CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, “Eskiden hayali ihracat vardı, şimdi hayali açılışlar yapılıyor. Trafo açmışlar, Cumhurbaşkanına yapılan halı sahayı açtırıyorlar. Dünya, Mars’a adam gönderirken, bizler trafo açıyoruz. Malatya’mıza hayırlı olsun” dedi.
CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz ve partililerin de katılımıyla partisinin il merkezinde basın toplantısı düzenleyen Ağbaba, “Malatya’da, ilk örgütümüzle beraber yoğun bir çalışma yapıyoruz. Akçadağ, Yeşilyurt, Yazıhan, Hekimhan ve Darende ilçelerini ziyaret ettik. Önemli bir sürece girerken, Türkiye Cumhuriyeti’nin rejiminin değiştirilmemesi için herkese bu düşüncemizi anlatıyoruz” ifadelerini kullandı.
“KILIF BULMAK İÇİN BUNU YAPIYORLAR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 18 Şubat Cumartesi günü yaptığı Malatya ziyaretini değerlendiren Ağbaba, şunları söyledi:
“Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Malatya’ya geldi. Malatya’da birkaç yıldan beri açılışlarımızı çifter yapıyoruz. Eskiden temel atmalar ikişer kez oluyordu şimdi açılışlar ikişer, üçer kez oluyor. Devlet Hastanesi birkaç kez açılmıştı, şimdi artık nereyi açtıklarını söylemiyorlar. Cumhurbaşkanı en son 10 ay önce Malatya’ya gelmişti, o günde toplu açılış töreni yapmıştı. Aslında bu toplu açılış törenleri sadece bir yalandan ibaret, bir kılıf bulmak için yapıyorlar. ‘Toplam yatırım bedeli bir milyar 162 milyonluk proje, eser ve hizmet açıldı’ demişler. Ya Cumhurbaşkanı rüya görüyor ya biz bu memlekette yaşamıyoruz. Allah aşkına nereyi açtıklarını ben merak ediyorum. ‘3 bin 387 konut yapıldı’ diyorlar. Eskiden hayali ihracat vardı, şimdi hayali açılışlar yapılıyor. Trafo açmışlar, Cumhurbaşkanına yapılan halı sahayı açtırıyorlar. Dünya, Mars’a adam gönderirken, bizler trafo açıyoruz. Malatya’mıza hayırlı olsun. Tabi bunlar komedi, bunlar yapılırken hem Valiliğin, kamu kurumlarının hem de yerel yönetimlerin yani belediyelerin her türlü imkanları kullanılıyor. Yarın bizde kampanya yapacağız Malatya Büyükşehir Belediyesi’nden, Battalgazi Belediyesi’nden, Yeşilyurt Belediyesi’nden aynı şeyleri yazılı olarak isteyeceğiz. ‘Evet kampanyasına verdiğiniz desteği bizde istiyoruz’ diyeceğiz. Yazılı olarak bu beyefendilerden aynı şeyleri isteyeceğiz, bizim hakkımız değil mi, gideceğiz onlardan bu haklarımızı isteyeceğiz. Ulaşımı ücretsiz yapmalarını isteyeceğiz. Odalara, meslek örgütlerine söyleyeceğiz. Meslek örgütlerinin görevi bir siyasi partinin kuyruğuna takılıp, kuyruğunda yandaşlık yapmak değildir. Görevleri kendi üyelerinin haklarını korumaktır.”
“ÇİÇEKLE ‘EVET’ YAZIYORLAR, BİZDE KAMPANYAMIZDA YAZACAĞIZ”
Ağbaba, Malatya’nın çeşitli yerlerine çiçekle ‘evet’ yazdırıldığını ifade ederek, “Maalesef devletin çivisi çıkmış durumda. Baskıyla işadamlarına ‘hoş geldiniz’ yazdırılıyor. Bugünler geçecek, 12 Eylül askeri darbesinde Sümerbank’tan Vilayet'e kadar çocuklar, insanlar dizilir bayrak sallarlardı, aynı şeyleri yaşıyoruz ama daha korkutarak. İşadamları ‘Sayın paşam Kenan Evren hoş geldiniz’ diyorlardı, o zamanda valisi, belediyesi zorunlu yapıyorlardı şimdi de aynı şeyleri yapıyorlar. Cumhurbaşkanı’nın Malatya’ya gelmesinden mutluyum. Park ve bahçeler çok çiçek dikti ama çiçeğin ömrü bir gün. Kış günü çiçek dikiyorlar ‘evet’ yazıyorlar. Çiçekle ‘evet’ yazıyorlar, çiçekler kuruyor. Kamu kurumlarının önüne yazıyorlar. Ya gidip bizde yazacağız oraya, bizde etkinliğimiz olduğunda yazacağız. Belediye babalarının çiftliği değil. Sayıştay raporuna göre büyükşehir belediyesindeki usulsüzlüğü, harcamalardaki düzensizliği görüyorsunuz. Malatya Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’nin en düzensiz, kötü, en yönetilemeyen belediyesi. Hepimizin gözbebeği olan, TSK’nın bir kışlasının önüne, Altay Kışlası’nın önüne yazı yazıyorlar. Türkiye’nin çivisi çıkmış durumda, bunun hesabını soracağız. Her yeri sabunlarla yıkadılar o da buz tuttu. AKP kampanyayı başlattı. Kurumsal söylemle ‘iç savaş çıkacak’ söylemiyle başlattılar. Bir başkanları AKP’nin gerçek yüzünü ortaya koyan bir açıklama yaptı. “Atatürk olmasaydı diye bir şey yok, keşke olmasaydı diye bir gerçek var. Birinin babasının ve kendisinin doğum yeri Selanik ise Selaniklidir. Kimse Türk, Atatürk demesin. Orijinali Yunan yani, net. Benzemiyor Türk'e” diyor. Atatürk’e bakış bu. Bununla ilgili ne işlem yapılacak, merak ediyoruz” diye konuştu.
“KEDİYE CİĞERİ TESLİM EDİYORLAR”
Varlık Fonu ile ilgili de açıklamada bulunan Ağbaba, “Varlık Fonu diye bir şey var. AKP’ye oy verenlere söylüyorum; bu Varlık Fonu kediye ciğeri teslim etmek, kuzuyu kurda teslim etmektir. Hepimizin vergisiyle oluşan en önemli kurumlar Ziraat Bankası, Halk Bankası, Türk Hava Yolları gibi Türkiye’nin en köklü kuruluşları Varlık Fonu’na devredildi. Varlık Fonu’na devredilince hiçbir denetim olmayacak, yönetimine kimi atıyorlar, ‘jöleli’ diye biri var, ona teslim ediliyor. Varlık Fonu’na devredilmesine herkesin tepki göstermesi gerekiyor” görüşünü ileri sürdü.
“GENELKURMAY BAŞKANI’NIN İSTİFA ETMESİ GEREKİYOR”
Ağbaba, dış politikada Türkiye’nin ateş çemberine atıldığını iddia ederek, şunları söyledi:
“Türkiye’nin dış politikası tamamen çökmüş durumda. Türkiye artık bölgede güven veren değil, bölgede artık sorunun kaynağı gibi gözüküyor. Türkiye tam bir ateş çemberine atılmış durumda. Bir tarafta Suriye’de askerlerimiz şehit oluyor, bir tarafta hiç olmamamız gereken bir yerde 70’e yakın askerimiz şehir oldu, Genelkurmay Başkanı nerede, Cumhurbaşkanıyla geziler yapıyor, pozlar veriyor. Maalesef esir edilmiş bir Genelkurmay başkanı var. Esir edilip, o koltukta oturan kimse yok. Bu hepimize hakarettir. Genelkurmay başkanı siyasetin içine girmiş, kampanyanın bir parçası olmuş, onbaşıyı çavuş yapamayan bir konumdadır. TSK’nın başında bir gün bile durması hepimiz için ayıptır, züldür, o koltuktan derhal istifa etmesi gerekiyor.”
“BAŞKAN KİM OLURSA OLSUN KARŞIYIZ”
Ağbaba, ‘hayır’ diyenlere baskı yapıldığını da ileri sürerek, “Bir insana tek başına her türlü yetkiyi veriyorsan; yasamanın, yürütmenin, yargının bütün yetkilerini ona veriyorsan, kime verirseniz verin oradan bir diktatörlük çıkar. Biz bunu seçilecek kişi üzerinden tartışmıyoruz. Recep Tayyip Erdoğan üzerinden hiç tartışmıyoruz. Başkan kim olursa olsun bundan karşıyız. Bir tarafta ‘hayır’ diyenlere olağanüstü bir baskı, ‘evet’ devlet propagandasıyla yapılmaya başlandı. Geçtiğimiz günlerde AKP milletvekilleri, AKP’liler ‘evet oyu kullananlara baskı yapıldığını’ söylüyor. Cumhurbaşkanı da sazla tanışmış oldu. Onu da kutlamak lazım, ilk kez sazla tanıştı. ‘Evet’ devlet kampanyasına dönüşmüş durumda. ‘Evet oyu kullananlara baskı var’ diyorlar, külliyen yalan, hayır oyu kullanacağını açıklayan 300’e yakın akademisyenler işlerinden atıldı. ‘Hayır’ oyu vermeyi örgütleyen herkese korku salınıyor. Cumhurbaşkanı, ‘kılavuzu karga olanın’ dedi. ‘Hayır’ kampanyası yapanları terörize etmeye, PKK’yla, FETÖ’yle yan yana koymaya çalışıyor. Bizim hakkımızda bir tek suç duyurusunda bulunamadılar. FETÖ’yü kim yarattı? FETÖ’yü yaratan bunlar. Oslo’da görüşen sensin. Bizim bir tek kılavuzumuz var, Mustafa Kemal Atatürk. Bizim kılavuzumuz demokrasi, cumhuriyet, hukuktur” dedi.
Ferdi DURDU, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com