- Zirve Davası'na sonradan eklenen askerler aleyhine ifade veren tanığın, yargılandığı uyuşturucu davasında beraat ettirilmesi karşı gerçek dışı ifadeler verdiği öne sürüldü.
Zirve Yayınevi davasında ‘Terör örgütü” suçlamasıyla yargılanan ve son mütalaa da hakkında beraat talep edilen Jandarma Binbaşı Haydar Yeşil tarafından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK) verilen şikayet dilekçesinde, Y.A. adlı şahsın Zirve Yayınevi Davasında jandarma personeli aleyhinde tanıklık yapması için yargılandığı uyuşturucu davasında ilginç bir şekilde beraat ettirildiği ve bu şahsın yerine suç tarihinde cezaevinde olan bir başka şahsa ceza verildiği iddia edildi.
Yargılaması 9 yıldır süren Zirve Yayınevi Davası ile ilgili olarak HSYK’ya sunulan bir suç duyurusu dilekçesinde ilginç iddia ve ithamlar ileri sürüldü. Malatya Adliyesi'nde görev yapan hakimler P.D., Y.G. ve A.B. ile Savcı İ.K. hakkında Zirve Yayınevi davasında yargılanan Jandarma Binbaşı Haydar Yeşil tarafından yapılan suç duyurusunda, “Asıl suçlunun kasten beraat ettirilerek, suç tarihinde cezaevinde olan şahıs hakkında kasten hüküm vermek suretiyle görevi kötüye kullanma” iddiası ortaya atıldı.
“ESRAR OPERASYONU YAPTIĞIMIZ ŞAHSI, ALEYHİMİZE TANIK YAPTILAR”
Binbaşı Haydar Yeşil suç duyurusunda bulunduğu dilekçesinde, “Ben 2006 yılı Ağustos-17 Mart 2011 tarihleri arasında Malatya İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yaptım. 18 Nisan 2007 tarihinde Zirve Yayınevi bürosunda 3 kişi öldürüldü. Bu olaydan sonra, benim İstihbarat Şube Müdürlüğü yaptığım dönemde Malatya İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince İstihbarat Şube destekli operasyonlar yapılarak çeşitli suçlardan soruşturmalar yapılmıştır. Bu şahıslar hakkında yetkili Cumhuriyet Savcıları tarafından davalar açılmıştır. Bu durumda olan bazı sanıklar, yargılandıkları suçlardan az ceza almak veya beraat etmek maksadıyla bazı yargı mensupları ile yasadışı pazarlıklar yaparak, benim aleyhimde yalan tanıklık yapıp, çeşitli iftiralara attırmışlardır. Y.A. isimli şahıs hakkında, Malatya İl Jandarma Komutanlığına bağlı Battalgazi İlçe Jandarma Komutanlığınca istihbarat destekli iki operasyon yapılmıştır. İlk operasyon, 25.05.2010 tarihinde, Y.A.’nın Battalgazi İlçesi Ağılyazı Köyünde bulunan kayısı bahçesine yapılmıştır. Bu operasyonda, bahçede toplamda 1290 kök ekili kenevir bitkisi ve 34 kilogram kurumaya bırakılmış kubar esrar diye tabir edilen kenevir bitkisi ele geçmiştir. Bu suçtan Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca 2010/8795 numaralı soruşturma başlatılmıştır. Aynı bahçede, alınan istihbarata göre yapılan 22.06.2010 tarihli ikinci operasyonda 355 kök dikili kenevir bitkisi ele geçirilmiştir.” iddiasında bulundu.
“ESRAR DAVASI SANIĞI ZİRVE DAVASINDA ALEYHİMİZDE TANIK YAPTIRILDI”
Bahçesinde kenevir yakalanan Y.A. hakkında Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldığını, bu dava açıldığı esnada kendisi ve Jandarma personeli hakkında firari eski savcı Zekeriya Öz tarafından Zirve Yayınevi davası ile ilgili olarak soruşturma açıldığını aktaran Binbaşı Yeşil, “Y.A. isimli şahsın ben ve diğer Jandarma personeline husumetinden faydalanılarak ve yargılandığı dava ile ilgili yasa dışı vaatlerle, ben ve diğer Jandarma personelini hedef alan Zirve Yayınevi soruşturması dosyasına tanık yapılmıştır. Bu dosya kapsamında Y.A. benimde aralarında bulunduğum Malatya İl Jandarma personeli aleyhine kurgu ifadeler alınmıştır. Y.A. hakkında açılan ve Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan dosyada, yargılamayı Y.A. lehine etkilemek maksadıyla, Savcı Ş. G. tarafından yürütülen soruşturma dosyasına kurgulanmış içerikli 15.06.2011 tarihli bir dilekçe verdirilmiştir. Bu dilekçeye istinaden, Savcı Ş.G. tarafından Y.A.’nın aynı gün ifadesi alınmıştır.Y.A.’dan alınan bu ifadeye istinaden aynı soruşturma dosyası kapsamında aynı savcı tarafından, 17.06.2011 günü E.E. isimli şahıstan, Y.A. isimli şahsı yargılandığı uyuşturucu dosyasında ceza almaktan kurtarmaya yönelik kurgu ifade alınmıştır. E.E. bu ifadede özetle; ‘Y.A.’nın bahçesinde ele geçen uyuşturucu maddenin, Malatya İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü olan Haydar Yeşil’in azmettirmesi ile E.E. tarafından Y.A.’nın bahçesine kenevir tohumu ektirilmek suretiyle üretildiği, Y.A.’nın, bahçesinde ele geçen kubar esrar ve kenevir bitkisiyle alakası olmadığı söyletilmiş ve ben ve N. isimli istihbarat personeline bir çok suç isnat ettirilmiştir.’ E.E. adlı şahıs Y.A.’nın yargılandığı dosyaya sanık yapılıp, uyuşturucu madde imal suçuna beni de azmettirici olarak gösterdikten sonra, Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 15.01.2013 tarihli duruşmada benimde sanıkları arasında bulunduğum, Malatya Zirve Yayınevi cinayeti dosyasında Y.A. tanık olarak dinlenmiş, ben ve diğer jandarma personeli aleyhinde kurgulanmış ifadeler vermiştir.” iddialarını ileri sürdü.
“SUÇ TARİHİNDE CEZAEVİNDE OLAN ADAMA CEZA VERİLDİ, ZİRVE’DE TANIKLIK YAPAN ASIL SUÇLU BERAAT ETTİRİLDİ”
Yeşil, "Y.A., Zirve Yayınevi Davasının duruşmasında , ben ve diğer Jandarma personeli aleyhine yalan tanıklık yaptıktan sonra, Y.A.’nın sanık olarak yargılandığı Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 31.01.2013 tarihli uyuşturucu davasının duruşmasında E.E. sanık olarak ifade vermiş, uyuşturucu imal suçunu üstlenmiş beni de azmettirici olarak göstermiştir. Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi 19.03. 2013 tarihli kararında Y.A. hakkında beraat kararı verilmiş, E.E. hakkında; uyuşturucu imal suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası verilmiş ve hükmün açıklanması geri bırakılmış, uyuşturucu ticareti suçundan 2 yıl 6 ay hapis ve 40 TL adli para cezası verilmiştir. Y.A., Zirve Yayınevi Davasında İl Jandarma Komutanlığı personeli aleyhine tanıklık yapmak karşılığında, Uyuşturucu imal ve ticaretinden yargılandığı Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi dosyasından beraat ettirilmiştir. Ancak; E.E.’nın Y.A:’nın bahçesinde ele geçen, kenevir bitkisini ekmesi, bakımını yapması ve uyuşturucu maddeyi üretmesi fiilen mümkün değildir. Çünkü bu kenevir bitkisinin ekildiği, bakımının yapıldığı ve esrar maddesinin üretildiği tarihlerde E.E. Malatya E Tipi Kapalı Ceza ve Tutukevinde başka bir suçtan tutuklu/hükümlü olarak yatmaktadır. E.E. 10.03.2010 tarihinde ceza evine girip 24.11.2010 tarihinde tahliye olmuştur. Bu gerçek, Malatya E Tipi Ceza ve Tutukevi Müdürlüğü kayıtlarından teyit edilebilir. Y.A.’ya ait bahçede 25.05.2010 ve 22.06.2010 tarihlerinde ele geçen kenevir ve esrarı E.E.’nın ekmiş ve yetiştirmiş olması mümkün değildir. E.E., tutuklu bulunduğu Malatya E Tipi Ceza ve Tutukevi Müdürlüğünden, Malatya İnfaz Hakimliğine hitaben kendi el yazısı ile yazdığı ve 11.03.2014 tarihinde kayda giren dilekçesinde, söz konusu uyuşturucu imal ve ticareti suçunun işlendiği tarihte cezaevinde olduğunu, bu suçu işlemiş olmasının mümkün olmadığını açıkça ifade etmiştir. E.E. hükümlü bulunduğu cezaevinden, Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne hitaben 25.04.2014 tarihli el yazısı bir dilekçe daha yazmıştır. Bu dilekçede özetle; ‘Y.A. isimli şahsın, kendisini üst düzey istihbaratçı olarak tanıtarak, kendisine söylenen ifadeyi vermesi durumunda hiçbir şey olmayacağını söylediğini, çeşitli vaatlerle ve baskı altında söz konusu ifadeleri verdiğini, bu ifadelerin hayal ürünü olduğunu, cezaevinde olduğu için Y.A:’nın bahçesinde yakalanan kenevir ve esrarı ekmesinin, yetiştirmesinin mümkün olmadığını’ beyan etmiştir.” şeklindeki iddialara yer verdi.
“SUÇLANDIĞIM DAVADA İFADEM BİLE ALINMADI”
Binbaşı Haydar Yeşil, E.E. adlı şahsın suç tarihinde cezaevinde olmasına karşın, bu şahsın vermiş olduğu ifadesinde ‘Y.A.’nın bahçesinde ele geçen uyuşturucu maddenin, Malatya İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü olan Haydar Yeşil’in azmettirmesi ile ektiğini’ söylemesine rağmen ifadesinin dahi alınmadığını söyleyerek, “E.E.’den 17.06.2011 tarihinde bu ifade alınmış olmasına rağmen, 2014 Yılı Mart ayında kadar ifadede geçen hususlar ile ilgili hiçbir soruşturma işlemi yapılmamış, ifadem dahi alınmamıştır. 2014 Yılı Mart ayında, TMK 10. Madde ile yetkili savcılık ve mahkemelerin kapanması ile dosya elinde kalmıştır. Bu durum, bu ifadenin kurgu olduğunun bir diğer göstergesidir. Mahkeme heyeti ve duruşma savcısı, E.E.’ya Y.A.’nın bahçesine kenevir ekmeye azmettiren kişiyi merak edip, tanığa sormamış ve araştırma girişiminde bulunmamıştır. Bu durum, Y.A.’nın işlediği suçtan beraat ettirilip, E.E. hakkında hüküm verilmesi kurgusunda mahkeme heyeti ve savcının da yer aldığını göstermektedir. E.E., ‘kenevir bitkisini Y.A.’nın bahçesine ben diktim’ beyanına itibar edilmişse, ‘müdürün talimatıyla diktim’ beyanına da itibar edilip araştırılması gerekmez mi?” iddiasında bulundu.
Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com