18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102'nci yıldönümü tüm Türkiye’de olduğu gibi bugün Malatya’da da çeşitli etkinliklerle kutlanacak.
Kahraman Mehmetçiğin, dünyanın en güçlü donanmalarına geçit vermeyerek yazdığı 'Çanakkale Geçilmez Destanı'nın yıldönümü kutlamaları için resmi program, saat 9.30’da Atatürk Anıtı’na çelenklerin sunulmasıyla başlayacak. Saygı duruşu, İstiklal Marşı ve bayrağın göndere çekilmesinin ardından Vali Mustafa Toprak tarafından Şehitlik Özel Defteri yazılacak. Buradaki törenlerden sonra şehitlik mezarlıkları ziyaret edilecek.
18 Mart törenleri, Kongre ve Kültür Merkezi’nde devam edecek. Protokol konuşmaları, şiir ve müzik dinletisinin ardından Malatya Valiliği tarafından Şehit Aileleri ve Gazilere Anemon Otel’de yemek verilecek. İl Müftülüğü tarafından da Yeni Cami’de şehitler için mevlid okutulacak.
Anma törenleri, 2. Ordu Komutanlığı ve İnönü Üniversitesinin ortaklaşa organizasyonuyla akşam saat 19.30’da ‘Şehitler Günü Özel Konseri’ sona erecek.
MESAJLAR..
Öte yandan 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 102. yıldönümü nedeniyle Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ile Vali Mustafa Toprak’ın yanı sıra siyasiler, sivil toplum kuruluşları da birer mesaj yayınladı.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenci, Çanakkale Zaferi’nin 102. Yıldönümünü nedeniyle yayınladığı mesajında “Çanakkale, imkansız gibi görünen şartlarda düşmana geçit vermeyen, azmini imanının gücüyle ve vatan sevgisiyle birleştirip bile bile ölüme giden on beşlilerin, kınalı kuzuların, Seyit Onbaşıların, bu vatanın kahraman evlatlarının tarihe yazdığı şanlı bir destandır” dedi.
Bakan Tüfenkci mesajında şu görüşlere yer verdi:
“Çanakkale, Anadolu’nun dört bir yanından genciyle yaşlısıyla, kadınıyla erkeğiyle vatan aşkı ve bağımsızlık sevdasıyla tek yürek olan milletimizin, birlik olan düşmana karşı gösterdiği emsalsiz direnişinin, birliğinin ve kardeşliğinin sembolüdür.
Ardında eşini, nişanlısını, anasını, çocuğunu bırakan Yemen’den Edirne’ye, Üsküp'ten Kudüs'e, Malatya’dan Trabzon’a yüzbinlerce vatan evladı omuz omuza kahramanca çarpışmış, özgür olmayan bir gelecekte yaşamaktansa ölmeyi göze almıştır. Çanakkale’de canları pahasına direnişin destanını yazan kahraman ordumuz, tüm dünyaya topraklarımızın teslim edilmeyeceğini, bağımsızlıktan vazgeçilmeyeceğini göstermiştir. Ardında bıraktığı 250 bin şehitle matemin, yaktığı bağımsızlık ateşiyle umudun simgesi olan Çanakkale, tarihin seyrini değiştirmiştir.
18 Mart’ta istiklal ve hürriyet aşkıyla düşmana geçit vermeyen Çanakkale ruhu, bundan 1 asır sonra 15 Temmuz gecesinde bir kez daha vücut bulmuştur. Ecdadımız Çanakkale’yi düşmana nasıl dar ettiyse, o ecdadın torunları da 15 Temmuz’da tanklara, uçaklara, mermilere göğüslerini siper etmiş, ihanet şebekesine geçit vermemiştir. O gece meydanlara inen ve yüreklerini tankların önüne koyan milletimiz, gösterdiği topyekun direnişle demokrasisine ve devletinin bekasına sahip çıkarak yeni bir destana imza atmıştır.
Milletimizin birliğini, vatanımızın bütünlüğünü, devletimizin bekasını, demokratik değerlerimizi, istikrarımızı ve ilerlememizi hedef almaya çalışanlar geçmişte olduğu gibi bugün de karşılarında Çanakkale ruhunu bulmuşlardır. Bu ruh ilelebet düşmanlarımızın korkulu rüyası olacaktır.
Her zaman temel aldığımız milletimizin eşsiz iradesi ve feraseti ile ülkemizin daha da güçlenmesini istemeyenlere inat 16 Nisan’dan sonra, daha da güçlenerek, büyümeye, kalkınmaya, üretmeye, bölgemizin istikrarına ve barışına katkı vermeye devam edeceğiz.
Bu vesileyle, Çanakkale Zaferi’nin 102. Yıldönümünü kutluyor; Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere vatanın bölünmez bütünlüğü ve milletimizin bekası için canlarını feda etmiş aziz şehitlerimizi minnet ve saygıyla anıyorum.”
Malatya Valisi Mustafa Toprak
"102. yıldönümünü büyük bir gurur ve heyecanla kutladığımız 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi, aziz Türk Milleti’nin hürriyet aşkının ve sarsılmaz iradesinin ibret verici kahramanlık destanıdır. Türk Milleti için son derece ehemmiyet arz eden bugünü, aynı zamanda Şehitler Günü olarak idrak ediyor olmanın vakarını ve manevi hazzını hissetmekteyiz.
Şüphe yoktur ki Çin Denizi’nden Adriyatik’e uzanan coğrafyada her biri ayrı bir gurur vesilemiz olan kahramanlık destanlarını yazan şanlı ecdadımızın ve vatan yaptığımız toprakların her zerresini kanıyla yoğuran aziz şehitlerimizin manevi hatıralarını yaşatmak, canları pahasına savundukları aziz vatanımızın yılmaz muhafızları olmak, aziz milletimizin bütün fertlerinin en şerefli vazifesidir.
Bu nedenle cennet yurdumuzun her türlü tehlikeden korunması ve nazlı al bayrağımızın yurt semalarında özgürce dalgalanması için omuz omuza, birlik beraberlik içerisinde verilen mücadelelerden ders çıkarmak ve bu şuuru gelecek nesillere miras bırakmak, istiklâlimiz adına son derece önem arz etmektedir.
Kadim Türk tarihindeki onlarca örneği gibi Çanakkale de, İstiklâl Savaşı da, 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı sergilenen milli duruş da zelil yaşamak yerine, onurla ölmeyi tercih edenlerin mücadelesidir. Bu onur mücadelelerinin tamamı aziz Türk Milleti’nin "Vatan, Millet, Devlet, Bayrak ve Mukaddesat" sevdasının kanla yazılmış ifadesidir.
Bilmek ve asla unutmamak gerekir ki bu cansiperane mücadelelere ismini yazdıran tunç yürekli, katı demir bilekli, ak alınlı yiğitler, yüce Türk milletinin şerefini ayakaltı olmaktan kurtarmak; gökleri al bayraksız, minareleri ezansız bırakmamak için zerrece tereddüt göstermeden bedenlerini sağanak sağanak yağan ölüme karşı siper etmişlerdir.
O emsalsiz destanları yazan isimsiz kahramanların varisleri, başta Türk Gençliği olmak üzere bütün Türk Milleti’dir. Atalarımızın azim, cesaret ve kararlılıklarının yediden yetmişe aziz milletimizin ruhunda filizlendiğinden zerrece şüphem yoktur. Bu anlamda İstiklâl Marşımızın Şairi Mehmet Akif Ersoy’un “Asım’ın Nesli” diye ifade ettiği Türk Gençliğine inanç ve itimadımız tamdır.
Bu vesileyle, başta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve kahraman silah arkadaşları olmak üzere aziz şehitlerimizi ve ebediyete uğurladığımız şanlı gazilerimizi saygı ve minnetle anıyor, devletimizin sağladığı tüm imkânlarla aziz şehitlerimizin ailelerinin ve kahraman gazilerimizin yanında olduğumuzu ifade ediyor, muhterem Malatya halkına ve aziz milletimize sağlık, huzur ve esenlikler diliyorum."
AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Öznur Çalık
"Çanakkale Zaferi, bir milletin istiklal ve istikbaline giden yolda doğan güneştir. Çanakkale, iman gücünün, azmin fedakarlığın teknolojiyi bozguna uğrattığı yerdir.
Milletimiz, dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir mücadeleyle yedi düveli, önce boğazın derin sularına batırmış, akabinde de toprağa gömmüştür. Ezelden beri hür yaşamış bir millete zincir vurmaya kalkanlar; Çanakkale’de aziz milletin insanüstü mücadelesine tanık olmuş ve bu şerefli millete selam durmuşlardır! Çanakkale Zaferi, sarsılmaz bir cesaretin timsali, mertliğin bir simgesi, ecdadımızın bizlere gösterdiği bir rehberdir. Bu rehber ile Türkiye, ilelebet yavuz ve muzaffer kalacaktır.
Elleri kınalı, yüreğine sancak ve millet sevdası kazılı binlerce vatan evladı, neslinin huzur ve refah içinde yaşamını ifa etmesi için gözünü kırpmadan, canını düşünmeden şehadete yürümüştür. Şehit, şahitlikten gelmektedir. Şahitlik, tanık olmaktır. Sancağın bekası için şehadete ulaşan tüm vatan evlatlarımıza Rabbim şahittir. Milletimiz de bunlara şahittir. İstikbalimiz de bunlara şahit olsun diye var gücümüzle büyük bir gayret içerisindeyiz.
Dün, Çanakkale’yi geçmeye çalışanlar, bugün farklı yöntemlerle Türkiye’yi ele geçirme gayesi güdüyor. Bunun son örneğini 15 Temmuz’da yaşadık. Fethullahçı Terör Örgütü, bundan 102 yıl önce Çanakkale’yi geçmeye çalışanların bugünkü devamıdır. Milletine silah doğrultacak kadar hainleşen, alçaklaşan asker kılığındaki haşhaşi çetesinin, her türlü hile ile Anadolu’yu gasp etme girişiminde bulunan İtilafçıların maşalarıdır. Dün Conkbayırı’nda onbeş yaşındaki evlatlarımızı şehit edenler bugün Ankara’da, İstanbul’da her yaştan yüzlerce kardeşimizi şehit etmiştir. Çanakkale’de yakılan diriliş ateşi, ikinci bir Kurtuluş Savaşı’nın yaşandığı 15 Temmuz’da iyice körüklenmiş, milletimizin şahlanışı tekrar tezahür etmiştir!
Bir asır önce oynanan oyunlar, bugün yine sahnelenmek isteniyor. Biz de diyoruz ki; milletimiz bu fitne oyunlarını her zaman bozmuştur, kendisine kurulan tuzakları da daima bozmaya devam edecektir. Şimdi; ülkemizin önünü kapatan, yavaşlatan, her türlü oyunların kurulmasına neden olan, işlevselliğini yitirmiş parlamenter yönetim sistemini de sona erdirmek gerekmektedir. Milletimiz, Çanakkale’de gösterdiği kahramanlığı 16 Nisan’da sandıkta gösterecek ve bir kez daha tüm cihanı bozguna uğratacaktır. Son 15 yılda bölgesinde ve dünyada gittikçe güçlenen Türkiye’nin, 2023, 2051 ve 2071’e giden yolda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile daha da güçlenmesi için mührün EVET’e vurulması elzemdir.
Bu duygu ve düşüncelerimle, 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi’nin 102. yıldönümünde, toprağımızı, bayrağımızı, vatanımızı bizler için muhafaza ve müdafaa ederek Çanakkale’de şehit düşen atalarımızı rahmet ve minnetle anıyor, tüm şehitlerimizi saygıyla yad ediyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Ruhlar şad, mekanları cennet olsun…"
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Çanakkale Zaferinin 102. Yıl dönümü nedeniyle yayınladığı mesajında, Anadolu halkının 102 yıl önce Çanakkale’de emperyalizme karşı tüm Dünyanın hayranlıkla izlediği bir mücadele verdiğini belirterek Anadolu’yu bölmek, parçalamak ve paylaşmak niyetinde olan emperyalist devletlere Çanakkale’de tarihi bir ders verildiğini ifade etti.
“Çanakkale, vatan ve millet sevgisinin, birlik ve beraberlik ruhunun, inancının ve azminin zaferidir” diyen Ağbaba, açıklamasında şu görüşlere yer verdi; “Çanakkale Zaferi’nin kazanılmasının arkasında, Anadolu halkının vatanını koruma isteği ve bir arada kardeşçe yaşama ideali vardır. Çanakkale Zaferi; Kurtuluş Savaşımızın başarıya ulaşması ve Cumhuriyet’imizin kuruluşuna kadar süren mücadelenin ilk halkasıdır. Bu yıl ki 18 Mart Çanakkale Zaferi’ne parlamenter demokrasiyi ve Cumhuriyet kazanımlarını yok etmeyi amaçlayan Başkanlık tartışmaları arasında giriyor olmak üzüntü verici. Anadolu insanının imkansızı başararak kurulan Cumhuriyet’e sahip çıkacağına inancımız tamdır. Bu büyük direniş destanının 102. Yıldönümünde, “Çanakkale Geçilmez” dedirten ve hayatlarını kaybeden tüm şehitlerimizi şükranla ve minnetle anıyorum.”
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır
Çanakkale Zaferi’nin 102. yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, ‘Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü’nü kutlayarak, tüm şehitlere rahmet diledi.
Başkan Çakır’ın ‘Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü mesajı şöyle:
"Çanakkale Zaferi gerek üstünlük ve gerekse de insanlık dersi açısından dünyada eşi ve benzeri olmayan bir destandır. Ecdadımız Çanakkale Savaşı’nda, türlü sıkıntılar içerisin çağın en güçlü devlet ve silahlarına karşı destan yazarken, aynı zamanda insanlığı unutmadan, onurunu kaybetmeden dünyaya insanlık dersi vermiştir.
Vurulan düşman askerinin yarasının bir Türk askeri tarafından sarılması, Türk siperleriönünde vurulmuş bir düşman askerinin, Türk askeri tarafından kucaklanıp, düşman siperine götürülmesi gibi birçok yaşanmış örneği olan Çanakkale Savaşı, aynı zamanda onur, haysiyet ve insanlık dersidir.
102 yıl önce atalarımızın savaşta bile gösterdiği insanlık dersini, bugün sözde Avrupa ülkeleri demokratik haklara bile riayet etmeyerek, hunharca özgürlük ve demokratik haklara saldırmakta, yasakçı zihniyetle milletimiz ve ülkemiz üzerinde baskı kurmaya çalışmaktadır. İstiklal marşımızın 4.kıtasındaki 'medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar’ dizesinin doğruluğu, günümüzde bir kez daha ortaya çıkmıştır.
Artık bütün dünya şunu iyi algılamalıdır ki, bu millet asla ve asla zulme ve esarete müsaade etmez. 1915 yılında tüm dünyaya karşı bunu Çanakkale’de gösteren ecdadımız, 2016 yılında da FETÖ ve işbirlikçilerine bütün haşmetiyle bir kez daha göstermiştir.
Son günlerde dost ve düşmanımızı bir kere daha net bir şekilde gördük. Dostlarını her daim baş tacı yapan bu millet, düşmanını da hezimete uğratmaya muktedirdir. Her zaman olduğu gibi gün, birlik ve beraberlik günüdür. Gün kardeşlik ve hoşgörü günüdür. Türkiye aleyhtarı iç ve dış mihraklara karşı yine bir Osmanlı tokadı atma günüdür.
Milli şairimiz merhum Mehmet Akif Ersoy’un dediği gibi tarihe sığmayacak kadar büyük ve anlamlı olan ‘Çanakkale Zaferi’ni kutluyor, başta Çanakkale ve 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum.”
Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan
Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102. yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Başkan Gürkan, “Çanakkale Deniz Zaferi, yoksul bir milletin silahlar karşısında imanı ve inancı ile kazandığı bir zaferidir” dedi.
Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, mesajında, “Bugün Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102. yıldönümünü büyük bir gururla kutlamanın onuru ve gururunu yaşıyoruz. Çanakkale Deniz Zaferi, yoksul bir milletin silahlar karşısında imanı ve inancı ile kazandığı bir zaferidir. Tarihin hiçbir döneminde esaret altına girmeyen yüce Türk milleti, 'Çanakkale geçilmez' diyerek kazandığı zaferle tarihin akışını değiştirmiştir. Çanakkale, aynı zamanda Türk milletinin bağımsızlık uğruna, imanı ve inancı ile imkansız denileni başardığı ve tüm dünyaya ilan ettiği günün adıdır. Dün Çanakkale’de hüsrana uğrayanların, bugün aynı emeller peşinde koştuğunu süreç içerisinde görmekteyiz. Dün bir olup Çanakkale’de başaramadıklarını, bugün içimizdeki yerli işbirlikçileri ile başarmanın mücadelesi içindedirler. Bunun en somut örneğini, 15 Temmuz hain darbe girişiminde bu millet yaşamıştır.
Milletimiz, dün Çanakkale’de vermiş olduğu eşsiz mücadelede düşmana nasıl haddini bildirmiş ise, 15 Temmuz’da da vatana ihanet edenlere haddini aynı şekilde bildirmiştir. Bize düşen görev, şehitlerimizin kanları ile suladıkları ve bize emanet ettikleri vatan topraklarını, aynı şuurla sahip çıkmak ve korumaktır. Bu duygu ve düşüncelerle 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102. yıldönümünde, başta Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Çanakkale'de bayraklaşan şehitlerimizi, gazilerimizi, saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz" ifadelerine yer verdi.
Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat
Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat ise mesajında “Çanakkale Zaferi, vatan topraklarını ve bağımsızlığımızı korumak için bir milletin gücünü dünyaya duyuran eşsiz bir kahramanlık destanıdır. Tarihi kalemle değil, kanlarıyla yazan bir ecdadın torunları olarak vatan topraklarına, ay yıldızlığı bayrağımıza ve ülkemize sonsuza dek sahip çıkacağız” dedi.
“Çanakkale Zaferi, tarih boyunca büyük mücadeleler veren, hiçbir zaman esaret altında yaşamayı kabul etmeyen aziz milletimizin, kahramanlıklarla dolu şanlı tarihimizin şerefli sayfalarında yerini almıştır” diyen Başkan Polat, “Çanakkale’de kazanılan zaferle ortaya konulan mücadele, birlik, beraberlik, sarsılmaz vatan sevgisi milletimizi nihai zafere ulaşmıştır. Yaklaşık bir asır önce, sahip oldukları askeri ve teknolojik güce güvenerek ülkemizi işgal etmeye kalkışan batılı devletler, milletimizin iman gücü karşısında asla unutamayacakları tarihi bir ders almışlardır.
Dönemin en güçlü devletlerine karşı destansı bir mücadele sonrasında kazandığımız Çanakkale Zaferinin, 102’inci yıl dönümünü kutlamanın millet olarak gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Vatan topraklarını korumak ve savunmak için en güç koşullar altında canlarını ortaya koymaktan çekinmeyen şehitlerimiz, devletimizin varlığının, birlik ve beraberliğinin güvencesi olarak sonsuza kadar milletimizin gönlünde yaşamaya devam edecektir.
Bugün bizlere düşen görev, şehitlerimizin kanlarıyla sulanan ve bizlere emanet edilen bu kutsal topraklara aynı şuurla sahip çıkarak, korumak ve bizden sonraki nesillere daha güvenli bir şekilde devretmektir. Aziz şehitlerimizin temiz kanlarıyla suladıkları kutsal vatan toprakları, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da en kutsal emanet olarak muhafaza edilecektir. Bu duygu ve düşüncelerle, 18 Mart Şehitler Günü vesilesiyle, bu güzel vatanımız için canını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve özlemle yâd ediyorum” ifadelerini kullandı.
Yeşilyurt Belediyesi olarak tarihimize altın harflerle yazılan Çanakkale Savaşlarının yaşandığı tarihi mekânların yakından incelenmesi için 2016 yılında 500 kişi götürerek gezi ve inceleme imkânı sağlanmıştı. Bu yılda 1000 kişinin katılımıyla mayıs ayı içerisinde 20 ayrı kafile şeklinde gerçekleşecek geziye katılacak hemşerilerimiz Çanakkale Şehitliği, Seyit Onbaşı, Gelibolu Yarımadası, Conkbayırı, Kanlı Sırt gibi büyük kahramanlıkların yaşandığı tarihi mekânları ziyaret edecekler.
Malatya Barosu Başkanı Avukat Enver Han
Baro Başkanı Av. Enver Han ise mesajında, Çanakkale Zaferi’nin Türk milletinin istikbali konusunda kararlılığının ve fedakarlığının teyit edildiği bir yer olduğunu söyledi. Av. Enver Han’ın mesajı şöyle:
“Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasını hazırlayan Çanakkale Zaferi, bizim tarihimizin önemli savaşlarından biri olmuştur. Çanakkale Zaferi; büyük Türk Milletinin, tarih önündeki en büyük hesaplaşmalarından biridir. Çanakkale Zaferi, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı, bir ulusun, bir coğrafyayı nasıl vatan yaptığının, yüce milletimizin sahip olduğu ve özünde var olan kahramanlık duygularının bir ifadesidir. Atalarımızın bin bir zorlukla ve yoklukla, çağın en gelişmiş devletleri karşısında verdiği bu varoluş kavgası, bir milletin uyanıp şahlanmasının tetikleyicisi olmuştur.
18 Mart 1915, Türk tarihinde inanç, azim ve yiğitlikle örülmüş bir destanın yaradılış tarihidir. Bu tarihte, Vatanımızın bölünmez bütünlüğü için çok güç şartlar altında verilmiş olan bu mücadele ile dünya tarihinde eşine az rastlanan bir kahramanlık destanı yazılmıştır.
Çanakkale; bu destanı yazan kahraman Türk ordusunun savaşta dahi insanlığını unutmadığını tüm dünya milletlerine gösterdiği bir yerdir… İnsan olmanın, insana saygı duymanın, vicdan sahibi olmanın zaman ve yer koşuluna bağlı olmadığını, kahraman Türk ordusu tüm dünyaya Çanakkale’den göstermiştir.
Bugün bizlere düşen görev, Atalarımızın, bağımsızlığımızın ve özgürlüğümüzün simgesi, şehitlerimizin ve gazilerimizin emaneti olan güzel yurdumuzu ve Cumhuriyetimizi, ulusal değerleri, Çanakkale’yi, Kurtuluş Savaşı’nı kazanan ruhu korumak, bu bilinci gelecek yeni nesillere aktarmak temel sorumluluğumuzdur.
Türk milletinin birlikte yaşama iradesi, vatana bağlılık, bayrak aşkı, hür ve bağımsız yaşama isteği, vatanın bölünmez bütünlüğünün devam arzusu; doğulusu, batılısı, kuzeylisi, güneylisi, Kürt, Türk, Çerkez, Laz, Alevi- Sünni, Müslim gayrı Müslüm gibi tasnif edici ve ayrımcı davranışları ret ederek, Çanakkale’de olduğu gibi tarihin her döneminde her zorluğu yenecek güç ve kudrettedir. Halkımız birlik ve beraberliğini koruyarak birçok zorluğun üstesinden gelmiş, hiçbir zaman esaret altına girmemiş ve her zaman tarihe yön veren parlak zaferlere imza atmıştır.
Bu duygu ve düşüncelerle Çanakkale Zaferi’nin 102. yıldönümünü kutluyor; başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere en değerli varlıklarımız olan şehitlerimiz ve kahramanlarımızı rahmet ve şükranla anıyoruz.”
Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şube Başkanı Yunus Millioğulları
"Bugün Çanakkale Zaferi’nin 102. yıldönümü. Ulusların tarihinde onurla, gururla kutladıkları mücadeleler, zaferler vardır. Çanakkale Zaferi de bu destansı zaferlerden biridir. Mazlum ulusların emperyalizme karşı ilk zaferi olan Çanakkale Savaşı emperyalistlerin silah, cephane, teknoloji gücü ne kadar fazla olursa olsun, haklılığına ve yeneceğine inanmış bir halk karşısında duramayacağının kanıtı olan bir zaferdir. Emperyalistlerin, “Hasta Adam” diye nitelendirdiği ve öldürücü darbeyi vurmak için harekete geçtiği bir ülkenin-Osmanlı’nın yarı aç yarı tok, ayağında yırtık çarıklı insanlarıydı.
O İnsanlar ki; Çanakkale Boğazı’na dayanan emperyalistleri 18 Mart 1915’te büyük bir hezimete uğrattılar. Tarihe, altın harflerle “Çanakkale Geçilmez!” sözünü kazıdılar.
Churchill, Lloyd George ve bütün İngiliz, Fransız Emperyalistlerinin pervasız sözcüleri : “Çanakkale olmasaydı tarih farklı yazılacaktı. Ve savaş 5-6 ayda bitecekti” “Özellikle Çanakkale’yi ele geçirdiğimiz anda İstanbul’u ele geçiriyoruz, Osmanlı’yı yeniyoruz, Çarlıkla birleşiyoruz, Ortadoğu’yu tümden Hindistan’la birleştiriyoruz ve Almanları Avrupa’da hapsediyoruz” diyorlardı.
Bu amaç Bu gün de değişmemiştir. Kendi emperyalist çıkarları uğruna tüm mazlum ulusların sınırlarının yeniden çizilmesi, mazlum Uluslara kan, gözyaşı, savaş, açlık ve yoksullukların reva görülmesinin planı olan Büyük Ortadoğu Projesi(BOP) bir saldırı ve yağma projesidir. Bu Plandaki Amaç, Orta Doğu'nun birliğini imkânsız kılacak ve ortak değerlerde emperyalizme karşı bütünleşmeyi önleyecek her türlü tedbiri almaktır. Bölgemizde Suriye’ye karşı yapılan saldırılar, Çanakkale’ye yapılan saldırılarla aynı amaçlıdır.
Çanakkale Zaferi, sıradan bir savaş ya da kolayca kazanılmış bir zafer değildir. Bu öyle bir savaştır ki, o dönemin en gelişmiş silahlarıyla donatılmış Emperyalist gangsterler, İngiliz Kraliyet Donanması ve müttefikleri Fransızlar başta olmak üzere Tarihin o güne kadar gördüğü en büyük donanma, diğer yanda ulusal onurlarını yaşamı pahasına savunan, karşılarındaki güçle kıyaslanmayacak kadar yetersiz savaş araçlarına sahip mazlum bir ulus. Ve bir de askeri dehasıyla: Mustafa Kemal…
Mustafa Kemal'i, bir değil, iki kez yurt ve ulus kurtarıcısı yapan ana cevher, kişilik ve düşünce yapısının temelinde "özgürlük ve bağımsızlık" ilkesinin bulunmasıdır. Böyle bir kutsal sonucu olan zaferin kazanılmasında, komutanlığıyla savaşın yazgısını belirleyen Mustafa Kemal'in, "özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Bir ulus özgürlük ve bağımsızlıktan yoksun kalmaktansa yok olsun daha iyidir!" diyen anlayışı belirleyici önemde olmuştur.
Bugün İktidar sahipleri Çanakkale Zaferi’ne sahip çıkar görünüyorlar. Bu zaferimizi kendi tekellerinde tutmak istiyorlar. Zaferin kazanılmasını evliyalarla, hurafelerle ve ırkla açıklama yoluna gitmekte, bunun propagandasını yapmaktadırlar. Bu bilinçli bir politikadır. Bu şekilde o destansı mücadeleyi olmamışa çevirmek, bu zaferi canı kanı pahasına kazanan askerlerimizi ve Mustafa Kemal’i yok saymak istemektedirler. Ve nihayetinde ulusların kendi gücünün farkına varmasının, kendine güvenmesinin önüne geçmeyi hedeflemektedirler.
Tüm değersizleştirme, içini boşaltma, faşist ve gerici içerik kazandırma girişimlerine rağmen, Çanakkale Zaferi, Kurtuluş Savaşımız gibi ulusumuzun belleğindedir. Emperyalistlere karşı girişilecek yeniden Kurtuluş Savaşımız için halkımıza ilham vermekte, umut olmaktadır.
Bu nedenle de ayrıca değerlidir. Çünkü bugün ülkemiz bir kez daha, hem de o dönemleri aratmayacak biçimde emperyalist kuşatma altındadır. İnsanlığın baş belası olan emperyalizm, sömürüye, savaşa doymuyor. Yanı başımızda Suriye’de olanlar, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) çerçevesinde dünya uluslarına kan kusturmaktadır. Ve ülkemizin adım adım götürüldüğü bataklık: Ortaçağ ve Yeni Sevr’dir. Ama buna asla izin vermeyeceğiz!
Ulusumuzun emperyalizme karşı ilk zaferi olan Çanakkale Savaşının 102. Yılını bu duygularla bir kez daha kutluyor, vatan savunmasında canlarını veren kahraman gazi ve şehitlerimizin önünde saygıyla eğiliyoruz"
Bülten- Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com
