SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Oğul Vefat Etti, Baba Yoğun Bakımda

0
Güncellendi - 2020-08-26 03:16:35
Oğul Vefat Etti, Baba Yoğun Bakımda
A- A+ PAYLAŞ

Sinemanın, halkın en önemli eğlence, bilgilenme, öğrenme ve sosyalleşme kaynaklarından biri olduğu 1950’li yıllardan bugüne değin, üç nesil sinemacılık sektöründe faaliyet gösteren Yeşil Ailesi’nin ikinci kuşak temsilcisi Hacı Yeşil, geçtiğimiz hafta içinde koronavirüs nedeniyle tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Hacı Yeşil’in babası, Malatya’da sinema işletmeciliği sektörünün duayeni Hüseyin Yeşil’in yanı sıra, ağabeyi Zeki Yeşil de aynı hastalıktan yoğun bakımda tedavi altındalar.

Babası Hüseyin Yeşil’in sinema makinisti çıraklığından sinema makinistliğine ve sinema işletmeciliğine, daha sonra Malatya’daki sinemacılığın duayenliğine girme öyküsünü 1980’li yıllardan itibaren babasının yanı sıra ağabeyi Zeki Yeşil ile birlikte devam ettiren, 1990'lı yılların sonunda ise Mücelli Caddesi üzerinde açtıkları Türkiye’nin en modern sinema salonlarına sahip Yeşil Sinema Kompleksi’nde oğlu Murat ile birlikte üç kuşak sinema işletmeciliğini bugünlere taşıyan Hacı Yeşil, Malatya’da sevilen, sayılan, sahip olduğu karakteri, dürüst, ciddi ve uzlaşmacı, uzlaştırıcı kişiliği ile itibar gören bir şahsiyetti.

Malatya Uluslararası Film Festivali 8'incisinin genel direktör olan Suat Köçer, yedinci sanat olarak nitelendirilen sinemanın geniş halk kitlelerinin ulaştırılmasında önemli rol oynayan ve bu bağlamda Malatya'nın kültürel ve sanat hayatını etkileyen Yeşil Ailesi'nin üç kuşak temsilcisi olan dede Hüseyin Yeşil, oğul Hacı Yeşil ve torun Murat Yeşil ile Yeşil Sinema Kompleksi'nde bir söyleşi yapmış, Yeni Şafak Gazetesi'nde yayımlanmıştı “Üç Kuşağın Direnişi - Yeşil Sinema” başlığı altında söyleşi.

Malatya'nın sinema işletmeciliğinde yaklaşık 70 yıllık bir geçmişe sahip olan Yeşil Ailesi'nin ikinci kuşak temsilcisi Hacı Yeşil'in vefatı anısına, Yeni Şafak'taki söyleşinin bir bölümünün alıntılayarak yayınlıyoruz:

Üç kuşağın direnişi 'Yeşil Sinema'

Söyleşi: Suat Köçer

Yeşil Sinema'yı 7. Malatya Uluslararası Film Festivali incelemek için Malatya'da görüp çok sevmiştim. Teknolojiye ayakdurmuş modern bir mekân olmasının yanında, 'müstakil sinema' olmasının anlamlı bir duruşu da var.

Genç yaştaki işletmecisi Murat Yeşil'den çocuk ve dedesinin de buranın işletmeciliğini yaptığını öğrenince Yeşil Sinema'ya duyduğum sevgiye bir de hayranlık ekleniyor. Medyaya konuşmayı sevmezler dese de, Murat'tan dedesi ve babasını da araştır bir söyleşi rica ettim. Sağ olsunlar, Murat'ı ve beni kırmayıp Yeşil Sinema'daki sohbete dahil oldular. Yeşil Sinema'nın hikâyesini kurucusu, 85 Başka Hüseyin Yeşil, dününü oğlu Hacı Yeşil, bugününü ise torunu Murat Yeşil ile konuştuk.

- Yeşil Sinema Malatyalı sinemaseverler için özel bir mekân. Eminim sizin için de öyledir. Hikâyeniz nasıl başladı?

Malatya'da çıraklıktan başladım. İlkokul mezunuyum. Okulu bitirdikten sonra Malatya'da bulunan Havaikmall Tamirhanesi'nde iki buçuk sene çalıştım. Tamirhane dağıldı. Beni de İzmir'e verdiler. Rahmetli babam bırakmadı. Bu sefer şoförlük, muavinlik için çare aradık. Bir komşumuz vardı, aldı beni götürdü birinin yanına. Yaz boyunca kum taşıdık Kırkgöz'de. Diğer bir komşumuz İbrahim İpekçi, belediyede sinema salonunun kontrolü için nöbet tutardı. Dedim ki akşamları boşum, müsaade edersen yardım edeyim. Olur dedi. Akşamları sinemaya devam ederken sonra elektrikçiye döndüm. Bir ara Diyarbakır'a gittim, orada üç sene kalıp sinema ve elektrik yaptım. Sonra evlenip askere gittim, askerlik bitti ve geri döndüm. Yirmili yaşlardayım. Askerden döndükten sonra 4 ortak olarak yazlık sinema kurmaya karar verdik. Kirkor, Karabet, Nevzat Arpacı ve ben, 4 kişi yazlık sinemayı kurduk. İş yürüdü. Derken kış geldi. Ticari salonu tuttuk ve Ar Sineması adıyla kışlık sinema yaptık. Daha sonra birinin tütün ambarı vardı ve orayı sinema olarak kurduk, 2 yıl çalıştırdık. Bir gün ben orada yokken yangın başlamış. Keresteden yapılmış bir tütün ambarı olduğu için kül oldu. Mahvolmuştuk. Fakat yandan da kışlık devam ediyor. Ortağım oyuncuydu ve ayrıldık. Kışlık sinema bende kaldı ve Melek Sineması adıyla tek kişi devam ettim. Fakat yandan da kışlık devam ediyor. Ortağım oyuncuydu ve ayrıldık. Kışlık sinema bende kaldı ve Melek Sineması adıyla tek kişi devam ettim. Fakat yandan da kışlık devam ediyor. Ortağım oyuncuydu ve ayrıldık. Kışlık sinema bende kaldı ve Melek Sineması adıyla tek kişi devam ettim.

- Aileniz sinema işletmeciliğine nasıl bakıyordu?

Babam Tekel'de çalışan kendi halinde bir insandı. Destek olmadı, engel de.

- Para kazanabiliyor muydunuz, çarkınız ne şekilde dönüyordu?

Ar Sineması'nın yanışı bizi borçlandırmıştı. Çok sıkıştık ve Karabet ile Kirkor'dan ayrıldık. Daha sonra Nevzat Arpacıdan da ayrılmak zorunda kaldım. Çok borçlandım ve çok faiz ödedim. O zamanın parasıyla 10 milyon alıp 12 milyon ödedim. Sonraları bu sinemadan kazandıklarımla borçlarımı kapattım.

- Malatya'nın o yıllardaki sinema atmosferi nasıldı?

60-70'lerde televizyon yoktu, insanlar radyo dinlerdi. Ama insanlar sinemayı severlerdi, akşam eğlenceleriydi. Diye gündüzden satmaya başlardık öğlene kadar. Salon dolar taşardı. İnsanlar çoluk çocuklarıyla birlikte gelirlerdi. Haftada 1 gün aile matinesi yapardık ve salon kabul pek iyi ve günümüzde ki gibi klima falan için insanlar kan ter içinde bile olsa aile matinelerine gelir film izlerlerdi.

- O zaman Malatya'da kaç salon vardı?

Önce benimki açıldı sonra Renkli Sinema ve Can Sineması. Malatya'da ilk açılan sinema İstanbul Sineması'ydı. İstanbul'dan sonra şehir Sineması açıldı sonra biz açıldık. Malatya'daki sinemaların işini çalıştırırdım. Sonra televizyon çıktı sinemalar çöktü ve zarar edenler kapattı. Böyle olunca ben de Renkli'yi de, Can'ı da İstanbul'u da aldım ve Melek Sineması birleştirdim.

- Peki, sinema salonu işletmeciliğinin mevcut durumu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Teknoloji her türlü hizmeti veriyor. Oturduğun yerden 10 salonu çalıştırıyorsun. Bundan daha iyi bir şey var mı?

- Sizden sonra bu işin çocuklarınız tarafından devam ettirilmesini istediniz mi?

İstedim, istiyorum. Sonuna kadar devam… Öbürler yapamazlar fakat Murat hevesli. Zaman zaman tecrübelerimi de paylaşıyorum.

Hacı Yeşil: "Bu bir bayrak yarışı"

Babası Hüseyin Yeşil'in ardından Yeşil Sinema'nın işletmesini üstlenen Hacı Yeşil, işe başladığı 80'lerdeli yozlaşmayı hatırlatıyor ve işletmeciliğin bir bayrak yarışı olduğunu söylüyor; “Ben zaten Adana'da okuyordum ve orada bu iş için şirketlerle devam ettim. Oradaki filmleriyle şirket kontaklar kurardım. 80'lerde Türk Sineması yozlaştı, kötüleşti. O işler zaten Malatya'da salonlar babamın elindeydi, öte çalışma biz bu işi yapıyoruz ve ailecek bu işi gönül vermişiz. Murat (kendisinden sonra işi devralan oğlu) o zamanlar daha çok küçüktü, ortaokula gidiyordu. Babamla oturup, bu işi yapıyoruz ve işe gönül vermişiz ama bu işi nasıl ilerletebiliriz diye düşündük. Burayı (Yeşil Sinema'nın binası) bulduk. 3 salonla başladık. Çok şükür, Allah da yardım etti kazandık ve daha yaptık. Buradan kazandığımızı yine buraya harcadık. Burada babamın ve benim, onun yerinde emeğimiz var. İnşaatında bizzat çalıştık. Hacı Yeşil, oğlunun işi devralmasıyla ilgili olarak da yine idealizmi işaret ediyor; “Murat okulu bitirdi, memur olmak istemedi. Bu işi yapacağım dedi. Ben de 'peki, yap' dedim. Babam da onay verdi, kalsın burada dedi. Aslında bütün mesele, bir bayrak meselesi, sağ olsun babamın getirdiği noktadan ileriye doğru götürmeye çalışıyoruz ”.

Söyleşinin tamamını okumak için aşağıdaki linki tıklayınız:

https://www.yenisafak.com/hayat/uc-kusagin-direnisi-yesil-sinema-2792598

malatyahaber.com- yenisafak.com

ARŞİV FOTO: (Soldan sağa) Hacı Yeşil, Hüseyin Yeşil, Suat Köçer ve Murat Yeşil

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

11 yorum yapılmış

  • İbrahim göktürk (3 yıl önce)
    Yeşil ailesi ile 47 yıl ticaret yaptık pepsi cola ihtiyacını karşıladık .hiç bir gün tek sıkıntı yaşamadan bu günlere geldik .vefat haberlerini alınca büyük bir üzüntü duyduk Allah mekanlarını Cennet eylesin müstesna insanlardı geride kalanlara sabırlar diliyoruz.
    0
    0
    Yanıtla
  • S. Beyhan Fırat-Pak (3 yıl önce)
    Değerli Zeki AĞABEYİME ve YEŞİL AİLESİNE ALLAHTAN RAHMET Tüm Akrabalarına ve Malatyayamıza Başsağlığı dilerim..! Saygı ve Selamlarımla. ✨
    0
    0
    Yanıtla
  • Raşit Kısacık (3 yıl önce)
    Yeşil ailesinin kayıplarına çok üzüldüm. Allah rahmet eylesin. Mekanları cennet olsun amin. Tüm Malatyalılar da sabırlar diliyorum
    0
    0
    Yanıtla
  • Sinefil (3 yıl önce)
    O kadar kötüyümki anlatamam. Malatyalı bile değilim. Ama sene 98'de açtıkları Yeşil Sinema'dan beri her yolum Malatya'ya düştüğünde mutlaka biletimi alır filmimi izlemeden ayrılmazdım kentten. Hatta Zeki abiyle ayaküstü tanışıp sohbet bile ettik.Çok beyefendi çok cana yakın insandı. mekanlarını cennet eylesin inşallah. Dilerimki YeniŞafak'taki röportajda söyledikleri gibi bu bayrak yarışını devam ettirecek aileden birileri çıkar ve bu hizmet devam eder. Ağlamamak için zor tutuyorum kendimi...
    0
    0
    Yanıtla
  • malatyalı (3 yıl önce)
    hacı yeşil zeki yeşi hüseyin yeşil hepsi vefat etti güzel insanlardı allah rahmet etsin mekanları cennet olsun
    0
    0
    Yanıtla
  • Eğitimci (3 yıl önce)
    Hacı abimiz babası ve kardeşinin vefaat edişinin üzüntüsü içerisinde Allah'tan rahmet diliyoruz Allah Ailesine sabırlar versin.
    0
    0
    Yanıtla
  • Sekmen44 (3 yıl önce)
    Allah Rahmet Etsin. Makamı Ali Olsun.
    0
    0
    Yanıtla
  • srt (3 yıl önce)
    allah rahmet eylesin hacı dayıya hüseyin amcayada acil şifalar
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat Gün (3 yıl önce)
    Ailecek tanıdığımız kişiler malatya yeşil ailesine çok şey borçlu Haci abimize Allah'tan rahmet diliyoruz mekanı cennet olsun
    0
    0
    Yanıtla
  • kaan (3 yıl önce)
    Ellerinize sağlık, Malatya kültürüne, elinizden geldiğince hizmet ediyorsunuz, teşekkürler....................
    0
    0
    Yanıtla
  • Mustafa ucak (3 yıl önce)
    Haci abi şahsında bir kültürü yaşatan çok değerli bir insandı. Sinemayı bir iş olarak değil bir yaşam biçimi olarak görürdü. Yeşil sinema haci abinin orada olmasıyla farklı bir anlam ve değer kazanırdı. Allah rahmet eylesin. Onu çok ozleyecegiz.
    0
    0
    Yanıtla