SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Türkiye 'Hibrit Savaş' İle mi Karşı Karşıya?

0
Güncellendi - 2016-12-19 02:49:48
Türkiye 'Hibrit Savaş' İle mi Karşı Karşıya?
A- A+ PAYLAŞ

Türk Ocağı Malatya Şubesi'nin sohbet programlarının sonuncusunda Emekli Albay Yusuf Çetinkaya, günümüzün karma- kirli savaş yöntemlerinden olan ve "Hibrit Savaşı" diye de adlandırılan kavramı ve uygulamalarını anlattı.

Türk Ocağı Şube Başkanı Nadir Günata'nın, günlük gelişmelerle ilgili değerlendirmesinin ardından konuşan Çetinkaya, "Hibrit Savaşı" ile ilgili şunları anlattı:

“Hibrit melez demektir. Elektrik motoru desteği ile çalışan otomobil ya da iki farklı hayvanın veya bitkinin birleşmesinden ortaya çıkan yeni türü tanımlamak için günlük hayatımızda sıkça kullandığımız bir kavram.

Askeri yazında «karma savaş» terimi henüz yerleşmemiştir. Bunun yerine, İngilizcede karma ya da melez anlamına gelen "hybrid" sözcüğünün okunuşundan, "hibrit savaş" terimi Türkçe’ye melez bir terim olarak aktarılmıştır. Hibrit savaş; birden fazla savaş vasıtasının karmaşık bir biçimde kullanıldığı yeni bir savaş türü, 4. nesil savaş, kirli savaş, karma savaş olarak tanımlanmaktadır.

Karma savaş konvansiyonel kuvvet ve harekât yöntemleri ile, bilgi harekâtı ile, bilgi tabanlı (cyber) faaliyetler ile, gayrinizami harekât ile, kitle imha silahları ile, suç örgütlerinin kullanımı ile karakterize geleneksel dışı kuvvet ve yöntemlerin kullanıldığı bir muharebe stratejisidir.

Hibrit Savaş; düzenli kuvvetler, gayri nizami yarı askeri kuvvetler, sivil unsurlar, terör örgütleri, suç örgütleri ve diğer unsurların bir arada bunduğu bir çatışma şeklidir. Bu savaşta devletler ve devlet dışı aktörler savaş alanında birlikte yer alırlar. Hibrit Savaş; konvansiyonel savaş, gayrinizamî savaş, kriminallik ve siber savaşın iç içe girdiği bir askeri strateji olarak görülebilir, kapsamlı savaş olarak da adlandırılabilir.

Barış durumunu beyaz savaş durumunu siyah olarak adlandıracak olursak hibrit savaş tam da gri bölgeye uyar. Gri bölgede, askeri olmayan kapasitenin yönlendirilmesi ve yönetilmesi, konvansiyonel güç kullanımından çok daha etkili olmaktadır. Askeri kapasit ; elde edilen kazanımın korunması içindir.

Hibrid savaşın asıl özünü ise; düzenli askeri gücün savaş içerisinde kullanılmadığı süreçte kullanılan araç ve yöntemler oluşturmaktadır. Kullanılan bu araç ve yöntemler; saldırıda bulunulan devletin konvansiyonel savaşlarda kullanılan savaş hukukunu, düzenli ordusunu ve bu ordu için oluşturulan stratejisini, ittifak ilişkilerini ve uluslararası ilişkilerin çatı örgütü olan Birleşmiş Milletler’in getirebileceği yaptırımları büyük ölçüde engellemektedir. Nedeni ise iki devlet arasındaki savaş durumunun hibrid savaşta ortaya çıkmaması, düşman devlet içerisindeki ayrılıkçı/muhalif unsurların desteklenmesi ya da desteklenecek bir ayrılıkçı/muhalif unsurun oluşturulması, Ayrılıkçı unsurların ağırlık kazandığı bölgeye tespit/isnat yapılamayacak şekilde özel kuvvetlerin sevkidir.

Hibrit savaşın stratejik boyutunu özel operasyon kuvvetlerinin yönetimi altında ayrılıkçı/muhalif unsurların yönetimi ele geçirerek istenilen hedefin elde edilmesi doğrultusunda yönetilmesi, Her türlü şiddet ve suç eylemiyle beraber, medyanın ve bilgi akışının da “silah” olarak kullanılabileceğini öngörüyor. Hedef kitlelerinin “kalpleri ve zihinleri kazanma savaşı” için çalışılır. Uluslararası aktörler ve kamuoyu da, Hibrid Savaş’taki hedef kitlelerden biridir. “Manevi güç ve zafer” elde etmek için de gerçekleştirilen bir “algıları yönetme” çatışması.

Hibrit savaştan umulan maksat Harp ilan etmeden, hedef ülke hükümetini devirmek, hedef alınan ülkede kendi çıkarımıza uygun olan yeni bir hükümetin kurulmasını sağlamaktır. Hasım ülkeyi istikrarsızlaştırmak, etkilemek ve baskı altında tutmak ve ülkenin kamuoyu, devlet yetkilileri ve medyanın kararlarını etkilemektir. Bu etkileme işi diplomasi, bilgi, askeri güç, ekonomik etki, rüşvet verme, devlet görevlilerini ayartma, diğer örtülü operasyonlar yoluyla olmaktadır.

Arap Baharı ve Renkli Devrimler’den çıkarılabilecek önemli dersler olduğunu düşünmektedir. Yaşanan devrimler bir devlete kendi içerisindeki unsurların dışarıdan yapılacak bir müdahaleden çok daha büyük zararlar verilebileceğini göstermiştir. Hibrid savaş stratejisi de bu süreçlerden çıkarılan derslerle oluşturulmuştur. Savaşan taraflar birbirlerine karşı “düzenli” kuvvetlerin yanında çoğu durumlarda; gayri nizami (düzenli olmayan) kuvvetleri kullanmışlar, aldatma ve sürpriz etkisi yaratacak yeni taktikler uygulamışlar, henüz bilinmeyen silahlara ve engel sistemlerine başvurmuşlardır.

Gerçekte günümüz askeri stratejilerinin, taktiklerinin ve silah sistemlerinin tamamı bir şekilde melezlik taşır. Akıllı mühimmat, labirentlerden oluşan mağaralardaki ve yer altındaki hedefleri bulmakla kalmaz, hasım ülkenin liderleri ve halkı üzerinde psikolojik etki yaratan propaganda silahı olur. İnsanlık tarihindeki çatışmaların çoğu hasmın hassas taraflarını istismar edebilen asimetrilerin kullanımıyla tanımlanır ve böylece düzenli/düzenli olmayan, konvansiyonel/konvansiyonel olmayan taktikleri kapsayan karmaşık durumlar ortaya çıkar.

Hibrit savaş, 2005 yılından itibaren yoğun olarak tartışılmaya başlanmış ve Hizbullah’ın 2006 Lübnan Savaşı’nda İsrail’e karşı uyguladığı siyasi/askeri stratejiyi isimlendirmekte kullanılmıştır. Rusya’nın 2008 Gürcistan ve 2014 Ukrayna müdahalesi ile Kırım’ın ilhakı sonrasında daha fazla ilgi çekmeye başlamış olmakla birlikte henüz Batılı kaynaklarda kavramsallaştırılmamıştır. ABD Savunma Bakanlığı birimlerinde bu kavram resmi olarak kullanılmamaktadır. NATO’da da Hibrid savaşı tanımlamak konusunda bazı çalışmalar yapılmakla birlikte henüz tam bir kavramsallaştırma aşamasına gelinmemiştir.

Hibrit Savaş; düzenli kuvvetler, gayri nizami yarı askeri kuvvetler, sivil unsurlar, terör örgütleri, suç örgütleri ve diğer unsurların bir arada bunduğu bir çatışma şeklidir. Bu savaşta devletler ve devlet dışı aktörler savaş alanında birlikte yer alırlar. Hibrid Savaş, konvansiyonel savaş, gayrinizamî savaş, kriminallik ve siber savaşın iç içe girdiği bir askeri strateji olarak görülebilir, kapsamlı savaş olarak da adlandırılabilir.

Hibrit savaşta kullanılacak bir takım hassasiyetler mevcuttur. Bu hassasiyetler:

-Toplumsal kutuplaşma, bölünme ve bilgi savaşına hassas hale gelme,

-Devlete güvenin erozyona uğraması,

-Siyasi elitlerin ülkenin temel sorunları ve öncelikleri konusunda uzlaşamaması,

-Siyasi ve askeri liderliğin yozlaşması, yolsuzluğa bulaşma,

-Ortak kimliğin parçalanması, ulusal bilinç eksikliği,

-İç güvenlik sorunlarının varlığı ve şiddeti,

-Sivil-asker ilişkilerinin sorunlu yapısı ve karşılıklı güvensizlik,

-Resmi güvenlik sektörünün ehliyet eksikliği, siyasallaşması, yozlaşması ve aktörlerin arasında güven sorunu,

-Siyasi karar vericilerin çatışma, stratejik öngörü ve savunma planlama yeteneğine sahip olmaması,

-Medya ve kanaat önderlerinin bölünmüşlüğü,

-Bazı sektörlerde dışa karşı asimetrik ekonomik bağımlılık,

-Komşularla sorunlu ilişkiler,

-Bölgesel ve uluslararası yalıtılmışlık.

Bu hassasiyetler kullanılarak aşağıdaki Hibrit savaş uygulamalarına kapı açılmış oluyor;

-Hedef ülkeye istihbarat elemanları ve gayri nizami harp unsurları sızdırılması,

-Halkın örgütlenmesini teşvik etmek için hedef hükümetle ilgili karalama kampanyaları başlatılması,

-Enformasyon ya da bilgi harbi elemanlarınca hangi kaynaktan alındığı bilinmeyen gerçeğe aykırı haberlerle, hedef ülkede yaşayan bir kısım halk kışkırtılması,

-Siber savaş unsurlarınca hedef ülke bilişim sistemlerine saldırılar düzenlenir. Varsa hedef hükümetin gizli faaliyetlerinin deşifre edilmesi,

-Halkın memnuniyetsizliğini arttırmak için, ele geçirilen yolsuzluk ve rüşvet belgelerinin kamuoyu ile paylaşılması,

-Hükümet üyelerinin ve çocuklarının savurganlıkları, zengin yaşam olanakları medyada abartılarak yayımlanması,

-Savunma bakanlığının gizli savaş planları, seferberlik çalışmaları dahil, her türden gizli belgeleri ele geçirilmeye çalışılması,

-Hedef ülkede yaşayan halkın sorunlarının, hibrit harbi planlayan devletçe diplomasi ile sözüm ona uluslararası arenada savunulması,

-Grevler, iş bırakmalar, dükkan ve banka soygunları, sokak gösterileri, giderek artan meydan toplantılarının başlaması,

-Hedef ülkenin toplantı ve gösterileri kanunsuz bulup şiddetle bastırmasını sağlayarak bir kısım halkın

memnuniyetsizliğinin arttırılması,

-Sivil halkla güvenlik güçleri arasında çatışmaların başlatılması, meydana gelecek olan ölüm ve yaralanmaların, propaganda vasıtalarınca abartılarak iç ve dış kamuoyuna sunulması,

-Devlet kurumlarına saldırılar ve devlet kurumlarının işgali sürecinin başlatılması,

-Hedef ülkede bilinçli olarak otorite boşluğu oluşturulduktan sonra, fiili isyan hareketine geçilmesi,

-Hedef ülkedeki bir kısım halkın isyan hareketini desteklemek maksadıyla, düzenli askeri birliklerin sınıra yakın konuşlandırılması, düzensiz üniformasız askerlerin önceden hedef bölgeye sızdırılması, kritik nokta ve bölgelerde tertiplenmesi,

-Bütün bu faaliyetlerle koordineli olarak ekonomik savaş unsurlarının da harekete geçirilmesi ve hedef ülkeye ekonomik ambargo uygulanması,

-Petrol, enerji, ilaç ve gıda maddeleri gibi hayati öneme sahip olan sevkiyatların sona erdirilmesi, bütün bu olanlardan yerel hükümetin sorumlu tutulması,

Son olarak hedef ülkenin istenilen duruma gelmesi sağlanarak hedeflenen amaç elde edilir.

Örnek bir Hibrit Savaş uygulaması olarak Rusya-Ukrayna arasındaki gelişmeleri gösterebiliriz. İlk olarak Donets ve Kırım bölgelerinde GNH faaliyetleri başladı. Ukrayna devlet başkanına polonyum ile suikast girişiminde bulunuldu. Ayrılıkçı Rus yanlılarının kazanılması, örgütlenmesi ve silahlanması sağlandı. Siyasi yapı içerisinde Rus yanlıları ve milliyetçilerin ayrıştırılması süreci başladı. Daha sonra bölgeden geçen gaz kesildi ve enerji ambargosu uygulandı. Ekonomik yaptırımlar ve hükümet merkezleri ve finans merkezlerine yönelik siber saldırıların başladı. Ardından medya üzerinden bilgi savaşı başlatıldı. Akabinde bölgeye üniformasız askerler sokuldu. 2013-2014 yıllarında her iki bölgenin işgaline yönelik 8 adet askeri tatbikat yapıldı. Ardından Kırım’da ve Donets bölgelerinde isyanın başlatıldı, hükümete ait bina ve önemli yerler işgal edildi. İsyancıların hükümet güçleri ile çatışmaları başladı ve her iki taraftan da kayıpların verdirildi. Kırım bölgesi için baskı altında bir referandum organize edildi. Düzenli askeri gücün bölgeye sokuldu ve işgal sürecinin gerçekleştirildi.

Bu karma savaşın ülkemize yönelik uygulamalarına örnekler de şunlardır;

-Devlet içinde seçilmişler dışında yönetim yapısı,

-Devlet sırlarının ajanları vasıtasıyla deşifre edilmesi,

-PKK,YPG ve diğer silahlı terör örgütlerinin desteklenmesi ve meşru devlete karşı kullanılması,

-Devlet kurumları ve bankalara yönelik siber saldırılar,

-Mezhep ve etnik ayrılıkların ve misyonerliğin STK’lar eliyle korunması ve körüklenmesi,

-Ehil olmayan devlet görevlilerinden kaynaklanan sorunların kullanılması,

-Demokrasi-İnsan hakları-Özgürlük kelimelerinin arkasına sığınarak vatana ihaneti mazur göstermeye çalışılması,

-Halkın dini inançlarının zayıflatılmasına yönelik, diyanet ve diyanet personelinin hatalarından propaganda faaliyetleri oluşturulması,

-Devleti yönetenlere ve siyasetçilere yönelik yoğun dezenformasyon,

-Devletin stratejik önemi haiz kurumlarına sokulan ajanlar vasıtasıyla bu kurumların zayıflamasını sağlamak,

-Sosyal medya ağları vasıtasıyla hükümete, devlete ve kurumlara yönelik kamuoyunu yönlendiren psikolojik mesajlar verilmesi,

-Millet tarihi, kültürü ve geleneklerinin aşağılanarak, çağ dışı tanımı ile aşındırılmaya çalışılması,

-Milli çıkarların korunması için uygulanan hükümet politikasının kötülenmesi,

-Yapay ekonomik dalgalarla milli ekonomiye yönelik faaliyetlerde bulunulması.

Hibrit Savaş; yumuşak güç vasıtalarının sert güç olmaksızın etkisiz kaldığına işaret etmektedir. Her iki güç vasıtalarının bir arada ve akıllıca kullanımını içeren stratejilere gerek duyulacağı görülmektedir. Bu tür stratejileri uygulayacak komuta ve karar yapılarının, stratejik düzeyde kurumlar ve kuvvetler arası bir nitelik kazanması gerektiği açıktır. Siyasi karar vericileri ile askeri liderliğin ve askeri-sivil icracıların savaşın yeni özellikleri kapsamında eğitilmeleri çok önemlidir. Hibrid savaşa karşı sahip olunacak askeri-sivil vasıtalar, ancak eğitilmiş siyasi ve askeri kadrolarca belirlenebilir.

Türkiye yaşanan güncel kriz kapsamında, hibrid savaşa karşı savunma arayışında kendi hassasiyetlerini görmek ve bunları giderici tedbirler almak durumundadır.”

Bülten- Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

yusufcetinkaya1

yusufcetinkaya2

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız