SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Yargıtay'dan Tüketiciye Müjdeli Haber

0
Güncellendi - 2021-12-19 02:14:17
Yargıtay'dan Tüketiciye Müjdeli Haber
A- A+ PAYLAŞ

Özellikle kapıdan satışlarda ve konut kredilerinde tüketicileri mağdur eden ağır sözleşme hükümleriyle alakalı Yargıtay’dan emsal nitelikte bir karar çıktı. Yüksek Mahkeme; tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartların kesin olarak hükümsüz olduğuna hükmetti.

Yıllardır hayalini kurduğu evi, bir bankadan çektiği konut kredisiyle alan tüketici, borcu ödeyip tam rahat nefes almak isterken hayatının şokunu yaşadı. Banka, evi satan kişinin borcu nedeniyle eve ipotek koydu. Tüketici Mahkemesi’nin yolunu tutan mağdur tüketici, bankanın kazanılmış hak teşkil eden ipotek fek beyanından tek taraflı olarak dönmesinin hukuken mümkün olmadığını dile getirdi. 284 bin TL bedelli ipotek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etti. Davalı, davanın reddini talep etti. Davanın kabulüne hükmeden Mahkeme, davacının davalıya 284 bin TL borçlu olmadığının tespitine, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine tesis edilen ipoteğin fekkine karar verdi. Davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvuruldu. Bölge Adliye Mahkemesi, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, incelenen mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olmadığından kaldırılmasına, karar verdi. Davacı kararı temyiz edince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi.

Emsal nitelikteki kararda; davacının dava dışı bir kişiden ipotekli bir taşınmaz satın aldığına, ipoteğin konuluş nedeninin çekilen konut kredisi olduğuna, taşınmazı devraldıktan sonra ipotek borcunu ödeyerek kapattığına dikkat çekildi. Davacının gerekli tüm harç ve masrafları yatırdıktan sonra davalıdan ipoteğin fekkini talep ettiği hatırlatıldı. Davalının önce talebini kabul ederek tapu müdürlüğünden ipoteğin fekkini talep ettiğini ancak tapunun eksiklikler nedeniyle bankanın talebini yerine getirmemesi üzerine, banka tarafından dava dışı satıcının bankaya olan farklı borçları olduğu gerekçesi ile ipoteğin fekkine yönelik talebinin kabul edilmediği dile getirildi. Kararda şöyle denildi: “Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 5. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şart düzenlenmiş olup anılan kanun maddesinde ‘Haksız şart; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilen ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme şartlarıdır. Tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartlar kesin olarak hükümsüzdür. Sözleşmenin haksız şartlar dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda sözleşmeyi düzenleyen, kesin olarak hükümsüz sayılan şartlar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez. Bir sözleşme şartı önceden hazırlanmış ve standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmeyi düzenleyen, bir standart şartın münferiden müzakere edildiğini iddia ediyorsa bunu ispatla yükümlüdür’ denilmiştir. Somut uyuşmazlıkta; Tapu Müdürlüğünce düzenlenmiş olan ipotek senedinin ‘sözleşme şartları’ başlıklı bölümün 1. maddesi, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında haksız şart niteliğindedir. Hal böyle olunca ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar doğru olduğundan bölge adliye mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken bölge adliye mahkemesince yerinde olmayan gerekçe ile davalının istinaf başvurusu kabul edilerek kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Temyiz edilen kararın davacı yararına bozulmasına oy birliği ile karar verildi.”

Bursa, iha

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız