İnönü Üniversitesi Arama Kurtarma Ekibi (İNOSAR), meydana gelebilecek herhangi bir afete karşı 24 saat hazır bekliyor.
İNOSAR Başkanı Ercan Yetkiner, İNÜHABER'e yaptığı açıklamada, İNOSAR'ın yedi konteynerden oluşan deprem arama kurtarma, su üstü, su altı kurtarma, trafik kazaları, haberleşme merkezi ve kriz merkezi birimlerinden oluştuğunu söyledi. Haberleşme merkeziyle dünyanın her tarafıyla telsizle haberleşme imkanına sahip olduklarını belirten Yetkiner, "Bir deprem anında ihtiyacımız olabilecek tüm malzemeler konteynerlerimizin içerisinde mevcuttur. Hiltilerden tutun jeneratörlere kadar her şey bulunuyor. İNOSAR'ın arabasının arkasında her zaman bir hilti, jeneratör, kesme ayırma cihazını olası durumlarda müdahale etmek için bulunduruyoruz. Bir diğer konteyner ise deprem anında kullanılan soğuk iklim çadırları, sedyeler ve diğer malzemelerle doludur. Onun bir yanında ise zodyak botumuz vardır. O botla da su altı ve su üstü çalışmalarına katılıyoruz. Şu anda ekibimizin altı tane dalgıcı var. Bir tanesi iki yıldızlı bir tanesi tek yıldızlı tabi bu yıldızları çoğaltmak için de zaman zaman eğitimler veriyoruz. Vermeye de devam edeceğiz" diye konuştu.
Yetkiner, İNOSAR'ı 2010 yılında kurdukları zaman üniversite personelinden 18 kişiyi seçerek işe başladıklarını, şu an itibariyle ise 38 personele sahip olduklarını belirtti.
İNOSAR'ın son olarak Van Erciş'te meydana gelen depremde görev aldığına değinen Yetkiner, şunları kaydetti:
"Ekibimiz orada dört tane canlı vatandaşımızı enkazdan çıkardı. On tane de cenazeyi oradan çıkardık. Yakınlarına teslim ettik. Büyük bir deprem tecrübemiz var. Trafik kazalarına müdahale ettik. Zaman zaman ilimizde ve ilçelerimizde meydana gelen kaybolma vakalarına müdahale ediyoruz. En son İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencisi Enis Eren kaybolmuştu. Onun arama faaliyetlerine on gün boyunca katıldık. Yine üniversitemiz kampüs alanı içerisinde irili ufaklı çeşitli olaylar oluyor onlara bazen müdahale ediyoruz. Araştırma hastanemizin acil kısmına gelen bazı yüzük vakalar oluyor. Çelik yüzük kullanan gençlerimiz var elleri yaralandığı zaman onları kesip çıkarıyoruz. İl içerisindeki değişik okullarda Milli Eğitim Bakanlığının talepleri ve valiliğin emri doğrultusunda oralara gidip tatbikatlar yapıyoruz. Yine ilimizde Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) var. Onlarla ve AFAD ile ortak tatbikatlar yapıyoruz."
Eğitim almak için İNÖSAR'a başvuran herkese eğitim verdiklerini dile getiren Yetkiner, bütün eğitimlerinin sertifikalı olduğunu, bugüne kadar çok sayıda eğitim programı yaptıklarını ifade etti. Yetkiner, depremin ne zaman olacağının kimse tarafından bilinemeyeceğini belirterek, "İNOSAR’a üniversite personellerimiz ve üniversitemiz öğrencileri başvurabilir. Üniversite öğrencilerimiz bize geliyor. Artık öğrencilerin durumuna göre dağcılıkla ilgili bir eğitim yürütüyoruz. Arama kurtarma ekibiyle ilgili su dalgıçlığıyla ilgili olaylar yürütüyoruz. Her fakülteden öğrencilerimiz gelebilir" ifadelerini kullandı.
İNOSAR Ekip Şefi Nihat Şanlı ise olası bir deprem durumunda o anda evin herhangi bir odasında olabileceklerine değinerek, şöyle konuştu:
"Bizim yapmamız gereken depremden önce bu tür yerlerin tespitini yapıp deprem anında kendimizi korumaktır. Kütlesi büyük duvara sabitlenmiş bir eşyanın yanına fasulye şeklinde vücudumuzu toparlayıp sığınmaktır. Depremin en büyük etkisini azaltacak nokta burasıdır. Deprem olduğunda evimiz sallandığında yapacağımız ilk şey camlardan uzak durarak kendimizi kanepenin, koltuğun veya mutfaktaysa sabitlenmiş buzdolabının yanına yatmalıyız. Başımızı ellerimizin içine alacağız. Sonra ayaklarımızı karnımıza doğru çekeceğiz. Vücudumuzu küçültmüş olacağız."
iha