24- 31 Ocak 'Demokrasi Haftası' dolayısıyla CHP Malatya İl Başkanlığı ile Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Malatya Şube Başkanı Yunus Millioğulları birer mesaj yayınladılar.
CHP'NİN MESAJI..
CHP İl Başkanlığı imzasıyla yayınlanan mesaj şöyle:
"Bugün, Türkiye’nin aydınlık geleceği için mücadele eden, hakikatin peşinde koşan ve Atatürk devrimlerinin yılmaz savunucusu Uğur Mumcu’nun aramızdan koparıldığı günün yıl dönümü. 24 Ocak 1993’te Uğur Mumcu’yu, 31 Ocak 1990’da ise “hocaların hocası” olarak tanınan Prof. Dr. Muammer Aksoy’u hain saldırılara kurban verdik. İşte bu iki tarih arasında yer alan hafta, “Adalet ve Demokrasi Haftası” olarak anılmakta ve bizlere bu mücadelelerin önemini bir kez daha hatırlatmaktadır.
1980’li yıllardan itibaren, Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimci ideolojisi olan Kemalizm’i karalamaya çalışan karanlık zihniyetler, onu çarpıtarak kendi çıkarlarına uygun bir şekle sokmaya çalışmışlardır. Ancak bu çabalara karşı, Uğur Mumcu, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı gibi aydınlarımız Atatürk’ün düşüncelerini savunmak ve doğru anlatmak için canla başla çalışmışlardır. Onlar kalemleriyle, fikirleriyle ve cesaretleriyle Kemalizm’in; tam bağımsızlık, demokrasi, özgürlük ve eşitlik olduğunu her fırsatta dile getirmişlerdir.
Uğur Mumcu, tam bağımsız Türkiye’yi savunan duruşuyla, yazıları ve konuşmalarıyla FETÖ gibi yapılanmaların tehlikesine yıllar öncesinden dikkat çekmiştir. Türkiye’nin gerçeklerini cesurca dile getirdiği için şer odaklarının hedefi olmuştur. Aynı şekilde, Ahmet Taner Kışlalı da laik ve demokratik Cumhuriyetin savunucusu olarak aynı karanlık güçlerin saldırısına uğramıştır. Bu aydınlarımızı hedef alanlar, Türkiye’nin bağımsızlığına, Cumhuriyet değerlerine ve halkın özgür iradesine düşmanlık eden zihniyetlerdir.
Bizler, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Uğur Mumcu’nun, Muammer Aksoy’un, Ahmet Taner Kışlalı’nın ve tüm aydınlarımızın kararlılıkla savunduğu tam bağımsız Türkiye mücadelesinin neferleri olmaya devam edeceğiz. Ülkemizin kurtuluşu ve gerçek anlamda özgür, eşit bir geleceğe ulaşması ancak onların izinde yürümekle mümkün olacaktır.
Bu vesileyle, laik, demokratik Cumhuriyetimiz için bedel ödeyen tüm aydınlarımızı saygıyla anıyor, aziz hatıraları önünde minnetle eğiliyoruz. Onların bize bıraktığı mücadele bayrağını taşımaya devam edeceğiz."
ADD ŞUBE BAŞKANININ MESAJI..
ADD Malatya Şube Başkanı Yunus Millioğulları da, Demokrasi Haftası dolayısıyla şu mesajı yayınladı:
"2025 Yılı Adalet ve Demokrasi Haftası’nda da, Batı Emperyalizmi ile hain işbirlikçilerinin alçak cinayetleriyle katledilen Devrim Şehitlerimizi minnetle, özlemle, saygıyla anıyoruz.
12 Eylül 1980 faşist darbesi öncesi topluma korku salmak ve darbeye meşruiyet kazandırmak amacıyla işlenen seri siyasi aydın cinayetlerinin benzerleri, 10 yıl sonra, bu kez 12 Eylül düzenine ve hukukuna direnen Cumhuriyet aydınlarına yönelik olarak yine aynı güç odaklarınca ve aynı amaçla devreye sokuldu.
Seri cinayetlerin özellikle Atatürkçü Düşünce Derneği kurucu ve yöneticileri hedef alınarak başlatılan bu ikinci perdesi, 31 Ocak 1990 günü Kurucu Genel Başkanımız Prof. Dr. Muammer Aksoy’un Ankara’da şehit edilmesiyle açıldı. Aynı yılın 6 Ekim’inde kurucu üyemiz Doç. Dr. Bahriye Üçok katledildi. Sadece 2 yıl 3 ay sonra 24 Ocak 1993’de Kalpaksız Kuvvacımız Uğur Mumcu cinayetiyle sarsıldık milletçe. 21 Ekim 1999 sabahı ise hedef Genel Başkan Yardımcımız Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı idi.
Bütün bu cinayetlerin toplumda yarattığı büyük tepki ve duyulan tarifsiz acı nedeniyle her yıl 24 Ocak Uğur Mumcu ve 31 Ocak Muammer Aksoy cinayetleri arasındaki haftayı “Adalet ve Demokrasi Haftası”olarak değerlendiriyor, çeşitli etkinliklerle hem bu hain tertiplerin arka planlarını, nedenlerini ve sonuçlarını irdeliyor, hem de şehitlerimizin aziz hatıralarını yad ediyoruz.
Kemalist Devrimci Ak saçlı Bilgemiz Prof. Dr. Muammer Aksoy Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesinden uzaklaşılması, Laik Demokratik, Sosyal, Hukuk Devleti nitelikleri yok edilerek ülkemizin geleceğinin karartılması tehlikesinin farkında olan 49 Cumhuriyet Aydınıyla birlikte 19 Mayıs 1989 tarihinde üyesi olmaktan onur duyduğumuz Atatürkçü Düşünce Derneğini kurdu. Derneğimizin kuruluşu, gördüğü yoğun ilgi ve etkili çalışmaları emperyal güçleri o kadar rahatsız etti ki, sadece 8,5 ay sonra Genel Başkanımızı katlettiler. Geçen 35 yılda gerçek katiller ve sahipleri her ne kadar bulun(a)mamış ise de, azmettiricinin Laik Cumhuriyeti, Kemalizm’i ve Tam Bağımsız ve Gerçekten Demokratik Türkiye idealini boğmak isteyen emperyalizm, tetikçilerin de kadim işbirlikçileri dinci faşist çeteler olduğu herkesin bildiği bir sır((!) olarak ortada duruyor.
Muammer Aksoy cinayetinin üzerine kararlılıkla gidilmediği için kurucumuz Doç. Dr. Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Turan Dursun, Musa Anter cinayetleri ile sürdürülen bu emperyal vahşet Uğur Mumcu suikastı ile yeni bir boyut kazandı. Bütün yetkililer bu cinayeti tüm yönleriyle aydınlatacaklarına söz verdiler. Ama o “tuğla” bir türlü çekilemedi, o “duvar” bir türlü yıkılamadı.
Uğur Mumcu da o kadar çok hain odağın üzerine gitmiş, çanlarına ot tıkanıştı ki, O’nu da bu odakların her biri ya da hepsi birlikte öldürtmüş olabilir. Emperyalizm, sonrasındaki Jandarma Genel Komutanımız Eşref Bitlis, Centilmen Devrimcimiz Ahmet Taner Kışlalı, yurtsever bilim insanımız Necip Hablemitoğlu, Diyarbakırlının sevgilisi Emniyet Müdürümüz Ali Gaffar Okkan cinayetlerinde olduğu gibi bu cinayetlerde de tetiği hain PKK terör örgütüne de çektirmiş olabilir, Hizbullah canilerine veya silah ve uyuşturucu kaçakçılarına da, Abdi İpekçi’yi öldürtüp Papa’yı vurduranları da kullanmış olabilir Kemalist Cumhuriyet düşmanlarını yahut 12 Eylül faşizminin kucağında büyüttüğü teokratik devlet özlemcilerini de.
Türk Ulusu, vatansever evlatlarını katleden alçakları asla unutmayacak, bir gün mutlaka hesabını soracaktır.
Başta Genel Başkanımız Muammer Aksoy ve Kalpaksız Kuvvacımız Uğur Mumcu olmak üzere yitirdiğimiz bütün canlarımızın manevi huzurlarında saygıyla eğiliyor, Kemalizm’in namus sesini bir sis çanı gibi yurdumuz semalarına asarak “Yeniden Atatürk Cumhuriyeti”ne ulaşıp kanlarını yerde bırakmayacağımıza söz veriyoruz.
Ruhları şad olsun!"
Bülten