Malatya'da, geçirdiği rahatsızlıklar sonucu gözleri görmeyen 29 yaşındaki genç, bilgisayar aşkı ve yaptıklarıyla görenlere parmak ısırtıyor.
Anne karnında kızamık hastalığı geçirmesinin ardından doğduğunda bir de hipertansiyon hastalığı geçiren 29 yaşındaki İzzet Yaylar, görme duyusunu kaybetti. Küçükken sadece iki yaşına kadar görebilen Yaylar, ne gördüğünü hatırlamıyor. Görme Engelliler Okuluna gitmesiyle birlikte hayatı değişen Yaylar, daha sonra ilgi duyduğu elektronik ve bilgisayar konusunda kendisini geliştirdi. İlk olarak Ankara Üniversitesi daha sonra da İnönü Üniversitesi'nde çalışan Yaylar, şu an Turgut Özal Tıp Merkezi'nde santral
operatörü olarak görevini sürdürüyor. Malatya Görme Engelliler Derneği Spor Kulübü'nde yüzme sporcusu da olan Yaylar'ın en büyük hedefi 2011 yılında 3 altın madalya almak.
Yaylar, hayat öyküsünü şöyle anlatıyor: "Anne karnındayken kızamık, doğduktan sonra hipertansiyon gözüme giden damarların çürümesine sebep olmuş. Küçükken iki yaşına kadar görmüşüm ama gördüklerimi hiçbir şekilde hatırlamıyorum."
Elektroniğe olan merakının kendisini bilgisayara sürüklediğini ifade eden Yaylar, şunları söyledi: "Okula gittiğim zaman bilgisayar konusunda araştırma yapıyordum. Ancak, okuduğum okullarda bilgisayar yoktu. Kendime bilgisayar edindim ve normal öğrencilerle beraber yedi ay süren bir kursa gittim. Merak duygusu da olunca kendimi bilgisayar konusunda yetiştirmeye çalıştım ve Ankara ile İstanbul'da birkaç hocadan eğitim aldım. Şu an bilgisayarda her türlü işlemi yapabiliyorum. Bilgisayarın içerisini tamir edecek kadar bilgilendim. Malatya'daki tüm görme engelli arkadaşlarımın bilgisayarlarını ben tamir ediyorum. Gerek bilgisayarlarına gerek telefonlarına konuşma programlarını ben yüklüyorum. İnternet üzerinden ve daha başka yollarla uzaktaki arkadaşlarımın bilgisayarlarına bağlanarak, tamir yapabiliyorum. Biraz web sitesine de merakım var. Örneğin kendi tasarladığım bir radyo var. Bu radyoda tamamen görme engelli arkadaşlarımız program yapıyor. Radyo benim kontrolümde yayınını sürdürüyor."
Yaylar, 11 senedir iş hayatında bulunduğunu belirterek şöyle konuştu: "Turgut Özal Tıp Merkezi'nde çalıştığım birimde bilgisayar sisteminden oluşuyor. Bilgisayar sistemini biliyor olmam hafta sonu olsun, gece olsun tek başıma santrali idare edebiliyorum. Görevimi de sorunsuz yürütüyorum. Hatta diğer arkadaşlarım benim kendilerinden daha iyi çalıştığımı söylüyorlar. Bu nedenle sorumlu müdürlerimden takdir ve teşekkür aldım."
Yüzme sporunda büyük başarılar elde etmek istediğini anlatan Yaylar, sözlerine şöyle devam etti: "Aslında ben sudan korkan biriydim. Şimdi suyla adeta dans ediyorum. Yüzmeyi öğrendim ve ilk turnuvamda da bir altın madalya aldım. 2011 yılının Haziran ayında hedefim 3 dalda 3 altın madalya almak."
Yaylar, görme engelli çocukların ailelerine de şöyle seslendi: "Aile destek sağlamadığı müddetçe, çocuklarından utandıkları takdirde, çocuklarından desteklerini esirgediklerinde o çocuk hiçbir yere gelemez ve öz güvene sahip olamaz. Engelli bireylere sahip olan ailelerin görme engelli olan çocuklarını toplumla birleştirip toplumla kaynaştırıp, örneğin sporla tanıştırıp eğitim almalarını sağlayarak onların daha başarılı bireyler olmalarını sağlayabilirler."