Bir zamanlar binlerce yabancı turistin, Malatya- Pütürge üzerinden ziyaret ettiği Nemrut Dağı, Adıyaman tarafının Malatya üzerinden buraya düzenlenen turlara engel olunması yolundaki ısrarlı çabalarının yanı sıra Malatya yerel yöneticilerinin ve siyasilerinin bu önemli potansiyelin değerlendirilmesine yönelik ilgilerini tamamen yitirmesiyle adeta Malatya'nın gündeminden çıkarıldı. Bunun en önemli göstergelerinden biri de, Nemrut'a Pütürge üzerinden ulaşan yolun bakımının yapılmadığı gibi, son bölümünün yol özelliğini yitirmesi oldu.
Pütürge ilçesinin Tepehan mahallesi (köyü) geçilerek gidilen, şehre yaklaşık 100 kilometre mesafedeki yolun zirveden önceki son 2,5 kilometresi halen toprak. Rüzgar, yağmur, kışın yağan yoğun kar gibi doğa şartlarının etkisiyle yüzeydeki toprak kaybolurken, zemindeki kayalar ortaya çıkıyor. Bu durum araç trafiğini imkansız hale getirince turistler araçtan inip zirveye kadar yürümek zorunda kalıyor. Bu durum Malatyahaber’e bir okuyucu tarafından gönderilen fotoğrafta net bir şekilde görülüyor.
Unutulan, Unutturulan Nemrut Turizmi
1980’li yılların başında Pütürge’nin Büyüköz köyünden Şevket Aydın’ın çabalarıyla Malatya’dan Nemrut Dağına uzanan yol gündeme gelmiş, Aydın o yıllarda minibüsüyle çok zor şartlarda turist taşımaya başlamıştı. Türkiye turizminin ciddi gelişme gösterdiği bu yıllar Malatya’da nasibini almış, her sezon on binlerce yabancı turisti çeker olmuştu. Bu durum 1992’ye kadar devam etmiş, sonra düşüş yaşanmış, 90’ların ortasında tekrar canlanır olduysa da eski haline ulaşamamıştı.
Nemrut’a turistlerin gitmeye başladığı ilk yıllarda yol ve konaklama sorunu kendini belli etmişti. Yıllar içerisinde Turizm Bakanlığının sağladığı ödeneklerle yol önemli ölçüde düzeltildi. Ulvi Saran’ın valiliği döneminde de yolun düzeltilmesi için çaba harcandı. Her ne kadar yol eskiye göre çok iyileştirildi, ulaşım süresi neredeyse yarıya düşürüldüyse de hiçbir zaman ideal denebilecek noktaya ulaşamadı.
Karşılama merkezinden sonra başlayan 2,5 kilometrelik yoldaki bozukluk neredeyse hiç düzeltilemedi. Milli Park sınırları içerisindeki yaklaşık 1850 metrelik bölümünün Malatya sınırları içerisinde olduğu, dolayısıyla buraya kilit taş döşenip yolun kısmen de olsa düzeltilebileceği belirtiliyor.
Bu yolun belirtilen şekilde düzeltilmesi için girişimlerde bulunulduğu, YİKOB üzerinden ödenek temini yoluna gidileceği, dönemin valisi Hulusi Şahin’in yolun o bölümünün düzeltilmesi işine sıcak baktığı ancak araya depremin girmesiyle, olağanüstü ortamda öncelikler diğer alanlara kayınca, bundan vazgeçilmek zorunda kalındığı belirtiliyor.
O tarihten sonra da Nemrut’la ilgili bir düzenleme gündeme gelmedi.
20 yılı aşkın bir süredir Malatya Nemrut turizmini unutmuş durumda. Turizm ve kültür bakanlıkları birleştirilip Malatya’da “kültür” ağırlıklı bir idare oluşturulduktan sonra bu belirgin bir hal aldı. Yıllar içerisinde çok sayıda idareci gelip gittiyse de Nemrut Dağı turizm ve tanıtımda önemsenmez oldu, binlerce turist gelirken bu sayı yüzlere düştü.
Aynı dönem Malatya’da turizm-tanıtma adına çok sayıda restorasyon yapıldı, müzeler açıldı, yurtdışından sayısız heyetler ağırlandı ama turizmde istenen noktaya hiç gelinemedi. Depremlerde birçok eserin hasar görüp tamire alınması, çok sayıda otelin yıkılması da işin tuzu biberi oldu.
malatyahaber.com