Malatya'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine tepki göstermek için gittiği 2. Ordu Komutanlığında darbeci askerlerin ateş açması sonucu yaralanan Enes Gün, vurulduğu gün parçalanan kemerini ve kanlı pantolonunu 15 Temmuz'u unutmamak ve gelecek nesillere anlatmak için hala saklıyor.
FETÖ'nün darbe girişimine tepki amacıyla gittiği komutanlık önünde darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu karnından ağır yaralanan ve 4 kez ameliyat olan Gün, hain darbe girişiminde yaşadıklarını bir an olsun aklından çıkaramıyor.
Enes Gün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, darbe girişimini duyar duymaz kardeşleri ve arkadaşlarıyla dışarı çıkarak MalatyaValiliği önüne gittiklerini söyledi.
2. Ordu Komutanlığında silah seslerinin duyulması üzerine o bölgeye tepki amacıyla gittiğini ve çıktığı kamyonun üzerinde darbeciler tarafından vurulduğunu anlatan Gün, şöyle devam etti:
"Bazıları 'Niye oraya çıktınız, niye böyle yaptınız?' diye soruyor ama vatan elden gidiyor, tabii öyle yapacağız, çiçek uzatacak halimiz yok. Elimizde silah, taş, sopa yoktu, sadece sesimiz gidiyordu oraya. Vurulacağımı biliyordum ama ne için kamyonun üzerinden inmedim bilmiyorum. Mükemmel bir cesaret vardı içimde. Açılan ateş sonucu yaralandım. Acısı anlatamayacağım kadar büyük ama gururu çok mükemmel. O gururu kelimelerle anlatamıyorum. 26 gün tedavi gördüm ve bugün hayattayım.
15 Temmuz gecesi sokağa çıkan herkesten Allah'ın razı olsun çünkü o gece vatanın, namusun, bayrağın, dinin, ezanın yani her şeyin tehlikede olduğu bir gündü. Halkımız buna fırsat vermedi. Rabb'im cesaret vererek onları perişan etti, oyunlarını altüst etti."
Gün, darbe gecesi dünyaya çok güzel bir mesaj verildiğini aktararak o gece Türkiye'nin kendinden başka dostu olmadığını gördüklerini ifade etti.
Sözde imam, hoca veya dost sanılan darbecilerin gerçek yüzlerini 15 Temmuz'da gördüklerini vurgulayan Gün, "15 Temmuz'da birkaç saat içinde dostu, düşmanı gördük. Vatanı, milleti resmen satmayı düşünen insanların girişimlerini gördük. Art niyetli, darbeye teşebbüs eden, destek verenler içimizden çıktıkça ordumuzun daha da güçlendiğini, terörün daha da azaldığını gördük." dedi.
Darbecilerin Türk yargısı önünde hesap verdiğini ve cezalandırıldığını anlatan Gün, darbecilerin cezalarını almasının bir nebze de olsa içlerini rahatlattığını kaydetti.
- Kanlı Türk bayrağını Erdoğan'a hediye etmişti
Vurulduğu gün yarasına tampon olarak kullanılan kanlı Türk bayrağını Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hediye ettiğini hatırlatan Gün, Erdoğan'ın o bayrağı sahip çıkacak en iyi kişi olduğunu söyledi.
Gün, Türk bayrağının dışında kurşunlarla parçalanan kemerini ve pantolonunu da o günü unutmamak ve gelecek nesillere anlatmak için sakladığını dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yaralandığımda parçalanan kemerim ve pantolonumu unutmamak, içimizdeki dostu düşmanı görmek için saklıyorum. 15 Temmuz'u unutmayalım. Unutmamaktan da çok, yaşayalım ki dostu düşmanı bilelim. O gün olduğumuz gibi bugün de bir olalım. 15 Temmuz hepimiz için bir dönüm noktasıydı. Tek seferlik bir şans gibiydi vatanı, bayrağı, milleti, ezanı kurtarma, sahiplenme açısından. 15 Temmuz'u hiçbir zaman unutmadık, unutturmayacağız."
- "Benim için büyük bir gurur"
Gün, yarasına baktığında o gün hep hatırladığını vurgulayarak "Yarama dokununca o an aklıma geliyor. Bu benim için büyük bir gurur. Yaram en azından hayatımı etkilemeyecek kadar iyileşti. Vücudumdaki şarapnel parçaları da bir gurur olarak içimde kaldı." diye konuştu.
Darbe girişimi gecesi yaşadıklarını unutamadığına işaret eden Gün, "Bir daha 15 Temmuz yaşansa yine alana çıkar ve fazlasını yaparım. Rabb'im bir daha göstermesin ama tekrar öyle bir şey olsa eşimi, gelebilecek herkesi zorla götürürüm. Çünkü o gün Rabb'im bir mesaj vermek istedi, 'Ülke elden gidiyor' diye. Bugünleri bilseydim daha baskılı ve şiddetli giderdim." değerlendirmesini yaptı.
Gün, halkın o gün vatanı satmamak, bayrağı indirmemek için şehit olduğunu kaydetti.
- Gün'ü Binbaşı vurdu
Bu arada, Malatya Darbe Girişimi davasında ifade veren bir er, tutuklu yargılanan darbecilerden Binbaşı İbrahim G.'nin, G-3 tüfekle ateş ederek, kamyon üstündeki bir vatandaşı vurduğunu söylemiş, bu ifade diğer bazı tanıklarca da doğrulanmıştı. Erlerin ifadesi üzerine, Enes Gün'ü İbrahim D.'nin vurduğu ortaya çıkmıştı.
Er Serdal E., "Bulunduğumuz yere yakın gözetleme kulesine gittik. Yanımıza ibrahim binbaşı geldi saat 08:00e kadar bekledik. Dışarıdan vatandaşların araç ve kepçe getirdiklerini gördük. Sarı renkli bir otobüs duruyordu. Üstüne tanımadığım sivil bir şahıs çıkmış bize ana avrat küfür ediyordu. İbrahim binbaşı da bu sivil vatandaş ile aramızda 70-80 metre mesafe olduğu halde G3 piyade tüfeğiyle nişan alarak ateş etti ve şahıs vurularak yere düştü. Bulunduğumuz yerden ayrılmadık…" ifadesini vermişti.
Er Serdal A.’nın ifadesinde, vurulan vatandaşın üstünde olduğu aracın ‘sarı otobüs’ olduğunu söylemesine karşın, açılan ateşte yaralanan üniversite öğrencisi Enes Gün’ün, sarı renkli belediye otobüsünün yanında kasası turuncu renkli bir kamyon üzerinde iken vurulup düştüğü, olay anında çekilen fotoğraflardan görülüyor.
Volkan KAŞİK, AA- Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com
16 Temmuz günü Enes Gün'ün vurulma ve ilk müdahale görüntüleri (Erdal AKBUĞA- iha)
