Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, ABD Başkanı Donald Trump'ın mayıs ayında Orta Doğu'ya yapacağı gezide Türkiye'yi de ziyaret edip etmeyeceği hakkında, "Bu gezinin bir parçası olarak başka ülkeler de olabilir." değerlendirmesini yaptı.
Beyaz Saray Sözcüsü Leavitt, düzenlediği basın brifinginde ABD Başkanı Trump'ın gelecek ay Orta Doğu'ya yapacağı ziyaretle ilgili gündemi değerlendirdi.
Leavitt, "Başkan Trump, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Beyaz Saray'da ya da Türkiye'de bir araya gelmeyi planlıyor mu?" şeklindeki bir soruya, "Başkan'ın Suudi Arabistan'a gideceğini söylemek dışında şu anda yurt dışı seyahatiyle ilgili herhangi bir detaya sahip değilim. Ancak bu gezinin bir parçası olarak başka ülkeler de olabilir." şeklinde yanıt verdi.
ABD'li sözcü, Beyaz Saray'ın Türkiye'yi de söz konusu Orta Doğu gezisine eklemeyi değerlendirip değerlendirmediği ile ilgili soruya ise "Şu anda detaylar üzerinde çalışıyoruz, bu seyahatin detaylarını mümkün olan en kısa sürede paylaşacağız. Seyahatin detayları teyit edildikten sonra hepinizi bilgilendireceğim." diye karşılık verdi.
ABD Başkanı Trump'ın mayıs ayında Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ni ziyaret etmesi bekleniyor.
Beyaz Saray'dan İran'a "diplomasi işe yaramazsa bedeli ağır olur" mesajı
Beyaz Saray Sözcüsü Leavitt, ABD'nin İran'a yönelik tutumunu da değerlendirdi.
Leavitt, yarınki doğrudan görüşmelerin çok önemli olduğuna işaret ederek, "Başkan Trump, tüm kamuoyuna, nihai hedefinin İran'ın asla nükleer silah elde etmemesi olduğunu defalarca yineledi. Başkan bu hedefe ulaşmak için diplomasiye, doğrudan görüşmelere, aynı odada doğrudan konuşmaya inanıyor." ifadesini kullandı.
"Diplomasinin işe yaramaması durumunda diğer tüm seçeneklerin masada olacağı" uyarısında bulunan Leavitt, "Başkan ayrıca, İranlılara ve ulusal güvenlik ekibine, tüm seçeneklerin masada olduğunu ve İran'ın bir seçim yapması gerektiğini de çok açık şekilde ifade etti. Ya Başkan Trump'ın taleplerini kabul edersiniz ya da bunun bedeli ağır olur." dedi.
İran ile nükleer anlaşmadan 2018'de tek taraflı olarak ülkesini çeken ABD Başkanı Trump, İran ile doğrudan nükleer müzakere çağrısında bulunduğu mektubu geçen ay İran lideri Ali Hamaney'e göndermişti.
Tehditler de içeren mektuba karşılık İran, Umman üzerinden yanıt vererek tehdit ve baskı altında doğrudan müzakere etmeyeceklerini, yalnızca dolaylı görüşmelere hazır olduklarını bildirmişti.
ABD Başkanı Trump ise insanlığa karşı işlenen suçlardan Uluslararası Ceza Mahkemesince hakkında tutuklama kararı çıkarılan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile 7 Nisan'da Beyaz Saray'da gerçekleştirdiği görüşmede, 12 Nisan'da İran ile ABD arasında "doğrudan" görüşme yapılacağını duyurmuştu.
Trump, "anlaşmaya varılamazsa İran'ın büyük tehlikeye gireceğini" savunmuştu.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi de aynı gün yaptığı açıklamada, İran ile ABD arasındaki görüşmelerin 12 Nisan'da Umman'da "dolaylı" yapılacağını ifade etmişti.
Putin-Witkoff görüşmesine dair açıklama
Leavitt, Trump'ın Özel Temsilcisi Witkoff ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasındaki görüşmeye ilişkin, "Bu, Rusya ve Ukrayna'da ateşkes ve nihai bir barış anlaşmasına yönelik müzakere sürecinde yeni bir adımdır." yorumunu yaptı.
ABD'li sözcü, Trump'ın savaşın bittiğini görmeyi çok istediğine dikkati çekerek, "Başkan, bu çatışmanın her iki tarafıyla ilgili sürekli olarak hayal kırıklığına uğradığını da açık bir şekilde ifade etmiştir." diye konuştu.
Kremlin'den yapılan açıklamalara göre Witkoff ile Putin, Rusya-Ukrayna ateşkes sürecine ilişkin detayları görüşmek üzere Moskova'da bir araya gelmişti.
Washington, AA