Suat KOZLUKLU
Sevgili MalatyaHaber dostları bilirmisiniz Balık Baştan Kokar diye bir söylem vardır... Bildiğiniz bu söylemi gelin birde benden "okuyun"...!
"Balık pazarına gitmiş adam... Özenle yıkanmış, üzerinlerine limon ve buz yerleştirilmiş, yan yana dizilmiş olanlardan birini almış eline, başlamış kıçından başlayarak koklamaya!..
Ne yapıyorsun demiş satıcı, Balık baştan kokar bilmez misin?
Gülmüş adam!.. Bilirim bilmesine de demiş, Bakıyorum bakalım, kıçına kadar geldi mi koku!
Geldiğimiz durum ne yazık ki böyle...!
Niye yazdım tüm bunları...!
Çünkü;
Olmuyor, yürümüyor, gitmiyor. Malatyaspor artık "acıların takımı" oldu. Zevk vermiyor artık maçlar... Ümit vermiyor gelecek günler...! Bitmiş, tükenmiş, tüm değerlerini yitirmiş bir Malatyaspor var karşımızda.
Kelleleri birer birer vursanız da... Suçu yıkacak başka adresler bulsanız da... Sürekli hedef saptırıp başkalarını karalasanız da... İşte şahaseriniz ortada... Gurur duyunuz, 'beyfendiler...'
Malatyasporda "balık baştan ve çoktan kokmuştu", sevgili MalatyaHaber dostları...
Doğruyu buralarda defalarca dile getirdik, ancak doğru söyledik diye dokuz köyden kovulduk... Biz doğruları söyledikçe dengelerini yitirmiş birileri bizlere iftira atmaktan geri durmadılar... Çünkü, en iyi bildikleri şey, yalan-dolan ve iftiraydı... Ama unuttukları bir şey vardı ki o da ilahi adaletin birgün tecelli edeceği gerçeğiydi... Gönül isterdi ki bugünleri hiçbirimiz ne yaşayalım ne de görelim... Ama görünen köy inanın, hiç mi hiç klavuz istemedi...
Yaygın bir inanış var, işler yolunda gitmeyince, 'veryansın' edecek ve 'basına saldıracaksın...' (Her nedense birileri öyle öğretmiş, birilerine...!) Ya, 'enkaz aldık' edebiyatı yapacaksın... Olmadı işadamlarına sallayacaksın, takıma sahip çıkmıyorlar diye...
Peki, sen tüm bunları yaptın da ne oldu...?(akıl hocaların şimdi nerde?)
Bir süredir üzülerek izliyorum Malatyasporun geldiği bu durumu... Hepsini değil, süzerek 'en hafiflerini' koyduğumuz okuyucu yorumlarını içim "kan ağlayarak" okuyorum... Elim klavyeye gidip gidip geliyor ama "dur yazma Suat" diyorum kendi kendime...
Haşim Karadağ bugün benim için sadece bir mağdur... Asıl suçlu, onu bu oyuna alet edenlerde... Daha bu hafta başında bile!.. Hani şu kongre fiyaskosunun yaşandığı günde!.. Asıl suçlu, Malatyasporu yönetmenin basit bir oyun olduğunu ona söyleyenlerde... Ve asıl suçlu, ona sen git biz arkandayız diyerek yalnız bırakanlarda...
Malatyaspor 'zarar görmesin' diye bugüne kadar yazmadığımız belki de mesleğimize ihanet ettiğimiz o kadar çok şey var ki, inanın onları yazsaydık bugün bazı isimler bırakın Malatyada dolaşmayı Malatya'ya giremezlerdi...
Telafi edemeyeceğimiz Dört Şey...Ve yitip giden "dostluklar"...
Taş... atıldıktan sonra
Söz... ağızdan çıktıktan sonra
Fırsat... kaçtıktan sonra
Zaman geçtikten sonra...
Hadi bakalım gurur duyun şimdi eserinizle...!
Unutmadan;
Balık baştan kokar.
Balık kokarsa tuz var. Ya tuz kokarsa?
