İnönü Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. İlhan İçen, üniversitelerin yeni Türkiye kavramına ayak uydurması gerektiğini belirterek, “Yeni Türkiye için yeni üniversite anlayışı diyorum” dedi.
İnönü Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. İlhan İçen, üniversitelerin yeni Türkiye kavramına ayak uydurması gerektiğini vurgulayarak, üretilen bilgilerin dev binalar içinde, tozlu raflarda istiflenip ekonomiye ve toplumun yararına sunulmamasının bir handikap olduğunu belirtti. İçen, “Uzaya insan gönderen, devasa ve kaliteli bilimsel kurumları olan Sovyetler, bilimi günlük hayatın hizmetine sunacak sistemler kurmadığı için batmıştır. Yeni Türkiye ifadesi, tam zamanında yetişti imdada. Diğer bütün kurumlarda olduğu gibi, yüksek öğretim de bu dinamik, kamçılayıcı, yol açıcı ifadeden nasibini almalı ve ‘Yeni Üniversite’ anlayışı ve modeliyle, yeni Türkiye’nin gerçekten dinamik bir kurumu haline gelmelidir. Gelişmiş dünyanın bütün üniversiteleri, mensubu bulundukları ülkenin çıkarları doğrultusunda akademik çalışmalar yapıp, o ülkenin her alanda daha ileriye gitmesi için gayret gösterirler. İmkanlarından faydalandıkları, kaynaklarını kullandıkları ülkenin gelecek projeksiyonu ne yöne bakıyorsa o yöne doğru bilgi üretirler. Hatta çoğu zaman, bu projeksiyonu belirleme görevini üstlenirler. Devletimiz bugün inanılmaz bir ivmeyle milletin yolunu açmış, yatırım imkanları ve istihdam sağlamış, yabancı yatırımcıları ve sermayeyi ülkemize çekmiş, eğitim başta olmak üzere, sağlık, güvenlik, ekonomi vs. alanlarda atılımlar gerçekleştirmiş durumdayken, üniversitelerin bu durumun dışında kalması düşünülebilir mi? Bu, hiç de akla yatkın değildir. Hep söylerim, üniversitelerin bir yüksek lise gibi davranmaktan vazgeçmesi, ezbercilikten ve taklitten uzak durması, kullandıkları kaynakların hakkını vermesi gerekir. Amacı Türkiye’yi ekonomik, sosyal, kültürel yani her alanda dünyanın bir numaralı ülkesi haline getirmek olmayan her üniversite, misyon ve vizyonunu sıkı bir tenkide tabi tutmalı, yeniden kaleme almalıdır. Devletin, kendi yüksek öğretim kurumlarından bunu talep etmesinden daha doğal bir şey yoktur. İşte bunun içindir ki yeni Türkiye için yeni üniversite anlayışı diyorum” şeklinde konuştu.
İçen, 2023 Türkiye vizyonunu erişilebilir kılmak için kullanılabilecek en etkin stratejik araçların bilim ve teknoloji olduğunu ama bu stratejik araçları kullanabilmek için, önce bu araçlara sahip olmak gerektiğini aktardı. İlhan İçen, “Bu araçlara sahip olmak demek bunlara egemen olmak anlamına gelmektedir. Ancak, mesele sadece bilim ve teknolojiye egemen olmaktan ibaret değildir. Bu egemenliği mutlaka ve mutlaka ekonomik ve toplumsal faydaya dönüştürmeliyiz. Yani, bilim ve teknolojideki gelişmelerden hareketle yeni ürün ve hizmetler, yeni üretim ve dağıtım yöntemleri, yeni sistemler oluşturabilme yetkinliğine de kavuşmak gerekir. Bu noktada öncelikle AR-GE için ayrılacak kamu finansman kaynaklarının kullanılmasında önceliğin öngörülen stratejik teknoloji alanlarına ve bu alanları destekleyecek bilimsel araştırma alanlarına verilmesi lazım. Araştırmacıların, üniversitelerin ve diğer araştırma kurumlarının bu alanlarda araştırma yapmaya, sanayi kuruluşlarının da bu bağlamda üniversiteyle işbirliği yapmalarının özendirilmeleri gerekiyor” diye konuştu.
iha