New York Times bugün yayımladığı başyazısında Türkiyenin anayasa değişiklikleri sonrası artık daha demokratik bir ülke haline geldiğini söylerken Başbakan Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Gülün yargıyı aşırı dincilerle doldurmaya çalışmaması gerektiğini belirtti.
Başyazıda ayrıca bu değişikliklerin artık Türkiyenin anayasal olarak ABye hazır olduğu anlamına geldiği ve ABnin artık daha fazla bahane üretemeyeceği de ifade edildi.
İşte New York Timesın başyazısı:
"Ortadoğunun en güçlü demokrasisi Türkiye, Pazar günü seçmenlerin yüzde 58inin sivil siyasete ordunun müdahale etmesine son verecek anayasa değişikliğini onaylamasıyla özgürlüklerini daha da güçlendirdi. Evetlerin oranının bu kadar yüksek olması Türklerin muhtıra ve darbelerden bıktığını ve tüm kontrolün seçilmiş siyasetçilerin elinde olmasını istediğini gösterdi.
Türkiyede ordu ve yakın müttefiki olan yargı kademeleri kendilerini uzun bir süre boyunca modern Türkiyenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürkün halka tanıttığı güçlü laikliğin garantörü olarak gördü. Bu iddia, geçtiğimiz 50 yılda art arda üç kez yaşanan baskıcı askeri darbelerin önünde de bir perde oldu. Başkan Barack Obama haklı olarak referandumu Türk demokrasisine bir katkı olarak nitelendirdi.
SUBAYLARA SİVİL YARGI YOLU
Değişiklikler arasında 1980in kanlı darbesinden sorumlu olanların üzerindeki dokunulmazlıkların kaldırılması, sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmasının yasaklanması ve gelecekte düzenlenebilecek askeri darbelerin sorumlusu subayların sivil mahkemelerde yargılanması gibi maddeler bulunuyor.
Paketin diğer maddeleri şahsi bilgilerin mahremiyetinin korunması, vatandaşların Anayasa Mahkemesine şahsen başvurabilmesi, kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engellilere yeni haklar verilmesini öngörüyor.
Değişiklikler kapsamında ayrıca Türkiye Büyük Millet Meclisine bazı Anayasa Mahkemesi yargıçlarını seçme yetkisi verilere atanmış seçkinlerin yargı atamalarındaki rolü kısıtlanıyor. Bu ABD dahil Batı demokrasilerinde normal bir durum ancak işlerlik kazanabilmesi için Türkiyenin siyasi liderlerinin de kendilerine sınır koymaları gerekiyor.
ERDOĞAN VE GÜL YARGIYI DOLDURMAMALI
Kökleri İslamda olan Ak Partinin lideri Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın anayasa değişiklikleri ve ekonomik reformlar konusunda hayran olunacak bir sicili var. Ancak Erdoğan ateşli sözleriyle hem Türkiyede hem de yurtdışında bölünmeler yaratmasıyla da biliniyor. Erdoğanın ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gülün yargı makamlarını siyasi yandaşlarıyla ve aşırı dincilerle doldurmaya çalışmaması gerekiyor.
Avrupa Birliğinin (AB) yürütmeden sorumlu organı Avrupa Komisyonunun da destek verdiği bu değişikliklerin kabul edilmesi Türkiyenin anayasal olarak ABye katılmaya hazır olduğu anlamına geliyor. Avrupa daha fazla bahane üretemez."
Bu haber New York Times'da bugün yayımlanan "A More Democratic Turkey" başlıklı yazının çevirisidir.