SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Yeşilçam'ın Babacan Emektarı: Kadir Savun

Yeşilçam'ın Babacan Emektarı: Kadir Savun
A- A+ PAYLAŞ

Babacan ve müşfik rolleriyle izleyicilerin gönlünde taht kuran Yeşilçam oyuncusu Kadir Savun'un vefatının üzerinden 29 yıl geçti.

Erzincan'da 1926'da dünyaya gelen Savun, emniyet mensubu babasının tayini nedeniyle küçük yaşta İstanbul'a geldi.

Savun, 8 yaşındayken Muhsin Ertuğrul'un yazıp yönettiği "Bir Millet Uyanıyor" filmiyle sinemanın cazibeli dünyasına ilk adımını attı.

Sonrasında sinema sektöründen kopamayan usta oyuncu, 1938'de İpek Film stüdyosunun "çamaşırhane" diye anılan film yıkama kısmında işe başladı. Savun, hem okuyup hem çalışırken, setlerde kamera asistanlığının yanı sıra ışık ve dekor gibi farklı alanlarda görev aldı.

Kabataş Lisesi'ndeki eğitimini yarım bırakan sanatçının, Faruk Kenç'in yönettiği, 1949 yapımı "Üvey Baba" filminde canlandırdığı jandarma astsubay rolü, oyunculuk kariyerinin gerçek başlangıcı oldu.

"Fakir ama gururlu" rollerin adamı

Savun zamanla önde gelen karakter oyuncularından biri olurken, sağlam, gururlu ve güvenilir rollerin aranan yüzlerden biri haline geldi. Aynı dönemde kötü adam karakterleriyle ünlenen Erol Taş'ın zıttında karşılık bulan Savun, canlandırdığı rollerle merhamet, sadakat ve vefa gibi duyguları izleyenlere aktardı.

Filmlerinde bazen esas oğlanın sadık dostu, bazen mahallenin açık sözlü ağabeyi, bazen ise mert bir esnaf olan ve "İkimize Bir Dünya" ile "Gecelerin Ötesi" filmlerindeki rolleriyle "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" ödülleri alan usta oyuncu, hiçbir zaman başrol oynamadı.

Kadir Savun, kendisi gibi oyuncu olan Suphi Kaner'le Azim Film'i kurdu ve yapımcı olarak bazı filmlere imza attı.

Bir ara boksla uğraşan ve futbol oynayan Savun, Nermin Hanımla dünya evine girdi ve "Yılanların Öcü" eserinden etkilenerek kızına Iraz ismini verdi.

Kadir Savun, canlandırdığı "fakir ama gururlu" rolleriyle Yeşilçam izleyicisinin kalbini kazandı.

İstemediği roller geldiğinde, yapımcıyı kırmamak için arka kapıdan kaçan sanatçı, fanatik taraftarı olduğu Fenerbahçe'nin yenilmesini görmemek için ise maçları radyodan takip ederdi.

69 yaşında vefat etti

Bir röportajında "İnsanoğlu çok şey ister. Bizim sinema doyumsuzdur. Daha çok şeyler yapmak isteriz." diyen Savun, 10 Ekim 1995'te İstanbul'da vefat etti.

Kanser nedeniyle bir süre tedavi gören Savun, yüzlerce film sığdırdığı yaşamını Şişli'deki evinde yitirdiğinde 69 yaşındaydı. Savun'un cenazesi Teşvikiye Cami'sinde kılınan namazın ardından Feriköy Mezarlığı'ndaki aile kabristanında toprağa verildi.

Kadir Savun'un rol aldığı bazı yapımlar:

"İnsanlar Yaşadıkça", "Ölüm Peşimizde", "Şoför", "İskilipli Atıf Hoca / Kelebekler Sonsuza Uçar", "Güneşi Uyandırmadan", "Bir Başka Yerde Bir Başka Hayat", "Tanrı Şahidimdir", "Bir Avuç Sevgi", "Beni mi Buldun", "Çingene", "Namusun Bedeli", "Minyeli Abdullah", "Kan Çiçeği", "Talihsiz Yavrum", "Melekler Şahidimdir", "Izdırap Çocukları", "Emanet", "Hacer Ana ve Oğulları", "Azap", "Hasretim", "Ana", "Sevmek", "Sarı Öküz Parası", "Katiller de Ağlar", "Kanun Adamı", "Kartal Bey", "Asılacak Kadın", "Fatih Sultan Mehmet", "Gülsüm Ana", "Arkadaşım", "Olmaz Olsun", "Zübük", "Duy Kalbimin Feryadını", "Beş Parasız Adam", "Vatandaş Rıza", "Kara Murat Devler Savaşıyor", "Hatasız Kul Olmaz", "Dila Hanım", "Namus Belası", "Kara Murat Şeyh Gaffar'a Karşı", "Güler misin, Ağlar mısın?", "Ah Nerede Vah Nerede?", "Boşver Arkadaş", "Zagor Kara Korsanın Hazineleri", "Yumurcağın Tatlı Rüyaları", "Bir Teselli Ver", "Yumurcak Köprüaltı Çocuğu", "Cilalı İbo Almanya'da", "Kanun Namına", "Eşrefpaşalı", "İsimsiz Kahramanlar", "Kardeş Gibiydiler", "Yılanların Öcü", "Yedi Günlük Aşk", "Cilalı İbo Yıldızlar Arasında", "Şimal Yıldızı", "Akdeniz Korsanları", "Gündüzün Karanlığı", "Bizim Eller", "Mesela Muzaffer", "Kuruluş / Osmancık", "Küçük Ağa"

İstanbul, AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız