İdris Naim Şahin krizinde yeni boyut: AKP’li Kürt vekiller rahatsız...
AKP’nin Kürt milletvekillerinin hazırladığı Güneydoğu raporunda Uludere olayının bölgede en öncelikli gündem maddesi haline geldiği uyarısı yapıldı. Anadilde eğitim konusunu ve BDP’nin önerdiği demokratik özerklik benzeri bir güçlü yerel yönetim modelini bölgede öne çıkan talepler olarak belirten AKP’li vekiller, İdris Naim Şahin konusunda ise “Uyarı yetmez. İstifa etmeli ya da görevden alınmalı” dediler.
Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, AKP’nin Kürt milletvekillerinden, partide krize dönüşen İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e yanıt gibi Kürt raporu geldi. Milletvekillerinin Güneydoğu’da yaptıkları ziyaretler sonrası hazırlayıp parti yönetimine ilettiği raporda, “Uludere hükümetin samimiyet sınavı” denildi. AKP’li Kürt vekiller, Şahin’in parti sözcüsü Hüseyin Çelik tarafından uyarılmasını olumlu bulduklarını belirtirken, “Ancak bu yetmez. İstifa etmeli ya da görevden alınmalı” taleplerini de sözlü olarak parti yöneticilerine iletti.
AKP’deki İdris Naim Şahin krizi, partinin Kürt milletvekillerinin Güneydoğu’da yaptıkları özel bir çalışma sonrası hazırladıkları raporla yeni bir boyut kazandı.
Raporda Bakan Şahin’le birlikte Başbakan Erdoğan’ın Uludere ile ilgili açıklamalarına da yanıt niteliğinde saptamalar yer aldı. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla AKP’nin Kürt milletvekilleri Güneydoğu’da iki hafta süresince özel bir çalışma yürüttü. Edinilen bilgilere göre AKP’li vekiller, her biri 5 milletvekilinden oluşan 4 grup halinde bölgeye giderek, iki hafta süresince parti tabanının yanı sıra il, ilçe ve beldelerdeki sivil toplum kuruluşları, vakıflar, dernekler, sendikalar, kanaat önderleriyle görüşmeler yaptı.
Bu görüşmelede alınan notlar milletvekilleri tarafından rapor haline getirilerek parti yönetimine verildi. Erdoğan’ın önündeki raporda, bölgedeki talepler 4 başlık altında toplandı. Raporun ilk maddesinde ise Uludere olayının yer alması dikkat çekti. Raporda Uludere olayı için, “Roboski (Uludere) hükümet için bir samimiyet sınavıdır” diye ifade edildi. Raporda, Uludere olayının en öncelikli gündem maddesi haline geldiği, üzerinden geçen 5 aylık süreye karşın olayın aydınlatılmamış olmasının Kürtler arasında büyük bir kaygıya neden olduğu, sürecin bu şekilde uzamasının Kürtler arasında hükümete güvensizliğe dönüşme riski taşıdığı, bir an önce sorumluların ortaya çıkarılıp yargıya teslim edilmesinin bölgede birinci talep haline geldiği vurgulandı.
Raporda Uludere olayının “en yakıcı gündem” olduğu belirtildikten sonra bölgede öne çıkan talepler de sıralandı. Talepler arasında ikinci sırada, yine Başbakan Erdoğan’ın soğuk baktığı anadilde eğitimin yer alması dikkat çekti.
Taleplerin üçüncü sırasında yeni anayasa sürecindeki Kürt sorununa ilişkin beklentiler sıralandı. Raporda bu beklentiler, “anayasal vatandaşlık” olarak ifade edildi. Taleplerin 4. sırasında ise yerel yönetimlerin güçlendirilmesi yer aldı. BDP’nin “demokratik özerklik” talebine benzer bir şekilde yerel yönetimlerin daha da güçlendirilip yetkilerinin arttırılması AKP raporuna girdi.
AKP’deki İdris Naim Şahin krizi Kürt vekiller arasında da önemli bir gündem konusu haline geldi. Kürt vekiller uzun bir süredir Şahin’e yönelik şikâyetlerini parti yöneticilerine iletiyordu. Parti sözcüsü Çelik’in, Şahin’e yönelik “uyarı” niteliğindeki açıklaması, Kürt vekiller arasında olumlu karşılandı. Kürt vekiller, “Çelik’in yaptığı açıklama bizim de uzunca bir süredir talebimizdi. Ancak bu yetmez. Bölgede Şahin’e büyük tepki var. Dolayısıyla Uludere sınavı açısından da artık Şahin istifa etmeli. Etmiyorsa azledilmeli” şeklindeki taleplerini parti yöneticilerine sözlü olarak iletti.
UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.