SON DAKİKA
SON DEPREMLER

1 Ocak'tan Bu Yana 1092 Terörist Etkisiz Hale Getirildi

1 Ocak'tan Bu Yana 1092 Terörist Etkisiz Hale Getirildi
A- A+ PAYLAŞ

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Irak ve Suriye'nin kuzeyi dahil, 44'ü son bir haftada olmak üzere 1 Ocak'tan bugüne kadar 1092 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi.

MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, İzmir'de icra edilen EFES-2024 Tatbikatı'nda düzenlediği basın bilgilendirme toplantısında, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) PKK/KCK/PYD-YPG, DEAŞ ve FETÖ terör örgütleri başta olmak üzere bekaya yönelen tüm tehdit ve tehlikelere karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürdüğünü belirtti.

Aktürk, başarıyla icra edilen operasyonlarla Irak ve Suriye'nin kuzeyi dahil, 44'ü son bir haftada olmak üzere 1 Ocak'tan bugüne kadar 1092 teröristin etkisiz hale getirildiğini kaydetti.

Birliklerin imkan ve kabiliyetlerinin sürekli geliştirildiğini, hudutların dünya standartlarında ve teknoloji yoğunluklu sistemlerle korunduğunu vurgulayan Aktürk, "316'sı son bir haftada olmak üzere, 1 Ocak'tan bugüne kadar yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 4 bin 661 şahıs yakalanmıştır. Yakalanan şahıslardan 7'si terör örgütü mensubudur. Son bir haftada engellenen 1442 şahıs ile birlikte bu yıl içerisinde engellenen kişi sayısı 56 bin 949 olmuştur." bilgisini verdi.

Bölgesel ve küresel barışa katkılar
Tuğamiral Aktürk, İspanya, İrlanda ve Norveç'in Filistin Devleti'ni tanıma kararlarını hatırlatarak, "Uluslararası Adalet Divanı'nın, İsrail'in Refah'a yönelik saldırılarını durdurmasına ve Refah sınır kapısının insani yardımlara derhal açılmasına hükmeden ihtiyati tedbir kararını memnuniyetle karşıladığımızı bir kez daha vurguluyor, İsrail'in derhal Uluslararası Adalet Divanı kararına uymasını, uluslararası toplumun da bu konuda daha aktif bir tutum sergilemesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı.

İsrail'in, Refah'a saldırılarını sürdürdüğünü ve çadır kamplarda kalan yerlerinden edilmiş Filistinlileri öldürdüğünü hatırlatan Aktürk, "Çocukların ve anne karnındaki bebeklerin öldürülmesinin hiçbir meşru sebebi olamaz. İsrail, toplu katliamlarına derhal son vermelidir. Bugüne kadar İsrail'in saldırılarını durdurmasına yönelik alınan kararlar memnuniyet verici olsa da yeterli değildir. Filistinliler için acı ve zulmün son bulması adına bölgede kalıcı çözüme yönelik kararların alınması ve uygulanması gerekmektedir." diye konuştu.

Eğitim, tatbikat ve faaliyetler
Aktürk, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, sayısı ve kapsamı her geçen yıl artan tatbikatlarla karada, denizde ve havadaki etkinlik ve caydırıcılığını her geçen gün artırdığına dikkati çekerek, bu kapsamda düzenlenen EFES-2024 Tatbikatı'nın, Türkiye ev sahipliğinde, Ege Ordusu Komutanlığının sevk ve idaresinde, dost ve müttefik ülke unsurlarının katılımıyla icra edildiğini bildirdi.

TSK'nın en büyük birleşik, müşterek tatbikatlarından olan EFES-2024'e milli unsurlarla birlikte 45 ülkeden gözlemci, birlik ve unsurların yer aldığı yaklaşık 11 bin personelin katıldığını aktaran Aktürk, şunları kaydetti:

"EFES-2024 Tatbikatı, Teröristle Mücadele Harekatı, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı Harekatları ile Pençe Serisi operasyonlardan elde edilen tecrübelerin muharebe sahasına yansıtılması, hibrit harekat ortamının esas alınması, meskun mahal muharebeleri, Özel Kuvvetler ile gece denizden ve havadan sızma, baskın ve kritik personelin kurtarılması hususlarında geçtiğimiz yıllarda icra edilen tatbikatlardan farklılıklar göstermektedir."

Tuğamiral Aktürk, tatbikatın maksadının, birleşik ve müşterek harekatta, karargah ve birliklerin askeri imkan ve kabiliyetleri, harbe hazırlık seviyeleri ve komuta kontrol usullerinin geliştirilmesi gibi olguları içerdiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Tatbikatın maksadı, katılımcı ülkelerin kara, deniz ve hava kuvvetleri envanterindeki harp silah ve araçlarının birleşik ve müşterek bir harekatta denenmesi, siber savunma kapsamında farkındalık seviyesinin artırılması ve ortak siber güvenlik anlayışı oluşturulması, asimetrik tehditlere müşterek olarak karşı koyma ve hibrit harekat icra etme imkan ve kabiliyetlerinin geliştirilmesidir. Tatbikatta, jenerik bir senaryo kapsamında topçu atışları ile desteklenen amfibi harekat icra edilmekte; hedefler kara ateş destek vasıtaları, savaş uçakları ve taarruz helikopterleri ile vurulmaktadır."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde tam bağımsız savunma sanayi hedefi doğrultusunda geliştirilen yüksek teknoloji ürünü silah sistemlerinin de EFES-2024 Tatbikatı'nda başarıyla kullanıldığına işaret eden Aktürk, şunları aktardı:

"Tatbikat kapsamında, yeni nesil Fırtına-2 ve Boran Obüsü, PARS OMTAS kuleli tekerlekli araç, araca monteli mayın tespit sistemi, KARGU hedefe yönlendirilebilen mühimmat sistemi, BAHA insansız hava aracı, TOGAN otonom döner kanatlı gözcü İHA sistemi, füzyon silah gece görüş dürbünü, MİLKAR taarruz sistemleri, C-70 termal silah nişangahı E- 60 termal silah dürbünü, A-960 gündüz görüş dürbünü, A-600 gece görüş dürbünleri, silah tespit radarı, SERHAT ve ACAR radar sistemleri, İHTAR sistemi, şişirilebilir sahte tank ve sistemler, TB-3 İHA, helikopterden havadan tahliye platformu, MİKON mikro kamikaze dron, BOYGA havan mühimmatı taşıyan döner kanatlı İHA, MX-908 patlayıcı madde tespit cihazı, URGAN IP kamera sistemi, CADEX keskin nişancı tüfeği ve NIGHT FORCE ATACR silah üstü optik dürbün gibi muhtelif silah ve sistemler farklı şekillerde ve ilk defa atışlı bir tatbikatta kullanılmaktadır."

Savunma sanayisi
Tuğamiral Aktürk, yerli ve milli savunma sanayi ürünleriyle TSK'nın etkinlik ve caydırıcılığının artırılması faaliyetlerine devam edildiğini ifade etti.

Bu kapsamda, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu'nun, 22 Mayıs'ta TUSAŞ tesislerini ziyaret ederek, ülkenin ilk insanlı jet motorlu uçağı HÜRJET ile ilk uçuşunu gerçekleştirdiğini hatırlatan Aktürk, Kara Kuvvetleri Komutanlığınca muhtelif miktarda T-70 genel maksat helikopterinin de muayene ve kabul faaliyetlerinin tamamlandığını bildirdi.

Sorular
MSB kaynakları, basın bilgilendirme toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtladı.​​​​​​​

Kaynaklar, terör örgütü PKK'nın Suriye'de sözde yerel seçim hazırlıklarına ilişkin sorular üzerine şunları kaydetti:

"Terör örgütü, üçüncü tarafların verdiği cesaret ve destekle kendini meşrulaştırmaya çalışmaktadır. Sözde seçim çalışmaları Suriye'nin toprak bütünlüğü açısından kabul edilemez bir durum olduğu gibi bölgede huzurun ve barışın sürdürülebilmesi açısından olumsuz etkiler doğurabilecek potansiyele de sahiptir. Dün MGK bildirisinde ifade edildiği gibi Irak ve Suriye'de gasbettiği toprakları terör yuvası haline getiren PKK/KCK-PYD/YPG'nin ve ona sağlanan desteğin bölgemizdeki tüm unsurlarıyla birlikte bertaraf edileceğini, milli güvenliğimiz ve komşularımızın toprak bütünlüğü hilafına herhangi bir oldubittiye fırsat verilmeyeceğini bir kez daha vurguluyoruz."

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, Milli Savunma Komisyonunda görüşülen kanun değişiklik teklifi haberlerine yönelik olarak ise şu bilgileri paylaştı:

"Taslak kanun maddelerinin görüşülmesi halen Mecliste Milli Savunma Komisyonunda devam etmektedir. Taslak kanun maddelerinde makam ve görevlere ilişkin unvanlar kullanılarak yapılan beyanlar dışında beyanat verilmesi konusunda bir sınır yoktur. Mevcut düzenleme ile sadece geçici suretle ve görev nedeniyle sahip olunan makam ve görev unvanlarının kullanılmasına sınırlama getirmek amaçlanmıştır. Söz konusu düzenleme henüz taslak aşamasındadır ve komisyonda görüşülmektedir. Komisyonda uygun bulunması halinde Meclis Genel Kurulunda da görüşülecektir. Henüz yasalaşmamış bir düzenleme üzerinden tartışma yaratmanın hiç kimseye faydası yoktur."

Ankara, AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız