"VUKUATSIZ" MALATYA!..
Önce jandarma, geçtiğimiz haftalarda da Emniyet Müdürlüğü, sorumluluk bölgelerinde meydana gelen günlük olaylarla ilgili Valilik aracılığıyla basına verdikleri “Vukuat Raporu”nu, epeyce sansürleyip, daha sonra deyim yerindeyse kuşa çevirdiler. Bunun için de gerekçeleri, savcılığın olaylarla ilgili basına bilgi verilmemesi istediği şeklinde.
Yıllar önce, ilde meydana gelen tüm olaylar gerek Jandarma, gerekse polis vukuat raporlarında, tarafların açık kimlikleriyle ve detaylarıyla yeralıyorken, daha sonra kişi adları ve kimliklerini ortaya çıkarabilecek bilgiler isim ve soyadlarının başharfleri verilmek suretiyle “karartılmıştı”. Bu daha sonra suçsuz oldukları anlaşılabilecek kişilerin açık kimlikleriyle afişe edilmesinin engellenmesi açısından doğruydu.
Ancak, “kamuoyunun haber alma hakkı”, olan bitenden haberdar olarak önlemini alması bağlamında değerlendirilmesi gereken bilgilendirme faaliyetindeki sınırlamada bununla yetinilmedi, kelimenin tam anlamıyla “sansür” uygulamasına geçildi. Vukuat raporları 3-5 “dandik” olayla sınırlandırıldı. Biri kayıp olmuş, 3-5 gram esrar yakalanmış, bir iki olay daha. O kadar. Günlük vukuat raporu bu!
Artık Malatya’da, il merkezinde, ilçelerde ve köylerde neler oluyor; bunu kamuoyuna haber akışının en önemli vasıtası olan basın da bilmiyor!
Bazılarına tanık olduğumuz, duyduğumuz olayların gerçek boyutları nedir, abartılmadan, saptırılmadan, resmi raporlara dayandırılmış bir bilgilendirme sistemi artık yok.
Cinayet işleniyor, duyuyoruz, polis ve jandarma raporunda yok. Filanca mahallede akşamın erken saatlerinde silahlar patlıyor, polis yığılıyor, ertesi gün tek satır bilgi yok. Mahalleli arıyor, olanı biteni öğrenmek istiyor, duyduklarını iletip doğru olup olmadığını soruyor. Hiçbirine yanıt bulamıyor. Çünkü doğru bilgi yolları kapatılmış durumda.
Oysa hergün onlarca olay oluyor yine. Cinayet, yaralama, hırsızlık, gasp, yankesicilik, tehdit vs. suçları, kamuoyuna bilgi akışının engellenmesiyle önlenmiş olmuyor. Sadece karartıldığı için daha abartılı, daha spekülatif, dedikoduya dayalı bir “bilgilenme” ortamı için fırsat yaratılıyor. Bunun da, en başta provakasyona açık durumlar yaratması olmak üzere birçok sakıncasının olduğunu yine bu ilin güvenlik makamları yaşayarak görecekler herhalde. Açık kaynaklardan doğru bilgilendirilmek yerine, kapalı ve spekülatif kaynaklardan “dedikodu” üretiminin örneklerini göreceğiz demek yanlış olmasa gerek.
* * * *
"DÜZEN BOZAN" PARK!.
Valilik binası arkasındaki Vilayet Parkı, kamu düzeni ve asayiş açısından sorun yaratacağı uyarılarına rağmen, ilginçtir Malatya’dan Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı görevine tayin edilen eski Vali Ulvi Saran’ın “özel ilgisi ve takibi”, dava süreci tamamlanmadan müstecirin elinden polis baskınıyla alınarak boşaltıldı ve “ıssızlaştırıldı”.
Eski valinin, yeni görevine gitme süresini uzatarak takip ettiği tahliye işlemi sırasında, bu parkın 30 yıl önceki “müstecirsiz” durumunu bilenlerce, oluşacak asayiş sorunu yapılan haberlerle dile getirildi. Dinleyen olmadı.
Ve işte aradan geçen sürede, Vilayet Parkı şehrin ortasında, özellikle geceleri “kapkaranlık” haliyle tam anlamıyla bir suç alanı haline geldi.
Geçtiğimiz hafta içinde.. Bir gece sabaha karşı 02.30 sıralarında parkın bir bölümünün izlenebildiği Görüş Gazetesi bürosunda çalışıyoruz. Alkollü olduğu her halinden anlaşılan 30 yaşlarındaki bir kadın sallana sallana parka giriyor. Hemen arkasından ayrı yerlerden çıkan 2 otomobil görülüyor. Biri bir süre durup kadını izliyor, diğerindekiler inerek kadının peşinden parka giriyorlar. Ama kısa süre sonra çıkıp gidiyorlar, kadın gözükmüyor. Artık o geceyi orada mı geçirdi, başka bir kapıdan mı çıkıp gitti, meçhul!
Gündüzleri, özellikle küçük yaştaki kızlı erkekli gruplar park içerisinde yoğunlukla görülüyor. Bir başka gün, polis buradaki bazı şahıslarda uyuşturucu ele geçiriyor. Hırsızı, uğursuzu buraya dadanmış.. Vsvs.
İroniktir, memleketin Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı görevine atanan eski valinin, giderayak Malatya’da neden olduğu bir düzen bozukluğu, parkta her gün yeni manzaralarla devam ediyor.
Peki mevcut il yöneticileri ne yapıyor, bunun karşısında? Köklü önlemler almaktan uzak, sadece ara sıra polis kontrolleri yaptırarak, buradaki sıkıntıyı önlemeye çalışıyorlar.
