Anadolu topraklarının zengin tarihi kültürünü yansıtan, ilk şehir devletinin kurulmasına sahne olan Malatya'daki Arslantepe Höyüğü, duvarlarına renkli figürler işlenmiş kerpiçten sarayı, 5 bin 500 yıllık geçmişe sahip tapınağı, kılıç ve mızraklarıyla tarihe ışık tutuyor.
Fırat Nehri'nin batı kıyısında, Malatya'ya 7 kilometre mesafedeki Arslantepe, yüksek tarım potansiyeli, sulak alanları ve nehrin taşkınlarından korunan yapısı sayesinde binlerce yıl insanoğluna kucak açmış tarihi mekanlar arasında bulunuyor.
Milattan önce 5 binli yıllara dayanan Geç Kalkolitik dönemden Demir Çağı'na kadar geçen tarihsel sürecin buluntularına rastlanan Arslantepe, Hitit'lerden Roma ve Bizans'a kadar pek çok medeniyetin de izlerini saklıyor.
Yapılan kazı çalışmalarıyla Geç Hitit Dönemi'ne ait, girişinde aslan heykelleri ve devrilmiş bir kral heykelinin bulunduğu höyük, yağmur drenaj hattı gibi altyapısı bulunan kerpiçten sarayı ve 2 bini aşkın mühürle ilk şehir devletinin yapılarını ortaya koyuyor. Duvarlarında gücün tasvir edildiği renkli figürler ve işlenmiş rölyef levhalarla erken devlet sisteminin izlerini barındıran Arslantepe'de Mezopotamya ile benzerlik gösteren çok sayıda çanak ve çömlekler de kazılardan çıkan eserler arasında yer alıyor.
Bakır, kurşun, gümüş, altın ve alaşımlarından oluşan metal eserlerin de bulunduğu höyükte, önemli bulgular arasındaki 12 mızrak ile 3'ünün kabzası gümüş, bezemeli 9 kılıç da silah kullanımının ilk örneklerini göstermesi bakımından döneme ışık tutuyor.
- Bu yılki kazılarda fil dişi plaket bulundu
İlk kez 1930'lu yıllarda Fransız bir ekip tarafından başlatılan ve bugüne kadar pek çok tarihi eser niteliğinde kalıntıların bulunduğu kazı alanındaki çalışmaları günümüzde, başkanlığını Roma La Sapienza Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Marcella Frangipane'nin üstlendiği İtalyan kazı ekibi yürütüyor.
Bu yıl höyüğün iki farklı noktasında yapılan kazılarda ardıç ağacına ait tahta parçaları, küçük tapınaklar ve depolar bulan kazı ekibi, ayrıca kuzeydoğuda çok büyük sur duvarlarına rastladı. Sağlam kalan 4 metre yükseklikte ve 5 metre kalınlıktaki duvarların taş temeller üzerine inşa edildiğini belirleyen kazı ekibi, ayrıca katmanlı taş teras kalıntılarını da gün yüzüne çıkardı.
Surların yer aldığı bölgede Demir Çağı'na ait bulgulara ve seramiklere rastlayan ekip, ayrıca yine aynı döneme tarihlenen, üzerinde geyik, aslan, koyun ve keçi gibi hayvan figürleri olan fil dişi plaket buldu. Mezopotamya stiline benzeyen plaketin birbirine yakın iki bölgedeki ticari bağlantıya ışık tutabileceği değerlendiriliyor.
- Önemli bulgulara ulaşıldı
Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Arslantepe'de geçmişten bu yana yürütülen kazı çalışmalarında önemli bulgulara ulaşıldığını belirtti.
Bulunan eserlerin ve ortaya çıkan sarayın insanlık tarihindeki ilk yerleşik devlet hayatını, cilalı taş devrinden demir devrine geçişi ve demir devrinden demirin silah olarak kullanılması gibi önemli bulguları ortaya çıkardığını kaydeden Gürkan, yine ilk ambar sisteminin oluşturulması, kerpiç saray ve bürokratik yapının oluşturulmasıyla ilgili sürecin de kazılarla gün yüzüne çıktığını ifade etti.
Gürkan, "Arslantepe, Yukarı Mezopotamya'da, Anadolu'daki insanlık tarihinde ilk medeniyetin, devlet hayatının, bürokrasinin, yerleşik hayatın, demir devrine dönüşümün ve demirin silah olarak kullanılmasının temel göstergesi ve medeniyet olarak karşımıza çıkıyor." dedi.
Arslantepe'nin 7 bin yılı aşkın bir geçmişi bulunduğunu aktaran Gürkan, şunları kaydetti:
"Geçmiş yıllarda kerpiç surlar ve sarayın bölümleri ortaya çıkarılmıştı. Onların bölümleri ve saray odalarıyla ilgili çalışmaları geçtiğimiz yıllarda da yaptılar. Bu yıl kemiğin üzerine çizilmiş özel figürler bulundu. Keçi motifli Hitit figürlerinin bulunduğu kemik üzerine yapılmış rölyefler bulundu. Burası Anadolu'yu anayurt yapan medeniyetler merkezidir. Buradaki bulgular insanlık tarihi açısından önemli bulgular. Arslantepe'nin Dünya Kültür Mirası asıl listesine girmesi noktasında belediye olarak çalışmalarımızı buradaki kazı ekibiyle birlikte yürütüyoruz."
Tuba KARAHAN, AA