uzak mahallerde bir vatandaşımız mahalle başkanımızla görüşmeden, ilçe başkanımızla görüşmeden direkt il başkanı, milletvekili veya büyükşehir belediye başkanı ile işini halletmeye kalkışırsa bizim orada mahalle başkanı, ilçe başkanı bulundurmamızın bir anlamı kalır mı?” diye konuştu.
Milletvekilliğinden il başkanı olması nedeniyle siyasetten beklentisinin düşük olması ve bu nedenle halkın taleplerine çok cevap vermediği ve ulaşılır olmadığı sorusuna karşılık İhsan Koca şu savunmayı yaptı:
“717 tane muhtarlığımız var. 717 tane bizim mahalle başkanlığımız var. İlçelerimiz var. İlçe teşkilatlarımız ve yönetim kurulu üyelerimiz var. Mahalle teşkilat yönetimlerimiz var. Belediye meclis üyelerimiz var. Ve resmi kurumlarımız var. Bunların toplam sayısı 2500-3000 bin civarında kurum yapıyor. Bunun hiç aramasa günde 10 kişisi arasa günde 250 civarında telefon ediyor. Yetişebilmeniz mümkün mü onun takdirini size bırakıyorum. Şu anda belki 20 defa telefonum çalmıştır. Ya telefona bakıp başka bir şey yapmayacağım ya da diğer işlerimize bakacağız ve dengelemeye çalışacağız. Kaldı ki bizim ilçe ve mahalle teşkilatlarımız var. Mahalle ve ilçe teşkilatlarımızın aktif olabilmesi için, varlığını hissettirebilmesi için, siyasette olduğunun bilincine varması için ilçe teşkilatlarımızın da devrede olması lazım. Uzak mahallerde bir vatandaşımız mahalle başkanımızla görüşmeden, ilçe başkanımızla görüşmeden direkt il başkanı, milletvekili veya Büyükşehir belediye başkanı ile işini halletmeye kalkışırsa bizim orada mahalle başkanı, ilçe başkanı bulundurmamızın bir anlamı kalır mı? Biz onları pasifize etmiş olmaz mıyız? Eğer partiyi ilgilendiren, siyaseti ilgilendiren bir konu söz konusu ise önce mahalle başkanımıza, olmadı ilçe başkanımıza, olmadı ilçe belediye başkanımıza, olmadı il belediye başkanımıza veya il başkanımıza iletmeli. Ama Allah korusun özellikle hayati mesele denilen bir durum olduğunda elbette silsileye uyulacak diye bir konu söz konusu değildir. Aradıklarında hemşehrilerimiz bize ulaşır. Kaldı ki size şunu söyleyeyim: Gariban vatandaşımız zaten bize ulaşır. Bize ulaşmakta zorluk çektiğini söyleyen arkadaşlarımız zaten bize bir şekilde ulaşıyorlar. Tanıyorlar, ya bir arkadaş veya eş dost vasıtasıyla ulaşıyorlar: Ama asıl ulaşması gereken gariban hemşehrilerimiz bize zaten ulaşıyorlar.”
“Vatandaş, gecenin ikisinde arayıp bizim köyün yolu ne olacak diye sorabiliyor yani…”
İhsan Koca, “Cumhurbaşkanlığı devlet sisteminin devlet boyutunda vali, siyasi boyutunda il başkanı pozisyonu biraz daha il başkanlarına görev yükledi mi? Yeni sistemde vali ile il başkanının vatandaşın gözünde aynı statüde değerlendirilmesi parti il başkanı adaylarının belirlenmesindeki AK Partideki il başkanı belirlenmesi kriteri değiştirecek mi? Çünkü AK Parti il başkanlığı için kulislerde adı geçen isimlere baktığımızda çoğunluğunun eski milletvekili olduğu görülüyor” sorusuna karşılık olarak da şunları söyledi:
“Partili cumhurbaşkanı olması nedeniyle il başkanından beklentileri belki biraz yükseltti. Belki il başkanlığı için adı geçen isimlerin böyle bir talebi var mı yok mu onu da bilmiyoruz. İsimlerin geçmesinde bu hususlar etkili olmuş olabilir orasını bilemiyorum. Ama dediğiniz şu kısım doğru. İl başkanlığı biraz daha öne çıkan bir hal aldı düşüncesi olunca il başkanlığından beklentiler de belki biraz daha arttı. Her işin il başkanından çözülmesi gibi bir anlayış yerleşti. Dediğim gibi daha önce muhtara söyleyip değiştireceği köydeki elektrik direğinin aydınlatma ampulünü adam gecenin ikisinde il başkanını arayıp isteyebiliyor. Veya gecenin ikisinde arayıp bizim köyün yolu ne olacak diye sorabiliyor yani. Ben bunu yaşadığım için söylüyorum. Bunu yarın söyleyemez miydiniz diye soruyorum. ‘Bunu herkese söyledim sana da şimdi söyleyeyim’ diyor. Bu tabi bizim yükümüzü biraz daha ağırlaştırıyor. Vatandaşa biraz daha fazla zaman ayırmamız gerekiyor. Ama hepsini karşılamamız mümkün mü? Bu da mümkün değil”.
Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com