Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Anemon Oteli’nde STK ve iş dünyası temsilcileriyle yaptığı, planlanandan uzun süren toplantının ardından, programda yeralan Valilik ziyaretini yapmadı ve direkt 2. Ordu Komutanlığı’na gitti ve Ordu Komutanı Orgeneral Galip Mendi tarafından karşılandı. Karargah’ta yarım saat kadar kalan Erdoğan, daha sonra mitinge katılmak üzere Belediye Binası arkasındaki alana hareket etti. Başbakanın buradaki konuşması sırasında tarihi ve kültürel şahsiyet Malatyalıları sayarken, merhum Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'den bahsetmemesi dikkat çekti. Bu arada Başbakandan, 2. üniversite müjdesi beklentisi de yanıt bulmadı. Ayrıca, daha önceki bir açıklamasında Büyükşehir Belediye Başkan adaylarını Eylül Ekim aylarında açıklayacağını belirten Erdoğan'ın Malatya'daki konuşmaları sırasında, bu doğrultuda herhangi bir imasının dahi olmaması dikkat çekti.
MİTİNG ALANINDA..
Başbakan Erdoğan, saat 16.00'da başlaması planlanan, ancak saat 17.24’te geldiği miting alanında coşkuyla karşılandı.
79 tesisin toplu açılışının da yapılacağı miting meydanında, ayrıca Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Başbakanlık Müsteşarı Efgan Ala, TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Metin Yılmaz, Malatya, Elazığ ve Adıyaman AKP milletvekilleri ile Malatya Valisi Vasip Şahin, Belediye Başkanı Ahmet Çakır da hazır bulundular.
Miting alanındaki tören Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve şehitler için saygı duruşu, İstiklal Marşı ile başladı.
İlk konuşmayı yapan Malatya Belediye Başkanı Ahmet Çakır, “Göreve geldiğimizden bu yana ibadet aşkıyla ekibimizle birlikte yerine getirme gayreti içinde olduk. Şehrin her sorununu çözmek, yaşanabilir şehir oluşturmak adına çalışmalarımızı sürdürdük.” dedi.
Malatya Valisi Vasip Şahin de, “ Birazdan açılışı yapılacak 79 kuruluş ile Malatyalılar hizmetlere kolay ulaşabilecek, istihdam ve üretim artışı ile ülkeye daha çok destek sağlamış olacaktır. Bu yatırımlar nedeniyle ilimiz adına şükranlarımızı arzediyorum.”diye konuştu.
Ardından sözalan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, havanın kapalı olmasına dikkat çekerek başladığı konuşmasında, “Malatya’da hava Karadeniz oldu. Yağış gelebilir gibi. Sözlerimi iki cümleyle toplayacağım. Malatya’ya verilmiş sözlerimizi yerine getiriyoruz. Tamamlanan 8 eserimiz hizmete açılmış olacak. Malatya’yı bir spor merkezine dönüştürmek üzere 18 gençlik ve spor merkezini yapıyoruz. Kente 25 bin kişilik UEFA standartlarında stad yapıyoruz, inşaatı şu an yüzde 30 düzeyinde. Spor salonu var 5 bin kişilik, ihale sürecinde. 10 antrenman spor salonunu bünyesinde barındıran, 1 stadyum olmak üzere 18 tesis ve öğrenci yurtları olmak üzere yatırımlar sürüyor.”dedi.
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ise, “Bize lafı uzatmayıp zurna yapmamak, lafı kısa tutmak yaraşır. Başbakanım, 11 yıl içerisinde dediniz ki, yolları bölelim hayatları birleştirelim, milleti birleştirelim. Bugün Malatya’da milleti birleştirdik sayın başbakanım. Hava yolunu halkın yolu yapın dediniz, havayolu halkın yolu haline geldi. Hızlı tren özlemini giderin dediniz, bugün Türkiye Avrupa’da 6., dünyada 8. hızlı trene sahip ülke haline geldi. Hayaller bir bir gerçek oldu. Malatya’da 80 yılda sadece 66 km. bölünmüş yol yapılmıştı, 10 yıl içerisinde tam 270 km. bölünmüş yolla Malatya’yı kuzeyinden, güneyinden Anadolu illerine bağladık. 10 yıl önce 2003’e kadar Malatya’ya harcanan ulaşım proje tutarı sadece 142 trilyon. 10 yıl içerisinde liderliğinizde, AK Parti iktidarında 1 katrilyon 100 trilyonu Malatya için harcadık. Hayırlı uğurlu, helali hoş olsun.”dedi.
BAŞBAKANIN KONUŞMASI..
Daha sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, meydanı dolduranların coşkulu alkışları ve tezahüratıyla kürsüye geldi. Başbakanın konuşmasında, Malatyalı devlet ve kültür adamlarını sayarken merhum Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün adını anmaması dikkat çekti.
Başbakanın konuşması özetle şöyle:
“Sevgili Malatyalılar.. Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetlerimle selamlıyorum. Bugün bir kez daha bizleri Malatya’da misafir ettiğiniz, gönüllerinizde ağırladığınız için sizlere şahsım ve arkadaşlarım adına şükranlarımı sunuyorum.
Bize yüreklerinizi, sevdanızı açtığınız için, ahde vefanız için, kadirşinaslığınız, hakşinaslığınız, Malatyalı her bir kardeşimin o kendine yakışır şekliyle gösterdiğiniz vefanız için teşekkür ediyorum.
Bana diyorlar ki, yorulmuyor musun? Allah aşkına insan şu manzaraya, coşkuya, gönül muhabbetine mazhar olur da onun lügatinde yorulmak olur mu?
Siz, Malatyalı merhum Niyazi Mısri’nin dediği gibi, cana cansınız. Cana canansınız. Bu Malatya Battalgazi’nin şehridir, bu Malatya Konevi Hazretlerinin, İbni Arabi hazretlerinin şehridir. Bu Malatya rahmetli dostum Ahmet Kaya’nın şehridir. Bu Malatya rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın şehridir. Malatya cana candır. Malatya cana canandır. Her geldiğimde söylüyorum, bugün de söyleyeceğim. Malatya Malatya bulunmaz eşin, gönülleri coşturur ayla güneşin.. Rabbim muhabbetinizi daim eylesin, dostluğumuzu, yol arkadaşlığımızı, kardeşliğimizi muhafaza etsin. Biz her zaman Malatya’dan razı olduk, rabbim de sizden, Malatya’dan razı olsun.
Sevgili Malatyalılar, bugün Malatya’da tarihi bir gün yaşıyoruz. Bugün Malatya’da açılış bayramını yaşıyoruz. Bir tek açılış töreniyle Malatya’ya bugün 735 trilyonluk açılış yapıyoruz. 79 ayrı eser ve hizmeti kazandırıyoruz. Bu gece de inşallah Malatya’ya misafiriz. Burada kalıyoruz. Yarın Darende’ye gidiyoruz, orada açılış yapıyoruz. Ardından Doğanşehir’e geçiyoruz, orada da açılış yapıyoruz. Yarın yapacaklarımızı da eklediğimizde Malatya’ya bir seferde 776 trilyonluk eser kazandırıyoruz. 93 ayrı eser ve yatırım kazandırıyoruz. Bu 93 eseri tek tek sayacak değilim, liste burada görüyorsunuz.
Değerli kardeşlerim, merkezde Milli Eğitim Bakanlığı ve hayırseverlerin yaptırdığı 13 okul ve pansiyon, ilçelerde okullar pansiyonlar spor salonları, merkezde İnönü Üniversitesi’nin yeni tesisleri, Kale’de uygulama oteli.… Bunların hepsini resmi olarak hizmete alıyoruz. Bitmedi, özel sektörümüzün 2. OSB’ye yaptığı 7 büyük yatırımı bugün burada resmi olarak açıyoruz.
Malatya Belediyemizin, ilçe belediyelerimizin yatırımlarını hizmetlerini, bugün burada resmi olarak açıyoruz. Hepsinin Malatya’mıza, Malatyalılara hayırlı olmasını diliyorum. Bütün bakanlıklarımıza, bakan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Eser sahiplerine, hayırseverlere, girişimcilere de.
Siz bize bir emanet verdiniz, biz de o emanetin hakkını veriyoruz. Biz size efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik. Vazifemizi yapıyor, size hizmet üretiyoruz. Bu can bu tende olduğu müddetçe durmadan duraklamadan yorulmadan size hizmet vermeye inşallah devam edeceğiz.
Bundan 2.5 yıl önce 17 Mayıs 2011’de Malatya’ya geldiğimizde size bir söz vermiştik. Malatya’nın nüfusu o zaman 750 binin altındaydı, biliyorsunuz değil mi? Dedim ki Malatya’nın nüfusu 750 bini geçerse Malatya’yı da büyükşehir statüsüne kavuşturacağız. Dedik mi? Dedik. Peki Malatya’yı büyükşehir yaptık mı? İşte biz buyuz. Çünkü ne aldatan ne aldanan olduk. Biz her zaman verdiği sözü yerine getiren iktidarız. Biz bu yasayı çıkarırken muhalefet karşı çıktı. Bu yasayla şehirleri yönetemezsiniz dedi. Aynı muhalefet birkaç ay sonra gelecek, size en iyi biz yöneteceğiz diyecek. Hani bu yasayla yönetilmezdi. Şimdi nasıl bu ifadeyi kullanıyorsunuz. Ama ben sizin onlara ne diyeceğinizi biliyorum. Malatya’nın güzel sözü var, yazın başı pişenin kışın aşı pişer. O kadar. Bu işler azim, gayret, ustalık , tecrübe işidir. Biz İstanbul’da, Ankara’da, Kayseri’de, Konya’da, Samsun’da, Kocaeli’nde bu işin ustası olduk. Allahın izniyle Malatya Büyükşehir belediyesiyle Malatya’nın en ücra köylerine, mezralarına hizmet götürecek, çok farklı bir Malatya’yı inşa edeceğiz.
Bizim Türkiye sevdamız var. Millete sevdamız var. Türkiye’yi büyütmek, kardeşliğimizi pekiştirmek için canla başla çalışmaya devam edeceğiz. İçerde kardeşliğimizi yücelteceğiz, dışarıda kardeşlerimizle dayanışmaya, hakkı, haklıyı söylemeye devam edeceğiz. Biz her alanda ilkelerle hareket eden hükümetiz. Çıkmış şu CHP’nin genel başkanı diyor ki, bu başbakan barıştan yana değil, savaştan yana diyor. Bak bunu bana söyleyemezsin. Önce sen zalimden yanasın. 110 bin benim Suriye’deki kardeşimi öldüren zalimle berabersin. Zulm ile abad olunmaz, alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Zulümle hareket edenler onlardandır. Ve Suriye katilini, zalimini kendi milletvekillerini göndermek suretiyle onu moralize eden kim, CHP’in genel başkanıdır. Sen misin barıştan yana? Eğer sen barıştan yanaysan yandık. Reyhanlı’da 53 kardeşimiz şehit edildi, ağzını açıp da bir kelam edemedin. Çünkü o kardeşlerimizi şehit edenlerin rehberleriyle senin milletvekillerin beraber. CHP hiçbir zaman bu ülkede barışın yanında olmadı, hep zulmün yanında oldu, zulmetti. Tek partili döneme bakın hep onların zulmünü görürsünüz. Malatyalı kardeşlerim onları çok iyi bilir. Biz Suriye’deki, Mısır’da Rabia meydanında demokrasi isteyenlerin yanındayız. Biz darbelerin karşısındayız. Dolayısıyla, bak aynı CHP şimdi de darbecilere adamlarını gönderdi. Onlara gönderdi. Kardeşlerim, şecaat arz ederken bunlar sirkatin söylüyorlar.
(Malatya seninle gurur duyuyor. Türkiye seninle gurur duyuyor.. tezahüratları üzerine) Biz sizlerle gurur duyuyoruz. Şu Malatya ile gurur duyulmaz mı?
Büyük bir devlete, ülkeye yaraşan neyse, biz onları yapan, ona göre tavır belirleyen ülkeyiz. Pazartesi günü bir Suriye helikopteri sınırımızı ihlal ettiği için uçaklarımız tarafından bildiğiniz gibi vuruldu. Gerekli uyarılar yapıldı, angajman kurallarını değiştirdiğimizi daha önce ifade etmiştim. Uyarılara rağmen ihlal eden helikoptere uçaklarımız uyarıyı yaptı, gereği neyse onu icra etti. Ortaya enteresan durum çıktı. Suriye’nin eli kanlı rejimi konuşmazken, haklılığımızı teyit ederken, ana muhalefetin genel başkanı her zaman yaptığı gibi Suriye adına konuştuğuna şahit oluyoruz. Ne dedi? Bizim uçağımız uluslar arası sularda hukuksuzca düşürüldü. Şimdi açıklamalarına bakınız. İkisini de yan yana koyun. İkisinde de Suriye rejimini değil, Türkiye’yi, kendi ülkesini, devletini itham ettiğini göreceksiniz. Suriye’de 2.5 sene içinde 110 binden fazla insan hayatını kaybetti. İçinde çocuklar, bebekler, masum kadınlar var. 7 milyon insan göçmen, 5 milyon ülkesinde, 500 bin bizde. Şu ana kadar 2 milyar dolar biz harcama yaptık, helal hoş olsun yapacağız. Bu millete bu yakışır. Yapacağız, mazlumun yanındayız. Yani uçak bombaları düşerken, tanklar bombalarken biz onları bombaların altında mı bırakacaktık? Kapılarımızı açtık, ana muhalefet genel başkanı, bu gaddarlık, cinayetler karşısında bir kez olsun samimi açıklama yapmadı. Adeta katil Suriye rejiminin sırtını sıvazlamak, onu teşvik etmek için konuşuyor. Helikopter düşürülünce, hükümet gaz alıyor dedi. Şu ifadeye bak yahu. Bizim sınırlarımızı ihlal etmiş. Hoş geldin, buyur devam et mi diyecektik? Gereken neyse yapacaktık ve yaptık. Diyor ki, Haçlı zihniyetleri 9. asırda kaldı. Sevsinler seni. Çanakkale’ye Haçlı zihniyeti geldi. 18 Mart 1915’de Gazi Mustafa Kemal, ordularımızla Haçlı zihniyetine karşı savaştı. Öyle mi? Kimler geldi kimler geldi o zaman. Ama bizde de kimler vardı. Şam’dan gelen kardeşlerimiz, Afganistan’dan bileğindeki altın bilezikleri gönderen kadınlar, Balkan’lardan gelen kardeşlerimiz vardı. Onlar Çanakkale’de bizim kardeşlerimizle koyun koyuna yatıyorlar. Kardeşlik bunu gerektiriyor. 18 Mart 1915’de ordularımız Haçlı zihniyetini Çanakkale’de denize gömdü. Sen önce bunları bir öğren, tarihten haberi yok. Sorsak, Çanakkale’ye kaç kere gittin, inanın bir kere dahi gidip kabir ziyareti yapmamıştır. Bizim Gençlik ve Spor Bakanlığımız bakıyorsunuz bir dönem geliyor, Çanakkale’de burada dedelerimiz var diyor. Alıyor Sarıkamış’a götürüyor, bak burada dedelerimiz var diyor. Bu ruhu vereceğiz ki.
Çünkü biz tencere tavacı yetiştirmeyeceğiz. Biz elinde molotoflarla dolaşan bir gençlik yetiştirmek istemiyoruz. Elinde bilgisayarıyla yarınların güçlü, inançlı nesillerini yetiştirmek istiyoruz. Tinerci bir nesil değil. Ben Malatya’nın ruh dinamiğinde bunu görüyorum. Bundan sonraki süreçte de aynı kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Benim özellikle, Malatyalı kardeşlerim bu konularda çok hassas.
Dikkatörlükten bahsediyorlar değil mi? Nerede diktatör, zalim, nerede kendi halkına silah doğrultan varsa CHP orada. Biz karşısındayız, CHP orada. Malatya’da açıkça söylüyorum, dış politika bu CHP’nin genel başkanın boyunu aşacak bir meseledir. İç politikada varlık gösteremeyen dış politikada varlık gösteremez. SSK’yı yönetemeyenlerin Türkiye’yi yönetmesi mümkün olabilir mi? Bu tutarlılık işidir. Biz bu beyefendinin SSK Genel Müdürlüğü döneminde çektiğimizi bilirdik. İlaçları bulamazdık, hastane kapılarında çektiğimiz çileleri biliriz. Sen bunu yönetemedin yahu. Şimdi Türkiye’yi yönetecekmiş. Bunların laf işi değil, yürek işidir. Biz dünyanın her ülkesiyle, her lideriyle, muhatabımız olan her yöneticisiyle irtibat kurarız. Ama kendi halkına silah doğrultan zalimlere karşı da çekinmeden doğruyu söyleriz. Biz tarihimizden öyle öğrendik. Bölgemizde barış, huzur, istikrar istiyoruz. Bütün çabamız gayretimiz bunu tesis etmek içindir. Bu bölge ne kadar huzur içinde olursa, Türkiye o kadar huzur içinde olur. Bundan endişeniz olmasın.
(Atılan sloganlar üzerine) Sevgili Malatyalılar sizin Allahınıza gurban. Allahınıza gurban, Allahınıza.. Eyvallah..
Biz bir yandan ülkemizi büyütüyoruz, diğer yandan bölgemizde ve dünyada barışın mücadelesini vermeye devam ediyoruz, edeceğiz.
İnşallah önümüzdeki hafta içerisinde Pazartesi günü yeni bir demokratikleşme paketini açıklayacak, 76 milyonun hepsini ilgilendiren reformlara start vereceğiz. Biz ilklerin partisi, iktidarıyız. Hükümetinizi, partimizi kurarken ne sözü verdiysek, o sözleri tek tek yerine getirerek, Türkiye’yi çok daha ileri demokratik standartlarla buluşturacağız. 11 yıldır her reform çalışmasında, korku senaryolarıyla karşı çıkanlar yine karşı çıkmaya başladılar.
Biz sizin çizdiğiniz istikamet dışında istikamet taşımıyoruz. Size hizmet ediyoruz. Demokrasi, hak özgürlük alanında vatandaşımın neye ihtiyacı varsa onu tesis ediyoruz. İnanç özgürlüğü hususunda.. Benim başörtülü bacılarımı yıllarca üniverseteye sokmadılar. Arkasında kimler olduğunu biliyorsunuz. Yasal düzenleme yaptık, bu CHP Anayasa Mahkemesi’ne götürdü. İmam Hatiplerin, Meslek Liselerinin orta kısmını kapattılar. Getirdiler katsayı çıkardılar. Niye koyuyorsun katsayı? Bırak üniversiteye kazandığı yere girsin. Ayağına bağlıyor kayayı koş diyor, nasıl koşayım? Ne oldu? 4+4+4 kod numarasını getirdik, bu işi bitirdik. Kim nereyi kazanıyorsa buyursun oraya gitsin. Başı açığı da başı örtüğü de. Bunlar birbirlerinin kardeşleri yahu. Gençlerimizin arasına fitne tohumları ektiler. Bu iktidar bu fitne tohumlarını kaldırdı. Bir olacağız, iri, diri, bir olacağız, Türkiye olacağız.
76 milyon etkin kökeni, inancı, mezhebi ne olursa olsun bizim nazarımızda sadece insandır. Türküyle, Kürdüyle, Çerkesi, Gürcüsü, Lazı, Alevi Sünnisiyle seviyoruz, sevmeye devam ediyoruz. Biz önce insan demeye, Şeyh Edebali gibi insanı yaşat ki devlet yaşasın .
Ben ve tüm arkadaşlarım size minnettarız. Siz bizi hep bağrınıza bastınız. Biz de sizi bağrımıza basıyoruz.
İnşallah Çevreyolu’nu da düzenlemek suretiyle hizmet anlayışımız devam edecektir. 6.5 ay sonra yerel seçimler var. Artık Malatya büyükşehir. Daha farklı hizmetler alacağız. En ücra köy artık köy olmayacak, mahalle olacak. Bu modern bir şehrin en önemli dinamiğidir. Büyükşehir orada da kanalizasyonu yapacak, suyunu getirecek. Getirmediği zaman da hesabını verecek. İlçe belediyesi de aynı şekilde. Planlar bir bütünlük içinde yapılacak. 5 binlik, 25 binlik planlar hepsi. İlçe belediyesi de binlik yapacak. Dolayısıyla insanca yaşamanın erdemine ulaşacağız. İstanbul deneyimimi o yasaya taşıdık. İstanbul ve Kocaeli’nde uygulamasını yaptık, bereketini gördük. İnanıyorum ki, 10 yıl sonra başka bir Malatya göreceksiniz. 30 Mart 2014 Malatya, şimdiden hayırlı olsun diyor, sizleri sevgiyle selamlıyorum.”
Başbakan Erdoğan daha sonra, işadamı Mehmet Ali Aydınlar’ın merhum oğlu Kerem Aydınlar adına Arapgir’de yaptırdığı eğitim kompleksinin açılışı için Arapgir ilçesine bağlandı ve burada bulunan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’yla konuştu, sonra da toplu açılışları gerçekleştirdi.
"AİLECE ÖNCÜ OLDULAR.."
Başbakan Erdoğan, iş adamı Mahmut Çalık tarafından yaptırılan eğitim kompleksinin Anadolu lisesi bölümünün açılışını gerçekleştirdi. Açılış töreninde konuşan Başbakan Erdoğan, “Mahmut ağabeyimiz, bu hayır hasenat işlerinde ailece hep öncü oldular. Allah kendilerinden razı olsun. Şimdi de modern bir eğitim kurumunu milli eğitim camiamıza hamdolsun kazandırdılar. Rabbim hayırlarını kabul etsin. İnşallah burada geleceğin aydınlık nesli yetişecek. Ve bu nesil için böyle bir fiziki mekanın hazırlanmış olması hepimiz için iftihar vesilesi. Arapgir’de de güzel bir eğitim-öğretim tesisinin açılışını yaptık. Şimdi de burayı açıyoruz. Tekrar hayırlı uğurlu olsun” dedi.
Başbakan Erdoğan, açılışın ardından iş adamı Mahmut Çalık ile birlikte eğitim kompleksini gezerek, öğrencilerle bir süre sohbet etti. Erdoğan’a öğrenciler büyük ilgi ve sevgi gösterisinde bulundu. Öğrenciler, Başbakan Erdoğan’ı, “Türkiye seninle gurur duyuyor” tezahüratlarıyla uğurladı.
HABER-FOTO: İsmet YALVAÇ- Levent BARIŞ (malatyahaber.com- Yeni Malatya Gazetesi - www.yenimalatya.com.tr)