İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi’nde ilk kez ince bağırsak nakli yapıldı. Sağlık Bakanlığı’ndan geçen yıl ince bağırsak ve pankreas nakli için ruhsat alan Turgut Özal Tıp Merkezi, ilk ince bağırsak naklini gerçekleştirdi. Genel Cerrahi Anabilim dalı tarafından ince bağırsak nakli yapılan Sinan Yanar (38) ve Fatma Ermeydan’ın (39) sağlık durumlarının iyi olduğu bildirildi. Böylece, Turgut Özal Tıp Merkezi, İzmir Tepecik Hastanesi’nden sonra ince bağırsak naklinin yapıldığı ikinci merkez oldu.
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik, Turgut Özal Tıp Merkezi’nin karaciğer nakilleriyle dünya çapında haklı bir üne sahip olduğunu hatırlatarak “Asıl stratejik hedef, Turgut Özal Tıp Merkezi’ni tek bir organ nakli değil, sağlık alanında yapacağı birçok nakille, organ nakilleri merkezi olarak sesi duyulacak bir üniversite hastanesi haline getirmektir” dedi.
Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimliğinde düzenlenen basın toplantısıyla, ince bağırsak nakline ilişkin kamuoyuna bilgi verildi. Toplantıya, Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimi Prof. Dr. Ünsal Özgen, Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı ve Karaciğer Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Sezai Yılmaz, Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp, Yrd. Doç. Dr. Veysel Ersan Yrd. Doç. Dr. Sait Murat Doğan ve Yrd. Doç. Dr. Cemalettin Koç katıldı.
“Üniversitemiz açısından gurur verici bir tablo”
Basın toplantısında konuşan Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, Turgut Özal Tıp Merkezi’nin karaciğer nakilleri konusunda artık dünyaca tanınan bir merkez haline geldiğini hatırlatarak “ Bugün Turgut Özal Tıp Merkezi’nin Cerrahi Bölüm Başkanlığı yeni bir başarıya imza atmıştır. Türkiye’de çok az merkezde yapılan ince bağırsak naklini gerçekleştirdiler. Üniversite açısından, bizim için gurur verici tablodur. İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi bundan böyle bir tek organ nakli değil, organ nakilleri merkezi olarak anılacak. Karaciğer nakli tabi çok önemli bir yer tutuyor ama asıl stratejik hedef, arkadaşlarımızın da çabasıyla, belki üç –beş yıl sonra, sağlık alanında organ nakilleri merkezi olma yolunda sesi duyulacak bir üniversite hastanesi haline gelmektir. Ben hekim arkadaşlarımızı kutluyorum. Burada emeği geçen bütün hocalarımızı tebrik ediyorum” dedi.
Prof. Dr. Yılmaz: Hedefimiz dünyanın bir numaralı karaciğer nakil merkezi olmak
Karaciğer Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Sezai Yılmaz da, geçen yıl 203 karaciğer nakli yaptıklarını ve yüzde 80 oranında başarı sağladıklarını belirterek, hedeflerinin karaciğer nakillerinde dünya birinciliği olduğunu söyledi. “Nasıl ki Malatya, dünya kayısı başkenti olarak anılıyorsa, karaciğer nakil başkenti olacağını da büyük bir onurla söyleyebiliriz” diyen Prof. Dr. Sezai Yılmaz, “ Yüzde 80’nin üzerindeki bu başarı ile ülkemizdeki ve Avrupa’daki birinciliğimizi pekiştirmiş durumdayız. Yeni açılan Karaciğer Nakli Hastanemizde bu yıl veya en geç gelecek yıl dünyanın bir numaralı karaciğer nakli merkezi olacağımız kaçınılmazdır. ” ifadelerini kullandı.
“İnce bağırsak ve pankreas nakillerinde de çok ciddi çalışmalarımız var”
Toplantının, Turgut Özal Tıp Merkezi’nde yapılmaya başlanacak olan ince bağırsak ve pankreas nakilleriyle ilgili kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla düzenlendiğini ifade eden Prof. Dr. Sezai Yılmaz, “Çünkü ince bağırsak ve pankreas nakillerinde de dünyanın bir numarası olma yolunca ciddi çalışmalarımız mevcuttur. Bizim merkezimiz, artık organ nakillerden son derece deneyimli bir merkez ve gerek ince bağırsak gerekse pankreas nakillerinde, merkezimizdeki ameliyatlarda cerrahi olarak sorun teşkil etmeyecek. Ekip çok iyi bir noktada ve cerrahi zorluklar artık geri plana atılmış durumda” diye konuştu.
“Türkiye’de iki merkezde yapılıyor”
İnce bağırsak nakli ekibinde yer alan TÖTM Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Sait Doğan, ince bağırsak nakli ruhsatını geçen yıl aldıklarını belirterek “İnce bağırsak nakli Türkiye’de şu anda iki merkezde yapılıyor. Birisi İzmir Tepecik Hastanesi ve artık bir de Turgut Özal Tıp Merkezi. Başka ruhsat alan hastaneler var ama aktif olarak çok yapılmıyor. Şu an nakil yaptığımız 2 hastamız var” dedi.
İnce bağırsak yetmezliği gelişen hastaların, büyük oranda kalan ömrünü evinde geçirmek üzere evlerine gönderildiğini ancak büyük riskler taşıyan ince bağırsak naklinde son yıllarda ciddi çalışmaların yapıldığını kaydeden Yrd. Doç. Dr. Murat Sait Doğan, şu bilgileri verdi:
“İnce bağırsak nakli kimlere yapılıyor? Yetişkinlerde ve çocuklarda nedenleri farklı ama ince bağırsak yetmezliği gelişmiş hastalara bu nakil yapılıyor. Yapılmazsa ne olur? Hastalar normal yolla beslenemediği için, damar yoluyla beslenmek zorunda kaldığı için bir süre sonra bir takım komplikasyonlar gelişiyor. Karaciğer yetmezliği ve enfeksiyon gibi bir takım sorunlar başlıyor. Hastalar beslenemediği için yaklaşık 2 yıl içinde çok kötü duruma geliyorlar. Bu yüzden diğer organ nakillerine göre riskleri daha fazla olan bir işlem. Son 20 yılda bu riskler göze alınarak bu nakiller yapılmaya başlandı ve ülkemizde de son 6-7 yıldır yapılıyor. Biz de şu ana kadar iki tane yaptık. Bu tip hastaların temel problemi bu işlemden haberdar olmamalarıdır. İnce bağırsak yetmezliği gelişen hastalar büyük oranda kalan ömrünü evinde geçirmek için evine gönderiliyordu. Ama artık merkezimizde bu nakil yapılıyor. Çok ciddi çalışmalar var.”
Turgut Özal Tıp Merkezi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cüneyt Kaya da, pankreas nakline ilişkin bilgiler verdi. Üniversitenin geçen yıl pankreas nakli ile ilgili ruhsat aldığını ve bu konudaki hazırlıklarını sürdürdüğünü söyleyen Prof. Dr. Kaya, “Henüz nakillere başlamadık. Pankreas nakillerinden önce herkesin yakından bildiği çok ciddi bir sağlık sorunu olarak şeker hastalığından bahsetmek istiyorum. Şeker hastalığı artık hem dünyayı hem ülkemizi tehdit eden ciddi bir sağlık sorunu haline geldi. Hemen genel bir bilgi olarak şunu söylemek istiyorum. İki tip şeker hastalığı var. Bunlardan birincisi TİP 1 dediğimiz doğuştan gelen ve bir takım eksikliklerden ortaya çıkan şeker hastalığı, diğer de TİP 2 dediğimiz, ileri yaşlarda kilo veya başka birtakım etkenlerle sonradan ortaya çıkan şeker hastalığı. Çok görülen ikinci grubu çeşitli ilaçlarla veya ameliyatlarla tedavi edebiliyoruz. Yalnız son zamanlarda bunun ameliyatlarla tedavi edilebileceği görülünce bir takım gelişmeler oldu. Biz de merkezimizde 100’ün üzerinde şeker hastasını tedavi ettik ve yüzde 80’e yakın başarı elde ettik. Yani ilaçla tedavi olan bir hastanın, ameliyatla tedavi edilip yüzde 80 oranında başarı sağlanması bizim için önemliydi. Her hastaya yapmıyoruz, mutlaka seçiyoruz. Organ nakli dediğimizde ise, şeker hastasına ne zaman organ nakli veya pankreas nakli gerekiyor? Bu başta söylediğim, anadan doğma gelen TİP 1 dediğimiz diyabet hastalığında pankreas nakli gerekiyor. TİP 1 diyabet için çok büyük bir ihtimalle bu yıl içerisinde veya önümüzdeki süre içeresinde pankreas nakli hastanemizde yapılacak. Şu anda hasta almaya başladık ama tabi her hastaya yapılmıyor. Böbrek nakli ile birlikte pankreas nakli yapılıyor. Bu türden hastalar var ise bunları şu anda havuzlamaya başladık. Pankreas nakli her TİP1 hastasına yapılmıyor, mutlaka yanında böbrek nakli ihtiyacı da doğmuş olmalı. Bu türden hastaları bulmamız gerekiyor. Bunun için hem endokrinoloji, hem nefroloji hem de cerrahinin bir araya gelip uygun hastayı seçmesi ve karar vermesi gerekiyor. Bu anlamda biraz daha zamana ihtiyacımız var. Türkiye’de iki merkezde pankreas nakli yapılıyor ve bildiğim kadarıyla geçen yıl 6 ameliyat yapıldı” şeklinde bilgi verdi.
“Malatya’da sağlığıma kavuştum”
Adıyaman’dan sevk edilen ve ince bağırsak nakli yapılan 38 yaşındaki Sinan Yanar da Malatya’da olduğu nakille sağlığına kavuştuğunu belirterek “İnce bağırsak rahatsızlığından dolayı ameliyat oldum. Ankara'da 4-5 ay yattım, oradan Adıyaman'a geldim. Nakil yapılması gerekiyordu, Malatya'da bağırsak nakli yapıldığını öğrendim. Ameliyat geçirdim ve şu an çok iyiyim. Yürüyüş yapıyorum, kendi ihtiyaçlarımı karşılıyorum. Hocalarıma teşekkür ediyorum” dedi.
Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com