AB`ye Girecek Kafa! ve Mannheim Malatyalılar`ı
Güven AKINCI Yazdı
guvenakinci@hotmail.com
İstanbul`da, Malatyalı bir arkadaşım anlattı. Gerçekte hadise böyle mi cereyan etti onu tam bilemiyorum. Zaten anlatan kişi de emin değildi, o da birilerinden duymuş. Yani anlatanın yalancısıyız!
Hadise şöyle;
Yer Malatya Adliyesi. Konu, birkaç kafadarın, bir şekilde ele geçirdikleri esrarı pazarlamak isterken buldukları ilk müşterinin narkotik polisi olmasıyla enselenmeleri ve hakim karşısına çıkmaları. Davanın ilk duruşması görülmekte.
Hakim soruyor Oğlum nerden aldınız bu esrarı, kime aittir bu zıkkım? Sanıklar, hakimin azarlayıcı tavrından da etkilenerek iyice korkmaktalar. O diyor ki benim haberim yok!, öbürü diyor ki Ben masumum!
İyiden iyiyye sinirlenen hakim, Fesüphanallah! çekip tekrar soruyor Ulan oğlum bu zehir gökten mi geldi?.Salonda hala bir ses yok...
İçlerinden yaşça en büyük olanı, bir yandan hakime bir yandan da arkadaşlarının ürkekliğine kızarak Yavv hakim beg! Ne gader uzaddıyınız bu işi yav. Benim hepiside benim. Nolacağ sanki. Biz bu gafaynan mı gireceğiz Avrupa Birliğine yavvv!
Bu cevapla hem yargı heyeti hem de salondakiler kendilerine hakim olamayıp, basmışlar kahkahayı..
Son yıllarda herkeste farklı bir Avrupa algısı oluştu memlekette. AB sihirli bir değnek olup bize değecek ve tüm problemlerimizi çözüp bitirecek şeklinde düşünenler hayli çoğunlukta..
Durduğumuz yere göre Avrupa var kafamızda. Ve mezkur konuda söyleyecek sözlerimizle dolu heybelerimiz...
Avrupa yaşadığı derin sancılara rağmen, umut kapısı gibi benimsenmiş...
Bu arada yaklaşık dört milyon vatandaşımız AB ülkelerinde yaşamını sürdürmekte. Geçtiğimiz haftasonunu Almanya`nın Mannheim kentinde geçirdim. Avrupa Malatyalılar Dayanışma Derneğinin merkezi de Almanya`nın sanayi kenti olan Mannheim`da.
Hemen sorup soruşturdum derneğin merkezini bulup ziyaret ettim hemşehrilerimizi. Derneğin genel muhasibi Mahmut Cömert bey bizi güleryüzle karşıladı. Yapılan ikramla birlikte hemen kendimizi sımsıcak bir Malatya sohbetinin ortasında bulduk Mahmut bey`le. Başkan Murat Alabaş Fransa`ya gittiği için görüşemedik. Ikinci başkan Kenan Nalcı`yı işyerinde ziyaret etmek istedik, O`da tatil dolayısıyla yoktu.
1999 yılında, 20 kurucu üyenin önderliğinde kurulmuş Avrupa Malatyalılar Dayanışma Derneği. Amacı; Avrupa`daki Malatyalılar arasında dayanışmayı artırmak, Malatya kültürünü gelecek nesillere tanıtmak ve Malatya merkezli yardım faaliyetleri ifa etmek.
Mahmut bey Şu ana kadar geliri Malatya`ya gönderilmek üzere beş gece tertip ettik. 22 Nisan günü altıncısını tertip ediyoruz. Bu gecemizin de geliri Malatya`daki kimsesiz çocuklar için kullanılacak. Uluslararası Kızılhaç örgütüyle beraber çalışıyoruz. Daha önce Malatya Devlet Hastanesi`ne yüz elli yatak alıp göndermiştik. Derneğimiz önümüzdeki günlerde kadınlar kolu kurmak suretiyle, bayanlarımızın da Malatya`ya katkı sunma imkanlarını oluşturacak. Derneğimiz Avrupa`da birçok Anadolu kentine dayanışma adına örnek oldu. Bu anlamda öncü olduk dersek abartı olmaz. Azımsanmayacak kadar vatandaşimız bizlerle istişare edip, birçok vilayetin hemşehri derneklerini kurdular. şeklinde anlattı çalışmalarını.
22 Nisan Cumartesi günü, Malatya Belediye başkanı Cemal Akın, I.Ü. Rektörü Mesut Parlak, Cem Vakfi Baskanı Izzettin Doğan, MS başkanı Hikmet Tanrıverdi ve Malatya milletvekillerinin de davetli olduğu 6. Malatyalilar Gecesine iddialı hazırlanıyor hemşehrilerimiz. Ayrıca Avrupa`da yaşayan tüm hemşehrilerini de aralarında görmek istiyorlar.
Mutlu musunuz burada, memleketinizi özlüyor musunuz? diye soruyorum. Özlememek mümkün mü? Gurbette ne kadar mutlu olunursa o kadar mutluyuz. Bu lokalde biz bize yaşayıp gidiyoruz işte.diye cevap veriyor Mahmut bey.
Mannheim`da Türk nufusu hayli fazla. Türklere ait irili ufaklı üç yüze yakın ticari işletmenin olduğu söyleniyor. Ticari hacmi büyük, yabancı işletmeler arasında sahibi Malatyalı olanlar yadsınamayacak kadar çok. Görüştügüm Ispartalı bir amca Ohhooo! Malatyalılar burada hep büyük esnaf, yabancı toptancıların coğu onların elinde şeklinde anlattığını duyunca gururum okşanmadı dersem yalan olur.
Malatya`nın dış dinamikleri diye nitelediğim kendini aşmış hemşehrilerimle gurur duyarken, kentin kısır çekişmeler içindeki, çapsız yöneticilerini düşününce yazık! diye mırıldandım...