SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"'Aldattığı İçin' Demiş, Ceza Ehliyeti Yoktur!.."

0
Güncellendi - 2016-06-08 03:09:52
A- A+ PAYLAŞ

  • Karısını öldüren şahsın, cezai ehliyeti ile ilgili olarak Adli Tıp'ın 2 Prof.'undan ilginç karşı görüş.. 

Malatya’da 2 yıl önce eşini demir sopa ve çekiç ile başına vurarak öldüren katil zanlısına Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’nin vermiş olduğu “Cezai ehliyeti yoktur” raporunu bozan Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi katil zanlısına ceza verilmesini oy çokluğu ile kabul etti. Ancak, karara muhalefet şerhi koyan iki profesör, katil zanlısının ‘eşinin kendisini aldattığı için öldürdüğü’ iddiasını 'hezeyan göstergesi' kabul ederek ceza verilmemesi gerektiğini savundu.

BAŞINA ÇEKİÇ İLE VURARAK ÖLDÜRMÜŞTÜ

Olay, 8 Nisan 2014 tarihinde, Hekimhan İlçesinin Basak Mahallesi’nde (köyünde) yaşandı. Olayda İsmail Çalışkan (60) adlı şahıs, eşi Fatma Çalışkan’ı (44) önce demir sopa ile ardından ise çekiç ile vurarak öldürmüştü. Fatma Çalışkan’ın otopsi raporunda kesici alet ve çekiç tarzı alet ile kafasına aldığı çok sayıda darbeye bağlı beyin kanaması ve kafa travması neticesinde öldüğü tespit edilmişti.

“DEMİR SOPA İLE HİÇ DURMAKSIZIN VURDU”

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu olarak yargılanan cinayet zanlısı İsmail Çalışkan’ın olay esnasında evde bulunan 11 yaşındaki küçük kızı K.Ç. tanık olarak mahkemede alınan ifadesinde şunları söylemişti;

“Babam annem ile evli oldukları süreçte aralarında kavgalar olurdu. Bu süreç içerisinde zaman zaman babam annemi döverdi ve şiddet gösterirdi. Olay tarihinde ben, annem ve babam evde idik ve biz yatakta idik. Bu sırada babam yatakta olan anneme bir şey söyledi. Ancak ben babamın anneme o sırada ne söylediğini duymadım. Bunun üzerine annem kalktı ve ışığı açtı. Işığı açtıktan sonra aralarında her hangi bir tartışma geçmedi. Annem babama yönelik her hangi bir şekilde ağır sözler ya da küfür söylemedi. Annem ışığı açtıktan hemen sonra babam herhangi bir şey söylemeden soba demiri ile anneme vurmaya başladı. Arka arkaya sürekli vurdu. Daha sonra annemi yatağa yatırdı ve tekrar soba demiri ile arka arkaya hiç durmaksızın vurdu.

“SONRA ÇEKİÇ İLE VURMAYA DEVAM ETTİ”

Bu sırada annem babama karşı koyamadı. Annemin elinden de hiçbir şekilde bıçak yoktu ve annem babama saldırmadı. Bu şekilde babam önce soba demiri ile arka arkaya anneme vurdu, daha sonra çekiç ile vurmaya devam etti. Sonra onu sürükleyerek kilerin olduğu yere götürdü. Annem yerde idi. Her tarafı kanıyordu. Bende evdeki mavi havluyu alıp kanayan başına tuttum. Bu sırada babam çay demledi. Ekmek arasına peynir koyup yedi ve sonra evden ayrıldı. Ben babama eve gelmesini, korktuğumu söyledim. Ancak o eve gelmedi. Daha sonra ben jandarmayı aradım. Önce ambulans geldi, ardından da jandarma geldi.”

ELAZIĞ’DA “CEZAİ EHLİYETİ YOKTUR” RAPORU VERİLDİ

Duruşmalardaki ifadelerinde “eşini kendisini aldattığı için öldürdüğünü” savunan cinayet zanlısı İsmail Çalışkan, bu iddiasını karşılık olarak mahkemeye her hangi bir delil ve tanık sunamadı. Mahkemede tanık olarak dinlenenler ise ‘aldatmaya ilişkin” her hangi bir ifade de bulunmadılar.

“Cezai ehliyetinin olup olmadığının” belirlenmesi için Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’ne gönderilen İsmail Çalışkan’a burada “Cezai ehliyeti yoktur” raporu verildi. Ancak, itiraz üzerine dosya ve sanık Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

ATK: CEZAİ EHLİYETİ VARDIR

Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi hazırlamış olduğu raporunu Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Rapor da, “İsmail Çalışkan’ın yapılan muayenesi, müşahedesi, tetkikleri ve adli dosyasının incelenmesi neticesinde; kendisinde ceza sorumluluğunu etkileyecek veya ortadan kaldıracak mahiyet ve derecede her hangi bir akıl hastalığı veya akıl zayıflığı tespit edilemediği, dava dosyasının tetkikinde de suç tarihinde suçunu takip eden günlerde de her hangi bir akıl arıza içinde olduğuna delalet edecek tıbbi bulgu ve belgeye rastlanmadığı, bu duruma göre 1965 doğumlu İsmail çalışkan’ın 8 Nisan 2014 tarihinde sanığı bulunduğu, yakın akrabayı öldürme suçuna karşı Ceza sorumluluğunun tam olduğu kanaat ve mütalaamızı bildirir gözlem raporudur.” denildi. Rapor 7 üyeden 5’inin oy çokluğu ile kabul edilirken, kurul üyesi 2 profesör ise muhalefet şerhi koydu.

2 PROF.'TAN İLGİNÇ MUHALEFET ŞERHİ: KARISI ALDATTIĞI İÇİN KATLETMİŞ, CEZA VERİLMESİN

Eşini öldüren katil zanlısına ceza verilmemesini talep eden kurul üyesi Prof. Dr. S.S. ve Prof. Dr. K.O.K. ise muhalefet şerhlerine şu ifadeleri kaydettiler:

“İsmail Çalışkan’ın Adli Tıp Kurumu’ndaki muayene bulgularına ve dava dosyasının incelemesine göre; 1-İsmail Çalışkan’ın muayenesinde uzun yıllardan beri devam eden perseküsyon ve jaluzik hezeyanları mevcut. Olayın ardından yatmış olduğu Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’nde hezeyanlı bozukluk raporu verilmiş. 2-Adı geçenin çocuklarını ‘babaları ben değilim’ diyerek kabul etmediği, 3-Maktül eşini aldattığı için katlettiği, bu ve benzeri bulgularla İsmail Çalışkan’ın 8 Nisan 2014 tarihinde işlediği idida edilen yakın akrabayı öldürme suçuna karşı hezeyanlı bozukluk tanısıyla ceza sorumluluğunun olmadığını belirtir ortak muhalefet şerhimizdir.”

DOSYADA DNA TESTİ VE ALDATMAYA İLİŞKİN DELİL VE TANIK İFADESİ YOK

2 profesörün muhalefet şerhlerinde, “Adı geçenin çocuklarını ‘babaları ben değilim’ diyerek kabul etmediği ve Maktül eşini aldattığı için katlettiği…” ifadelerini kaydetmelerine karşın,  İsmail Çalışkan’ın çocukların kendisinden olmadığına dair DNA testi raporu ile karısının kendisini aldattığına dair her hangi bir delil ve tanık ifadesi de dosyada yer almıyor.

Burhan KARADUMAN, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

basakismailçalışkan

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

5 yorum yapılmış

  • naz (8 yıl önce)
    Ne kadar kolay bir insanı katletmek ! Oturmus bir de utanmadan peynir ekmek yemis.
    0
    0
    Yanıtla
  • Hacidodo (8 yıl önce)
    Karısını alcakca katletmis. Had cezasi verilmesi lazim ama nerdeee
    0
    0
    Yanıtla
  • turan yorulmaz (8 yıl önce)
    Çocukların ifadelerine göre hiç de deli birine benzemiyor gerekli ceza neyse verilsin işi eğip bükmesinler.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ben bununla aynı koğuşta yatıyordum Bir şeyi yoktu .
    0
    0
    Yanıtla
  • cezai ehliyet nasıl ortadan kalkar
    0
    0
    Yanıtla