-
Ali (3 yıl önce)
Rektör Aysun Bay Karabulut hanimefendiyi her haber yaptığınızda haberinize ve sitenize karşı takma isimlerle aynı kalemlerden çıkan yorumları çok görürsünüz. Çünkü eleştiriye tahammülü yok.
-
Ahmet (3 yıl önce)
Basımdan geceni anlatayım. Bende annemi acile götürdüm ve ilgisizliğinden dolayı annem az kalsın ölüyordu. Tahrik altında bizi suclarcasına sözler söylenince insan dayanamıyor haliyle. Velhasıl kelam adliyelik olduk. Berat ettim. Cünkü kim kimin üzerine yürümüş tahrik etmiş diye kamera kayıtlarını istedim. Doktor vazgecti. Vazgeçmek zorunda kaldı. Cünkü tehdit edilen tahrik edilen benim. Delimiyim annemin canını emanet ettiğime karsı geleyim. Bırakın elini degil ayagını öperim. Kanunların verdiği hakları bazıları cok kötüye kullanıyorlar. Düşünün annenizin canını emanet etmeye gitmişsiniz sizi adliyelik etmişler. Biri de demiyor ki derdin ne kardeşim psikopatmısın delimisin artistmisin.... Hiçbiri degilim... Ama bu konularda şunu derim. Adam hapcı psikopat degilse emin olun orada cok büyük tahrik vardır. Eğitim sart. Tabi ki şiddet olmamalı. Adamı döver gibi cevap verince insan tahrik oluyor. Dısarda olsa o cevabı veremezler. Onu cok iyi kullanıyorlar. Güvenlikciler cok insancıl emin olun. Cünkü beni kenara cektiler. Gardas bunlar böyle sen sakin ol. Sen git özür dile seni dava etmesin dediler. Ama gerek doktor gerek hemşirelerin bazıları cok enteresan. İnsan işini yapsa neden millet karsı gelsin ki yaaaa. Ben işinin ehli olan tüm saglık calısanlarının ellerinden degil ayaklarından öpüyorum.
-
Dr. K.e (3 yıl önce)
"Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır."
Bu ifadeyi kullanın sonra ağzınıza geleni yazın ortam serbest, kendi sayfanız nede olsa değilmi, işte seviyeniz herşeyi ile ortada. Tehdit, hakaret,aşağılama ayar verme dahil herşeyi ile kimin tarafından yazıldığı apaçık ortada sizin hakkınızdan yüce Türk adaleti gelir.
Ne rektör hanımla, ne ilgili üniversiteyle nede belirttiğiniz üçüncü şahıslar ile en ufak irtibatım yok, tanımam da. İl dışından yazdığımı da belirttim ama okuyup anlayana. Kimse şerefli mesleğimi aşağılayamaz, karalayamaz. Burada bir olay ve sonrası herkesin anıları, yaşadıkları ile bütün sağlık camiasını itham altında bırakılmasına tepki gösterdim, üzerine yazılmayan hakaret aşağılama rencide edici ifadeler, üzerine ders vermeler kalmadı. Birde üzücü tarafı memleket Malatya sayfası olacak burası. Yazılanların ağız dili ise başka bir eleştiri konusu sizin bulunduğunuz seviyeden cevap vermekten hicap duyarım.
-
Sınav kazanmak, meslek sahibi olmak gibi çaba göstererek elde edilebilecek şeyler insan oğlunun karakterini değiştirmez. Kötü her zaman kötü, iyi her şartta iyidir. Yazılan yorumlara bakınca şikayetlerin odak noktası insanlarla iletişim kurulamamasıdır. Bunu anlamayor ya da anlamak istemiyorsunuz. Üstüne üstlük bir de kibirle konuşuyor, gerçekleri duymaya tahammül edemiyorsunuz. Bunlar da yetmezmiş gibi basın özgürlüğüne müdahale ediyorsunuz, tehdit ediyorsunuz. Siz iyi niyetli değilsiniz,eksiklik ve yoksunluğunuzun acısını başka insanlara saldırarak çıkaramazsınız. İşini yapan basın mensuplarına ayar vermeye çalışamazsınız. Denersiniz ama başaramazsınız. Hodri meydan diyorum Halep oradaysa arşın burda, ben malatyahaber editörlerinin her daim destekçisi ve yardımcısı olmaya hazırım, siz de meslek örgütünüzle kumdan kale yapmaya devam edin. Eğer editör art niyetli olsaydı şu yorumlarını paylaşırmıydı?
-
TUNC (3 yıl önce)
Bu pandemi çıktığından beri, bu durumu lehinize kullanmak için elinizden geleni yapıyorsunuz, Sonuçta pandemi olsun veya olmasın tüm sağlık çalışanları sanki gönüllü bedava hizmet veriyormuş gibi konuşuyor. Her çalışan vatandaş gibi maaşlarınızı alıyorsunuz, primlerinizi alıyorsunuz. Pandemiyi bahane edip zam istiyorsunuz, özlük haklarınızın iyileştirilmesini istiyorsunuz, daha bir sürü şey istiyorsunuz.
Herkes kendi işini yapıyor, askerler, polisler kelle koltuk da operasyona gidiyor, sizin kadar şikayet etmiyor, yeri geliyor yaralanıyor, yeri geliyor şehit oluyor. Bu memleket de bir tek sizin yaptığınız iş mi değerli, kıymetli, siz mi zor yetişiyorsunuz ?
İçinde bulunduğumuz durumdan fırsat çıkartmayın lütfen. TABİ Kİ İŞİNİ LAYIKIYLA YAPAN SAĞLIK ÇALIŞANLARINA SAYGIMIZ SONSUZ , bizim eleştirilerimiz işini yapmayan, hastaya ve hasta yakınlarına cevap vermeyen veya tersleyen sağlık çalışanlarına.
Sağlık çalışanlarının arabalarını tamir eden usta, onların evlerine elektrik vermek için kışın dağlarda yüksek gerilim direklerine tırmanan elektrikçiler, teşhis koymak için kullandıkları emar, röntgen, tomografi vb. diğer cihazları imal eden mühendisler, teknisyenler, güvenliğinizi sağlamak için can veren asker ve polisler inanın sizin yaptığınız işten daha riskli işler yapıyorlar ama kimse bu durumu kullanmıyorlar.
Pandemi de biraz fazla çalıştınız diye veryansın ediyorsunuz.
Şunu anlayın, her vatandaş işini zor şartlarda, daha az ücretler karşılığında, canını dişine takarak yapıyor.
Hasta ve hasta yakınlarına lütfen iyi davranın, onların anlayacağı dilden derdini anlatın, yol gösterin kimse size kötü davranmaz, saldırmaz.
Kötü muamele karşısında onlarda size kötü davranıyor. Bu durumu kanun çıkartarak, güvenlik personeli dikerek çözemezsiniz. Sadece iyi davranın kendiliğinden yok olacaktır.
-
Acile gelirsiniz hemen işimi halledeyim ilacımı yazdirayim da bir an önce çıkıp gideyim dersiniz sizin 1saat bile duramadiginiz yerde biz 24saat nöbet tutup onca riski alıyoruz ölüyoruz senin gibilerde yok sağlık çalışanları zam istiyor yok özlük haklarını istiyor diye bilmeden konuşuyor. Biz zaten öncesinde var olan hakkımızı istiyoruz . Bunları buraya yazdım ama anlamayacaksınız işinize gelmeyecek.
-
SERDAR (3 yıl önce)
SERDAR
Malatyahaber’in sağlık çalışanlarının başta koronavirüs salgını sürecinde olmak üzere her daim yürüttükleri fedakarca çalışmalarının farkında olmadığını, takdir etmediğini ve motivasyon bozucu yayın yaptığını söylemek; en basit deyimle aymazlık, kötü niyet ya da bir yerlere yaranmak vasıtasıyla bir makama gelme çabasının ucuz ve çıkarcı gayretinden başka bir şey değildir. Bu haberin altına yazılan ve sağlık kuruluşlarında zaman zaman karşılaşılması muhtemel olan sorunlara ilişkin eleştirilere öfke kusan tayfaya şunu hatırlatmak istiyorum: İnönü Üniversitesi İİBF öğretim üyesi Prof. Dr. Gökhan Tuncel‘in, pandeminin zirve yaptığı ve sağlık çalışanlarının çok zor şartlarda özveriyle hizmet sunduğu dönemde, sağlık çalışanlarına yönelik akıl almaz, hani neredeyse, “Bu sağlıkçıları bu kadar şımartırsanız darbe bile yapabilirler” minvalinde yaptığı açıklamaya karşı tek kelam etmemiş, adeta dilinizi yutmuş, dut yemiş bülbüle dönmüştünüz. Bir tıpçı Rektör tarafından yönetilen ve yüzlerce hekimin görev yaptığı İnönü Üniversitesi’ne mensup Prof. Dr. Gökhan Tuncel, ilave olarak, “Sağlıkçıların değerinin yükselmesinin Türkiye için potansiyel tehdit” olduğunu söylemişti. Ve bu çok ağır ithama karşılık, 2 binden fazla doktorun ve 5 binden fazla diğer kategorilerdeki sağlık çalışanının yaşadığı Malatya’da bir tek doktor, bir hemşire, bir yoğun bakım görevlisi, bir profesör hekim, bir doçent hekim çıkıp da, “Hey sen…kendine gel, ölüm kalım mücadelesinde en önde olan sağlık çalışanlarını nasıl tehdit olarak görürsün, bu ne ucube bir üslup ve ne ucube sözler? Derhal özür dile, aksi takdirde hakkında suç duyurusunda bulunacağız” demedi; diyemedi. Sağlıkçıları tehdit olarak gören bu kafaya demokratik ve hukuki çerçevede hesap sorma cesaret ve sorumluluğunu gösteremedi hiçbir sağlıkçı… Malatya Tabip Odası sade suya tirit bir açıklama yapmış ve susmuştu. İşte, sağlık çalışanlarına yönelik bu akademik saldırı için hiç bir hekim konuşamazken, tıp camiasnın mahcubiyetle hatırlaması gereken o sessizlik ortamında, sağlık çalışanlarının haklarını sadece ve sadece Malatyahaber savundu. Gökhan Tuncel’e “Kendine gel, sağlık çalışanları hakkında böyle konuşamazsın” niteliğinde yorum – haberler yaptı, sağlık çalışanlarına yönelik skandal sözleri kamuoyuna duyuran tek yayın organı oldu. Bakınız: https://malatyahaber.com/haber/saglikcilarin-degerinin-yukselmesi-potansiyel-tehditmis Malatyahaber… bununla da yetinmedi. İnönü Üniversitesi’nin tıpçı Rektörü Ahmet Kızılay, adı geçen İİBF öğretim üyesinin, “sağlıkçıların değer kazanmasının kötü olduğunu ve bu değerin sağlıkçılar tarafından gelecekte toplum üzerinde bir tahakküm aracı olarak kullanılabileceğini” iddia eden sözlerini adeta ödüllendirdi; İİBF Dekanı yaptı. Malatyahaber, sağlıkçıyı tehdit gören İİBF’li Gökhan Tuncel’in Ahmet Kızılay tarafından dekan yapılmasını da gündeme taşıyarak, yine sağlık çalışanlarının safında yer aldı: “Tıpçı Rektör, Sağlıkçıyı ‘Potansiyel Tehdit’ Göreni Dekan Yaptı!” başlığı ile eleştiren bir haber yaptı. https://malatyahaber.com/haber/tipci-rektor-saglikcilari-potansiyel-tehdit-goreni-dekan-yapti/. Bay Dr. Ke… ve diğerleri; İnönü Üniversitesi İİBF Dekanı koronaviris salgınının en kritik aylarında, sağlık çalışanlarını aleni biçimde aşağılarken ve Rektör Ahmet Kızılay, bu aşağılamayı, Gökhan Tuncel’i dekan yaparak ödüllendirirken neredeydiniz? O günlerde neden sus pus oldunuz, neden o günlerde dilinizi yuttunuz? Neden, “haksızlık karşısında susan dilsiz, şeytandır” diyerek sesinizi yükseltip, “Koronavirüs salgınında hayatlarını ortaya koyan sağlık çalışanlarına böyle bir ithamda bulunamazsınız” diyemediniz? Aklınız şimdi mi başınıza geldi? Hassasiyetiniz şimdi mi işlerlik kazandı? Yoksa, akademisyenlerin sağlık çalışanlarını aşağılama özgürlüğü olduğunu, buna karşılık Malatyahaber okuyucularının, önce sağlık çalışanlarına saygılarını iletip, ardından, sağlık kuruluşlarında karşılaştıkları bazı sorunları hakaret, aşağılama olmadan düzeyli de olsa eleştiremeyeceğini mi düşünüyorsunuz?
-
“Artık öyle bir noktaya geldik ki, insanlar şahıslarına yöneltilen bir suçlamayı, mensubu oldukları topluluğun tümüne yöneltilen bir saldırı olarak değerlendiriyor”
Gogol bunu 179 sene önce yazmış ama şurdaki üç beş dr 2021 yılında idrak edemiyor.
-
Hamit (3 yıl önce)
Dr. k.e, bir kere hastanede öyle bildik fiziki saldırı yoktur. Basına servis ettikleri kurumun güvenlik kameralarında normal hasta yakını- sağlıkçı tartışması, itişmesi var. Elbette sözlü saldırıda doğru değil. Ancak 10 dakika kalp mesajı yaptığı için ağlayan o hanım doktorun yaşadığı olayı acil servis doktorları her gün yaşıyorlar. O acil servis doktorları aynı anda 3-4 tane ağır yaralıya müdahale ederken, ayın zamanda kapıda bekleyen yakınlarını da moral veriyorlar. Memleketin en azılı psikopatlarına ve hapçılarını kırmadan dökmeden gönderiyorlar. Acil servisteki doktorlar ve hemşireler, yakını ölen birisinin psikolojisini ve ruh halini iyi bildikleri için incitmede ve incinmeden durumu çözüyorlar. İyiki o hanım doktor acil serviste çalışmıyor. Yoksa gidip rektörün 6 ayda ikincikez tefrişatını değiştirdiği makam koltuklarında ağlamaktan çalışmaya fırsat bulamaz. Yazık. Dr. K.e, rektör hanıma da söyle ayda bir kez uğrayıp fotoğraf verdiği hastaneden aldığı döner sermayeyi gönül rahatlığı ile yiyebiliyor mu?
-
Dr. K.e (3 yıl önce)
Sayın editör anladığımız kadarıyla sizlerin Turgut Özal Üniversitesi rektörü hanım efendi ile probleminiz var. Ancak burada ilgili rektör hanım dan ziyade, bütün sağlık çalışanları yerden yere vuruluyor ve buna göz yumuyorsunuz. Sadece rektör hanım ve ilgili kurumun yada her kim olursa bu şekilde bir habere kurban edilmesi tasvip edilemez. Yorumlar hangi değerlendirmeden geçiyor anlayamadım. Burası her Malatyalının ulaşıp takip ettiği bir haber sitesi, il dışından hatta yurt dışından takip edenler var. Mahalle kahvesi veya dedikodu formu değil herhalde. Daha önce de yine sağlık çalışanları ve doktorlar ile ilgili adeta linç kampanyasına dönüşen haber düzenlemiştiniz. Sizleri ilgili meslek örgütleri adına uyarmıştım, tekrar sizleri uyarıyorum. Bütün sağlık çalışanlarının morale ihtiyacı olduğu bir dönemde bu yaptığınızın gazetecilik anlayışı ile açıklanacak bir tarafı olmadığını düşünüyorum. Bu sayfada yazılı olan tüm yorumların ve ilgili haberin hepsini dijital ortamda kayıt altına aldığımı belirtir, bütün sağlık çalışanları adına ve bir doktor olarak hukuki zeminde hakkımızı arayacağımızı belirtirim. Kayıtları ilgili meslek örgütleri ile de paylaşacağımı da belirtirim. Hiçbir haber gelişi güzel yorumlar ile bir grup mesleği linç ve karalama kampanyasına dönüştürülemez. Bunun hiçbir haklı yanı yoktur. Yorum yazanlar ve buna izin veren siz editörler mesleğin ne onurunu bırakmışsınız ne şerefini. Biraz vefa biraz teşekkür beklediğimiz böylesine yoğun bir çalışma döneminde, Malatyalı bir doktor, bir sağlık çalışanı memleket özlemi ile bu haber sitesine girdiğinde, aşağıdaki yorumlarla
karşılaşmanın yarattığı yıkıcı durumu bilmem anlatabildim mi? Burası bizim için memleketimize açılan bir pencere olması gerekirken hale bakıp üzülüyorum.
EDİTÖR'den:Öncelikle, bizim işinin ehli olmayan herkes ile problemimiz var. Aslında, bu durumdakiler için olması gereken düzeyde- etkide gazetecilik yapmadığımız, bu konuda eksik kaldığımızı da belirtelim. O kadar çoklar ki, hangisiyle uğraşacağımızı şaşırdık. Bu bir.. Diğer konulara gelince, siz kimsiniz, hangi meslek kuruluşları adına hangi yetkiyle bizi uyardığınızı söylüyorsunuz. Önce bulunduğunuz yerle ilgili ‘haddini bilmeme’ sorununuz olduğu belli. Buraya gelen yorumların sadece yayınlananlar olduğunu mu sanıyorsunuz. Örneğin, yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren hastasını takip ederken, açılan kapıda ‘Erik Dalı’ eşliğinde neler yapıldığını görünce şok olduğunu söyleyen vatandaşın yorumunu burada okudunuz mu? Bu dönemde yayınlamayı uygun bulmadık. Her hasta, birilerinin anası, babası, eşi, çocuğu ve onların bir tanesidir. Sarhoşun, itin, uğursuzun yaptığı vukuatları, saygısızlıkları, saldırıları, hastaları için ilgi bekleyen insanların tepkileriyle bir elbette tutmuyoruz. ‘Sarhoş, uğursuz’ saldırganları kaale almadığımız gibi, sağlıkçılar cenahından gelen tepkileri yansıtıyoruz.. Son olayda, birilerinin bir iddiası var, hatta adli boyuta taşınmış, hem de ölüm olayından önce. Ayrıca, fedakarca çalışan sağlıkçılara hiç bir sözümüz yok ama, kendi yakınlarımızın hastalıkları sırasında, yoğun bakım ortamı dahil tanık olduğumuz birçok sıkıntılı durumu, biz iş yoğunluğuna verip, sadece amirlerine durumu iletmekle yetindik. İşini bihakken yapan her meslek mensubunun, başta hekimler olarak hakkının verildiği bir mecra burası. Buna yüzlerce haberi örnek gösterebiliriz. Ancak, sizin bu vesile olayları, kendini mağdur olarak gören vatandaşların tepkilerini çarpıtan bir anlayışınız olduğunu görüyoruz. Buraya yazdıklarınızın başka nedenlerden kaynaklandığını, girişte yazdığınız gibi birilerine yaranma çabasının ön planda olduğunu düşünüyoruz. Böyle K.e ile filan değil, gerçek kimliğinizle ortaya çıkma cesaretini gösterdiğinizde, bunu da anlayacağız. Ayrıca, kendiniz dışındaki herkese "yargı" dağıtma hadsizliğini hangi meşru kaynaktan aldığınızı da merak ediyoruz demek isterdik ama merak etmiyoruz, çünkü böyle bir kaynak yok. Bırakın işinize karışılmasını, suç oluşturmayan ve eleştirilere muhatap olduğunuzda bu kadar tahammülsüzük gösteriyorsunuz; buna karşılık, Malatya halkının en önemli haber ve bilgi alma kaynağını tehdit etme hadsizliğini ve hangi yorumların yayınlanıp yayınlanmayacağını bize öğretme cür'etini gösterebiliyorsunuz. Malatyahaber.com geçtiğimiz günlerde 19. yayın yılına girdi; Görüş Gazetesi geleneğinden gelen gazetecilerin 50 yıllık meslek ahlak ve CESARETİ ile bugüne değin bırakın adını gizleyen KORKAKLARDAN, hiç bir makamdan talimat almadı; hiç bir tehdide de pabuç bırakmadı. Her nereden yazıyorsanız; size bir navigasyon hizmeti de verelim: Malatya Adliyesi, Malatya Eğitim ve Araştırma Hastenesi'ne en fazla 5 km, Malatya Turgut Özal Üniversitesi'ne 15-20 km., İnönü Üniversitesi Kampüsü'ne ise yine 15-20 km uzaklıktadır, buyurun gidin. Bu arada, size bir de sosyoloji dersi: Halk kültüründe hastaneler için, çok yaygın ve çok yerleşik bir deyim bulunmaktadır: "Allah buraya düşürmesin; burasız da bırakmasın...". Alın size ders, bu halk deyiminin anlamı, bu deyimin oluşmasına kaynaklık eden olay, olgular, tutumlar, davranışlar nelerdir? Düşünün bir..
-
Bravo haddimi bildirmişsiniz
-
Zoruna gitmiş Ke kod adlı arkadaşın. Klavye başında şov yapıyor ama adını yazmaktan imtina ediyor. Şu zihniyette birinin bir hastaya nasıl faydası olabilir ki. Yazık sana gerçekten.
-
Umarım hukuk önünde de böyle ders verirsiniz.
-
Dr. Ke benide mahkemeye versene ifade Özgürlüğümü kullandığım için. İnan bana pul kadar medeniyetten nasibini almamışsın. Editör arkadaşa burdan teşekkür ediyorum. Yorumlara ve eleştirilere açık olmayan arkadaşları da yorumları okunamamayı tavsiye ediyorum.
-
Erdem (3 yıl önce)
Taraflı editör yine işine gelmeyen yorumu yayınlamıyor. Sizler vatandaşın veya haklının habercisi değilsiniz. Doğru haberci olsanız bütün yorumları yayınlarsınız.Taraflı MALATYA HABER...
-
Mehmet (3 yıl önce)
Yazıklar olsun.Bu pandemi ortamında canla başla çalışan sağlık çalışanlarına yapılan saldırıyı kınıyorum.Saldırıyı yapanın bir Avukat ve Belediye Meclis üyesi olması çok düşündürücü,yakışıksız ve çirkin bir olaydır.
-
Murat reis (3 yıl önce)
Herşeyin en iyisini biliyoruz ya toplum olarak hastaneye gideriz doktora iş ogretiriz,okula gider öğretmene akıl veririz zaten dini bizden başka kimse iyi bilemez imama ne hacet velhasıl ÇOK CAHİL bir toplumuz kimse kusura bakmasın
-
lalegül (3 yıl önce)
Sayın editör yorumlar için sizin kontrolünüz hiç mi yok. Pandemi döneminde bunca sıkıntılı bir dönemde bütün sağlık camiası canla başla çalışırken, hangi amaçla bu yorumların yayınlanmasına izin veriyorsunuz. Buradaki birkaç kendini bilmezin bizlere işimizi, haddimizi öğretmeye çalışması içler acısı. Biz sağlık çalışanlarına vefa bu mu, bu mu saygı. Bırakın Allah aşkına, bu yorum sahiplerine diyeceğim tek söz, emeklerimiz ellerine gözlerine dizlerine dursun.
-
Herkes haddini bilmeli. Sen de haddini bilmelisin. Sağlık çalışanı oldun diye vatandaşa her türlü hakareti yapma hakkını nerden alıyorsunu sen, Cübbeli Ahmet'in TV Kanalının adını rumuz olarak kullanan sayın sağlık çalışanı. Sağlık çalışanlarını niye "tanrı"laştırıyorsunuz? Maaşıyla çalışıyor. ayrıca sşlah zoruyla da çalıştırılımıyor hiç bir sağlık çalışanı.
-
Lalegül efendi, her biri bir deneyimden doğan görüşlerini açıklayan vatandaşların yorumlarını, doktorların işine müdahale olarak görüp, yayınlanmamasını istiyor. Öteki taraftan, kendisi malatyahaber.com editörüne gazetecilik öğretmeye kalkışıyor.
-
Silahlı kuvvetler mensubu yıllardır bu şartlar altında çalışıyor ama kimseye sizin gibi ellerine gözlerine dizlerine dursun demiyor... Bak son 3-4 gündürlü kaç tane şehit verdik... Neden kendinizi bu kadar ayrımcılıklı görüyorsunuz. Devlet beni dağ bayır dolaştırdı, yaptığım mesainin haddi hesabı yoktu, tuttuğum nöbetlerin sayısını bilmiyorum, üzerimize kar çamur yağmur don buz... biz kimseye diyormuyuz elinize gözünüze dursun... Neden vatan için millet için insanımız için. Peki soruyorum size siz kim için yapıyorsunuz vatan için millet için insanımız için yapmıyormusunuz neden bu aziz millete bu lafları sayıyorsunuz. Şiddeti yapan her kimse git onun yüzüne bu lafları say millete laf etmeye zerre hakkınız yoktur.
-
Vay be yaranız ne derin miş. Acı var mı diye sorasım geldi. Olayı vatan millet adına, biraz daha ileri gitse Sakaryalara İstiklal mücadelesine getirisiniz. Bir asker ölünce şehit oluyor da bunca ölen sağlık çalışanı ne şehit ne gazi pisi pisine gitti Niyazi. Az bile söylemiş verilen hizmetin veya emeğin hakkı hiçbir şey ile ödenmez Kim layıkıyla işini yapıyorsa helal olsun. Kimde boş boş konuşuyorsa yazıklar olsun.
-
Niye doğruları yazınca vatan millet edebiyatı yapıyorsunuz, benmi buraya yazdım asker polis görevini yapınca layıkını alamayınca yüzünüze gözünüze dursunmu diyoruz çık yukarıya oku, ne haklan bu millete hoş olmayan edaları söylüyorsunuz. Kim şiddet uygulamışsa onun yakasından tutun onun direk yüzüne söyleyin...Evet kim boş boş konuşuyorsa yazıklar olsun. Aynen kim layıkıyla işini yapıyorsa helal olsun. Pandemiden önce saat 09:00'a yakın hastaneye gelen ve bir çoğununda kahvaltısını orada yapan öğleden sonrada saat 16:00 gibi hastaneden erkenden gidip çıkan sağlıkçılara da helal olsun. Ben bir gün sabah ictimasına geç kaldım diye tutanak yedim, bir gün saat akşam 5 de mesaiden çıkıp evime gittigimde ailem ne olduda erkenden geldin bir şeymi oldu diye şaşkına dönmüştü çünkü silahlı kuvvetlerdeki mesaiyi bilen bilir...biz niye millete yüzünüze gözünüze dursun demiyoruz... Bende vazifemi yapıyorum devlet parasını veriyor sağlıkçıda vazifesini yapıyor devlet parasını veriyor. Kardeşim size kim şiddet uyguluyorsa gidin ona bu lafları sayın milleti genellemeyin.
-
Vatandaşın ödediği SGK pirinçleri ile maaş alıyorsun. Vatandaş oraya geldiğinde hizmet etmek için. Ne minneti? Hayrına mı yapıyorsun? İşine gelmiyorsa bırak git de hak eden işini hakkıyla yapacak birileri gelsin oraya.
-
lalegül (3 yıl önce)
Allahtan korkun, kuldan utanın biraz ya. Sizler mübarek ramazan ayı ve tam kapanma adı altında evde yan gelip yatarken, gece gündüz dinlenmeden canını ortaya koyan, hatta covitten ölen sağlık çalışanlarına saydırın, atıp tutun. Var mı böyle yağma. Kendinize gelin biraz, dilinizin ayarı yok, sizlerin insanlığından şüphe ederim. Yazık ki insan sevgisiyle dolu doktorlar sizler için onlarca yıl eğitimi eziyeti göze almış, üzerine birde sizden azar işitsin, ahlak dersi alsın yetmesin birde şiddet görsün. burda yorum yazanların şiddet uygulayandan hiçbir farkı yok, hepiniz aynısınız aynı toplum, birinizin birinizden farkı yok
-
Babasının hayrına yapıyorlar gibi yazmışsınız evde yatarken birtane ekmek veren doktor yok malesef
-
Ekmeğe ihtiyacın varsa söyle kardaş, sana gönderebiliriz. Bir tane Allah'ın hayrına iş yapanı göster takdir ederim seni, imam bile hayrına namazı kıldırmıyor.
-
Doğru mücadele ve görevleri kutsaldır. Hak ettikleride anasının sütü gibi helal olsun. Ama bu süreçte herkes çok yıprandı işçisi, sanayicisi, garibi, gurabası ancak hiçkimse bunlar kadar insanlara tepeden bakmadılar, insanları aşağılamadılar. Herkes aldığı paranın hakkını versin. Kimse babasının hayrına o işi yapmıyor. Bütün yaşanan hadiselerde sağlıkçıları haklı çıkarıp, hasta ve yakınlarını ön yargılı bir şekilde haksız çıkarmak insanlığa yapılan en büyük haksızlıktır...
-
Selim Can (3 yıl önce)
Öncelikle sağlık çalışanlarına uygulanan şiddeti kınıyorum, hiç bir gerekçe şiddeti meşrulaştırmaz. Şimdi gelelim olayın diğer boyutlarına:
- Rektör hanımın açıklamalarını tasvip etmedim. Olayı kınaması, akademisyene sahip çıkması güzel ama tıbbi konularla ayrıntılı bilgi vermek başhekime düşer. Nitekim ikisinin ifadeleri çelişiyor.
- Hastane personelinin muhakkak iletişim eğitimi alması lazım. Özellikle doktor olmayan personel iletişim bilmiyor. İşini yapıyor ama soruya cevap vermiyor.
- Hasta yakınları internetten öğrendikleri yalan yanlış bilgilerle benim hastam korona değil, verilen ilaçlar öldürdü gibi sözlerle hastane hizmetlerini kitliyorlar. İnternette korona ile ilgili yanıltıcı bilgi verenlerin ceza alması şart.
-
yavuz44 (3 yıl önce)
Şiddetle kınıyorum ama bazı sağlık çalışanıda lütfen bu işi yapıyor gibi işi değil rica minnet bu işi yapıyor gibi onlarıda kınıyorum
-
Ke. Ke (3 yıl önce)
Maalesef ki yorumların hepsi şiddeti haklı görüyor. Bunu sizlere fazla görmüyorum, bu toplumun genel yapısı, kanısı, eğitim düzeyi ve yetişen insan düzeyi çok düşük seviyede kaldığı için, daha çok uzun yıllara ve toplumsal eğitime ihtiyacımız var. Zamanında Cumhuriyet insanları toplumu eğitebilmek için halkevleri, köy enstitüleri açmışlar şimdiyse dini yapılar cami, mescit açarak, cemaat ve tarikatlar desteklenerek bütün kötülüklerin önüne geçileceği sanılıyor. Gelişen ve değişen dünyadan kopuk bir toplum ortaya işte böyle çıkıyor. Burada yorum yazanların aile eğitimi ve mahalle kültürü, diziler ve Türkiye öğretisi kendini korumayı ve savunmayı şiddete başvurarak haklıyken de haksız duruma düşmeyi öğretmiş. Her şeyin bir yasal zemini vardır ve insani ve vicdani doğru yönü vardır. Sizlerde haksız olduğunuzu biliyorsunuz, gerçek şu ki buraya şiddeti haklı çıkaracak yorumlar yazarak kendinizi ve toplumu kandırdığınızı sanıyorsunuz. Sizlere yapacağım tek yorum, ilkel düşünce yapısı ile kendi kısır döngünüzde evrilip durdukça toplum olarak bir arpa boyu yol katedemezsiniz.
-
Bizler o kadar bilgili eğtimli insanlariz yeri gelir doktorda daha iyi doktor mühendizde daha iyi mühendiz alimden bilginden daha bilgin oluruz bu da bizm eğtimli olduğumuzu belgeler çobana koyun sürüsü olmalı çağırdığı yere gitmesi için siyasi görüşü farklı diye konuşmadiğımiz komşu gelişmiş ülkelerde olur
-
Ke.Ke isimli aristokrat arkadaşımız burada lafontenden masallar anlatmış. Bak iddia ediyorum tanıdığın en beyefendi insan kim ise onu getirelim. Celal Şengör Hoca olur. Prof.Özgür Demirtaş olur kim olursa, ne kadar eğitimli olursa olsun Malatya devlet hastanesi yoğun bakımında 2 gün hastasını beklesin, oradaki doktor, hemşire ve diğer personellerin tavırlarına maruz kalsın, bir gram beyefendilik kalmaz. İnsanların sinir uçlarıyla oynamak için her şeyi yapıyorlar. Şikayet hakkını kullanıyorsun ama şikayet ettiğin kişi onlardan beter. Yan işin özeti Allah bunların eline kimseyi düşürmesin. Onları da kendileri gibi insanlarla karşılaştırsın. Sen de Ke ke kardeşim çok üst perdeden görüyorsun ya kendini bence sen Malatyanın varoşluğu boş ver bak fransa var ingiltere var git oralarda sütüne bisküvi banarak magazin dergileri oku.
-
Bu da akıllı olanımız. Kendini üstün zekalı diğer yorum yapanları geri zekâlı görüyor. Yorumları bir okuma zahmetinde bulunsan anlarsın. Kimse şiddeti haklı görmüyor. Ama biraz da sağlık çalışanları dikkat etmeli diyor.
Eğitim düzeyi ile alakalı bir durum değil. Bu bizim gerçeğimiz.
-
Sağlıkta şiddet olaylarının kaynağında çok sayıda sebep sıralanabailir. Ancak, bu sebeplerin hemen hepsi hasta yakınları ya da hastanın üzerine yıkılır. Oysa, işte bu sebeplerden biri de, yukarıda muhtemelen bir hekimin yazdığı sözde yorumda kendini açık etmektedir. Halka, bu bağlamda hastaya ve hasta yakınlarına tepden bakan, onları cahil, eğitimsiz, geriz zekalı , hatta tıp hizmeti almaya bile hakkı olmayan ilkel yaratıklar olarak gören ama gerçekte kendisi acayip zekalı olan hastalıklı bu yapı, hastalıklı kafasını ne zaman değiştirir ve hastaya insan olarak yaklaşırsa o zaman sağlıkta şiddetin bir sebebi de ortadan kaldırılmış olur. Ayrıca, hastalıklı kafasıyla malatyahaber.com okuyucularını eğitimsiz ve ilkel olarak niteleyen bu sözde sağlıkçıya şunu hatırlatayım: Muhtemelen malatyahaber.com'un en eğitimsiz ve en ilkel okuyu sensin. Ve malatyahaber.com'un okuyucusu olmayı da asla hak etmiyorsun... Sen git kendi ilkel seviyesizliğine uygun yerlere takıl.
-
TUNC (3 yıl önce)
İŞİNİ DOĞRU YAPAN SAĞLIK ÇALIŞANLARINA SAYGIMIZ SONSUZ fakat;
Benden önce yazılan tüm yorumları okudum, hatta bu konuda anket de yapabilirsiniz, kamu oyu araştırması da . Herkesin bir sitemi var, haklılarda. Karşı tarafın hiç mi suçu yok ? Acaba kendini dövdürecek neler söyledi ? yada nasıl davrandı ? Mesleğinizi çok iyi bilebilirsiniz fakat hasta ve hasta yakını ile nasıl konuşulacağını, nasıl davranacağınızı da iyi bilmeniz gerekir. Yoksa istediğiniz kadar sağlık çalışanları için yasak, kanun çıkartın kimsenin gözü görmez ve sonuç kaçınılmaz oluyor işte.
Size başımdan geçen bir olayı anlatacağım; yaklaşık 3-4 ay önce kalp hastası babamın bacaklarındaki ödemi attırmak için koroner yoğun bakıma yatırdık. Babamı görmek için yasal ziyaret saatinde güvenlik eşliğinde 3 dk. izinle içeri girdim. Babamın ellerini, ayaklarını yatağa bağlamışlar, adam gözünü açacak hali yok, ağzı dili kurumuş konuşamıyor, göz kapağını açacak hali yok. Sorduğumuza bir açıklama, cevap alamadık. Yaptıklarını özetliyorum şimdi; ilgisizliklerinden dolayı hasta kendilerine kızıyor, bağırıyor diye uyku ilacı verip, uyutuyorlar, Su ve yemek vermiyorlar, çünkü yer içerse altına yapar ve temizleme işi çıkar diye. Bizlerden de refakatçi talep etmiyorlar ve bu durumu görmeyelim diye içeri almıyorlar. Babamın ayaklarında şeker yaraları vardı, hiçbir pansuman yapmadıkları gibi , ayaklarını bağladıkları yerden kanamıştı. Kısacası ölüme terk etmişler. Biz bu durumu görünce çıkartmak istedik, bize uyku ilacı verdiklerini ancak 7-8 saat sonra kendine gelebileceğini söylediler. Bekledik ve sabah ilk iş hastayı tüm riskleri göze alarak belge imzaladık ve taburcu ettik. Eve getirdik, hali yok, konuşamıyor. Biraz yedirdik, içirdik, 2 gün içinde kendine geldi, dili açıldı konuşmaya başladı.
Sağlık çalışanları bu yapılanları kendi ana, babalarına yapılsa kabul ederler mi? Empati yapsınlar diyeceğim ama, çoğu bu duruma alışık, normalleşmiş onların gözünde.
Hakkımı helal etmiyorum onlara.
Özellikle Devlet hastanesinde çalışan personeller, ilgisiz, doğru düzgün açıklama yapmıyorlar, hasta ve hasta yakınlarını tahrik eden sözler söylüyorlar, böyle olunca sabır da bir yere kadar, insanlar öfke patlaması yaşıyorlar, hani derler ya '' Benim anam ağlayacağına, onun anası ağlasın ''
Yazacak çok şey var ama bu kadarı yeter anlayana. Sizin hiç mi suçunuz yok kardeşim !
-
MALATYAM İÇİN (3 yıl önce)
Ecel geldimi doktor da nafile BÖYLE düşünmek gerekir. Hepimiz birgün toprak olacağız. Bu tür olaylar gerçektende üzücüdür. Orda çalışan kardeşlerimiz sizin yakınlarınız da olabilirdi . Sağlık çalışanlarına şiddeti kınıyorum
-
orda doktor hatasından ölen senin annende olabilirdi. Sağlık çalışanları işini layıkıyla yapıp insanlarla düzgün iletişim kurabilse bu tür olaylar yaşanmaz
-
FFM (3 yıl önce)
DR ayda 10 nöbet 24 saat dünyanın neresinde var ülkenin en iyi öğrencilerini all 6 yıl soluksuz yariştır o yetmez TUS sinavı yarış atı gibi kostur 6 yilda asistan ayda 10 nöbet 24 saat bu süre içinde Karşına çıkan hastalar bunlar yetmiyor birde hasta yakınlari şiddet uyguluyor
Allahtan korkun o genç doktor bey ve bayan gençliğini bizler için feda etmiş canımdan çok sevdiğimin hayatını kurtarmış o doktora kaba davranan kendini insan olarak görmersin o yetmiyor aldiğiı maşı da bence en büyük darbe zaten onlar insanları sevdikleri için doktor oluyorlar onların hakkını ödenmez onları incinten eli beli dili kırılsın
-
Öncelikle yorumunuza içtenlikle katılıyorum, aşağıda https://malatyahaber.com/haber/391071/#comment-307609 yorumumda belirttiğim gibi kısa bir süre önce babamı kaybettim... sağolsun bir çok değerli yorumcuda haklı görmüş. Ben işini gücünü tertemiz yapan sağlıkçının elini öperim zira babam rahmetli olmadan bir gün önce gelen ambulans ekibinin yaptıklarını unutamam Allah C.C. razı olsun...ama bir sonraki gün gelenleride yani babamın vefat ettiği anda bulunanlarıda KINIYORUM.... böyle sağlıkçı sizin dediğiniz gibi isterse 6 yıl değil 66 yıl eğitim alsın görevini insanca yapmadıktan sonra neye yarar... Doğrudur sağlıkçılar çok nöbet tutar çok mesaileri vardır zorlu eğitimden geçerler amenna ama emin olun bir çok meslekte öyledir. Ben silahlı kuvvetlerde çalıştım hani demişsiniz ya ayda 10 nöbet 24 saat mesai emin ol bir çok doktordan daha fazlasını tuttum günlerce dağlarda dolaştım ayaklarımdan botlar çıkmadı... Demişsin karşına hastalar çıkar ne oldu çıkmayacak mı millet hasta olduğu için oralara geliyor keyfindenmi geliyor? aşağıda da yazdım şiddeti asla ve asla tasvip etmiyorum, bunada mesleki açıdan cevap vereyim dağda karşına bölücü örgüt elemanları çıkıyor günlerde bazen çatışmada kalıyorsunuz vede bazı meslektaşlarım şehit düştü... şimdi bizde dağda bayırda piknik yapmayamı çıktık devlet bize görev vermiş bu vatanı savunacaksın orada bulunuyorsan bu vatan için gerekiyorsa şehitte düşeceksin... Peki size soruyorum sağlıkçılar hastanelerde hangi nedenle bulunuyorlar da böyle bir söylemde bulunuyorsunuz "Karşına çıkan hastalar bunlar yetmiyor " madem hastalar karşılarına çıkıp rahatsız oluyorsalar yapmasınlar hem kendileri hemde oraya gelen hasta tedavi olmak için rahat etsin değilmi. Sonuç olarak kesinlikle ve kesinlikle şiddeti asla tasvip etmiyorum ama lütfen bazı sağlıkçılar da görevlerini layıkıyla yapsın...Ben kısa süre önce Babamı kaybettim acısı dinmiyor biliyormusunuz... Ben bakanlığa yazdığım dilekçede bile pek suçlayıcı bir dil kullanmadım eğer ki o oksijeni düzgün verselerdi ve hani diyorsunuz ya onca yıl eğitim alınıyor o zaman bir zahmet o aldıkları eğitimide bir zahmet insan gibi uygulasınlar. Oksijen tüpünü gelip yanlarına bırakmakla sağlıkçılık olmuyor... O havayı babam burnuna götüremedi ben sedyeyi bırakıp burnuna tutmaya çalıştım bu seferde sedye düştü... ŞİMDİ soruyorum sana hani demişsin ya Allah'tan korkun sende bu görevini ihmal eden sağlıkçılar için aynı şeyi söyleyebilecekmisin? BENDE BUNLARI KINIYORUM. Birde demişsiniz onlar insanları sevdikleri için doktor oluyorlar doğrudur...bizde vatanımızı ve milletimizin insanlarını sevdiğimiz için asker oluyoruz...Ögretmende bu vatanın ve milletin evlatlarını sevdiklerini için öğretmen oluyorlar...Bu devletin Hakimi ve Savcısı bu ülkenin insanlarını sevdikleri için hakim ve savcısı oluyorlar...Örnekleri çoğaltabilirim. Saygılar sunarım.
-
Önce başınsağolsun mekanı cennet olsun babayı yitirmek büyük bir dağın yok olması gibi bende o acıyı halen yaşıyom seni çok iyi anlıyorum
Doktorlara gelince onlar senin benim evlatlarımız onları bu duruma getiren bizler için saglıklarınada olan lar saģlıkciları
Böyle duruma getiren yasalar yönetim 10 tane 24 saat nöbet tutuyor yahu onlarda can insan
Hangi meslekte 24 saat çaliş 12 saat de normal iş günü 36 saat buna canmı dayanır
-
Allah razı olsun, sanırım sizde babanızı kaybetmişsiniz Allah rahmet eylesin. Bakınız aşağıda yukarıda bir kaç yorumum oldu hatta bazıları çok ağır bir dil kullanmış bende onlara cevap verdim belki burada birbirimizi farkında olmadan kırabiliyoruz ama emin olun herkes görevini layıkıyla yapsa bu kadar sorun olmayacak. Mesala bu olayda merhumun yakını korona olmadığı halde korona bölümüne yatırıldığını beyan etmiş, bizde aynı sorunu yaşadık rahmetli babamın korona testi negatif çıktığı halde korona bölümüne yatırmaya çalıştılar ben ve ailemde istemedik bize ölüm riskine rağmen çıkartmak istiyorsanız imzalı kağıt bırakın bende imzaladım çıkardım. Şimdi sormak lazım bazı sağlıkçılara acaba kendi yakınları helede birinci derece yakınlarını kovid testi negatif olduğu halde kendileride hastalarının kovid bölümüne yatırmalarına razı olurlar mı? azda karşıdaki insanı anlamaya çalışsınlar biz ortada yanlışlık olduğunu söylüyoruz onlar kesip atıyorlar ben bunlara kızıyorum. Bakınız rahmetli babam enfeksiyon var diye intaniye bölümüne yatırması gerekiyordu o bölüm doktoruda bizim burada kovidli çok onkoloji bölümüne yatırılsın dedi onkoloji ile tartışmaları oldu ve hastam yatırılmadı... İnanın onkoloji görevli bir doktur aynen bana şunu söyledi başkaları olsa bu olaydan dolayı tartışma bile çıkarırdı (yatırılmama konusunda) bize teşekkür etti. Biz soğukkanlı olduk ama inanın bazı sorumsuz sağlıkçılar insanı son noktaya getiriyorlar biz bunlara kızıyoruz yoksa işini doğru dürüst yapan sağlıkçıya laf söylemek bizlere yakışmaz insanlığa yakışmaz. İşte yukarıda laleguül isimli bir sağlık çalışanı olması lazım yaptığı yaklaşımları asla ve asla tasvip etmiyorum.
Saygılar, Hayırlı Ramazanlar.
-
ali (3 yıl önce)
Baytardan rektör olmaz. Hele bundan hiç olmaz. Malatya yönetici anlamında tarihinin en kötü dönemini yaşıyor. Seçilmişler ve atanmışların hepsi sadeece reklam peşinde...
-
Malatyalı44m (3 yıl önce)
Kesinlikle şiddeti kınıyoruz ilk başda belirteyim yanlis anlaşılmasın ama bu hasta neden korana olmadığı halde koronalı hastalarının yattığı yoğun bakımda yatıyordu.ihmal de var ecelde var
-
Korona teşhisi konulmamış ama şüphesi olan bir hastayı özel hastanenin meydan usulü yoğun bakımına gönderirsen oradaki tüm hastaları kovit yaparsın en azından devlet hastanesinin yoğun bakımı tek kişilik izole odalar
-
Hastanelerde sadece koronali hastalar bakilmiyor diger hastalara da bakiliyor.
-
Kamil Öğretmen (3 yıl önce)
Devlet hastanesinin yoğun bakım ünitesi çok kötü yönetiliyor. İnsanlar canlarını ciğerlerini emanet ediyor. İçeride yaşam savaşı veren hastalarından haber almak için araya birilerini koymak gerekiyor. Hasta yakınını azarlayarak konuşuyorlar. Benim SGK primlerimle bana hizmet etmek için orda maaş alıyorsunuz. Biz gelmeyecek olsak size ne ihtiyaç var ki orda? Şu personellerin acilen eğitilmesi gerekiyor. Yoğun bakım üniteleri başta olmak üzere
-
Bütün yorumları okudum, her nasıl oluyorsa herkes sağlık çalışanlarına ağzına geleni söylemiş, kimse onların çalışma koşulları ve düzeni ile ilgili bilgi sahibi değil belli ki. Onlara tek tek cevap verecek değilim, ama eğer siz gerçekten öğretmenseniz yazıklar olsun diyorum (çok değerli öğretmenlerimi düşününce umarım siz değilsinizdir)
-
Hemen sağlıkçılarla bir olay oldumu ben veriyorum maaşını ayıp da çok fazla şikayetçiysen gidip sen baştan oku sağlıkçı ol senin gibi eğitimli personel olsun sektörde.
-
Başımıza Allah korkusu olan idareciler atana başka yapacak bir şey yok
-
Hâlâ ön şart olarak, ölçmenin hiçbir nesnel yolunun olmadığı "Allah korkusu" gibi şeyleri söylüyorsunuz, insaf, bu kafa bizi bu duruma düşürdü ama zerre kadar ders alamamışsınız.
-
Sen hiç yogunbakimda çalıştın mı hocam bilir mısın oraları,bu fedakar insanlar toplumun tedbirsiz vurdumduymaz tavırları yüzünden bu haldeler insan üstü emekle çalışıyorlar
-
Ali (3 yıl önce)
Her ne sebeple olursa olsun bir sağlık görevlisine saldırmak hele hele bu dönemde görevi başındaki bir çalışana yapmak yalnıştır.
AMA...
Allah aşkına sağlık personellerinin de hastalari hasta yakınlarına biraz saygılı davranmaları gerekiyor. Siz hiç özel hastanelerde böyle bir olay duydunuz mu?
Orası da hastane orada da sağlık çalışanları var. Ama olay yok.
Devlet hastanelerinde çalışan saglik personeli inanılmaz patavatsız saygısız.
Doktorlar zaten odadan kovar.
Hemşireye bişey soramazsınız.
Personel sizi kovar.
Sağlık çalışanları bizim canımız eksik olmasınlar
Ama biraz saygı lütfen...
-
Peki sunuda sordunuz mu kendinize niye başka kurumlarda yok mesela adliyede yada emniyette yada maliyede aynı saygisizliklar o kurumlarda da yapılabiliyor mu,Mesela savcıya hakaret et bakalım dünya kaç bucak sana göstersinler yada polise yap bakalım nasıl oluyor.Gücünüz yalnız gariban sağlıkçılara yetiyor.
-
Malatyasporlu (3 yıl önce)
Benim Babamda ambulans ile Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne giderken ya Ambulansta hakkın rahmetine teslim oldu yada Acilde. Bende şuan o ambulans ekibine çok kızgınım eve gelirken sanki yataklarından zoraki kaldırılmış gibi bir halleri vardı oksijen verilmesi lazım o anda tüpü getirmişler ellerini bir şeye atmıyorlar... O anda babam burnuna götürmeye çalıştı gücü kalmadı ben vereyim dedim o anda sedyeyi tutuyordum vermeye çalıştım ama o anda yaka paça ambulansa taşıdık... Ve babam hakkın rahmetine kavuştu...BENDE BU SORUMSUZ SAĞLIK ÇALIŞANLARINI KINIYORUM... Ateş düştüğü yeri yakıyor. Asla ve asla şiddeti tasvip etmiyorum ama işini yapmayan sağlıkçılarıda mübarek Ramazan ayında Allah'a haval ediyorum. Bakanlığa şikayet ettim ama sonuç yok gerekli müdahaleler yapılmışta yok işte personel uyarıldıda. Keşke trafik polislerinde olan kameralar sağlıkçılarında üstünde olsa kim haklı kim haksız adil bir şekilde ortaya çıkar...
-
Tecdeli (3 yıl önce)
Devlet hastanesinde doktor ve çalışanlar insanlar kötü gibi davranmaktan vazgeçmediği sürece bunlar durmaz biraz empati biraz saygı sağlık çalışanları insanları azarlayıp duruyor bi çok kez şahit oldum şahsım adına hadlerini de bildirdim haklı olduğum için ...
-
Bende vatandaşa gayet iyi davrandığım halde bana küfür edildi onu ne yapacaz.Hasta kalp krizi geçiriyor ona müdahale ediyoruz vatandaş grip olmuş ben de acilim deyip bize küfretti,Şimdi bu vatandaş bankaya gidince iki saat bekliyor sıkıntı yok ama acil hasta var müdahale yapılıyor iki dakika bekleyince küfrediyor.Ben hakkımi helal etmiyorum.Bizim ahimizi aldınız Allah koymasın
-
mehmet (3 yıl önce)
hiç bir şekilde hasta ve yakınlarına değer verilmiyor sağlık çalışanlarının hastalara yaklaşımları hiç hoş değil
-
Turgay (3 yıl önce)
Herkes herkesi eleştirebilir. Hasta doktoru , doktor hastayı eleştirebilir, şikayet edebilir. Fiziksel müdahele olmamak kaydı ile. Sağlıkçılarda hata yapar, ne yani sağlıkçı hata yapacak karşı tarafta elini kolunu bağlayarak kaderine razımı olacak. Adam gitmiş savcılığa şikayet etmiş gerçek yakın zamanda ortaya çıkacak ama keşke fiziksel müdahele olmasaydı. Gerçi adam annesini kaybetmiş o acı ile bu tür olaylar yaşanabiliyor. Allah rahmet eylesin.
-
İpek Yılmaz (3 yıl önce)
Doktorun ismi tam yazılırken saldırganın ismi neden gizleniyor.Yazın ismini neden çekiniyorsunuz?Siz orada çalışan insanların ne fedakarlıklarla çalıştığını biliyor musunuz? Hele bu doktorculuk oynayan arkadaşlara bir tavsiyem var lütfen hastalanırsanız o beğenmediğiniz doktorlara gitmeyin olur mu?Sizin Covid diye hastane kapısına attığınız yakınlarınıza o çalışanlar gözü gibi bakıyor.Çok rica ediyorum bir gün yoğun bakımlara gidip canla başla çalışan o insanlarla bir gün geçirin.Şu vicdansızlığınızdan utanırsınız belki.
-
BAY HEKİM (3 yıl önce)
Rektör Aysun Bay Karabulut, olay hakkında bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmuş. Yani her zaman olduğu gibi. Burada amaç zaten kameralara oynamak. Ayrıyeten, Malatya Devlet Hastanesi'nin başına gelmiş en kötü iş, bu hastanenin, Öznur Çalık'ın kardeşine bağlanmış olmasıdır. Hastane yönetiminde iki başlılık yarattı, emir - komuta kimde belli değil, hastanede tas kayıp. Sağlık Bakanlığı'nın hastaneyi eski statüsüne döndürmesi ve karnesi sıfırlarla dolu Malatya Turgut Özal Üniversitesi'nden acilen ayırmas gerekir. Aksi takdirde Öznur Çalık'ın kardeşi Aysun Bay Karubulut, eşi ve AKP Kadın Kolları'nın elinden bu hastane yok olup gidecek. Baş hekim zaten varlığıyla yokluğu belli değil.
-
Hamit (3 yıl önce)
Rektör hanım "ölmüş insana 10 dakika kalp mesajı yapmış" diyerek acıtasyon yapmış. Kendileri tıpçı olmadığı için çok inanarak söylemiş. kalp mesajlarında 45 dakika diye bir kural var, o kuralı birileri rektör hanıma anlatsın. Suda boğulmuş olarak çıkartılan insanlara bile 45 dakika kalp mesajı yapılıyor. Hasta yakını çaresizlik içinde istemiş, yüreği yanmış, annesi gitmiş, ne olur yani bir 10 dakika daha müdahale olsa. Rektör hanım oturup dini konularda veya baharatçılık konularında ansiklopedik bildik bilindik bilgilerle gazetelere köşe yazacağına birazda dersine çalışsın.
-
FURKAN (3 yıl önce)
Sağlık çalışanlarına saygımız elbette var ama hasta yakınlarının iddialarına da değer ve önem vermek gerekiyor. Bazı sağlık çalışanları bütün hastalıkları Covid-19 torbasına doldurup, ilacı dayıyor hastaya, belki de hiç korona değil ama doktor, zahmet edip başka bir hastalık olabilir mi diye inceleme yapma zahmetine katlanmıyor. Adam ya da kadın kalp şikayetiyle gidiyor hastaneye, en kolayı nedir, hemen Korona Servisine atmak. Sapasağlam insanı bile korona servisine yatırsanız iki günde korku, endişe ve panikten bağışıklığı çöker ve hayatını kaybeder. Doktorlar, hastaya bir insan olarak yaklaşmalı, hasta yakınlarının hekim seçme hakkına saygı göstermelidir. Sağlıkta şiddet asla savunulamaz. Ama olaylarının hepsinde, hasta yakınları suçlu değildir, doktorların bu tür olaylara yol açabilecek tutumları da öngörebilmesi gerekir.
-
Hastanın akciğeri korona halen hasta kovid değil diyorsunuz.Peki bu kovid hastasını normal servise yatirsalar diğer hastalar risk altına girmeyecek mı sizce bırakın herkes işini yapsın.O kadar da biliyorsanız kardeşim hastanizi getirip teslim etmeyin sağlık çalışanlarına
-
Hamit (3 yıl önce)
Hastanedeki makam odasının makam masasını ve koltuk takımlarını 1 yıl geçmeden ikincikez düzen rektör hanım acaba şu oksijensiz kalan yoğun bakımlarla ilgili soruşturma sonucunu da açıklayacak mı?
-
Pırasa (3 yıl önce)
Olaya birde hasta yakını gözünden bakın. Adam ısrarla yanlış teşhis yanlış yoğun bakım demiş. Savcılığa vermiş. Olayın bu yönden araştırılması daha uygun olur.
-
Pırasa gibi zihniyetler çok olduğu için o Malatya hiç düzelmez. Hasta yakınları doktor ya yanlış teşhis diye teşhis koyuyorlar.
-
Yazacağı ilacı googleye bakıp soran doktor çağındayız maalesef
-
Kafa pırasa olunca bu kadar oluyor.Hasta yakını doktor ya tomografi yorumluyor,Teşhis koyuyor.Adli tıp baksın bakalım Covid mı değil mi yazık yazık lafa geldi mi herkes müslüman ama ölümün hakikat olduğunu herkes unutmuş.Doktor ne yapsın ölüm geldi mi herşey boş 400 yakın sağlıkçı Covid 19 dan dolayı öldü.Kuratabilselerdi kendilerini kurtarirlardi
-
Turan (3 yıl önce)
Bu ulkede herkes herşeyin en iyisini kendisinin bildiğini zannediyor. Doktora gider akıl verir, okula gider öğretmene akıl verir, maç seyreder hocaya futbolcuya ağzına geleni söyler, siyasetten en iyisini kendisinin anladığını zanneder..... Say say bitmez. Allah akıl fikir versin. Inanmadığın, sana ters gelen birsey varsa hukuk var, mahkemeler var. Ölene Allah rahmet etsin. Öleni geri getiremezsin ama kavgaylada sorunu çözemeyip soruna yeni sorunlar eklersin.
-
Türkiye'de bir mahkeme kaç yıl sürüyor biliyor musun ? İnan mahkeme gününe kadar şahitler bildiklerini unutur o sürede. Geç gelen adalet hiçbir şeyi çözmüyor, öleni de geri getirmiyor
-
Dr. Ke (3 yıl önce)
Sağlık çalışanlarına karşı saldırı ne ilk nede son, biran önce caydırıcı yasalar gerekiyor. Bunlar ile aynı türden olduğumuzu düşünmüyorum.
-
ÖZHAN ÖZBEK (3 yıl önce)
Geçen hafta 4 gün göğüs cerrahi yattım Allah Doktorumdan ve hemşirelerden razı olsun özel hastanelerde olmayan ilgi vardı.Bu gibi olaylarla tum sağlık çalışanlarına saldırıların cezalarının çok ağır olması gerekiyor. Doktor kolay yetişmiyor heleki Özgür hoca doçent bir ömür adıyorsun o makama gelmek için ondan sonra hasta yakınından şiddet, olmuyor yakışmıyor bu insanlara gereken saygıyı tum toplum olarak göstermeliyiz.
-
köklü yalan yazdıklarınız; bir yerlere gelmek için ömür harcanmaz( ABLAN)olacak eğri otur doğru konuşalım
-
Ömür harcanmadan göğüs cerrahı doç. dr olunabiliyorsa ol da bir görelim bakalım. Utanmaz, sıkılmaz, Allahtan korkmaz, rahatlıkla birde yalancı diyor.
-
Özgür hoca hakikaten çok iyi bir hekim hem insani yönü hemde hekimlik yönü süper bir insan.Ben kendisinin yerinde olsam tayin ister giderdim bizim memelekete iyi insan yaranmaz.Docent kadın nereye gitse el üstünde tutulur hele ki Göğüs Cerrahinin hocası.Turkiyede toplasan 300 Göğüs Cerrahi hocası yoktur.