SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Art Niyetli, En Basit İfadeyle Nezaketsizlik"

0
Güncellendi - 2018-04-25 02:45:24
A- A+ PAYLAŞ

SIRMA'YA BİR TEPKİ DE TÜRK OCAKLARI'NDAN.. Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği 'Siyer Dersleri'nın 16'ncısına konuşmacı olarak katılan Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. İhsan Süreyya Sırma'nın "Bizi ayırabilmek için bu milliyetçilik virüsünü koydular aramıza" sözlerine, bir tepki de Türk Ocakları Malatya Şube Başkanı Nadir Günata'dan geldi. Günata, "Burada asla bir iyi niyet aramıyoruz. İktidar partisinin “beka tehlikesinden” bahsetmeye başlaması ile Milliyetçi Hareket Partisi ile kurulan ittifak ortamında bu şekilde konuşmalar art niyetlidir." dedi.

Prof.Dr. Sırma, önceki hafta sonunda katıldığı toplantıda, "Rol Model Olarak Hz.Peygamber Nasıl Bir İnsandı?" konusunu anlatırken, milliyetçilikle ilgili de yorum yapmış ve Büyükşehir Belediyesi'nin bu konuşmayı duyurduğu basın bülteninde "Milliyetçilik Virüsü ile Müslümanları böldüler" ara başlığıyla konuşmacının "“Bizi ayırabilmek için bu milliyetçilik virüsünü koydular aramıza. Resulullah, milliyetçiliği yasaklıyor. Bu milliyetçilik 18. Yüzyılda Fransız Devrimi ile dünyaya bela getirdi. Avrupalılar akıllandılar, bıraktılar; biz aldık.” şeklindeki sözlerine yer verilmişti.

Sırma'nın sözlerine, Malatya Ülkü Ocakları eski başkanı, Kırklareli Üniversitesi'nde görevli Dr.Öğretim Üyesi Burhan Coşkun'un tepkisinin ardından, Türk Ocakları Malatya Şube Başkanı Günata da tepki gösterdi. Günata, ocak binasında düzenlenen ve Emekli Kurmay Albay Yusuf Çetinkaya'nın konuşmacı olarak katıldığı 'Narkoterör' başlıklı toplantının açılışında yaptığı konuşmada, tepkisini, “Konuşmacının konuşmasında bahsettiği batı kaynaklı milliyetçilik ile bizim milliyetçiliğimizin bir alakası yoktur. Bizim milliyeçiliğimizin fikri arka planını geçtiğimiz günlerde konuk ettiğimiz İnönü Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Abdullah Korkmaz en güzel biçimde açıklamıştı. Biz kafatascı değiliz. Bizim milliyetçliğimiz bu topraklarda birlikte yaşama iradesini ortaya koymuş, kederde ve sevinçte ortak olan insanların soylarına soplarına bakmadan hep birlikte ortak geleceğe ve başarılara yürüme iradesidir. Bunu her fırsatta söylememize rağmen ısrarla batı medeniyetinin milliyetçilik anlayışı ile bizim milliyetçilik anlayışımızı birbirinden ayırma nezaketini göstermemekte ısrar ediyorlar. Bu ısrar elbetteki bizler tarafından farklı değerlendirilmektedir. Burada asla bir iyi niyet aramıyoruz. İktidar partisinin “beka tehlikesinden” bahsetmeye başlaması ile Milliyetçi Hareket Partisi ile kurulan ittifak ortamında bu şekilde konuşmalar art niyetlidir. En basit ifadeyle nezaketsizliktir. Milliyetçilik aidiyettir. Aynı zamanda neseptir. Malatya gibi etnik ve mezhebi hassasiyetlerin olduğu bir vilayette milliyetçiliği virüs olarak görenler nesebi gayri sahih insanlardır. Bunun da ne manaya geldiğini Malatya’lılar çok iyi bilirler. Bu şekilde söz sarfeden insanlar geçmişlerinden itibaren değerlendirmeye tabi tutulduğunda görülecektir ki emperyalistlerin emellerine hizmet etmektedirler. İttifak ortamında yaşanan bu hadise bizlere Sayın Büyükşehir BelediyeBaşkanımızın etrafında yanlış insanların var olduğunu göstermektedir. İlimiz yetkililerinin bu konularda daha dikkatli olmaları gerekmektedir." sözleriyle dile getirdi.

Bülten- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

6 yorum yapılmış

  • Tarihçi (6 yıl önce)
    Osmanlı Imparatorluğu çeşitli ırk ve milletlerden oluşan bir devlet idi. Osmanlıyı bölmek için her ırkın üstün ırk olduğu tezi bu milletlere kabul ettirildi. başta Arnavutlar olmak üzere Gürcü, Bulgar, Yunan, Makedon, Hırvat, Sırp, Boşnak, Arap milletleri devletlerini kurmak için isyanlar çıkardılar. Milli Mücadelede tek uyumlu alt kimlik Kürtler idi. Onlar Adıyaman Rışvan Aşiret Reisi Hacı Bedir Ağa ve Tunceli Agası Diyap Agalar Binbaşı Noel'in entrikalarına oyununa gelmediler. Buu işin iöinde başka bir iş var dediler. Anlayacağınız milliyetçilik fikirleri Osmanlıyı böldü parçaladı. Bunu bütün tarihçi ve aydınlar söylüyorlar. İsterseniz İlber ortaylıya sorun. Buna alternatif olarak aynı metod özellikle SSCB'de yaşayan müslüman ve köken itibariyle Türk ırklarına sahip milletleri tek çatı altında birleştirmek meşalesini başka Musa Carullah, Zeki Velidi Togan, Yusuf Akçura ve Resulzade gibi Rus coğrafyasında yaşayan Müslümanlar tarafından tutuşturulmak istendiyse de bunda maalesef muvaffak olunamadı. Çünkü ırk esasına dayalı çalışmalar daha önce ırkları alt kimlikte birleştirerek idare eden Osmanlı kültür yapısına aykırı idi. Milliyetçilik Türk ırklarını birleştirmeye yeten bir bağ olamadı. Başarılı olamadılar. Ve koskoca Devleti Aliyye paramparça olmaktan kurtulamadı. Bu sefer o günlerde milliyetçilik o kadar kutsallaştırıldı ki nerdeyse dinin yerini almaya başladı. Eski Saglık Bakanı Dr. Rıza Nur hatıralarında (4. Cild) diyor ki: "dini kaldırıp yerine milliyetçiliği ikamet etmek istedik". Bu fikir beğeni kazandı ancak iş Kuranı Kerim yerine konacak kitabı yazmaya gelince bir kaç Kutsal kitap denemesi yazanlar oldu. Bunlardan biri de Samsun Milletvekili Ruşeni Barkın'ın "Din Yok Milliyet Var" isimli kitabı idi. Bir de "İbrahim" müstear isimli birisinin yazdığı "ÖZ TÜRK KİTABI" idi. Hiçbirisi beğenilmedi. Çünkü saygı duyulması gereken edebi belağat ve üstünlükten yoksun basit kitaplar idi. Milliyetçilik bize yaramadı.
    0
    0
    Yanıtla
  • MALATYALI ROJDA (6 yıl önce)
    Milliyetçilik (aşırısı ırkçılık )insanları türlü kategorilere ayırıp, sonra bu kategorilerin savaşmasını sağlayan zihniyet..ten renginin siyah, beyaz ve sarı olmasının, mezhebinin inancının kendi elinde olmadığını fark edemeyip, Allah tarafından verilen bu özelliği, kendini üstün görmeyle son bulan birşey
    0
    0
    Yanıtla
  • kemal (6 yıl önce)
    Türk milliyetçiliği üzerine söylenmiş bir söz yok burda, genel manada ırkçılığın, milliyetçiliğin zararlarını anlatmış. konuyu başka taraflara çekmeye üstümüze yok.
    0
    0
    Yanıtla
  • Kılıçarslan (6 yıl önce)
    Bu varlıklar,sahibinin sesi olarak devam ediyor,Nadir abi önce siz cevap verin yumuşak üslüp bunlara az,dışardaki hocalardan ziyade ÖNCE SİZ,çünkü başka cevap veren maalesef yok.............yok işte yok.......
    0
    0
    Yanıtla
  • Ayhan (6 yıl önce)
    Memleketin iktidar imkanları ve "tüyü bitmemiş yetim hakkı" olan kamu bütçeleri, sözde "İslamcı" geçinen, ancak gizliden gizliye "Kürtçülük" yapanlara sonuna kadar verildiği bir ortamda elbette İslam'a her dönem bayraktarlık yapan ve "Kanım aksa da Zafer İslam'ındır" diyen Milliyetçilere saldırılması normal sayılır. Milliyetçilere saldıranlar, keşke milliyetçiler kadar bu memlekette "İslam olabilselerdi." Kimlerin kamu imkanlarını, kadrolarını, bütçelerini nerelere nasıl aktardığını herkes biliyor, yerel seçimler yaklaşıyor.
    0
    0
    Yanıtla
  • Mehmet (6 yıl önce)
    Hemen her konuda açıklama yapan MHP il başkanından açıklama neden yok
    0
    0
    Yanıtla