Ankaraspora transfer olan tecrübeli oyuncu Murat Erdoğan, Galatasarayda Rumen hoca tarafından hakkının yendiğini ileri sürdü ve Eğer forma şansı verilseydi şimdi Milli Takımdaydım'' dedi.
Türk Futbolunda kıymetini bilinmeyen yıldızlardan biri Murat Erdoğan... Hoş Türk futbolseveri onu fazlasıyla taktir ediyor ve biliyor. Ancak nedense, hem de sol kanatta görev yapabilecek bir isme fazlasıyla ihtiyaç varken, ne Milli Takım ne de Galatasaray bu yıldızı bir türlü değerlendiremedi... Erdoğan ile Antalyada, tatil yaptığı Topkapı Otelde söyleşimizi yaptık. Hagiden, Fatih Terime, Aykut Kocamandan, Malatyaspora ve yeni transfer olduğu Ankaraspora kadar herşeyi sorduk. Açıkçası, o da bize Adan Zye, tüm içtenliğiyle cevap verdi. İşte, söz sırası Murat Erdoğanda:
Ersun hoca riske girmeli''
Önce Milli Takımdan başlamak istiyorum. Bu kadar formda olduğum bir dönemde A Milli Takıma çağrılmayışıma üzüldüm. Bana göre kriter form olmalı, oynadığın takım değil. Üstelik şunu iyi biliyorum ki, izlenmeme rağmen bu gerçekleşmedi. Özellikle sol kanatta Milli Takımımızın problemi var. Bu mevkiide oynayan ve oynatılan arkadaşlarıma karşı bir sitem değil bu. Ama şaşırıyorum. Bence Ersun hoca riske girip, cesaret göstererek bize bu şansı vermeli. Milli Takımda oynasaydım, inanılmaz bir çıkış yapardım. Bugüne kadar bu konudan hiç bahsetmedim ama sanırım haksız değilim...''
Hagi ile 3. olmak bile başarı''
Gelelim Galatasaraya... Sarı - Kırmızılı takımdan ayrılırken yine FANATİK Gazetesine röportaj vermiş ve Hagi ile bu işin olmayacağını söylemiştim. Ama o zaman bu söylemimi, takıma zarar vermek istediğim ve gönderildiğim için yaptığımı zannettiler. Oysa ben Galatasarayın ekmeğini yedim. Yönetimle hiçbir sorunum olmadı ve oradaki arkadaşlarımı da çok seviyorum. Ben Hagi ile sorunluydum. Galatasarayın ligi Hagi ile 3. bitirmesi bana göre başarıdır! Benim tahminim, 6 veya 7.likti. Hagi konuştuğu zaman, Ben senden memnunum'' diyordu, ama diğer arkadaşlara daha fazla şans verdi. Kadroya aldığı Trabzon maçında oynadım ve gol attım. Ancak sezon sonu rapor verdi gitmem için. Önyargılı davrandı. Tercümanı ile konuştum, Biz Muratı göndermekle hata yaptık demiş. Şu bir gerçek ki, bugün Galatasarayda olsaydım rahatlıkla A Milli Takımda oynardım. Kısacası Hagi kaderimle oynadı. Futbolculuğuna bu kadar hayran olduğum bir insan hakkında böylesine olumsuz şeyler söyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi. Ama yakından tanıyınca yıkıldım. Karşıma hayalimdekinin tam tersi bir kişilik çıktı...''
Terim için kötü düşünmem''
Ben aslında Galatasaraya, Terimin ikinci gelişinde transfer olmuştum. Fakat kiralıklar listesine konuldum ve Gaziantepspora gittim. Antepte başarılı bir sezon geçirdim ve yine Galatasaraya döndüm. Ama Şampiyonlar Ligi kadrosuna alınmadım. Şampiyonlar Liginden elendikten sonra, ikinci yarıda takımın vazgeçilmezlerinden oldum. Ama Terim oynatmadığı zaman aklıma hiçbir kötü niyet gelmedi. Sadece, Hocanın tercihi'' dedim ve saygı duydum. Fatih Terim hakkında asla Hagi gibi düşünemem. Çünkü Terim çok dürüst birisi. O an öyle düşünüyordu. Fatih Terim gerçekten büyük bir hoca...''
Aykut hoca gitmekte haklıydı''
Malatya maceram da oldu... Kupa ile birlikte tam 35 maç oynadım. Sadece Sakaryaspor karşısında sarı kart cezalısı olduğum için yer almadım. 6 gol ve 8 asist ile sezonu kapadım. Aykut Kocaman ilk geldiğinde çok benimsendi. Ancak ilerleyen haftalarda profesyonelce düşünmeyen oyuncular etkisini gösterdi. Açıkçası takım düşüşe geçince, herkes hatayı birbirinde aradı. Bu noktadan sonra hocanın yapabileceği fazla bir şey yoktu. Takıma sahip çıkan oyuncu sayısı azaldı. Bence Aykut hoca ayrılışında haklıydı. Eğer kalsaydı daha çok yıpranırdı ve işler daha da kötüye giderdi. Benim kişisel görüşüm; takım içinde bazı futbolcularla yola devam etmesi, ona da, takıma da zarar verdi...''
Keşke Beşiktaşa gitseydim''
Hep başkaları değil tabii ki, ben de hatalar yaptım... Kariyerimdeki en önemli dönüm noktalarından biri Beşiktaşa gitmememdi. Lucescu döneminde Rumen hoca beni çok istedi fakat olmadı. Bu dönemde yanlış tercih yaptığımı düşünüyorum. O yıl Beşiktaşa gitsem, belki de şimdi Avrupada oynuyordum. Bu sezon da Rıza Çalımbay istedi. Gündeme geldim ama yönetim karşı çıktı. Bu konuda yönetime hak veriyorum. Çünkü daha önce çok istemişlerdi benim transferimi. Biraz da hisli davranıp kabul etmedim. O nedenle Beşiktaş yönetiminin bu davranışına saygı duyuyorum...''
Ankara en uygun seçenekti''
Türkiyeye 1996da geldim. Burada 9 yıldır futbol oynuyorum. Mersin İdman Yurdunda başladım futbola. Daha sonra sırasıyla; İstanbulspor, Galatasaray, Gaziantepspor, ve Malatayaspor formalarını giydim. 2005 - 2006 sezonunda inşallah Ankarasporda top koşturacağım. Başkente gelmemdeki faktörleri sıralarsak, önce geleceğe dönük önemli hedeflerinin olmasını gösterebilirim. İlk yılında oldukça başarılı olmuş bu ekip, beni heyecanlandırdı. Ayrıca Samet Aybaba da benim için çok önemli bir etken. Vizyon ve maddi olanaklar da bir araya gelince, güçlü bir kulübe geldiğinizi hissediyorsunuz. Özellikle Onursal Başkan Melih Gökçeki transfer görüşmelerinde yakından tanıyınca hiç tereddüt etmedim. Önümüzdeki sezon hedef 4. olmak. Bunun altı başarısızlık sayılıyor. 2 - 3 yıl içerisinde ise şampiyonluğa oyanaycak bir Başkent takımı geliyor. Un var, şeker var, helvayı yapacaklar da olacak.''