Malatya ile ilgili olarak mecliste muhalefet tarafından gündeme getirilen tüm konuların "aleyhinde" tavır koyan AKP Milletvekili Münir Erkal ile konuları gündeme getiren CHP Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu arasında, bir gün önce "Malatyalı çiftçiye üreticiye afet tazminatı" ödenebilmesi için yasa teklifinin görüşülmesi sırasında yaşanan tartışma, bir gün sonra da "üniversite" orijinli konu görüşülürken tekrarlandı.
TBMM'de Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu, Yükseköğretim Kanunu, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu, Telsiz Kanunu İle 78 ve 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun Geçici 1 inci Maddesinin Yeniden Düzenlenmesine Dair Kanun görüşülürken, CHP Milletvekili Aslanoğlu'nun teklifi ve sonra yaşananlar, tutanaklara göre şöyle:
"..Görüşülmekte olan 1256 sıra sayılı yasanın Geçici 1. maddesinin sonuna aşağıdaki ifadenin ilave edilmesini arz ederim.
Saygılarımla.
Ferit Mevlüt Aslanoğlu
Malatya
'Milli Eğitim Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile işbirliği yaparak 15 gün içinde üniversitelerimizin kadro ihtiyaçlarını karşılar.'
BAŞKAN- Komisyon önergeye katılıyor mu?
MİLLÎ EĞİTİM, KÜLTÜR, GENÇLİK VE SPOR KOMİSYONU BAŞKANI
TAYYAR ALTIKULAÇ (İstanbul) - Sayın Başkan, katılmıyoruz. Tabii, konu önce Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmesi gereken bir konu. O nedenle katılamıyoruz.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Hükûmet katılıyor mu?
MİLLÎ EĞİTİM BAKANI HÜSEYİN ÇELİK (Van) - Görüştüğümüz teklifle ilgisi olmadığı için katılmıyoruz.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.
Gerekçeyi mi okutayım?
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Konuşacağım Sayın Başkan.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Aslanoğlu.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekili arkadaşlarım; hepinize saygılar sunuyorum.
Değerli milletvekilleri, amaç sonuç almak, eylem yapmak, bir şey üretmek. Biz, burada adam kandırıyoruz bazen. Oraya getirmiş üçte 4 çoğunluk. Bir ay toplanmayacak o 7 kişi. Bir ay sonra, Millî Eğitim Bakanlığı kendi atayacak. Bunu böyle söylesenize ya!.. Bunu böyle söylesenize. Dörtte 3 çoğunluk olmayacak, olmadı diye senin bir ayın doldu. Önce on beş gündü orada. Önce on beş gündü. Kanun'un içerisinde on beş gündü. On beş günde atamazsa, Millî Eğitim Niye birbirimizi kandırıyoruz? Niye? Bu Meclis adam kandırır mı? Yazık oluyor arkadaşlar.
Değerli milletvekilleri, dünden beri Sayın Bakanım ve Sayın Komisyon Başkanım hep sorumluluk duygusundan, hep böyle bir şeye büyük sorumluluk duygusu duyarak bu işi yaptıklarından bahsettiler. Ne güzel! Milletvekillerinin tek başına kanun teklifi vereceklerini, verebileceklerini ve bunu değerlendirmekten dolayı da çok sevindiklerini söylediler gerek Komisyon Başkanım gerek Sayın Bakanım.
Sayın Bakanım, Malatya İnönü Üniversitesinin kadro kanunu iki yıl geçti. Burada, 17 tane milletvekilinin, bu Mecliste olan, tüm grubu olan partilerin milletvekillerinin imzası var. Siz, bu imzaya saygılı mısınız, saygısız mısınız? Bu, 17 tane arkadaşım, Malatya İnönü Üniversitesini Yeni üniversiteleri konuşuyoruz. Eski üniversiteleri Sanki onların hiçbir sorunu yok. Eski üniversitelerin sanki her şeyi çözülmüş. Eski üniversiteleri atmışız bir tarafa. Her yere üniversite kuralım, ama yazık ediyoruz. O çocuklar bizim çocuklarımız, o hastalar bizim hastalarımız Sayın Bakanım. Yani, 17 tane insan, iki yıldır yalvaracak, Sayın Başbakana yalvaracak, Sayın Bakana yalvaracak, Sayın Mehmet Ali Şahin Beyefendiye ve Malatya milletvekillerinin hepsi "Burada problem var, burada sorun var, bu çocuklarımız katlediliyor, ameliyathanelerimizi açamıyoruz, insanlarımız ölüyor." diyoruz, demek ki, bilmiyorum, acaba size duyurmanın yolu nedir, bunu bize öğretseniz, oradaki feryadı size başka yoldan duyuralım Sayın Bakan.
AVNİ DOĞAN (Kahramanmaraş) - Rektör! Rektör!
BAŞKAN - Lütfen Sayın Milletvekilim.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - Kardeşim, o üniversite benim rektörüm! O üniversiteye, eğer demokrasi varsa, atanmış bir rektörse, ama o çocuklar benim çocuklarım, buna saygılı olacaksınız! Saygılı olacaksınız!
Onun için, Sayın Bakanım, eski üniversitelerin, sanki hiçbir sorunu yok onların. Demin, Selçuk Üniversitesi, biliyorum bahsetti, orada da aynı sorun var, ama o üniversitelerimizin hiçbir sorunuyla ilgilenmiyorsunuz. Bu üniversitelerin kesinlikle bütçelerini sıfırladınız. Yatırım bütçesinden bir kuruş para vermiyorsunuz. Ve inanın çok yakın sürede ameliyathanelerde hastalarımız kalacak. Ben, bunu, buradan bir kez daha size sunuyorum.
Değerli milletvekilleri, acaba yurt dışında kaç tane öğrenci okuyor, biliyor musunuz? Bu çocuklarımız
Sadece Amerika'da 50 bin Türk çocuğu okuyor. Bu çocuklarımızın Amerika'ya bıraktıkları parayı acaba hiç hesapladınız mı? Acaba hiç hesapladınız mı? Yani, oraya öğrenim için gidip, orada harcadıkları parayı, okula verdikleri parayı, otele verdikleri parayı, eve verdikleri parayı? Bu çocuklar niye gidiyor oraya? Biz, eğer üniversitelerimize gerekli ödenekleri, araştırma geliştirme için gerekli her şeyi versek, acaba bu çocuklar gider mi? Biz, burada çocuklarımıza en az iki tane lisan öğretsek, bu çocuklarımız oraya gider mi arkadaşlar? Yazık ediyoruz bu çocuklarımıza ve onların çoğu da dönmüyor. Gelin, bu çocuklarımıza sahip çıkın. Sadece Amerika'da değil, dünyanın her tarafında, sadece Türkiye'deki üniversitelerdeki bütçenin yetersiz olmasından ve üniversitelere gerekli araştırma için, araç gereç için hiçbir tahsisat verilmediği için bu çocuklarımız gidiyor.
Yazık oluyor. Bu paranın kaç para olduğunu lütfen bir hesaplayın arkadaşlar. Bir çocuğun yılda harcadığı en az para, sadece okula yılda 25 bin dolar veriyor; sadece bunu söylüyorum. Her bir çocuğun yurt dışındaki, Amerika'daki üniversitelere, sadece üniversite için verdiği para 25 bin dolar arkadaşlar. Bunun, orada sekiz ay otelini, yiyeceğini hesaplayın arkadaşlar.
Onun için, Sayın Bakanım, eski üniversiteler de, onların sorunu da, sorumluluk duygusu olarak, eğer sorumluluk duygunuz varsa, Malatya İnönü Üniversitesindeki hastalarımızın ve eğitim gören çocuklarımızın vebali hepinizin boynunadır.
Saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Aslanoğlu.
Önergeyi oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler
Kabul etmeyenler
Önerge reddedilmiştir.
Sayın Erkal, söz talebiniz var; buyurun.
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Sayın Başkan...
BAŞKAN - Ne için söz istiyorsunuz? Lütfen, ayağa kalkar mısınız? Ne için söz istiyorsunuz, önce
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Biraz önce konuşan milletvekili arkadaşımız İnönü Üniversitesinin kadro talebiyle ilgili olarak "Malatya milletvekillerinin hepsi imza atarak bu talebi yaptı; bunu niye anlamıyorsunuz" diye bir ifade kullandı.
Ben, böyle bir imza atmadım. Bu hususla ilgili bir açıklama yapmak istiyorum.
BAŞKAN - Buyurun, yerinizden kısa bir açıklama Sayın Erkal.
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İnönü Üniversitesinin kadro Kanunuyla ilgili olarak arkadaşımızın yaptığı açıklamada benim böyle bir imzam yok ve burada birkaç kez gündeme geldi ve bu husustaki yanlışları çok net olarak ortaya koyduk.
Maalesef, İnönü Üniversitesi Rektörü, Türkiye Cumhuriyetinin genel ilkelerine, temel ilkelerine tamamen aykırı bir davranış sergileyen; bir taraftan, kadro isterken, diğer taraftan, 90 tane kadroyu Malatya dışına gönderen, yaptığı açıklamalarda, özellikle son açıklamalarda "ülkenin her şeyinin satılacağı" gibi zırva sayılabilecek ifadeler kullanan
BAŞKAN - Lütfen, Sayın Erkal, kendinizle ilgili bölümü açıklar mısınız. Lütfen..
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Aç, soruşturma aç!. Soruşturma aç!..
BAŞKAN - Lütfen, Sayın Aslanoğlu
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Böyle bir yapıda
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Al görevden o zaman.
BAŞKAN - Lütfen, Sayın Aslanoğlu
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Böyle yapıda biri
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Aç soruşturma; benim konuşmama konuşma.
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Otur yerine!..
BAŞKAN - Sayın Aslanoğlu
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Otur yerine!..
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya)- Sen de çık konuş!..
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya)- Otur yerine!... Otur yerine!...
BAŞKAN - Sayın Aslanoğlu, lütfen oturur musunuz.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Ayıptır ya!.. Ayıptır ya!.. Çık konuş o zaman, kendi görüşlerini söyle.
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Ben konuşma istedim, buradan söz verdi, yerimden.
BAŞKAN - Sayın Aslanoğlu, uyardım ben Sayın Erkal'ı, lütfen
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Sen çık, görüşlerini söyle.
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Bu anlamda, Sayın Başkan, bu hırçın ve tahammülsüz insanı
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Tahammülsüz sensin! Sen çık konuş! Sen çık konuş!
BAŞKAN - Sayın Erkal, lütfen
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - kamuoyuna ben teşhir ediyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Erkal.
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Konuşmayı öğreneceksiniz, dinlemeyi öğreneceksiniz
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Benimkini konuşma, sen söz al konuş!
BAŞKAN - Sayın Erkal, teşekkür ediyorum.
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Size dinlemeyi öğreteceğim ben.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Allah Allah Sen çık konuş! Her sefer, ben söz aldıkça kalkıp ortaya çıkıyorsun ya! Sen çık, kürsü orada ya! Çık, kendi görüşünü söyle ya.
AHMET MÜNİR ERKAL (Malatya) - Dinlemeyi öğreneceksin.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Sen bana hiçbir şey öğretemezsin, önce sen kendin öğren, kendin. Malatya'ya sahip çıkmasını öğren. Ayıptır ya! Yazık sana ya!.."