Malatya'daki Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili davanın 34. duruşması sona erdi. Duruşmanın bir sonraki tarihi, İstanbul'daki soruşturma göz önüne alınarak 23 Eylül olarak belirlendi.
18 Nisan 2007 tarihinde Zirve Yayınevi'nde Alman Tilmann Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel adlı kişilerin öldürülmesine ilişkin davanın Özel Yetkili Malatya Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 34. duruşmasına Malatya E Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan sanıklar Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Salih Gürler katıldı. Sanıklar yoğun güvenlik önlemleri altında mahkemeye getirildi. Davanın diğer tutuklu sanığı Varol Bülent Aral ise, Adıyaman Cezaevi'nde tutuluyor. Dava kapsamında Hüseyin Y., Kürşat K. ve Mehmet G. ise tutuksuz yargılanıyor.
Duruşmada, öldürülen Alman Tilman Geske'nin Malatya'da yaşayan eşi Suzanna Geske (fotoğraftaki) ile çocukları, öldürülen Uğur Yüksel'in annesi Hatice Yüksel da hazır bulundu. Olayın baş zanlısı olduğu iddia edilen Emre Günaydın'ın babası Mustafa Günaydın da adliyeye geldi.
Zirve Yayınevi'nin 34. duruşmasında Çorum Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda hükümlü Erhan Özen, tanık olarak dinlendi. Tanığa, tanıklık görevinin önemi ve yalan yere beyanda bulunmanın sonuçları hatırlatılarak, usulen yemin ettirildi. Yemin yaptırılırken sanıklardan Varol Bülent Aral ayağa kalkmadı. Aral, "Neden ayağa kalkmadın" sorusuna, "Rahatsızlığım var, kısmi felç geçirdim, bu nedenle kalkmadım" cevabını verdi.
Tanık Erhan Özen, mahkeme heyetine, "Anlatacağım hususlarda beyan edeceğim bazı bilgiler ile ilgili sanıklardan tehdit gelebilir. Sanıkların huzurunda rahat ifade veremiyorum, bu açıdan sanıkların salon dışına çıkartılmalarını istiyorum. Bunlar çıkartıldıktan sonra ayrıntılı beyanda bulunacağım" dedi.
Bunun üzerine mahkeme heyeti, duruşmaya 5 dakika ara vererek, Özen'in talebini değerlendirdi. Yapılan değerlendirme sonucunda mahkeme heyeti, sanık ve dinleyicileri salon dışına çıkarttı.
Bu aşamadan sonra, daha sonra zapta geçirilmek üzere tanığın beyanları sesli ve görüntülü kayda başlandı. Katılan vekilleri, cumhuriyet savcısı ve sanık müdafileri tarafından sorulan sorulara alınan cevaplardan sonra kayıt kapatıldı. Sanıklar ile bulunması zorunlu olan kişiler ve duruşmaya katılmak isteyen şahıslar, daha sonra duruşma salonuna alındılar.
Müdahil avukatlardan Erdal Doğan, "Gelen yazı cevaplarına şu aşamada bir diyeceğimiz yoktur, ancak ek bilirkişi raporunu inceleyip beyanda bulunacağız. Süre verilsin. Sanık Hüseyin Yelki açısından dosya içeriği ve tanık beyanları nazara alınarak öncelikle duruşmadan bağışık tutulma kararının kaldırılması ve mevcut delil durumuna göre tutuklanmasını talep ediyoruz. 18.04.2007'de Hurşit Tolon tarafından İnönü Üniversitesi'nde misyonerlik ile ilgili seminer ve konferans verdiğini öğrendik ve biliyoruz. Bu kayıtların sesli ve görüntülü kaydı ile deşifrelerinin üniversitede mevcut olduğunu öğrendik, bunların istenmesini ayrıca Şener Eruygur ve diğer şahıslar tarafından aynı veya benzer konular ile ilgili verilen seminer ve konferans kayıtlarının da istenmesini talep ediyoruz. Dava ile direkt ilgilidir" dedi.
Mahkeme Heyeti, duruşmayı 23 Eylül tarihine ertelerken, emekli orgeneral Hurşit Tolon'un 18 Nisan 2007 tarihinde ve öncesinde İnönü üniversitesi bünyesinde vermiş olduğu seminer ve konferansın sesli ve görüntülü kayıtları ile deşifrelerinin, ayrıca bu tarih ve öncesinde Şener Eruygur ve başka şahıslar tarafından verilen aynı veya benzer konulara ilişkin konferans kayıtlarının İnönü Üniversitesi Rektörlüğü'nden istenmesine, sanık Hüseyin Yekli hakkında dosyada tutuklu oluşu da nazara alınarak zorla mahkemeye getirilme emrinin çıkartılmasına karar verildi.
Duruşma sonrasında değerlendirmede bulunan mağdur avukatlarından Erdal Doğan, "İstanbul'daki soruşturma devam ediyor. Buradaki soruşturmada yaklaşık 2-3 yıldır gündemde olan isimler ilk defa ifadeye çağrılıyor. Burada kovuşturma aşamasında halen delillerin toplanmasıyla uğraşılıyor. Bizim burada dikkat ettiğimiz husus şu, dava açılırken davadan sorumlu özel yetkili Cumhuriyet Başsavcısı Vekili Atilla Ceylan'ın bu dosyada çok büyük bir ihmali olduğunu, o ihmalden dolayı da bugün halen gelinen noktada delil toplamaya devam ediliyor ve davanın derinleştirilmesi söz konusu. İstanbul'daki dava ya iddianame olarak orada açılır, ya da delilerle olay yeri burası olduğu için Malatya'ya gelir. Burada ek iddianamelerle dava, derinleşir ve Ergenekon ile ilgisi de ilişkisi de somutlanır. Erhan Özen'in daha önceki vermiş olduğu tanıklık beyanındaki beyanlar doğrultusunda beyanları söz konusu. Biz müdahil vekilleri olarak önemsiyoruz. Çünkü eski bir JİTEM elemanı. JİTEM elemanlarının bu yönde vereceği en küçük bir bilgi bile bizim için önemli olabilir" dedi.
TOLON İFADE VERDİ..
Bu arada, Zirve Yayınevi soruşturması kapsamında İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ifadeye çağırdığı isimlerden Emekli Orgeneral Hurşit Tolon Malatya’daki Zirve Yayınevi Baskını soruşturmasında İstanbul Beşiktaş Adliyesi’nde şüpheli sıfatıyla ifade verdikten sonra adliyeden ayrıldı. Savcı İnönü Üniversitesi eski rektörü Ergenekon Davası tutuklusu Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu ile emekli Orgeneraller Hasan Iğsız ve Şener Eruygur’un da ifadeye çağrılmasını istemişti. Bu isimlerin ifadelerinin de kısa sürede alınması bekleniyor.