SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Türkiye'nin Yanı Başında Terör Oluşumlarına İzin Vermeyeceğiz"

0
Güncellendi - 2017-12-18 03:07:25
A- A+ PAYLAŞ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye ve Irak’ta terör oluşumlarına izin vermeyeceklerini belirterek, “Biz ülkemizin de devletimizin tamamen meşru tamamen haklı ve tamamen adil çıkarlarına, beklentilerine, hedeflerine göre çalışmayı sürdüreceğiz. Bu yolda bizimle kim yürürse teşekkür ederiz, işbirliği yaparız. Ama kim önümüze çıkar yolumuzu kapatır, ayağımıza çelme takmaya kalkar, doğrudan birliğimize, varlığımıza saldırırsa hiç kusura bakmasın basar tekmeyi geçeriz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Karaman 6. Olağan İl Kongresine katıldıktan sonra 1 milyar 259 milyon lira değerinde 170 tesisin açılışını gerçekleştirmek üzere Aktekke 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda düzenlenen törende konuştu. Türkiye’nin yanı başında terör oluşumlarına izin vermeyeceklerini ve yıkıp geçeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu:

“Her kafadan bir ses çıktığı için müttefiklerimizin hangi konuda ne düşündüğünü ne yaptığını ne yapacağını anlamakta zorluk çekiyoruz. Ama onlar ne derse desin ne yaparsa yapsın bizim bu noktada karamız gayet nettir. Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka devlet tanımıyoruz. Eğer birileri bu tür yollara tevessül ederse, işte Güneydoğu da, Doğu da ne dedik, inlerine gireceğiz dedik, girdik. İşte askerimiz, polisimiz, güvenlik korucularımız, jandarmamız hep birlikte oldular, helikopterlerle, Ataklarla üzerlerine gittiler. Hep birlikte komandolarımız inlerine girdiler ve şuanda onlar kaçıyor biz kovalıyoruz. FETÖ’da yurt dışına kaçıyor. FETÖ’da batıya sığınıyor. Kime, Corca, Hansa sığınıyor. Nereye kaçarsanız kaçın kovalayacağız. Bir kısmı cezaevinde, bazen geliyorlar, ‘Yok günahsız, her hangi bir yanlış var.’ Kusura bakmayın eğer suçu yoksa yargı zaten bırakır ki, bu tür olanları yargı bırakıyor. Ama biz 251 şehidimiz, 2 bin 193 gazimizin ahında korkuyoruz. Onun içinde onların kanı yerde kalamaz. Gereği neyse yargı bunu yapacak biz de takipçisi olacağız. İşte bütün bu anlayışla kendi sınırlarımız içinde sınırlarımızın yanı başı Suriye’de, Irak’ta terör oluşumlarına müsaade etmeyeceğiz. Bunun adı PKK’da olsa, PYD, YPG, FETÖ’de olsa DEAŞ’ta olsa fark etmez hepsi aynı şamdanın kolları gibidir. Ne pahasına olursa olsun karşımıza hangi görünüş altında kim çıkarsa çıksın bu tür terör oluşumlarını birer birer yıkıp geçeceğiz. Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak için bir gün ekonomi silahına dayanan, bir gün bizi radikal ideolojilerin hamisi olmakla suçlayan bir başka gün farklı riyakarlıklar peşinde koşanların oyunlarına artık karnımız tok. Yıllardır yüzümüze başka şeyler söyleyip arkamızdan başka işler çevirenler artık ne dedikleri değil sadece yaptıkları bizi ilgilendiriyor, biz ona bakarız. Aynı ittifaklar içinde bulunduğumuz ülke ve kuruluşlar ne zamanki Suriye’de bizim terör örgütü olarak tanımladığımız yapılarla iş tutmaktan vazgeçerler işte o zaman gerçekten müttefikimiz olurlar. İşte Amerika, 4 bini aşkın tırla Kuzey Suriye’ye ağır silahlar getirdi. Niye getiriyorsun, niçin, bu silahlar kime veriliyor. Bize bunu açıklamaları lazım. Açıklamadan samimiyetlerine inanmamız mümkün değil. Aynı şekilde koalisyon güçleri açıklamaları lazım. Yani biz her yapılana eyvallah mı diyeceğiz. O güne kadar bizim için terör örgütlerinin ve onların sapkın ideolojilerinin destekçisi olarak kalmayı sürdürmeleri halinde bizim bakışımızda kusura bakmasınlar farklı olacaktır. Bizim hiç kimseye peşin husumetimiz olmadığı gibi hiç kimseye peşin teslimiyetimizde söz konusu değildir. Biz ülkemizin de devletimizin tamamen meşru tamamen haklı ve tamamen adil çıkarlarına, beklentilerine, hedeflerine göre çalışmayı sürdüreceğiz. Bu yolda bizimle kim yürürse teşekkür ederiz işbirliği yaparız ama kim önümüze çıkar yolumuzu kapatır, ayağımıza çelme takmaya kalkar doğrudan birliğimize, varlığımıza saldırırsa hiç kusura bakmasın basar tekmeyi geçeriz.”

“Her zaman mazlumların yanında yer aldık”

Konuşmasına Köroğlu’nun dizeleriyle devam eden Erdoğan, “Mertlerin dayandığı namertlerin kaçtığı günlerden geçiyoruz” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz bin yıldır buradayız. Hep dayandık. Varsa bu ülkeye, bu millete göz diken önce bin yıllık bedelin ne olduğuna bir baksın ondan sonra hesabını tekrar yapsın. Yüz yıl önce dönemin tüm büyük güçleri adeta üzerimize çullanmışken bile Çanakkale’de, Kutul Amare’de, Kafkas cephesinde, Kurtuluş Savaşı’nda nice tarihi zaferlere imza atmış bir milletiz. Cumhuriyet döneminde içinde yer aldığımız ittifaklara, aynı güvenlik ve demokrasi çemberi içinde bulunduğumuz müttefiklerimize hep sadık kaldık. Türkiye’den zarar, Türk milletinden fenalık gördüğünü söyleyebilecek tek bir ülke, toplumla rastlayamazsınız. Özellikle geçtiğimiz 15 yılda yakın çevremizden başlayarak dünyanın her yerinde mazlumların gariplerin yanında yer aldık. Geçtiğimiz yıl 6 milyar dolarlık insanı yardımda dünyada 2. sırada milli gelire göre 1. sırada yer aldık. Yarın başbakanımız bir heyetle Bangladeş’e gidiyor. Niye gidiyor, oradaki Roginya Müslümanlarını ziyarete gidiyor. Daha önce eşim ve bakanlarım gitti. Biz dertliyiz, dertli. Dertli olmayandan bir şey olmaz. Ya aşık olacaksın ya dertli olacaksın. Aşık olursan Ferhat gibi dağları deler geçersin. Şirin’e kavuşmak için Ferhat olmak lazım. İşte biz böyle çıktık yola. Bu heyecanınızı 2019’un Mart’ına ve Kasım’ına taşımanızı istiyoruz. Ben buna hazır olduğunuzu görüyorum.”

Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve beraberindekiler kurdele keserek 170 eserin toplu açılışını gerçekleştirdi.

Karaman, iha

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız