Battalgazi Belediyesi tarafından UNESCO Dünya Kültür Mirası yedek listesinde yer alan Arslantepe Höyüğü’nü tanıtmak amacıyla öğrencilere yönelik konferans düzenlendi. Bu kapsamda ikincisi düzenlenen konferans, Kale ilçesinde gerçekleştirildi.
Battalgazi Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından UNESCO Dünya Kültür Mirası yedek listesinde yer alan Arslantepe Höyüğü’nü tanıtmak amacıyla öğrencilere yönelik düzenlenen konferansların ikincisi gerçekleştirildi. Kale Göl Otel’de gerçekleştirilen konferansa, Battalgazi Belediye Başkan Yardımcısı Muzaffer Karakuş, İnönü Üniversitesi Kale Turizm ve Otel İşletmeciliği Meslek Yüksek Okulu Müdürü Doç. Dr. Yusuf Cahit Çukacı, öğretim görevlileri, Battalgazi Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdür Vekili Eyüp Önler, Kültür ve Sosyal İşler Müşaviri Kemal Deniz, Arslantepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Marcella Frangipane, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.
Burada konuşan Kültür ve Sosyal İşler Müşaviri Kemal Deniz, Arslantepe’nin insanlık tarihi açısında son derece önemli bir merkez olduğunu belirterek, “Arslantepe dünyanın önemli merkezlerinden birisi. Bu önemli merkezi ne yazık ki Malatya’da yaşayan insanlarımızın bir bölümünün bile yeterince bildiğini, gezip gördüğünü sanmıyorum. Ben yerel araştırma yapan bir öğretmen emeklisi bir büyüğünüzüm. Kendim bile çok yıllar sonra Arslantepe’yi ziyaret etmiş birisiyim. Yani gönlüm isterdi ki ilkokul ya da ortaokul çağlarında buralara gelmiş olayım. Elbette Arslantepe’nin bilinmesinin dünya tarihi açısından ve kültürümüz açısından önemini birazdan değerli hocamız ifade edecek. Çünkü bu işe emek veren bu işin mutfağında çalışan, bu işin tozunu yutan kıymetli bir hocamız. Onu sizinle buluşturduğumuz için mutluyuz” dedi.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Arslantepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Marcella Frangipane ise, Arslantepe’nin tarihçiler için önemli bir merkez olduğunu ifade ederek, “Biz yedinci dönem diyoruz. 3900-3500 döneminde yani Milattan önce 4. bin yılında o zamanlarda tüm tepelerde binalar vardı. Bu zamanda Arslantepe’nin Kuzey Mezotopamya ile bağlantısı vardı. Ama ayrı bir kültürdü. Kazı çalışmalarının tabanında binden fazla çanak bulduk. Bu demek oluyor ki orada yemek veriliyormuş. Bulduğumuz bu çanaklar büyük salonda kalmıştı. Yan odalardaki kazılarda ise daha fazla çanakla karşılaştık. Ters çevrilmiş çanaklardı bunlar. Demek ki kullanıma hazır bir şekilde bekletiliyordu. Bu kazılardan anlaşıldı ki önemli yemekler burada veriliyordu. Orta Anadolu’daki kazılarda da Hitit kalıntılarına benzemesine rağmen başka bir medeniyetin olduğu ortaya çıktı. Kazılarda büyük bir şehir kapısı vardı. Ve en son geç Hitit döneminde biliyorsunuz Arslanlı kapıyı Fransızlar bulmuşlar. Bunun için Arslantepe’de izin verdiler. Bu aslan heykeli şimdi Ankara Müzesinde bulunuyor. Malatya da değil. Ancak aslanlı figürü biz biliyoruz ki 4. bin yılda başlıyor” diyerek, Arslantepe’nin insanlık tarihi açısında önemine dikkat çekti.
