Kahramanmaraş depremlerinin ardından yapılan incelemelerde, Malatya'daki betonarme ve çelik yapılarda ciddi hasarların meydana geldiği belirlendi. Fırat ve İnönü üniversitelerinin mühendislik fakültelerinin öğretim üyelerinin hazırladığı makalede, yönetmelik eksikliklerinden malzeme kalitesine kadar pek çok önemli sorun tespit edildi.
Türk Deprem Araştırma Dergisi’nde yayımlanan “6 Şubat 2023 Kahramanmaraş Depremleri Sonrası Malatya İlinde Bulunan Betonarme Binaların ve Çelik Yapıların Hasar Durumlarının İncelenmesi” adlı araştırma, Fırat Üniversitesi'nden Muhammed Atar, Ozan İnce, Ömer Faruk Taş, Erkut Sayın ve İnönü Üniversitesi'nden Alper Özmen tarafından kaleme alındı. Makale, depremin Malatya’daki binalarda yarattığı hasarları detaylı olarak inceledi.
"Deprem Yönetmeliklerine Uyulmuyor"
Araştırmanın özetinde şu ifadelere yer verildi:
“Yapılan çalışmada özellikle betonarme yapılarda deprem yönetmeliklerinin uygulanmasında ciddi eksiklikler olduğu, ayrıca depreme karşı dayanıklı yapı tasarımında taşıyıcı sistem tasarımına ve beton malzemesinin kalitesine (betonda segregasyon oluşumu, uygun geometride agrega kullanılmaması, yetersiz pas payının bırakılması gibi) daha fazla dikkat edilmesi gerektiği görülmektedir.”
Malatya’da 6 Şubat 2023 depremlerinin (Mw 7.7 ve Mw 7.6) ardından betonarme binalarda meydana gelen hasarların incelendiği belirtilerek, bu hasarların nedenleri kaydedildi.
Betonarme Yapılarda Uygulama Hataları
Betonarme yapılarda yeterli boşluk bırakılmaması ile ilgili olarak; “1975 yönetmeliği ve sonrasında yayınlanan Türk deprem yönetmeliklerinde betonarme binaların bitişik olarak inşa edilmemesi gerektiği belirtilmiştir.
6 m yüksekliğe kadar 3 cm ve daha sonraki her 3 m için 1 cm artacak şekilde betonarme binalar arasında boşluk bırakılması gerekmektedir. Çekiçleme etkisi olarak da adlandırılan binaların çarpışması durumu, döşeme seviyeleri farklı olan binalarda kolonların ağır hasar almasına neden olabilir.” şeklinde değerlendirme yapıldı.
Yetersiz Beton Kalitesi ve İmalat Hataları
Yetersiz beton kalitesi, korozyon ve imalat hatalarına ilişkin şu tespitlerde bulunuldu:
“Uygun olmayan büyüklükte, kötü granülometriye sahip ve düz yüzeyli agregaların kullanımı, uygun olmayan donatı düzeni nedeniyle betonun yerleşememesi ve yetersiz imalat koşulları nedeniyle betonda segregasyon oluşumu görülmüştür.”
Betonarme binaların zemin katlarında yoğunlaşan hasarlarla ilgili olarak şu değerlendirme yapıldı:
“Zemin kat yüksekliklerinin fazla yapılması, bu katlardaki deplasmanları artırmakta ve kolonların rijitliklerini azaltmaktadır. Ayrıca dolgu duvarların kaldırılması zemin kat rijitliğini daha da düşürmektedir. Bu durum hasarların zemin katlarda yoğunlaşmasına neden olmuştur.”
Betonarme Yapılardaki Diğer Hasarlar
• Binalar arasında yeterli boşluk bırakılmaması: “Betonarme binaların bitişik olarak inşa edilmemesi gerektiği, 1975 ve sonrasında yayınlanan Türk deprem yönetmeliklerinde belirtilmiştir. Buna rağmen betonarme binaların bitişik yapılmasından kaynaklanan deprem hasarlarına yaygın olarak rastlanmıştır.”
• Etriye aralıklarının yetersiz olması ve 135° kancalı yapılmaması: “Etriye aralıklarının fazla olması, boyuna donatılarda burkulmalara ve kabuk betonun atmasına neden olmaktadır.”
• Güçlü kolon-zayıf kiriş tasarımının yapılmaması: “Kolon ve kiriş birleşim bölgelerinde yetersiz kesme dayanımı, kısa kolon etkisi gibi sorunlar, binaların hasar görmesine neden olmuştur.”
• Zayıf ve yumuşak kat düzensizlikleri: “Ticari amaçlarla zemin katların yüksekliklerinin fazla yapılması, zemin kat kolonlarının rijitliğini azaltmış ve bu katlarda hasarların yoğunlaşmasına neden olmuştur.”
• Düşük malzeme kalitesi, korozyon ve imalat hataları: “Betonun uygun olmayan geometride agregalarla yapılması, yetersiz imalat koşulları nedeniyle segregasyon oluşumu, binaların dayanıklılığını azaltmıştır.”
• Dolgu duvar hasarları: “Zemin katta dolgu duvarların kaldırılması, bu katın rijitliğini daha da düşürmüştür.”
• Yüksek kesme kuvvetine maruz kirişlerin bağ kiriş olarak tasarlanmaması: “Yüksek kesme kuvvetlerine karşı binaların yeterince tasarlanmamış olduğu görülmüştür.”
Betonarme Binalarda Özetlenen Hasar Nedenleri
Araştırmada betonarme Malatya’daki binalarda karşılaşılan hasar nedenlerinin özeti ise makalede şu şekilde aktarıldı:
• “Beton malzeme kalitesinin segregasyon ve uygun olmayan geometride agrega kullanımı gibi nedenlerle düşük olması, yapı dayanımını önemli derecede azaltmaktadır.”
• “Betonarme elemanlarda yetersiz pas payından dolayı donatılarda paslanmalar gözlemlenmiştir. Bu durum beton ile donatı arasındaki aderansın ve donatı kesit alanlarının azalmasına neden olmaktadır.”
• “Etriye aralıklarının yetersiz olması, betonarme elemanların kesme kapasitelerini düşürmektedir. Etriye kancalarının yetersiz uzunlukta ve 90° olması, etriyelerin deprem sırasında açılmasına ve etkili çalışmamasına neden olmaktadır.”
• “Güçlü kolon-zayıf kiriş tasarımının uygulanmaması, kısa kolon etkisi, yumuşak ve zayıf kat düzensizlikleri, kolonların hasar almasına ve gevrek kırılmalara neden olmaktadır.”
• “Betonarme binalar arasında yeterli boşluk bırakılmaması, binaların çarpışmasına (çekiçleme etkisi) ve tasarım aşamasında dikkate alınmayan ek gerilmelere neden olmaktadır.”
• “Betonarme binaların daha sünek davranmaları ve gevrek hasarların önlenmesi gerekmektedir. Ancak saha incelemelerinde gevrek kesme hasarlarına yaygın olarak rastlanmıştır.”
Çelik Yapılarda Karşılaşılan Hasarlar
Çelik yapılarda karşılaşılan hasar nedenleri ise şu şekilde özetlendi:
• “İncelenen çelik köprülerin plastik deformasyona uğramadığı ve bulonlu bağlantıların elastik bölgede kaldığı tespit edilmiştir.”
• “Malatya otogarının uzay kafes sisteminde meydana gelen hasarların birleşim bölgesi kaynaklı olduğu ve uygulanan kaynak birleşiminin yetersiz olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle cıvatalı birleşimde gevrek kırılmalar meydana gelmiştir.”
malatyahaber.com- malatyayenises.com